Linnea Dunne kitaplarından Lagom: The Swedish Art of Balanced Living kitap alıntıları sizlerle…
Lagom: The Swedish Art of Balanced Living Kitap Alıntıları
&“&”
Sürdürülebilir anlamda mutluluğun aşırılıklarla ilgisinin olmadığıdır.
Her değişimin ilk adımı tavırla başlar ve tavırlar sadece yeni fikirlerin normalleştirilmesiyle değişir.
Dile karşı açık bir yaklaşımı, olayları dramatize etmeyi reddetmekle birleştirdiğiniz zaman her türlü duygu ve tecrübeyle baş edebilirsiniz. Drama yok.
Çok az şey insana kendini gerçekten korktuğu bir duruma kendi ayağıyla girip korkusunu sahiplenmek kadar yenilmez hissettirebilir.
Korkuları ve anlık duygusal dürtüleri dramatize etmekten uzaklaştığınızda tabular anlamsız gelmeye başlar ve insanlarla zor konular hakkınızda bile konuşmak kolaylaşır.
İsveçliler muhtemelen müthiş mutlu olarak resmedilmekten çok, uyumlu insanlar olarak tasvir edilirler bu yüzden belki de önemli bir noktayı yakalamış olabiliriz.
Her an eğlenirsen eğlendiğini fark etmezsin bu yüzden zaman zaman sıkılman gerekir.
Duygulara lagom bir yaklaşımın özü onları hep birlikte sahiplenip hiçbir duyguya aşırı önem vermemektir.
Cinsiyet eşitliğinin desteklendiği ülkeler tipik olarak mutluluk ölçeğinde diğer ülkelerden daha üst sıralarda yer alıyor.
Neyin &‘yeterli’ olduğunu biliyorsanız aşırıya kaçmak neden ?
Mesela kafanızı dağıtmak açısından iyi olabilen ama uzun vadede getirisi çok fazla olmayan bir televizyon programından ve günde beş dakikalık sosyal medya seansından vazgeçerseniz günlük tutmak için her gün beş dakikanız ve bir akşam kursuna gitmek için bir akşamınız boş kalmış olur.
“Mantıklı kararlar alabilmek için bazı konularda ne hissettiğimizi bilmemiz ama dizginleri duygulara kaptırmamamız önemlidir.”
Lagom bir bakış açısıyla sürdürülebilir mutluluk, sorunları başınızda çözüm odaklı bir şapka ile kabullenmekle ve gündelik hayatınızın küçük sükunet ve mutluluk anlarında var olabilmekle mümkün olur.
Her an eğlenirsen eğlendiğini fark etmezsin, bu yüzden zaman zaman sıkılman gerekir.
Neyin “yeterli” olduğunu biliyorsanız aşırıya kaçmak neden?
İsveçliler fika’larıyla ya da kahve molalarıyla neredeyse dini bir ilişki yaşarlar.
Lagom’un İngilizcede tam karşılığı yok ama yaklaşık olarak ‘’ne çok az ne çok fazla, tam kıvamında’’ anlamına geliyor.
Çok az şey insana kendini gerçekten korktuğu bir duruma kendi ayağıyla girip korkusunu sahiplenmek kadar yenilmez hissettirebilir.
“ Çok az şey insana kendini gerçekten korktuğu bir duruma kendi ayağıyla girip korkusunu sahiplenmek kadar yenilmez hissettirebilir. “
“Sessizlikler sadece öyle yorumlarsanız tuhaf gelir.”
“Dürüstçe bir cevap istemiyorsanız nasıl olduğunu neden sorasınız ki?”
“Mantıklı kararlar alabilmek için bazı konularda ne hissettiğimizi bilmemiz ama dizginleri duygulara kaptırmamamız önemlidir.”
“Kötü hava diye bir şey yoktur, sadece kötü giysiler vardır.”
“Neyin ‘yeterli’ olduğunu biliyorsanız aşırıya kaçmak neden?”
Ne çok az , ne çok fazla , tam kıvamında. "
“Sürdürülebilir anlamda mutluluğun aşırılıklarla ilgisi yoktur. “
Her an eğlenirsen eğlendiğini fark etmezsin,bu yüzden zaman zaman sıkılman gerekir,"der isveç çocuk kitabı karakteri Afons Aberg
Ne çok az , ne çok fazla , tam kıvamında. "