İçeriğe geç

İntikam Ateşi Kitap Alıntıları – Sarah Maclean

Sarah Maclean kitaplarından İntikam Ateşi kitap alıntıları sizlerle…

İntikam Ateşi Kitap Alıntıları

Ne zaman duracağımı bilme konusunda hiçbir zaman iyi olmadım..”
Zihninin derinliklerinde gömülü bir anı çağrılmadan çıkıp gelişermişti: Bir bahçe partisinde gözleri bağlı, ellerini öne doğru uzatmış bir şekilde körebe oynayan küçük Penelope. Çocuklar her yandan seslendikçe Penelope gülerek bir taraftan ötekine dönüyor, sendeleyerek birini ebelemeye çalışıyordu. Michael ve Tommy sessizce yaklaşıp aynı anda adını fısıldamışlardı. Penelope Michael’e doğru dönmüş, onu kolayca yakalayıvermişti; ellerini yanaklarına koyarak kacaman, tatlı bir gülüşle gülümsemiş, yumuşacık bir sesle,
“Michael ” demişti, “ yakaladım seni.”
Ne zaman duracağımı bilme konusunda hiçbir zaman iyi olmadım..”
Belki de haklıydı.”
Değildi.”
Açgözlülük bir günahtır.”
Sevinçten havalara uçulur. Her şeyin değiştiği, mantığın uçup gittiği bir noktaya gelirsin.
Şimdiye dek yaşadığım her şeyden daha tehlikelisin.
“Sana kolaylıkla bağımlı hale gelebilirim.
“Senden küçük lezzetler alamam, aşkım. Seninle sadece tıka basa doyabilirim. Dayanılmazsın.”
“Üzgünüm Dudağım henüz iyileşmedi.”
..geri dönmemiz lazım!
“Bu kadar kusursuz bir performans için insanın çok güçlü olması gerek.”
“Neler hatırladığımı bilsen şaşardın.”
“Seninle ilgili her şeyi özlemedim mi sanıyorsun? Her şeyi.”
“Herkes geceleri domuzlar gibi tepişmeye meraklı değil.”
Onun yanında uzanmaktan başka bir şey istemiyordu
Bir saat Bir gün Bir ömür boyunca.
“Yoksa sıkılıyor musun?”
“Neden sıkılayım ki? Evinin duvarlarını seyretmek o kadar zevkli ki.”
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
“Kadınları şaplaklamak konusunda hiçbir tereddüdün yokmuş gibi konuşuyorsun.”
“Sadece hoşuma gidenleri.”
Yaşayacağından emin olduğu o muhteşem anın kıyısında durmak
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
..adımı haykıracaksın.”
“Gömleği mahvettin.”
Kumaştan çok daha fazlasını mahvetmek istiyordu.
Bu kadar basit, bu kadar dolambaçsız. Bu kadar dayanılmaz.
“Mükemmel olmadığım için özür dilerim.”
“Senin burada olmaman gerekiyordu.”
“Yolunu kaybettin galiba.”
“O kadar küçücük bir şey değilmiş demek ki.”
Kaybetmek istemeyeceğin şeyleri masaya sürme, hayatım.
“Pek anlayamadım.”
”Gayet basit aslında. Macera istiyorum.”
“Hataysa bu hatayı ben yaptım, müsterih ol.”
Muazzam bir kayıptı. Tarih kitaplarına geçecek bir kayıp.
“Benim için iş işten geçti. Baloların gözdesi olduğum yıllar geride kaldı.”
“Bakıyorum da benden taleplerde bulunacak kadar rahatlamışsın.”
bir zamanlar ne kadar canlı, ne kadar hareketli bir insandı.
“Ama asıl istediğine sahip değilsin, değil mi?”
“Artık iyice ve tamamen mahvoldun,”
Bundan sonra olacakları öğrenmekten başka hiçbir şey istemiyordu.
”Lütfen durma.”
Her şey iyi olacaktı. Öyle olmalıydı.
“Seni keşfedeceğim Sıcaklığını ve yumuşaklığını, çöküşünün her bir parçasını ele geçireceğim.”
“Bana bak! Sözcükler bir emirdi.
Seni aydınlıktan karanlığa, iyiden kötüye geçireceğim. Seni mahvedeceğim.”
Elbette erkeklerin hepsi böyle öpmüyordu Yoksa kadınlar hiçbir işlerini tamamlayamazlardı.
Bence mümkün olan bütün yaramazlıkları yapmalısın çünkü yaramazlıklarımız yüzünden yakalanıp cezalandırılmamız uzun sürmeyecektir.
“Beni yere indir!”
Daha fazlasını istediğini söylerken dilediği şey kesinlikle bu değildi.
Çoğu karı kocanın köpek sevmek gibi bir ortak özellikleri bile yok.”
“Ne demek elinde tutmamış?”
Ama bu sözleri duymayı ne kadar çok isterse
istesin, ona inanamadığını fark etti. Ve önemli olan inanmaktı, hakikat değil. Bunu kendisine o öğretmişti..
Açgözlülük bir günahtır.”
Tıpkı intikam gibi.
“Ah, Michael her şeye sahip olabileceğini sana kim söyledi?”
Zayıflık değil. Hastalık. Kazanma arzusu humma gibidir.
Olmaz. Bu konuşmayı bitirmeden çıkamazsın. Ben artık o çocuk değilim.
Penelope hafif, neşesiz bir kahkaha attı. Biliyorum.
Tommy de değilim.
Onu da biliyorum.
Michael elini Penelope’nin boynuna getirdi, parmaklarını gerilmiş boyun kaslarında gezdirdi, Penelope onun nabzının çılgınca atışını duyabildiğini biliyordu. Ben seni özlemedim mi sanıyorsun? Penelope bu sözleri duyunca taş kesiliverdi, soluğu kesilir gibi oldu; sözlerine devam etmesini, bir daha söylemesini istiyordu. Bütün kalbiyle. Seninle ilgili her şeyi özlemedim mi sanıyorsun? Her şeyi.
Beni terk ettin. Elini Michael’ın göğsüne dayayıp bütün kuvvetiyle, bütün öfkesiyle itti. Seni öyle özledim ki.
Boğazına düğümlenen gözyaşlarını yutarak fısıldadı. Seni öyle özledim ki. Kahretsin, hala da özlüyorum.
Sözcüklerin insanı yaralamaması gerekir ama yaralıyordu işte.
Kazanma arzusu humma gibidir.
her şeye sahip olabileceğini sana kim söyledi?”
Ancak muhtemelen herkes için en iyisi bu çünkü hangisini daha fazla yapmak istediğimden emin değilim: Sana vurmak veya sarılmak.
Senin tercihindi. Kaybetmeye razı olduğundan daha fazlasını ortaya koymayı sen tercih ettin.
“Seni cehenneme kadar izlerdim ama sadece seni geri getirmek için.”
Yalanlar
Mükemmel yalanlar
İnanılası
Sözcüklerin gücü inanılmazdı. Her Ne kadar sahte olabilseler bile
Bir yalancı olmak istemiyorum, altı-peni. Bunun gerçek olmasını istiyorum. İkimizin incirli pudingle aşık olmamızı istiyorum, dedi çekici sesiyle Ben sende kalbimi, amacımı görüyorum Ruhumun özünü.
Sen benim için mükemmel bir şekilde kusurlusun.
Pudinge dayanan bir evlilik istemediğini sanıyordum, dedi Michael.
İstemiyorum. En azından istediğimi sanmıyorum! Ama senin hakkında başka hiçbir şey bilmediğime göre pudinge razı olabilirim!
Skandalı örtbas etmek için seni kullanmayı mı planlamış? Hem de sana söylemeden?
Beni para için ya da arazi için kullanmaktan ne farkı var ki?
Elbette farkı var. Ben yalan söylemedim.
sen BENİMSİN
Düğün Gecemi istiyorum
Ve önemli olan inanmaktı,hakikat değil.
Sözcüklerin gücü inanılmazdı.
Yalancılığın ilk kuralı,yalanlarımızı yalnızca kendi hakkımızda söylememizdir,hayatım.
Sen hep Michail’i benden çok sevdin
Sevmedim
Tabi ki Sevdin bir gün sen de farkına varacaksın
Senin için hep o vardı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir