Yenilenen Dünya Eskimeyen Türkiye Kitap Alıntıları – Volkan Özdemir

Bir Avrupa dilinde birkaç kelime kullanmak özenti beyinlerde çağdaşlık simgesi haline gelmiştir.

Neoliberal ekonomi modelinin benimsendiği, küreselleşmenin iliklere kadar işlendiği ve Batı’nın üstün olduğunun sinema,medya,internet kanallarıyla kurnazca beyinlere işlendiği bir ortamda milli değer yargıları da altüst olmuştur.

Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları Türkiye Cumhuriyeti’nin dedesi ve babası gibidir. Anıları saygıyla taşınmalıdır ama artık ölmüşlerdir. Ölüyü diriltmeye çalışmak ise gerçek ötesi ve beyhude bir çabadır. Jeopolitikte esas olan içinde bulunulan mekan ve zamana göre çareler aramaktır.

Anglosakson değer yargılarını içeren kültür evrensel adı altında diğer toplumlara yutturulmuştur.

Batı dünyadaki hakim konumunu değerlerinin üstünlüğünden değil , örgütlü silah kullanma kapasitesinden alır. Batılılar çoğu zaman bunu unutur ama Batılı olmayanlar asla!"
-Huntington

Yalanın evrenselleştiği bir çağda , salt doğruyu söylemek devrimci bir eylemdir."
– Orson Welles

Her ideoloji mutlaka bir çıkara hizmet eder. Bu anlamda ideolojiler birileri için güçlerini pekiştirmede birer araçtır.

En iyi köle , özgür olduğunu zanneden köledir.

Bir millet veya grup için iyi olan fikirler başka millet ve gruplar için mutsuzluk getirebilir.

Eskinin bittiği ama yeninin henüz tam olarak belirlemediği geçiş sürecindeyiz. Uluslararası güç dengesinde 1945 ve 1990 yakın tarihte nasıl bir milatsa 2020’nin de bu şekilde anılacağı anlaşılıyor. Tüm bunlarla ilintili olarak yenilenen dünyada Türkiye’nin yerinin ne olacağına bakmak gerekiyor. Ankara yıkılan eski dünyanın kenar ülkesi olamaya devam mı edecek yoksa yenilenen" dünyada yeni yerini mi arayacak?

Bugün dünya, “Altı Ok”un pratik içinde yeniden doğrulandığı bir süreci yaşamaktadır. Atatürk karşıtlığıyla yola çıkmış olanlar bile 15 Temmuz darbe sürecinden sonra çareyi Atatürk
posterlerinde bulmuştur. Atatürk’ün bu gücü Türkiye’nin geleceğini belirleyecek olan güçtür. Atatürk’ün fikirleri hâlâ güncel ve onun kurduğu Türkiye bu nedenle “Eskimeyen Türkiye’dir.
Gelecek geçmişte saklı ve Türkiye’nin düştüğü durumdan çıkması için de yine onun fikirleri zamanın ruhunu yakalayan ve değişen koşullara göre güncellenen ulusal düşünceye rehberlik
edecektir.

Türkiye’nin temel sorunlarından biri her ülkeyi ileri götüren milli seçkin sınıfını oluşturamamaktır.

Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları Türkiye Cumhuriyeti’nin dedesi ve babası gibidir. Anıları saygıyla taşınmalıdır ama artık ölmüşlerdir. Ölüyü diriltmeye çalışmak ise gerçek ötesi ve beyhude bir çabadır. Jeopolitikte esas olan içinde bulunulan mekan ve zamana göre çareler aramaktır.