İçeriğe geç

Hacker Kitap Alıntıları – Murat Ekşi

Murat Ekşi kitaplarından Hacker kitap alıntıları sizlerle…

Hacker Kitap Alıntıları

Ben her zaman doğruyu söylerim, yalan söylerken bile.
Bazı sözlerle doğruların kurşundan daha keskin olduğunu bu cümleyle öğrenmiş oldu
Bir politikacıysanız doğrular genellikle hep can sıkıcı olmuştur.
Jimmy, yere düşen düzünelerce kağıt yılının arasından bir tanesini eline alıp kağıtta yazan mesajı okudu. Kağıtta Atatürk’ün Türk bayrağı önünde bütün heybetiyle poz verip söylediği bir söz yazılıydı:
‘ Vatan mutlaka selamet bulacak millet mutlu olacaktır çünkü kendi selametini kendi saadetini memleketin ve milletin saadeti ve selameti için feda edebilen vatan evlatları çoktur.’
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Ordinary But Turkish
Alt kısmada imzası olarak’ sıradan fakat Türk’ anlamına gelen takma adını ‘Ordinary But Turkısh’ yazdı.
Ben bir insanı değil, kirpiklerinden hayata tutunduğum bir aşkı kaybettim.
Kralı yenmek istiyorsan kral gibi düşünmelisin.
Çünkü her şey bir yana, hepimiz aynıyız.
Öğretecek bir şeyleri olan insanlar, bizim öğrenmeye istekli öğrenciler olduğumuzu gördüler fakat bu insanlar çöldeki su taneleri kadar azdılar.
Kralı yenmek istiyorsanız,
kral gibi düşünmelisiniz!
Beyin, taşıması zahmetsiz en büyük silahtır!
Yeter ki kullanmasını bilin.
Cevabı basit. Yazılımı kendiniz kullanmak ve bütün dünyada Müslümanlara karşı bir öfke başlatmak için. Ne diyeceğin çok belli Mahone. ‘Amerika neden böyle bir şey yapsın’ diyeceksin yine. Söyleyeyim, Müslümanların dünyada söz sahibi olmasından korktuğunuz için. Bütün dünyaya Müslümanları kötü göstererek itibar zedelemek için, Müslümanlığın yayılmasını engellemek için yaptınız. Tekbirlerle Allah’ın adını zikrederek kafa kesen sözde İslamcı terör örgütlerini oluşturduğunuz gibi, şimdi de beni kullanarak bir oyun planladınız. Başarılı da oldunuz.
Kral’ı yenmek istiyorsanız, kral gibi düşünmelisiniz!
Unutmayın: Beyin, taşıması zahmetsiz en büyük silahtır! Yeter ki kullanmasını bilin.
Planım olmadığını kim söyledi?
OBT IS EVERYWHERE!
Ordinary But Turkish
Kayra bütün sakinliğiyle cevap verdi. Şaşırdım, dedi. Hayır, beni öldürmek istemelerine değil, Rusya’ nın öldürmek istemesine şaşırdım. Onlara bir şey yapmadım ki.
Sanırım seni öldürmek isteyenler var. Amerika’ dan sonra bu kez Rusya peşine kiralık katiller takmış, dedi.
Peki, her başarılı insan asosyal miydi, yoksa başarılı olmak için asosyal olmak şart mıydı?
Hiç arkadaşı yoktu ve bu durumdan şimdilik pek de şikayetçi görünmüyordu. Şimdilik
Çünkü her şey bir yana, hepimiz aynıyız.
Araştırıyoruz ve siz, bize suçlu diyorsunuz.
Bilginin peşinden gidiyoruz ve siz, bize suçlu diyorsunuz .
Biz derimizin rengi, milliyetlerimiz, dinlerimiz olmadan varız ve siz, bize suçlu diyorsunuz.
Atom bombaları yapıyorsunuz, savaşıyorsunuz, cinayet işliyorsunuz, aldatıyorsunuz ve bize yalan söylüyorsunuz; bizi bütün bunların kendi iyiliğimiz için olduğuna inandırmaya çalışıyorsunuz, yine de suçlu bizler oluyoruz.
Evet, ben bir suçluyum. Suçum, merak etmek. Suçum, insanları ne söyledikleri ya da ne düşündüklerine göre yargılamak, nasıl göründüklerine göre değil. Suçum, sizden daha akıllı olmak ki beni bu yüzden hiçbir zaman affetmeyeceksiniz.
Beni durdurabilecek sisteme sahip değilsiniz;
Sistemlerinizde beyinleriniz gibi yetersiz!
Jimmy , yere düşen düzinelerce kağıt yığınının arasından bir tanesini alıp okudu . Kağıtta , Atatürk’ün Türk bayrağı önünde bütün heybetiyle poz verip söylediği bir söz yazılıydı :
“ Vatan mutlaka selamet bulacak , millet mutlu olacaktır . Çünkü kendi selametini kendi saadetini memleketi ve milletin saadeti ve selameti için feda edebilen vatan evlatları çoktur
Mustafa Kemal Atatürk . ”
Kayra , televizyonu kapatıp sol tarafındaki duvara asılı duran , ince tahtadan yapılmış gümüş renkli çerçevenin önüne gitti . Bu çerçevenin içine annesi ve babasıyla beraber çekildiği fotoğraf vardı . Üçü de oldukça içten gülümserken çekilmiş , şu an için Kayra ‘ yı hüzünlendiren bir fotoğraf Yedi yıl öncesine aitti . Annesi kırmızı bir penye ve mavi pantalon , babası askeri üniformasını giymişti . Kayra , kadraja bakmak yerine babasına bakıp gülümsüyordu . Gözlerinin dolduğunu hissederek başını önüne eğdi . Ağlamak istemiyordu . Fakat bazen ağlamak istemesek de gözlerimiz bizi dinlemez , kendi bildiğini okurdu Gözünden süzülen bir küçük göz yaşı ayaklarının dibine düştü
“ Size yemin olsun , sizi öldüren o ş**** kim destekliyorsa bu dünyayı onlara dar edeceğim yemin ederim bunu yapacağım ! ” diyerek yumruklarını sıktı
“ Ordinary But Turkish !
Beyin, taşıması zahmetsiz en büyük silahtır! Yeter ki kullanmasını bilin.
“ her başarılı insan asosyal midir, yoksa başarılı olmak için asosyal olmak şart mıdır ? Başarının asosyallikle ilişkisi bir muamma olsa bile gün gibi bir gerçek vardı ve o gerçek, başarının asla tesadüf olmadığı, çok çalışmaktan geçtiğiydi.”
Düşünmemiz gereken; her başarılı insan asosyal midir, yoksa başarılı olmak için asosyal olmak şart mıdır?
Sonuçta hepimiz birbirimizin aynısıyız.
Beni durdurabilecek sisteme sahip değilsiniz; sistemleriniz de beyinleriniz gibi yetersiz!
“Kralı yenmek istiyorsanız, kral gibi düşünmelisiniz..”
beni durdurabilecek hiç bir sisteme sahip değilsiniz. sistemlerinizde beyinleriniz gibi yetersiz
Kralı yenmek istiyorsan kral gibi düşünmelisin.
Ağlamak istemiyordu. Fakat bazen ağlamak istemesekte gözlerimiz bizi dinlemez, kendi bildiğini okurdu.
Evet,ben bir suçluyum. Suçum,merak etmek.
Her son bir başlangıçtır. İyi veya kötü günlerin bir başlangıcı.
Benim sonum peki İyi günlerin mi yoksa kötü günlerin mi habercisi?
Her insanın hayatında dönüm noktaları vardır. Almış olduğum bu cesur karar da benim hayatımın dönüm noktası olacak. Ama yaşamak korkakların değil, cesurların hakkı.
Hiçbir şeyin iyiye gittiği yok. İyiye gittiğini sandığımız her şey, aslında daha kötü günlere zemin hazırlıyor.
Dünyama hoş geldiniz.
Atom bombaları yapıyorsunuz, savaşıyorsunuz, cinayet işliyorsunuz, aldatıyorsunuz, ve bize yalan söylüyorsunuz; bizi bütün bunların kendi iyiliğimiz için olduğuna inandırmaya çalışıyorsunuz, yine de suçlu bizler oluyoruz.
İlk defa kendimi yenilmiş hissediyorum.
VATAN SAĞ OLSUN.
Her insanın bir açığı vardır, tıpkı her sistemin olduğu gibi. Yeter ki o açığı bulmayı bil.
Zihnin çok durgun, yorgun.
Her zaman bir çıkış yolu vardır.
O para denen boka itimat etmiyorum.
Kimseye güvenme.
Sadece kendine inan, kendine güven.
Ben kötü biri değilim.
O kadar yorulmuştu ki dertlerini kimseye açamamaktan
zeki kadınları severdi.
Eğer ava çıkıyorsan, aslanı yaralı bırakmayacaksın, öldüreceksin.
Kitaplar varken, ne yapayım televizyonu ?
Yalnızlık değil de, yalnızlığa alışmak kötü bir şeymiş.
Her birimiz birer ‘Simurg’ olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.
Her zaman en az katlanabildiğim şey, kutsallığın karikatürleştirilmesi ve saygıya, ahlâkî değerlere tecavüz olmuştur.
Kralı yenmeniz, kralı öldürdüğünüz anlamına gelmez.
İhanet, yaptırımı en büyük eylemdir.
Ee, bir Sivaslı Yiğido’yu öldürmek istiyorsan, kafasına sıkman gerektiğini de bilmelisin.
Ama yaşamak korkakların değil, cesurların hakkı.
Güç, bizim yanımızda değilse kimsenin yanında olmasın.
Bu gece birlikte yatsak olur mu baba ?
Hiçbir sistem güvenli değildir, yani her sistem kırılabilir.
Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur evladım.
Kendisiyle konuşması rahatlamasına sebep oluyordu.
Tahmin edemediğim şeyler oluyor ve bu durum beni cidden yoruyor.
Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur evladım.
Anlaşılan o ki, hiçbir sistem tam anlamıyla güvenli değildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir