Hasan Akbulut kitaplarından Nuri Bilge Ceylan Sinemasını Okumak Anlatı, Zaman, Mekân kitap alıntıları sizlerle…
Nuri Bilge Ceylan Sinemasını Okumak Anlatı, Zaman, Mekân Kitap Alıntıları
Aldanmak yaptığımız her işte şaşmaz yazgısı hepimizin. Her sabah parlak işler tasarlar, gün boyu budalalık ederim.
ancak geçmişin acılarını iyileştirmesini bekledikleri buluşma, beklenen sonuçları vermez.
uzak*, karlı ve soğuk bir filmdir. öncelikle soğuk olması nedeniyle kar, mahmut’un hem yusuf ile hem de diğer insanlarla ve yaşamla olan soğukluğuyla, mesafeli tavrıyla ilişkilidir. aynı zamanda kar, ne acı dolu geçmişi yıkar, ne de ilişkilerin acımasızlığını, insandaki kötücül yanı temizleyebilir.
sorumluluk ve hile, gerçek yaşamda olduğu gibi, sanatta da iç içedir.
yusuf, kenti tanımak için hep yürür. kenti tanımanın en güzel yoludur bu.
bilgili, eğitimli ve ‘vasıflı olmak’ ile insanlara ‘mesafeli olmak’ kentle, bilgisizlik, cahillik, ‘vasıflı olmamak’ ve ‘yakınlık’ taşra ile eşitlenir.
ikisi birden giden yok; biri gidiyor, biri kalıyor.
anlam farklılıklardan doğar.
dış dünyanın ritmine, temposuna bir ayak direme, kendi tempomu dünyaya empoze etme gibi bir arzu var.
izleyiciler için ‘sanat’ filminin temel kavramı, belirsizliğidir.
derin düşünce sanatı, etki olarak seyirci üzerinde -kolay memnuniyeti erteleyerek- belirgin bir disiplini zorlayan, bastıran bir sanattır. böyle bir disiplin için, sıkıntı bile kullanılası bir araç olabilir.
taşralının ‘alçakgönüllülüğü’, kentlinin ‘kabalığı’ karşısında bağışlayıcıdır, ‘yüce’dir.
yusuf, kenti tanımak için hep yürür. kenti tanımanın en güzel yoludur bu.