Anouska Knight kitaplarından Sen Gittiğinden Beri kitap alıntıları sizlerle…
Sen Gittiğinden Beri Kitap Alıntıları
&“&”
Yaşamın olduğu yerde, umut tükenmez. Onları yeşertmen gerekir sadece.
Günün sonunda bizi mutlu eden şeyler taktığımız mücevherler olmuyor çünkü."
Son model cillop arabalar ve rezil partilerden ötesi olmalı bir insanın hayatında.
İnsanlar sana baktığında yerinde kıvrılıp ölmek isteyişlerin…
Hayaletleri ne kadar seversen sev, seni asla ısıtamazlar."
Kendisini tanımadığı bilmediği bir yerde bulan kadınlar için değişmez bir kural vardı; kalabalığa doğru yürü, aydınlık yerlere doğru git, nereye gidersen git ama gittiğin yerden eminmişsin gibi hareket et
Her salağın kendine zarar verdiği zaman davrandığı gibi davrandım, yani hiçbir şey yokmuş gibi.
Annem genç kızların, hanım hanımcık yetişip kendilerine iyi bir yaşam standardı sağlayabilecek kocalarla evlenerek mulu mesut bir hayat sürmeyi garantilemeleri gerektiğini düşünürdü.
“Nasıl da pamuk ipliğiyle bağlıydı her şey oysa. Sonsuz dünyamız , hep sürecek sandığımız. Hepsi geride kalmış , inanacak bir şey bırakmadan saniyeler içinde bitmişti.”
“Yine de avun kızım. Bazıları hayatları boyu sevgiyi tatmadan yaşayıp gidiyorlar.
Bizde belki bulamayız bir daha ama ne aradığımızı iyi biliriz en azından”
Bizde belki bulamayız bir daha ama ne aradığımızı iyi biliriz en azından”
Yaşamın olduğu yerde, umut tükenmez. Onları yeşertmen gerekir sadece. Pencerene koy, orada dursun.
Bazı kızlar erkekleri otomatlardan eşya seçer gibi seçmek için yetiştiriliyorlar. Para onlar için onu kazanan kişiden daha önemli oluyor.
Ne kadar boşa harcamıştık zamanı.
Fakat para suyun içindeki kan gibidir. Etrafta hemen köpek balıkları belirmeye başladı.
Sabah o dert yine aynı kalacaksa , çaba niye?
İnsanları yeterince kendinden uzaklaştırmaya çalışırsan bir gün aramayı bırakırlar.
Bence kaynakların yanlış kullanımı söz konusu.
Bu haftanın günü de bu gündü demek , bozuk plak gibi çalmaya başlamıştı.
Böyle hiddetle yürürken insan yönünü ne güzel buluyordu.
Her salağın kendine zarar verdiği zaman davrandığı gibi davrandım , yani hiçbir şey yokmuş gibi.
Hoş ve de boş.
Bazen salakça davrandığımı biliyordum ama bunu yalnız ben bildiğim sürece sorun yoktu.
Nasıl da pamuk ipliğiyle bağlıydı her şey oysa. Sonsuz dünyamız , hep sürecek sandığımız. Hepsi geride kalmış , inanacak bir şey bırakmadan saniyeler içinde bitmişti.
Dedim sana bu herif flaş. Biliyor musun bakarsın belki de gerçekten James Bond’tur.
&” Dediğim gibi , baş ağrısı. &”
Durduğunuz anda her şey birikir , üstünüze yıkılır.
Ayakkabılardan birinin tam olarak topuk kısmı testisin tam ortasına bastıracak şelikde bir pasta tasarlamamız istenmişti. Kadın pastanın acı verici görünmesini istiyordu. Evlilik gibi.
Sabah günün en zalim zamanıdır.
Bazı insanlar neyi nerede söyleyeceğini iyi bilip insanı can damarından vuracak şeyi bulmayı nasıl becerebiliyorlardı böyle?
sanki güneş kendi gelip bizzat içime doğmuştu.
Yine de avun kızım.Bazıları hayatları boyu sevgiyi tatmadan yaşayıp gidiyorlar.Biz de belki bulamayız bir daha ama ne aradığımızı iyi biliriz en azından."
Ayakkabılardan birinin tam olarak topuk kısmı testisin tam ortasına bastıracak şelikde bir pasta tasarlamamız istenmişti. Kadın pastanın acı verici görünmesini istiyordu. Evlilik gibi.