İçeriğe geç

Hayat Kitabı Kur’an Kitap Alıntıları – Mustafa İslamoğlu

Mustafa İslamoğlu kitaplarından Hayat Kitabı Kur’an kitap alıntıları sizlerle…

Hayat Kitabı Kur’an Kitap Alıntıları

Mustafa İslamoğlu kitaplarından Hayat Kitabı Kur’an kitap alıntıları sizlerle

Hayat Kitabı Kur’an Kitap Alıntıları

gece yarısı ondan biraz eksilt veya biraz ilave et; ve oku Kur’an’ı, sindire sindire! (müzemmil, 3-4)

*Kur’an’ın mushafa indirgenmesi gibi tertil tecvide, tecvit telaffuza ,kıraat ses sanatına indirgenmiştir. tertil emrinin amacı vahyin manalarının akleden kalbe iyice Hakk edilmesidir. İsra 106, başkasına aktarırken de ağır okumayı emreder. bundan 700 yıl önce yaşamış büyük müfessir Kurtubî(ö.1273) dahi tertilin yerini sadece güzel sesli okumanın almasından şikayet eder.

insan mutlaka azar, kendi kendine yettiğini sandığında!
(alak, 6-7)
Cahil kendisine, düşmanın düşmanına yaptığını yapar.
Rabbinize alçak gönüllü olarak ve derin bir acziyet duygusu içinde yalvarın!
Şüphesiz O haddi aşanları sevmez.
İnsan bir Allah’a kul olmazsa, kul olacağı binlerce sahte tanrıyı işte bunun için icat eder.
( )
Allah’ın laneti tüm zalimlerin üzerine olsun.
Sözün özü: Şeytan ırkçılığın piridir.
Peygamberler gökte değil yerde yürürler. Yerde yürüyenler iz bırakırlar. Ancak iz bırakanlar izlenebilirler.
Sana bizim ayetlerimiz ulaşmıştı, fakat sen onları unutmuştun; sonuçta bugün de sen unutulacaksın, hepsi bu!
Taha Suresi 126.ayet
Adem de şeytan da Allah’a asi oldu. Adem’i adam eden hatasını itiraf etmesi, İblis’i şeytan eden de hatasını savunmasaydı.
Dünyanın Adem(oğlu) için bir sürgün yeri olduğu türünden söylemleri Kur’an desteklemez.Zira Allah, Adem’in tevbesini kabul ettikten sonra, tevbesinin ödülü olarak ona yeryüzünü inşa sorumluluğunu vermiştir.
Rabbim ilmimi artır. de.
Taha Suresi 114.ayet
Şüphe yok ki, kim Rabbine günaha batmış bir halde kavuşursa kendisini cehennemin beklediğini unutmasın! Orada ne tam ölebilir, ne de tam yaşayabilir.
Taha Suresi 74.ayet
(Musa): Bizim Rabbimiz her şeyin yaratılışını takdir edip, sonra da onu yaratılış amacına yöneltendir.
Taha Suresi 50.ayet
Hayat bir okul, insan bu okulun talebesidir.
Her Firavun’un bir Musa’sı vardır. Bir toplum Musa’yı hak etmişse, Allah onu Firavun’un sarayında da olsa yetiştirir. Bu hakikat Hz.Peygamber’in dilinde şöyle ifadesini bulacaktır: Allah dinine, bir fâsık eliyle dahi olsa yardım eder.
(Musa) şöyle dua etti: Rabbim! göğsüme genişlik ver, kolaylaştır bana görevimi; düğümü çöz dilimden; ki anlasınlar sözümü!
Taha Suresi 25.ayet
Gerçek güç Allah’a teslimiyettir.
İmanda sebat eden, o iman ve uyumlu bir hayat yaşayan kimseler var ya: O sonsuz rahmet kaynağına onlar için tarifsiz bir sevgi var edecek.
Derken onların ardından öyle bir kuşak geldi ki, ibadetin içini boşalttılar ve dünyevi zevklerin peşine düştüler
.. ve sen de Rabbim,onu razı olacağın biri kıl
Meryem Sûresi 6.ayet
Âyet, “Bir ebeveynin çocuğu için en büyük endişesi ne olmalı?” sorusunun cevabıdır.
Manası konusunda sözün tükenmeyeceği bu harfler, Allah Rasûlü’nün vahyi tek bir harfini dahi zayi etmeden ilettiğinin şahididir (Bkz: 68:1, not 1).
DE Kİ: “Eğer Rabbimin sözlerini yazmak için deniz(ler) mürekkep olsa, hatta onun bir mislini de üzerine ilave etmiş olsak, yine de Rabbimin kelimeleri tükenmeden denizler tükenirdi.”
Firdevs, Yunanca’ya olduğu gibi Arapça’ya da çok eski çağlarda Babilce aslı olan faradisu’dan (paradisu) geçmiştir. Hadislerde “en yüce, en görkemli cennet” olarak açıklanmıştır (Taberî). Batı dillerindeki “paradise, paradis” de bu köke dayanır.
Sözün özü: aklın ve o aklın verdiği hükümlerle yapılan eylemlerin ana rahmi tasavvurdur. Tasavvuratı yanlış olanın tasdikatı doğru olmaz. Tasavvuru yamuk olanın, ne aklı ne eylemi düzgün olur. Akla koordinatlarını tasavvur verir. Akıl da tasavvurdan aldığı koordinatlara uygun eylem üretir. Bu yüzden tasavvurdaki milimetrik bir sapma, eylemde kilometrelere tekabül eder. Bir yanlış eylemi düzeltmek asla eylemin kendisini düzeltmekle gerçekleşmez. Gerçek bir düzeltme, o eylemin ana rahmi olan tasavvurdaki sapma açısını düzeltmekle mümkündür.
ve merhameti bol olan yüceler yücesine güven!
Zulm ile âbâd olanın âhiri berbâd olur.
Allah’ın gör dediği yerden bakmadan O’nun işlerini anlayamazsınız.
İbn Hazm bu konuda şu hükümde bulunur: “Mehdilik de, Hızır telakkisi de Yahudi kökenlidir. Hızır ve İlyas’ın bugüne kadar yaşadığı varsayımı Yahudi telakkilerine dayanır” (el-Fisal IV, 180).
Yine de mutlak bağışlayıcı olan Rabbin sonsuz rahmetin de sahibidir.
DOĞRUSU Biz bu Kur’an’da, (hakikati) insanlara her türlü dolaylı anlatım tarzını kullanarak açıkladık; zira insanın öteden beri en iyi bildiği şey cedelleşmektir.
zira senin Rabbin hiç kimseye haksızlık etmez.
Sonunda saf halinde Rabbinin huzuruna çıkarıldıklarında: “İşte, nihayet sizi ilk yarattığımız günkü gibi Bize geldiniz; fakat (dünyadayken) sizin için böylesi bir buluşmayı gerçekleştiremeyeceğimizi düşünüyordunuz!” (denilecek).
“Şimdi sen kalkmış, seni tozdan topraktan ve ardından bir damlacık döl suyundan yaratan, sonra da seni yarattığı amacı gerçekleştirecek bir donanıma sahip kılarak adam eden Allah’ı inkâr ediyorsun, öyle mi?
Şu bir gerçektir ki, âhiret hayatına ilişkin tüm tasvir ve tanımlamalar, mecazî olmak durumundadır. İnzal, sadece vahyin aşkın İlâhî kaynağından içkin insanî hedefine “taşınmasını” değil, aynı zamanda âhiret hayatı gibi insan idrakine kapalı olan gaybî hakikatlerin beşerin bilinç düzeyine “indirilmesini” de ifade eder (Bkz: 12:2, not 3).
(Tek başına) bu dünya hayatı geçici bir oyun ve eğlenceden ibarettir. Ahiret yurdu ise, sorumluluk bilincini kuşananlar için daha hayırlıdır: Hala aklınızı kullanmayacak mısınız?
(En’âm 6:32, Mustafa İslamoğlu)
Allah’tan başka şefaatçi aramak, Allah’tan istemeye yüzü olmamaktır. (M. İslamoğlu)
Araf suresi 53. Ayeti’nin M. İslamoğlu’na yansıması
Maide suresi 13.ayet
Iyi bil ki, Allah güzel davrananları sever.
Mal iyi bir köle, kötü bir efendidir.
Doğru olan nice eylem, söz vardır ki yanlış üslubu yüzünden ziyan olmuştur.
Allah’ım ben kendimi kaybetmişim. Fakat kendimi yeniden kazanmak istiyorum. Kendimi onarmama yardım et.
Ademoğluna tahsis edilen dünya, günahın bedeli değil tövbenin ödülüdür..
Zımnen: delil ve bilgiye dayanmayan inanç makbul değildir.
Hiç bir günah, Allah’ın rahmetinden büyük olamaz.
Vahiyle inşa olmak
sakın, Allah’ı yok saymadan yaşama
Başkalarını aldatmaya kalkışanın ilk aldattığı kendisidir.
Karanlık, şer Tanrısı değil, Allah’ın yarattığıdır.
Umut kesmek iblisleşmektir.
Cennet amellerin bedeli değil Kerim olan Allah’ın ödülür.
Hayat her zaman anlamlı ve bir amacı var. İnsanın görevi hayata verilen anlamı keşfetmektir.
Hiç bir günah, Allah’ın rahmetinden büyük olamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir