Şerhu’l-Akaid Kitap Alıntıları – SadettinTaftazani

Oğulcuğum !Bizler sanki başı üzerine kuş varmışçasına birbirimizi zelil kılmakdan korkarak konuşuyoruz. Siz ise ,arkadaşınızı zelil kılmayı kast edip ,sanki küfre nispet etme iradesi ile konuşuyorsunuz. Halbuki,kim arkadaşını küfre nispet etmeye kast ederse ,onun küfüründen önce kendisi Kafir olur.
İmam Azam Ebu Hanife ra

Yaratanın bir olması hususunda kelamcılar arasında meşhur olan delil Mevla Teala’nın:
لو كان فيهما ا لهة الا الله لفسد تا
Eğer göklerde ve yerde Allah’tan başka ilâhlar olsaydı, elbette düzenleri bozulurdu. Kavli (şerifi) ile kendisine işaret edilen Burhanü’t – Temanu’dur. (Enbiya suresi 22)

( Âlem’i ihdas edip meydana getiren, ancak ve ancak yüce Allah’tır . )Bir’dir. Yani hiç şüphesiz Âlem’i yaratan birdir.

Âlem’in hiç şüphesiz Muhdes olduğu sabit olup, Muhdes olanın kesinlikle bir Muhdis’ten (yaratıcıdan) ayrılığı olamayacağı malûm olunca, Âlem için bir Muhdis’in varolduğu sabit (olmuş) olur.

Eş’arilerin benimsediği gibi, Araz’ın iki zamana Bekası yoktur, bilakis yok olur ve her anda yeni bir misli ortaya çıkar.

”Allah’ın yarattığı ilk şey Akıl’dır. ” Hadisini delil edinerek demişlerdir ki, Akıl: Allah-u Subhanehü’nün yarattıklarının ilki olan Cismanî, Nuranî, Hâdis olan bir cevherdir.

”Delil öyle bir şeydir ki, onu bilmekten dolayı başka bir şeyi bilmek lazım gelir. ”

”Her sonradan meydana gelenin (yaratıcı) bir sanatkârı vardır. ”

Gerçek kelam, yani söz kalptedir
Dil sadece gönülde olanın üzerine delildir

Kelamcılar, hz peygamber ve sahabe zamanında mevcut olmayan birtakım dini akideler meydana getirmişlerdir. Bu akidelere önce kendileri daha sonra takipçilerini inandırmışlardır. Daha sonra bu nevi akidelere inanmayan müslümanları, bid’atci,sapık ve kâfir olarak suçlamışlardır.

( Âlem’i ihdas edip meydana getiren, ancak ve ancak yüce Allah’tır . )Bir’dir. Yani hiç şüphesiz Âlem’i yaratan birdir.