Yunus Emre kitaplarından Seçme Şiirler kitap alıntıları sizlerle…
Seçme Şiirler Kitap Alıntıları
&“&”
Bir nicenin mülkünü yıkar,
Bir nicenin yaşını döker,
Var gücünü üzer ölüm..
.
.
bölünürsek yok oluruz."
başkası üfleyerek can verir.
selam olsun.
Hem ne demiştik;
istediğini almak değil, verilene razı olmaktır imtihan."
yolda kalır nefse uyan..&”
yolda kalır nefse uyan..&”
çektiğin zahmet gün gelir rahmete dönüşür…
Ölen hayvan olur âşık ölmez
Bu dünyadan âhiretten içeru
Aşıkın yeri vardır kimse bilmez
Çün gitti geri gelmez
Ölür ise ten ölür
Canlar ölesi değil
Sular gibi çağlar mısın
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarımı bağlar mısın
N’idem elim ermez yâre
Bulunmaz derdime çâre
Oldum ilimden âvâre
Beni bunda eğler misin
Yavı kıldım ben yoldaşı
Onulmaz bağrımın başı
Gözlerimin kanlı yaşı
Irmak olup çağlar mısın
Ben toprak oldum yolunda
Sen aşırı gözetirsin
Şu karşıma göğüs geren
Taş bağırlı dağlar mısın
Hârâmi gibi yoluma
Aykırı inen karlı dağ
Ben yârimden ayrı düştüm
Sen yolumu bağlar mısın
Karlı dağların başında
Salkım salkım olan bulut
Saçın çözüp benim için
Yaşın yaşın ağlar mısın
Esridi Yunus’un canı
Yoldayım illerim kanı
Yunus düşte gördü seni
Sayru musun sağlar mısın
Kıblemiz dost yüzü, dâimdir salât
İsteyip bulmazam
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün ü günü
Bana seni gerek seni
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni
Aşkın âşıklar öldürür
Aşk denizine daldırır
Tecellî ile doldurur
Bana seni gerek seni
Aşkın şarâbından içem
Mecnûn olup dağa düşem
Sensin dün ü gün endişem
Bana seni gerek seni
Sûfilere sohbet gerek
Ahîlere ahret gerek
Mecnunlara Leylâ gerek
Bana seni gerek seni
Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım anda çağıra
Bana seni gerek seni
Yunus’durur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksûdum
Bana seni gerek seni
İçtik elhamdülillâh
Şol kudret denizini
Geçtik elhamdülillâh
Şol karşıki dağları
Meşeleri bağları
Sağlık safâlık ile
Aştık elhamdülillâh
Kuru idik yaş olduk
Kanatlandık kuş olduk
Birbirimize eş olduk
Uçtuk elhamdülillâh
Beri gel barışalım
Yâd isen bilişelim
Atımız eğerlendi
Eştik elhamdülillâh
İndik Rum’u kışladık
Çok hayrı şer işledik
Üç bahar geldi geçti
Göçtük elhamdülillâh
Derildik pınar olduk
İrkildik ırmak olduk
Aktık denize dolduk
Taştık elhamdülillâh
Tapduk’un tapusunda
Kul olduk kapuısunda
Yûnus miskin çiğ idik
Piştik elhamdülillâh
Derin ırmaklar mı geçtin
Yârından ayrı mı düştün
Niçin ağlarsın bülbül hey
Aşk boyadı beni kâne
Ne âkılem, ne dîvâne
Gel gör beni aşk n’eyledi
Gâh eserim yeller gibi
Gâh tozarım yollar gibi
Gâh akarım seller gibi
Gel gör beni aşk n’eyledi
Akar sulayın çağlarım
Dertli ciğerim dağlarım
Şeyhim anuban ağlarım
Gel gör beni aşk n’eyledi
Ya elim al kaldır beni
Ya vaslına erdir beni
Çok ağlattın güldür beni
Gel gör beni aşk n’eyledi
Ben yürürüm ilden ile
Şeyh sorarım dilden dile
Gurbette hâlim kim bile
Gel gör beni aşk n’eyledi
Mecnûn oluban yürürüm
Ol yârı düşte görürüm
Uyanıp melûl olurum
Gel gör beni aşk n’eyledi
Miskin Yûnûs bîçareyim
Baştan ayağa yâreyim
Dost ilinden âvâreyim
Gel gör beni aşk n’eyledi
Hele bana şöyle gelir, şol göz yumup açmış gibi
İş bu söze Hak tanıktır, bu can gövdeye konuktur
Bir gün ola çıka gide, kafesten kuş uçmuş gibi
Miskin âdem-oğlanını, benzetmişler ekinciye
Kimi biter, kimi yiter, yere tohum saçmış gibi
Bu dünyada bir nesneye, yanar içim göyner özüm
Yiğit iken ölenlere, gök ekini biçmiş gibi
Bir hastaya vardın ise, bir içim su verdin ise
Yarın anda karşı gele, hak şarabın içmiş gibi
Bir miskini gördün ise, bir eskice verdin ise
Yarın anda karşı gele, hülle donun biçmiş gibi
Yunus Emre bu dünyada, İki kişi kalır derler
Meğer Hızır İlyas ola, âb-ı hayat içmiş gibi
Şol: Şu
Göyünmek: Parlamadan için için yanmak
Hülle: Cennet elbisesi, belden aşağı ve belden yukarı olmak üzere iki parçadan ibaret elbise
Don:Elbise, kıyafet
Ne şirin dert bu, dermandan içeri