Kahin Kitap Alıntıları – Günay Gafur

“Acı tatlı her şey biz insanlar için değil mi? Önümüzde güzel günlerin olacağına inanmanın nesi yanlış?”

“Yaşadığın her acı olay, seni daha iyi bir noktaya taşımak için gönderilen basit birer araçtır.”

“Sonsuz olasılıklardan veya yollardan her biri bir diğerini söndürmekte ve geriye yalnızca biri kalmaktadır. O da büyük nesneler dünyasında yani maddesel evrende yaşanan olay çizgisidir.”

-İnsanlar neden kendilerine her sunulani sorgusuz sualsiz kabul ediyorlar?"
..
-"çünkü, birazcık sorgulasalar, dünya bambaşka bir yer olurdu ve de bu birilerinin işine gelmezdi."

Dünya", diyor "Hak etmediği halde yaşayan katilerle dolu bir yer sevgili Nica. Ve hak etmediği halde öldürülen çocuklarla …"

Kalplerimiz onlarla olsa da bazen sevdiklerinizin yanında olamayız. Öyle bir hayat kur ki kendine, kalbin onların yanında atsın güzel kız. Yaşamak o zaman anlamını bulur."

Bir kadını seversen, gerçekten seversen dünyayı yerinden oynatacak kadar güçlü hissedersin. Ve o da seni severse bunu başarabilirsin."

Hiç tanımadığınız bir insan hakkında fikir sahibi olmanın en kolay yolu ne okuduğuna bakmaktır ! Tabii okuyorsa…"

Dikenli tellerle çevrelediğimiz aşılmaz duvarların ardındaki ruhlarımıza ulaşanlara karşı, sınırsız bir sevgi ve merhamet beslediğimizi ise yalnız o duvarı aşmaya cesaret edenler biliyordu."

Yalnızlık insanı güçlü kılar ama kimseyle paylaşmadığın, güçsüz, zayıf bir sen yaratır aynı zamanda. "

Bence sen de her erkeğin yapamayacağı bir şey yapıyorsun. Sadakat ve merhamet… Artık türünüzde bulunmayan özellikler.

Dünya haketmediği halde yaşayan katiller ve haketmediği halde ölen çocuklarla dolu

Kalplerimiz onlarla olsa da bazen sevdiklerimizin yanında olamayız. Öyle bir hayat kur ki kendine kalbin hep onların yanında atsın. Yaşamak o zaman anlamını bulur…

Hiç tanımadığınız bir insan hakkında fikir sahibi olmanın en kolay yolu ne okuduğuna bakmaktır… Tabi okuyorsa…

Bazen gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler yaşar ve bunlara tesadüf deriz..

Rüyasında kendi sonuyla yüzleşip de sonsuza dek süreceğini sandığı şu hayatı sorgulamayan biri var mıdır acaba? Tanrım! Oldukça sert bir tokat olsa gerek…

Bakışlarındaki keder öyle yogundu ki uzansam dokunabilirdim.

Yaşadığın her aci olay, seni daha iyi bir noktaya taşımak için gönderilen basit birer araçtır.

Kitleler güce tapar..! O güç ne kadar kötü ve şeytani olursa olsun!

Soru soran toplumlar tehlikelidir… Çocuklara neden kurallar dayatılıyor sence? Soru sormadan kabullensinler diye! Böyle programlanıyoruz. Okulda, evde, işte, sokakta… Herşey önümüze hazır geliyor, tek yapmamız gereken kurallara uyup sunulanı almak! Alıyor ve tüketiyoruz! Sonra yenisi geliyor! Onu da tüketiyoruz! Hiçbir şey sormadan! Sorgulamadan! Hepimiz birer leş kargasıyız!

Kibrit çakıyorsun karanlıkta badem çiçeklerini görmek için
Ve mart denizlerinde tedirgin bir çift sarnıç gemisi gözlerin
Bir iş açacaksın sen başımıza, yangın mı olur artık bahar mı?

Can Yücel

Bir kadını seversen, gerçekten seversen dünyayı yerinden oynatacak kadar güçlü hissedersin. Ve o da seni severse bunu başarabilirsin.

Yaşadığın her acı olay, seni daha iyi bir noktaya taşımak için gönderilen basit bir araçtır.

Aslında bizler tüm alternatiflerin gerçekleştiği bir evrende yaşıyoruz ama olayları başlangıç ve sonuç arasında gerçekleşen tek bir çizgiden ibaret görüyoruz. Maddesel evrende olaylar bir çizgi şeklinde ilerlerken mikro dünyada sonsuz olasılık ağlarıyla örülü karmaşık bir sistem var.

Bu dünyada her olay sayısız olasılıklar dizisinin bir sonucudur. Ve daha da ilginci aslında her olasılık yaşanmakta ve biz onların birbirlerini söndürdükten sonraki son halini görmekteyiz.

Bir ferdi olduğum insanlık, ah ne kadar az idi gerçekten; derinliklerine erişemediği yeraltı ile sonsuzluğa uzanan gökyüzü arasındaki dünyasında, ancak basabildiği toprakla ve varabildiği menzille sınırlıydı; ne kadar âciz, bilgisiz ve çaresizdi!

Kuantum felsefesinin temelini oluşturan düşünce: Evren sen gözlediğin ve baktığın anda var olan bir hayalden ibarettir. Bakmadığında ise aynı anda her yerde var olabilen ya da hiç olmayan bir hayal… O yüzden baktıkların ve gördüklerin gerçeği yaratır. Pozitif bak, pozitif bir yaşama sahip ol!

Pozitif düşün, pozitif gör ve olumlu şeylerle karşılaş. Sen evrenin artı ya da eksi enerjisini kendine çekebilen bir mıknatıssın. Evrene olumlu sinyaller ver ki karşılığında aldıkların da iyilik ve güzellik olsun.

…. evren senin arzu ve isteklerine göre şekillenebilir. Önemli olan olaylara nasıl baktığın.

Yalnızlık insanı güçlü kılar ama kimseyle paylaşamadığın, güçsüz, zayıf bir sen yaratır aynı zamanda.

Görünmez yazılarla mektup yazmanın farklı yolları vardır. Önemli olan ne tür bir mürekkep kullanacağınıza karar vermek.
Bu yollardan en basiti sitrik asit, asetik asit veya ürik asit çözeltilerini mürekkep olarak kullanmaktır. Çünkü bunlar çok kolay temin edilebilen kimyasallardır ve sırasıyla limon, sirke veya idrarda bulunurlar.

… bu güne yeteri kadar hâkimsen geleceğe dair öngörülerin de o kadar tutarlı olur.

Düşler alemi! Hiçbir fizik kuralının işlemediği, gerçeğin kanatlanıp uçtuğu bir büyülü dünya. Peki ya doğduğumuz, nefes alıp verdiğimiz, yaşadığımız, kısaca gerçek olduğuna inandığımız dünya, gördüğümüz bir düşten ibaretse? O zaman gerçek nerede?

…. rüyasında kendi sonuyla yüzleşip de sonsuza dek süreceğini sandığı şu hayatı sorgulamayan biri var mıdır acaba?

Genelde… Küçük insanları gözden kaçırırız. Hâlbuki onlardan gelecek fayda sandığımızdan çok daha büyük olabilir.

Evren sen gozledigin ve baktığın anda var olan bir hayalden ibarettir. Bakmadığı da ise aynı anda her yerde var olabilen ya da hiç olmayan bir hayal… O yüzden baktıkların ve gördüklerin gerçeği yaratır. Pozitif bak, pozitif bir yaşama sahip ol!

Ürperti, kalabalığın arasında gezinen soğuk ve sinsi bir rüzgar gibiydi. Her bedene uğruyor, herkesin ruhunu titretiyordu.

O an ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilseydik, belki bu kadar tedirgin olmazdık ama bilmiyorduk.

Canlarından can gitti ama onlar suskunluğu seçti! Çünkü yapayalnızlardı! Acının çocukları…!

Ölüler dirilecek ve oyun başlayacak! Herkes seyredecek, ölüm kazancak!"

Şeytan diye bir şey yok dostum, biz varız insanlar!"

Bu tarz masallarda kaybeden her zaman kırmızı başlıklı kız olur, kazanansa kurt…

Kalplerimiz onlarla olsa da bazen sevdiklerimizin yanında olamayız. Öyle bir hayat kur ki kendine, kalbin onların yanında atsın güzel kız. Yaşamak o zaman anlamını bulur.

Her anı neşe içinde geçen, acısız ve kedersiz bir hayat istiyorum. Gelişip olgunlaşmak umrumda değil.

Küçükken, kafamı kaldırıp gökyüzünü seyretmekten keyif aldığım zamanlarda, bulutları tombul ve şekilsiz koyunlara benzetirdim. O kadar yükseklerde ne işleri olduğunu merak eder, onların kuşlardan sonra dünyanın en özgür hayvanları olduğuna inanırdım. Uçabildikleri dahası sıkılınca uçmayı seçebildikleri için…

Şimdi düşün ve bana ölümün rengini tarif et! Gece siyahı mı, kan kırmızısı mı? Yoksa gün ışığı beyazı mı?"

Sen zor anlarımda beni yalnız bırakmayacaksın ben de ne zaman ihtiyaç duyarsan senin yanında olacağım. Ama herkes bizi dünyanın en güçlü insanları olarak tanımaya devam edecek, ne dersin?

Yalnızlık insanı güçlü kılar ama kimseyle paylaşmadığın, güçsüz, zayıf bir sen yaratır aynı zamanda.

Sıcak , büyülü bir rüzgar eser ve gösteri başlar!"

Eski bir iş sonunda yapılacak, çatıdan gelen şey ile büyük adam harap olacak, bu işten zaten ölü olan bir masumu sorumlu tutacaklar, asıl suçlu sisli çalılıklarda saklanacak.

Kalbimin derinliklerine inmeli ve gerçekten bağışlayabilirmiyim diye sormalıyım,"

Bir sessizliği anlatmak için yazıldı bu şiir, belki de anmak için bi damlacık bir sessizliği…"

Ben Kâhin’im!
Olmuştan, olandan ve olacaklardan haberdarım!
Yeryüzünde bunu yapabilenŞİMDİLİK TEK CANLI" olsam da…

Kader, sonsuz olasılıklar arasın da vücut bulandır. Kırık bir aynadaki sonsuz yansımaların herhangi biri gibi… Görüntülerin hepsi sana aittir ama hangisinin gerçekleşeceğini asla bilemezsin!

Bazen sevgili Nica, gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler yaşar ve bunlara da tesadüf deriz."

Akıllı ve açık sözlü olduğun kadar cesursun da sevgili Nica. Usta demek zorunda değilsin tabi ki. Ama dememek için kendine bahaneler yaratmak zorunda da değilsin"

Beni çağıran sese kulak verip ardına kadar açılan jaluzili kapının önüne ne ara varmış, içeri ne ara girmiştim bilmiyorum ama bu sesin yalnızca salt ve kaba bir otoriteyi temsil etmediği ortadaydı. Insanı hipnotize eden bir yanı vardı adeta. Büyülü ve güçlü. Ve de nazik…

Kafamı çevirip baktığımda tüm bu saygı gösterisinin gerçek sebebini de anlamış oldum. Yeni patronumla, muhtemelen odadakilerin de patronuydu burun burunaydım. Ivır zıvır kolisi ile Shawn arasında sıkışıp kalmıştım ve bu durumu değiştirecek hiçbir harekette bulunamıyordum.

Kader , sonsuz olasılıklar arasında vücut bulandır. Kırık bir aynadaki sonsuz yansımaların herhangi biri gibi… Görüntülerin hepsi sana aittir ama hangisinin gerçekleşeceğini asla bilemezsin!..

Doğal ve sıradan davranmak bazen nezaket kokan sözcüklerden çok daha fazla işe yarar.

Yalnızlık insanı güçlü kılar ama kimseyle paylasamadigin, güçsüz, zayıf bir sen yaratır aynı zamanda.

Kalbimin derinliklerine inmeli ve gerçekten bagislayabilir miyim diye sormaliyim!

Kibrit çakıyorsun karanlıkta badem çiçeklerini görmek için
Ve mart denizlerinde tedirgin bir çift sarnıç gemisi gözlerin
Bir iş açacaksın sen başımıza, yangın mı olur artık bahar mı"
CAN YÜCEL

Yalnızlık insanı güçlü kılar ama kimseyle paylaşamadığın, güçsüz, zayıf bir sen yaratır aynı zamanda.

Oysa ben ne kadar küçük olursam olayım sözlerim büyük! Ve de gerçek… Ve sen inanmadığın sürece oyun sürüp gidecek…

Ama ne yaşamayı ne de ölmeyi umut ediyorum! Çünkü umut, insanı yavaş yavaş öldüren bir zehir!

Kötüler tarafından yönetilen ve adına dünya" denilen bir cehennem çukurunda yaşıyoruz! Kendi özgür dünyamızı kurmak ve cennete gitmek için daha ne bekliyoruz?

Yaşadığın her acı olay, seni daha iyi bir noktaya taşımak için gönderilen basit birer araçtır.

Ama delirmekten kurtulmak istiyorsanız bazen ölümcül korkularınızı basitleştirmekten başka çareniz kalmıyordu.

Sonsuz olasılıklardan veya yollardan her biri bir diğerini söndürmekte ve geriye yalnızca biri kalmaktadır. O da büyük nesneler dünyasında yani maddesel evrende yaşanan olay çizgisidir!

Evren sen gözlediğin ve baktığın anda var olan bir hayalden ibarettir. Bakmadığında ise aynı anda her yerde var olabilen ya da hiç olmayan bir hayal… O yüzden baktıkların ve gördüklerin gerçeği yaratır. Pozitif bak, pozitif bir yaşama sahip ol!

Küçük insanlardan gelecek fayda sandığımızdan çok daha büyük olabilir.

Hiç tanımadığınız bir insan hakkında fikir sahibi olmanın en kolay yolu ne okuduğuna bakmaktır! Tabii okuyorsa…