Franz Kafka kimdir? İşte Franz Kafka hayatı…
Franz Kafka Hayatı
Franz Kafka[a] (3 Temmuz 1883 – 3 Haziran 1924), Almanca konuşan Bohemyalı roman ve hikâye yazarı. 20. yüzyıl edebiyatının en önemli figürlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Gerçekçilik unsurlarını ve fantastik unsurları birleştiren[3] eserleri tipik olarak tuhaf veya sürrealist ön yargılarla ve anlaşılmaz sosyal-bürokratik güçlerle karşı karşıya kalan izole kahramanlara sahiptir ve yabancılaşma, varoluşsal kaygı, suçluluk ve saçmalık temalarını keşfetme olarak yorumlanmıştır.[4] “Dönüşüm” (“Die Verwandlung”), Dava (Der Process) ve Şato (Der Schloss) en bilinen eserleridir. “Kafkaesk” terimi, Kafka’nın yazdıklarındaki gibi durumları tanımlamak için üretilmiştir.[5]
Kafka, Bohemya Krallığı’nın başkenti ve daha sonra Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun parçası olmuş, günümüzde Çek Cumhuriyeti’nin başkenti olan Prag’da, Almanca konuşan Yahudi orta sınıf bir ailede dünyaya geldi. Avukat olmak amacıyla hukuk eğitimini tamamladıktan sonra bir sigorta şirketinde çalışmaya başladı. İşinden dolayı bulduğu boş zamanlar onu yazı yazmaya sevk etti. Yaşamı boyunca, gergin ve mesafeli bir ilişki yaşadığı babası dahil olmak üzere, ailesine ve yakın arkadaşlarına yüzlerce mektup yazdı. Birçok kez nişanlanmasına rağmen hiç evlenmedi ve 1924’te 40 yaşındayken veremden öldü.
Kafka’nın eserlerinden çok azı yazar hayattayken yayımlandı: hikâye kitapları Gözlem (Betrachtung) ve Bir Köy Hekimi (Ein Landarzt) ile “Dönüşüm” gibi tekil hikâyeleri edebî dergilerde yer aldı fakat pek ilgi görmedi. Kafka; Dava, Şato ve Amerika (Der Verschollene) gibi tamamlanmamış eserlerini yok etmesi için arkadaşı Max Brod’a verdi, fakat Brod arkadaşının talimatını görmezden gelerek yazarın ölümünden sonra bunları yayımladı. Eserleri, 20. yüzyıl boyunca birçok yazarı, eleştirmeni, sanatçıyı ve filozofu etkilemeye devam etti.
Kafka, hiç evlenmedi. Brod’a göre, Kafka cinsel arzuyla “işkenceye” maruz bırakıldı[57] ve Kafka’nın biyografisinin yazarı Reiner Stach, Kafka’nın hayatının “ardı arkası kesilmeyen çapkınlıklarla” ve yazarın “cinsel başarısızlık” korkusuyla dolu olduğunu belirtmiştir.[58] Yetişkinlik döneminin büyük bölümünü genelevlerde geçiren[59][60][61] Kafka ayrıca pornografiyle ilgilendi.[57] Buna ek olarak yaşamı boyunca çeşitli kadınlarla yakın ilişkiler kurdu. 13 Ağustos 1912’de Kafka, Berlin’de bir diktafon şirketinin temsilcisi olarak çalışan Brod’un akrabası Felice Bauer ile tanıştı. Brod’un evindeki toplantıdan bir hafta sonra Kafka günlüğüne şunları yazdı:
“Bayan FB. 13 Ağustos’ta Brod’lara geldiğimde masada oturuyordu. Onun kim olduğunu merak etmemiştim ama onu hemen kanıksadım. Açıkça boş bakan boş ve kemikli bir sima. Çıplak boğaz. Üzerinde bir bluz. Giysisinin içinde oldukça evcimen görünüyordu oysa sonunda yabana atılır biri değildi. (Kendisini biraz yakından izleyerek kendimi ondan soğuttum…) Neredeyse kırık burun. Sarışın, biraz düz, çekici olmayan saçlar, güçlü çene. Sandalyemi alırken ilk defa onu yakından inceledim, oturduğum zaman sağlam bir fikrim vardı.”[62][63]
Bundan kısa bir süre sonra Kafka “Das Urteil” (“Yargı”) adlı hikâyeyi yalnızca bir gece yazdı ve verimli bir dönemde Der Verschollene (Amerika) ve “Die Verwandlung” (“Dönüşüm”) üzerine çalıştı. Kafka ve Felice Bauer, sonraki beş yıl boyunca çoğunlukla mektuplaştılar, bazen buluştular ve iki defa nişanlandılar.[64] Kafka’nın kaybolmayan mektupları Briefe an Felice (Sevgili Felice’ye Mektuplar) adıyla yayımlandı fakat Felice Bauer’ın mektupları günümüze ulaşmamıştır.[62][65][66] Biyografi yazarı Stach ve James Hawes’a göre 1920’de Kafka, yoksul ve eğitimsiz bir otel hizmetçisi Julie Wohryzek ile üç kez nişanlandı.[64][67] Çift daire kiralayıp düğün tarihi belirlemesine rağmen evlilik hiç gerçekleşmedi. Bu süre zarfında Kafka, Julie’ye siyonist inançlarından dolayı itiraz eden babası için Babaya Mektup’un bir taslağına başladı. Amaçladığı evlilik tarihinden önce Kafka başka bir kadınla birlikte ilişki yaşamaya başladı.[68] Hayatında kadınlara ve sekse ihtiyaç duymasına rağmen Kafka’nın kendine güveni azdı ve özellikle vücudundan ötürü utanıyordu ayrıca seksi iğrenç buluyordu.[5]
Stach ve Brod, Kafka’nın Felice Bauer’i tanıdığı sırada Bauer’in arkadaşlarından biri olan Margarethe “Grete” Bloch[69] adında Berlinli Yahudi bir kadınla ilişkisi olduğunu belirtmiştir. Brod ise Bloch’un Kafka’dan bir oğlu olduğunu ve Kafka’nın bundan hiçbir zaman haberi olmadığını söyler. Adı bilinmeyen erkek çocuk, 1914 veya 1915’te doğmuş ve 1921’de Münih’te ölmüştür.[70][71] Bununla birlikte, Kafka’nın biyografi yazarı Peter André Alt, Bloch’un çocuğu olduğu sırada çiftin henüz samimi olmadıklarını bundan ötürü çocuğun babasının Kafka olmadığını iddia etmiştir.[72][73] Stach, Bloch’un bir oğlu olduğunu fakat babasının Kafka olduğuna dair sağlam bir kanıtın olmadığını ve üstelik konu hakkında çelişkili kanıtların mevcut olduğunu ifade etmiştir.[74]
Ağustos 1917’de Kafka’ya tüberküloz tanısı kondu ve kayınbiraderi Karl Hermann’ın Bohemya köyü Zürau’daki (Çekçede Siřem) çiftliğinde çalışan kız kardeşi Ottla’nın yanına giderek birkaç ay burada kaldı. Çiftlikte kendini rahat hisseden Kafka, muhtemelen sorumluluğu olmadığı için burada geçirdiği zamanı belki de hayatının en iyi dönemi olarak tanımladı. Günlükler ve Oktavhefte (octavo) yazdı. Bu kitaplardaki notlardan Zettel’in 109 tane numaralandırılmış metin parçası ortaya çıkardı ve her biri Kafka tarafından tek tek numaralandırılmıştır. Bu metinler daha sonra Die Zürauer Aphorismen oder Betrachtungen über Sünde, Hoffnung, Leid und den wahren Weg (Aforizmalar) adıyla yayımlandı.[75]
1920’de Kafka, Çek gazeteci ve yazar olan Milena Jesenská ile yoğun bir ilişki kurdu. Milena’ya yazdığı mektuplar daha sonra Briefe an Milena (Milena’ya Mektuplar) adıyla yayımlandı.[76] Temmuz 1923’te Baltık Denizi’ndeki Graal-Müritz’e yapılan bir tatil sırasında Kafka, ortodoks bir Yahudi ailenin 25 yaşındaki anaokulu öğretmeni Dora Diamant’la tanıştı. Ailesinin etkisinden kaçıp yazmaya odaklanmayı isteyen yazar, Berlin’e taşındı ve Diamant ile birlikte yaşadı. Diamant, Kafka’nın Talmud ile ilgilenmesine vesile oldu.[77] Kafka, dört öykü üzerine çalıştı ve bunlar, Ein Hungerkünstler (Açlık Sanatçısı) adıyla yayımlandı.[76]
Kafka, insanların onu zihinsel ve fiziksel olarak itici bulacağından korkuyordu. Ancak onunla tanışanlar onu sessiz, havalı tavırlı, apaçık bir şekilde bilgili ve yavan mizah anlayışlı biri olarak tanımlarken ayrıca ciddi görünüşüne rağmen Kafka’nın çocuksu bir yakışıklılığı olduğunu belirtmişlerdir.[78][79][80] Brod, Kafka’yı Heinrich von Kleist ile kıyasladı ve her iki yazarın bir durumu bir ayrıntıyla gerçekçi bir şekilde tanımlama yeteneğine sahip olduğunu belirtti.[81] Brod, Kafka’nın tanıştığı en eğlenceli insanlardan biri olduğunu Brod, Kafka’yı arkadaşlarıyla şakalaşan, onlara zor zamanlarında iyi tavsiyeler veren ve tanıştığı en eğlenceli insanlardan biri olarak görmüştür.[82] Brod’a göre Kafka tutkulu bir okurdu ve konuşmasını müzikmiş gibi ifade edebiliyordu.[83] Brod, Kafka’nın en ayırt edici özelliklerinden ikisinin “mutlak doğruluk” (absolute Wahrhaftigkeit) ve “kesin dürüstlük” (präzise Gewissenhaftigkeit) olduğunu düşünmüştür.[84][85] Kafka; öngörülemeyen, görünüşte tuhaf fakat kesinlikle doğru olan şeylerin (nichts als wahr) yüzeye çıkardığı derinlemesine ve incelikli ayrıntıları keşfetmiştir.[86]
Kafka çocukluğunda egzersize pek ilgi göstermese de[32] daha sonra iyi bir binici, yüzücü ve kürekçi olarak oyunlara ve fiziksel aktivitelere ilgi duydu.[84] Hafta sonlarında arkadaşlarıyla birlikte genellikle Kafka tarafından planlanan uzun yürüyüşlere başladılar.[87] Diğer ilgi alanları alternatif tıp, Montessori gibi modern eğitim sistemleri[84] ve uçaklar ve film gibi teknik yeniliklerdi.[88] Yazma Kafka için önemliydi ve bunu bir “dua formu” olarak düşünmüştür.[89] Gürültüye duyarlıydı ve yazarken sessizliği tercih etmiştir.[90]
Pérez-Álvarez, Kafka’nın şizoid kişilik bozukluğuna sahip olabileceğini iddia etti.[91] İddia edilen ve sadece “Die Verwandlung” (“Dönüşüm”) eserinde değil çeşitli diğer yazılarındaki tarzı, çalışmalarının çoğunu anlatan orta ila düşük seviye şizoid özelliklerini gösteriyor gibi görünmektedir.[92] Çektiği elem, 21 Haziran 1913’ten itibaren yazdığı günlükte ve Aforizmalar eserinde görülebilir:[93]
“Kafamda sahip olduğum muazzam dünya. Ama parçalara ayırmadan kendimi ve onları nasıl özgür bırakırım. Ve bende gözyaşını bilakis bin defa zapetti veya gizledi.”[94] (Günlüğünden)
“İnsan içindeki yok edilemez olana sürekli bir güven duymadan yaşayamaz, ancak hem yok edilemez olan hem de güven onun için hep gizli kalabilir. Bu gizli-kalma’nın ifade biçimlerinden biri kişisel bir Tanrı’ya inançtır.”[95][c] (Aforizmalar, 50. numara)
Kafka hiç evlenmemiş olmasına rağmen evliliğe ve çocuklara oldukça değer vermiştir. Hayatı boyunca Kafka’nın birkaç kız arkadaşı oldu.[97] Ayrıca yeme bozukluğundan ötürü acı çekmiş olabilir. Münih Üniversitesi Psikiyatri Kliniği Doktoru Manfred M. Fichter, “yazar Franz Kafka’nın atipik anoreksiya nevrozadan muzdarip olduğu”[98] ve Kafka’nın sadece yalnız ve depresif değil aynı zamanda “bazen intihara meyilli olduğu hipotezine ilişkin kanıt” sundu.[79] Sander Gilman Franz Kafka, The Jewish Patient (Franz Kafka, Hasta Yahudi) adlı 1995’te yayımlanan kitabında “bir Yahudinin neden ‘hipokondriyak’ veya ‘eşcinsel’ olarak düşünüldüğünü ve Kafka’nın Yahudi erkeğin kendi imgesine ve yazılarına bu şekilde bakmanın yollarını nasıl birleştirdiğini” araştırdı.[99] Kafka, 1912’nin sonlarında en az bir kez intihar etmeyi düşünmüştür.[100]
Kaynak: Vikipedi