İçeriğe geç

Sketches from a Hunter’s Album Kitap Alıntıları – Ivan Sergeyeviç Turgenyev

Ivan Sergeyeviç Turgenyev kitaplarından Sketches from a Hunter’s Album kitap alıntıları sizlerle…

Sketches from a Hunter’s Album Kitap Alıntıları

Çünkü şuna alıştırdım kendimi: Düşünmemek, daha çok da, hatırlamamak. Zaman çabuk geçiyor
Dost dostsuz olmaz derler Malum; at nereye, kene de oraya
Eski öldü, yeni ise bir türlü doğamıyor!
Toplumda yerin ne kadar küçükse, o kadar sıkı olmalısın, yoksa kendini rezil edersin
Sürekli olarak aynı düşünceye veya tutkuya sahip insanlarda, özellikleri, yetenekleri, toplum içindeki durumları, eğitimleri ne denli değişik olursa olsun, ortak davranışlarında bir benzerlik olur
Sevgili efendim, kim kime yardım edebilir ki? Kim kimin ruhunu anlar? İnsan ancak kendine yardım edebilir!
Ne tuhaf şeyler oluyor şu dünyada: Bazı insanlarla uzun süre bir arada, dostça yaşıyorsun ve hiçbir zaman içten, yürekten konuşmuyorsun onlarla; bazıları ile ise tanışır tanışmaz, ya o sana, ya sen ona, tıpkı kilisede günah çıkarır gibi, olur olmaz her şeyinizi anlatıyorsunuz birbirinize.
Hayatının akşamı, geceden daha karanlıktı.
Hayatının akşamı, geceden daha karanlıktı.
Ama ne kadar koşsan da gerçeklerden kaçamazsın.
İnsan her felakete dayanabilir; çaresi bulunmayacak bir dert yoktur.
Çoğu zaman küçük şeyler insanları büyük olaylardan daha çok etkiler.
Düşünüyorum da, bazen, ne önemsiz olaylar insanın keyfini kaçırabiliyor!
Delilerin en uygunsuz hareketlerinde bile kendilerine göre bir mantıkları, hatta hakları vardır.
Birbirlerine taban tabana zıt bu iki insan nasıl dost olabilmişti?
İnsan ne olursa olsun onurunu korumalı, değil mi ya?
Zamanımızın tamamı bize ait değildir.
Kiminle paylaşacaz zamanımızı peki
Bize ihtiyacı olanlarla.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Neydi şu söz?
Eski öldü yeni ise bir türlü doğamıyor.
İkimiz de susuyorduk. Gecenin hayal dolu manzarasına kapılarak ikimiz de iç dünyalarımıza dalmıştık.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
İnsan her felakete dayanabilir; çaresi bulunamayacak bir dert yoktur.
Bağlandıkları bir düşünce veya hırsta kendini kaptırmış insanlar arasında; özelliklerinde, yetenek, toplumsal konum ve eğitimlerindeki farklara rağmen dış görünüşleri, davranışları bakımından bir benzerlik vardır.
Koş lanet olasıca, koş! Ama ne kadar koşsan gerçeklerden kaçamazsın!
Öyle ya köpeklerde gülümseyebilir, hatta çok hoş bir sırıtmaları vardır.
Hayatının akşamı, geceden daha karanlıktı.
Kötüyüm ben,ne demektir bu? Kötü insan için, en azından, akıl gerekli değildir. Bu insanı ne kadar rahatlatır bilemezsiniz
Kırmızı,canlı,küstah görünümlü yüzü, benim fark ettiğim kadarıyla, erkeklerin hemen her zaman yadırgadığı ve ne yazik ki, kadınların çoğu zaman beğendiği yüzlerdendi.
Oysa, bilindiği gibi, gerçek ihtiyarlar, ihtiyar olduklarını asla kabul etmezler.
Gece vakti köylü evine girmek hiç de hoş bir şey değildir.
sonbahar nasıl geçerse geçsin ürünün kalitesini ilkbahar belirler.
Neydi şu söz? Eski öldü , yeni ise bir türlü doğamıyor!
‘Çevre, insanların bir anlam ve mantıklı bir görünüm verdikleri bir yaşamı birlikte, yan yana, tembel tembel, uyuşuk yaşamasıdır.’
Öldürmek olmaz, ben bunu söylüyorum; doğal ölüm her canlı için vardır.
Evet, evlilik önemlidir, insanın mihenk taşıdır; aynada olduğu gibi, her şeyi yansır onda
Dünyada nankörlükten daha çok hiçbir şey incitmez beni
İnsanın kaderinde ne varsa o olur!
Siz gittikten sonra bol bol susacağım. Hiç değilse ruhumu açmış oldum
Kendi günahlarını bitirdin; şimdi bizim günahlarımızı ödüyorsun.
Kız kısmı her zaman ağlamaya hazırdır zaten. İğrenmeyin lütfen, gözyaşlarımı silin
Şimdi nereden çıktı bu ağlamak?
Gücüm yetmiyor
Kim kimin ruhunu anlar?
Yalnızlıktan şikayetim yok. Hatta daha iyi, çok daha iyi!
Zaman çabuk geçiyor.
Delilerin en saçma hareketlerinde bile kendilerine göre bir mantık, hatta doğruluk vardır.
Sanki bulunmaz Hint kumaşı mübarek!
Neler saçmalıyorsun sen?
Artık insanlardan daha çok kaçar olmuştu
Şimdi mutlu ve huzurluyum.
Şeytanın yanına sığınsa, biz iblise gideceğiz!
Öleyim daha iyi.
Adam gibi konuş benimle, şeytanın dölü! Bana lütuf mu ediyorsun?
Beni tanıdınız mı?
Bir suçu varsa, cezasını yasalar verir, şa-hıslar de-ğil!
Ne iki laf edebileceği bir arkadaşı vardı, ne de içini dökebileceği bir dostu.
Buldum seni kuyruksuz maymun!
Biz çingene kızlarını bilmez misin sen?
Sana karşı bir hatam mı oldu?
Köpeklerimi gösteriyim mi size?
Kader av köpeklerinin bir tavşanı sardığı gibi sarmıştı onu.
Dost dostsuz olmaz derler Malum, at nereye, kene de oraya
Beni neden farketmediğinizi söyleyeyim size
Çünkü konuşurken sesimi yükseltmem; çünkü başkalarının arkasına gizlenirim, kapıların dibinde dururum, kimseyle konuşmam; çünkü bir uşak yanımdan tepsi ile geçecekken önceden dirseğini benim göğsüme gelecek biçimde kaldırır . Neden her zaman böyledir? İki nedeni vardır bunun : Önce yoksulum, sonra da uysal Söyleyin, gerçekten fark etmediniz beni, değil mi?
İnsanlardan bütünüyle uzaklaşmayı da başaramıyordum
Soğuk bir çaresizliğin heyecanına kapıldığım çok oldu.
Geçmişte bir şeyler var mı? diye soruyorum kendime.
Ayrıca, çok da güzel kahve pişiriyordu! Daha ne olsun?
Evet, insanımızın haz duyabileceği tek bir şey kaldı, o da abartmak
Dünyada boş yer çok, bunun kime ne yararı var?
Yaşantımı pek az insan kendine dert eder.
Şu anda gevezelik etmek istiyor canım, çok seyrek böyle olurum.
Ben sizin umurunuzda değilim, siz de benim hiç umurumda değilsiniz
Benim de hayallerim var, doğal olmayan bir özelliğim yok
Hiç kuşkum yok, benim bir aptal olduğumu düşünüyorsunuz.
Çünkü gençler aptaldır.
Sanki bulunmaz Hint kumaşı!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir