Platon kitaplarından Epinomis kitap alıntıları sizlerle…
Epinomis Kitap Alıntıları
Ruhlar, kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
Herkes ruhun bilge olması lazımdır, der. Ama hangi bilgelik? Bunun üzerinde kimse anlaşamıyor.
Gerçek mantıktan mahrum olan kimse, hiçbir zaman bilge olamaz. Genel olarak, erdemin en temel parçası olan bilgeliğe sahip olmayınca da tam manasıyla iyi olmak, bunun sonucu olarak da mutluluğa ulaşmak mümkün değildir.
Hepimiz biliyoruz ki hayat, bütün canlı varlıklar için ta başlangıçtan zahmetli bir şeydir.
Hepimiz biliyoruz ki hayat, bütün canlı varlıklar için ta başlangıçtan zahmetli bir şeydir.
Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
Ruh, kendisini tanıyanlara bile görünmez olan yaratılışı icabı, yalnız akılda yaşar
Bilgisizliğimizin sebebi, erdemin en önemli kısmını kötü kullanmamızdan ileri geliyor.
Kabul ediyoruz ki ruh akla sahiptir, beden bundan mahrumdur; biri buyurur, öteki onun buyruklarına uyar. Ruh her şeyin sebebidir. Halbuki beden ona etkide bulunan şeylerden hiçbirinin sebebi değildir.
Dindarlık en iyi yaratılışlı insanlarda görünmüyorsa, bunun sebebi yalnız bilgisizlik, hem de en kaba bilgisizliktir.
Acaba bilimlerimizden hangisi ortadan kaldırılırsa, hangisi insan tabiatında bulunmazsa, insan hayvanların en budalası, en ahmağı haline gelir?
Yavaşlıkla çabukluğu kendinde toplayan bir ruh, ölçülü olur, bu ruh, cesareti sever, ölçülü olmakta güçlük çekmez.
Herhangi bir kötü kaza bir gün bunların düzenini bozarsa, bunun suçunu tanrıda değil, hayatını doğruluğa göre ayarlamayan insanın yaratılışında aramalı.
Şu dil uzatanları görmüyor musun? Satın alınmaları ne kadar kolay
Çünkü taklit insana bilgelik kazandırmaz.
Akıllı bir ruha hakim olan zorunluluk, zorunlulukların en kuvvetlisidir
ATİNALI: Nerede akıldan, düzenden, şekilden, ritimden, ahenkten mahrum bir hareket, nerede kötülükle ilgili bir şey görürsek, bunun sebebini hep sayının yokluğunda aramalıyız.
ATİNALI: İhtiyarlık çabucak gelip çatar ve öyle bir belimizi büker ki çocukça hülyalara kapılmış olanlar bir yana bırakılırsa, hayalinde canlandırdığı bu ömrü kimse yeni baştan yaşamaya razı olmaz.
Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
İnsan hayvanların en budalası
..taklit insana bilgelik kazandırmaz.
İnsan bütün ömründe ancak kısa zamanda şöyle bir nefes alabilir.
Küçük bir azınlık bir yana, insanlar için şenlik ve esenlik yoktur.
Görmüş geçirmiş adamların hepsi insanoğlunun şenlik ve esenlik yüzü görmeyeceğini söylemekte ağız birliği etmişlerdir.
..ölümlü bir insanın bilge olabilmesi için edinmek zorunda olduğu şeyleri ne konuştuk ne de bulabildik.
Akıllı bir ruha hakim olan zorunluluk, zorunlulukların en kuvvetlisidir.
KLEINIAS: İşte üçümüz de tam sözleştiğimiz saatte buluştuk. Yabancı sen, Megillos ve ben şimdi üçümüz, zekâ meselesinin ne olduğunu inceleyebilir, elde edilecek en yüksek zekâya sahip olmak isteyen bir kimsenin içinde bulunması gereken en iyi durumun ne olabileceğini düşünebiliriz. Çünkü kanunlarla ilgili ne varsa hepsini baştan sona kadar gözden geçirdik diyebiliriz. Halbuki keşfedilmesi ve açıklanması gereken bir konuyu, yani ölümlü bir insanın bilge olabilmesi için edinmek zorunda olduğu şeyleri ne konuştuk ne de bulabildik. Şimdi bu eksiği gidermeye çalışalım. Böyle yapmazsak, baştan sona kadar aydınlatmayı kararlaştırarak başladığımız bir işi yarım bırakmış oluruz.
Ruhun bilge olması lazımdır.
Hem tanrısal hem de ölçülü olan kimseler, başka erdemlerden de doğal olarak pay almış oldukları için tanrı vergisi olan şeyleri elde edebilirler.
Doğrusu, eski insanlar tanrıların varlıkları, özleri, geldikleri yerler ve gördükleri işler hakkında öyle fikirler ileri sürmüşlerdir ki, bunları bilgeler ne doğru bulur ne de kabul ederler.
Ruh akla sahiptir, beden bundan mahrumdur, biri buyurur, öteki onun buyruklarına uyar. Ruh herşeyin sebebidir.
Akıllı bir ruha hakim olan zorunluluk, zorunlulukların en kuvvetlisidir. Çünkü bu zorunluluk, idare edilen değil, idare eden olarak kanunları kurar.
Ruh, kendisini tanıyanlara bile görünmez olan yaratılışı icabı, yalnız akılda yaşar..
Ruhlar, kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
Gerçek mantıktan mahrum olan kimse, hiçbir zaman bilge olamaz. Genel olarak, erdemin en temel parçası olan bilgeliğe sahip olmayınca da tam manasıyla iyi olmak, bunun sonucu olarak da mutluluğa ulaşmak mümkün değildir.
İnsandan sayıyı kaldırırsak, bilgelikle hiçbir ilişiği kalmaz. Çünkü hesap gücünü kaybeden hayvan ruhu, hiçbir zaman tam erdeme ulaşamaz.
Taklit insana bilgelik kazandırmaz.
Ruh, bilginin yaratılışta kendinde olduğuna iyiden iyiye inanır, ama bunun ne olduğunu, nasıl ve ne zaman elde edildiğini bilmekten acizdir.
Görmüş geçirmiş adamların hepsi insanoğlunun şenlik ve esenlik yüzü görmeyeceğini söylemekte ağız birliği etmişlerdir.
Tabiat hayvanlara saymayı öğretmediği halde, tanrının bize ilk vergisi bu oldu.
Kabul ediyoruz ki ruh akla sahiptir, beden bundan mahrumdur; biri buyurur, öteki onun buyruklarına uyar. Ruh her şeyin sebebidir.
Acaba bilimlerimizden hangisi ortadan kaldırılırsa, hangisi insan tabiatında bulunmazsa, insan hayvanların en budalası, en ahmağı haline gelir?
¶¶ Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar. ¶¶
Ruh akla sahiptir, beden bundan mahrumdur; biri buyurur öteki onun buyruklarına uyar. Ruh her şeyin sebebidir ..
Bütün gördüğümüz şeyleri bir bir karşılaştırırsak günün manzarasından daha güzel bir şey bulamayız .
Çünkü taklit insana bilgelik kazandırmaz .
Ruh, bilginin yaratılışta kendinde olduğuna iyiden iyiye inanır; ama bunun ne olduğunu, nasıl ve ne zaman elde edildiğini bilmekten acizdir .
Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
Taklit insana bilgelik kazandırmaz.
Ama ihtiyarlık çabucak gelip çatar ve öyle bir belimizi büker ki çocukça hülyalara kapılmış olanlar bir yana bırakılırsa, hayalinde canlandırdığı bu ömrü kimse yeni baştan yaşamaya razı olmaz.
Küçük bir azınlık bir yana, insanlar için şenlik ve esenlik yoktur.
“Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.”
Görmüş geçirmiş adamların hepsi insanoğlunun şenlik ve esenlik yüzü görmeyeceğini söylemekte ağız birliği etmişlerdir.
Görmüş geçirmiş adamların hepsi insanoğlunun şenlik ve esenlik yüzü görmeyeceğini söylemekte ağız birliği etmişlerdir.
İnsandan sayıyı kaldırırsak, bilgelikle hiçbir ilişiği kalmaz. Çünkü hesap gücünü kaybeden hayvan ruhu, hiçbir zaman tam erdeme ulaşamaz.
Ruhlar kendilerini taşıyan bedenlerden daha yaşlıdırlar.
İnsandan sayıyı kaldırırsak, bilgelikle hiçbir ilişiği kalmaz.
İnsanlar yıldızların ve gökte hareket eden varlıkların hep aynı şeyleri yaptıklarına bakarak, bunların akıllı olduklarını kabul etmelidirler. Çünkü bunlar daima önceden verilmiş bir karara uymakta, bu kararı kah şöyle kah böyle hareket ederek bozmamakta, sonsuz bir zaman için hep aynı biçimde hareket ederek yollarından asla şaşmamakta ve yörüngelerini hiç değiştirmemektedirler.
Ama gerçek mantıktan mahrum olan kimse, hiçbir zaman bilge olamaz.
Küçük bir azınlık bir yana, insanlar için şenlik ve esenlik yoktur.
Hellaslılar olsun, barbarlar{1} olsun, hepimiz biliyoruz ki hayat, bütün canlı varlıklar için ta başlangıçtan zahmetli bir şeydir. Önce ana karnındaki hayat, sonra dünyaya gelme, büyüme ve yetişme, bütün bunlar sonsuz zahmetlerle doludur.
Yavaşlıkla çabukluğu kendinde toplayan bir ruh, ölçülü olur, bu ruh, cesareti sever, ölçülü olmakta güçlük çekmez.
İyiye doğru hareket ve yönelme çok iyi bir ruhun, bunun aksiyse kötü bir ruhun işi olduğuna göre, iyiliğin kendine benzemeyen ve kendi gibi olmayan şeylerden daha üstün olması gerekir.
Tanrıyla ilgili şeyleri övmeyip başka şeyleri övmek, akılsızlığın ta kendisidir.
Kabul ediyoruz ki ruh akla sahiptir, beden bundan mahrumdur; biri buyurur, öteki onun buyruklarına uyar. Ruh her şeyin sebebidir. Halbuki beden ona etkide bulunan şeylerden hiçbirinin sebebi değildir.
İnsandan sayıyı kaldırırsak, bilgelikle hiçbir ilişiği kalmaz. Çünkü hesap gücünü kaybeden hayvan ruhu, hiçbir zaman tam erdeme ulaşamaz.
Taklit insana bilgelik kazandırmaz.
İhtiyarlık çabucak gelip çatar ve öyle bir belimizi büker ki çocukça hülyalara kapılmış olanlar bir yana bırakılırsa, hayalinde canlandırdığı bu ömrü kimse yeni baştan yaşamaya razı olmaz.