İçeriğe geç

El- Ezkâr Kitap Alıntıları – İmam Nevevi

İmam Nevevi kitaplarından El- Ezkâr kitap alıntıları sizlerle…

El- Ezkâr Kitap Alıntıları

Ebu Hüreyre’den (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:

“Şeytan, uyuduğunuzda her birinizin ensesine, üç düğüm atar. Her düğümü de kendi yerine atar (ve şöyle der:) ‘Önünde uzun bir gece var. Uyu bakalım! Eğer uyandığında ALLAH’ı anarsa bir düğüm çözülür. Abdest aldığında ise diğeri çözülür. Namaz kılarsa da bütün düğümler çözülür. Aktif ve huzurlu bir şekilde oluverir.

(Buhäri, 3269; Müslim, 776.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Eğer ALLAH’ı tesbih edenlerden olmasaydı, tekrar diriltilecekleri güne kadar onun (balığın) karnında kalırdı.”

(Saffat Suresi,143-144.Äyet.)

İbn Abbaäs (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:
“Kardeşinle tartışmaya girme, onunla kırıcı şekilde şakalaşma ve ona yerine getiremeyeceğin sözü verme.”

(Tirmizi, 1995)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan: “Ey ALLAH’ın Rasulü! Sen bizimle şakalaşıyorsun, olacak şey mi bu!” dedik. Bunun üzerine buyurdular ki: “ Ben şakalaşırken bile ancak gerçekleri ve doğruları söylerim.”

(Tirmizi, 1359)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur.”

(İsrä Suresi, 36.Äyet.)

Hz. Aişe (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan;

Rasûlullah ﷺ şöyle duä ederdi:

“ALLAH’ım! Ateşin fitnesinden ve azabından, zenginliğin ve fakirliğin şerrinden Sana sığınırım.”

(Ebu Dävud, 1543; Tirmizi, 3495)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Ey RABBİM! Beni, ana-babamı, evime girenleri ve bütün Mü’minleri bağışla!”

(Nuh Suresi, 28.Äyet.)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan: “Duälarınızın kesin bir şekilde kabul edileceğine inanarak duä edin.ALLAH, gäfil ve oyun eğlenceyle meşgul olan bir kalbin duäsını kabul etmez.”

(Tirmizi,3479)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“ (Ey Peygamber!) Hem kendi hem de Mü’minlerin günahları için bağışlama iste.”

(Muhammed Suresi, 19.Äyet.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Sabredenleri müjdele! O sabredenler, kendilerine bir belä geldiği zaman: ‘Biz ALLAH’ın kullarıyız ve biz O’na döneceğiz’ derler.”
(Bakara Suresi, 155-156.Äyet.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Verdiğiniz sözü de yerine getirin. Çünkü söz (veren sözünden) sorumludur.”

(İsrä Suresi, 34.Äyet.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“(Kur’än okuyan ihläslı mü’minler) secdeye kapanıp ağlarlar ve bu, onların huşusunu artırır.”

(İsrä Suresi, 109.Äyet.)

Ebu Zerr (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu: “ALLAH’ın en çok sevdiği sözü sana bildireyim mi? Bu:

“ALLAH ‘a hamd ederek O’nu tüm noksanlıklardan tenzih ederim.”

(Müslim, 2731/85 )

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Kur’an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan ALLAH’a sığın!”

(Nahl Suresi, 98.Äyet.)

(Cumhur älimlere göre bu äyetin manası “ Kur’an okumak istediğinde hemen (ALLAH‘a) sığın” demektir.)

Büyük imam İbrahim El-Havväs (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’) şöyle demiştir:
“Kalbin ilacı beştir;

1. Düşünerek Kur’an okumak,
2. Mideyi boş bırakmak,
3. Gece ibädete kalkmak,
4. Seher vaktinde ALLAH’a yalvarmak,
5. Sälih kimselerle oturmak.”

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Hä.Mim. Bu Kitap mutlak galip, hakkıyla bilen, lütuf sahibi ALLAH tarafından indirilmiştir. O, günahı bağışlayan, tövbeyi kabul eden, azabı çetin, lütuf sahibi ALLAH’tandır, ki O’ndan başka hiçbir iläh yoktur, dönüş ancak O’nadır.”

(Mü’min Suresi, 1-3.Äyetler.)

Sevbän (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurmuştur:

“RAB olarak ALLAH’tan, din olarak İsläm’dan, Peygamber olarak Muhammed ﷺ’den hoşnudum” derse, bu kimseyi memnun etmesi ALLAH üzerine bir hak olur.”

(Tirmizi)

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Bir şeyi insanlar görür diye yapmamak riyâdır. Bir şeyi insanlar görsün diye yapmak şirktir. İhlâs ise Allah Teâla’nın seni bu iki halden kurtarmasıdır.
Ebu Bekir (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ ,bir işi yapmak istediği zaman;

“ALLAH’ım bana hayırlısını ver ve benim için en uygun olanı seç.” diye duä ederdi.”

(Tirmizi, 3516.)

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“Yanında anıldığımda, bana salät getirmeyen o adamın burnu yere sürünsün (zelil olsun)”

(Tirmizi, 3545.)

Abdullah b. Amr b. As رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’ rivayet edildiğine göre:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurduğunu işitmiştir:

“Kim bana salät ederse (ALLAH’tan rahmet isterse), ondan dolayı ALLAH ona on salät (rahmet) eder.”

(Müslim, 384.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Beni (ibädetle) anın ki, ben de sizi (mağfiretle) anayım. Bana şükredin, nankörlük etmeyin.”

(Bakara Suresi, 111.Äyet.)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“ALLAH’a hamd ile başlanmayan her değerli iş bereketsizdir.

(Ebu Dävud, 4840.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“(Kur’än okuyan ihläslı mü’minler) secdeye kapanıp ağlarlar ve bu, onların huşusunu artırır.”

(İsra Suresi 109. Äyet.)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“Şeytan birinize gelir ve şöyle der: ‘Şunu kim yarattı, bunu kim yarattı ’ En sonunda da: Peki ALLAH’ı kim yarattı?’ der. Bu noktaya geldiğinde kişi ALLAH’a sığınsın ve bu noktada gayet dikkatli davransın.”

(Buhäri, 3276; Müslim, 134/214.)

İbn Me’sud (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“Müslümana sövmek fäsıklıktır.”

(Buhäri, 48; Müslim, 64.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“(Käfir olarak ölüp) cehennemlik oldukları onlara açıkça belli olduktan sonra, akraba dahi olsalar, (ALLAH’a) ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır ne de Mü’minlere.”

(Tevbe Suresi, 113.Äyet.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“(İnsan) ne söz söylerse, muhakkak onun yanında bir gözcü (melek) vardır.”

(Käf Süresi, 18. Äyet.)

“Kulağını çirkin sözler(i dinlemekten) koru.
Tıpkı dili de böyle şeylerden koruduğun gibi.
Çünkü sen çirkin sözleri işittiğinde
Onu diyenle (suçta) ortaksın, dikkat et!”
Ümmü seleme (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’ )’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ ‘i şöyle derken işittim:

“Sesli bir şekilde esnemek ve şiddetli olarak hapşırmak, şeytandandır.”

(İbn Sunni, 264.)

Hz. Aişe (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre;

Rasûlullah ﷺ rükûsunda ve secdesinde şöyle derdi:

“(O), çokça tesbih ve takdis edilendir. (O), meleklerin ve Ruh’un RABBİ’dir.”

(Buhäri, 794; Müslim, 484.)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“ALLAH’ı anmayanın abdesti yoktur/geçerli değildir.

(Ebu Dävud, 101.)

Ebu Eyyüp el-Ensäri (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;
“On defa:

“ALLAH’tan başka iläh yoktur. O, tektir ve ortağı yoktur. Mülk O’nun ve hamd O’nadır ve O, her şeye gücü yetendir.” diyen, İsmailoğullarından dört kişiyi äzäd etmiş gibi olur.”

(Buhäri, 6404; Müslim, 2693.)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Siz beni anın ki bende sizi anayım ”

(Bakara Suresi, 152. Äyet)

O kurbanların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır. Allah’a yal nız sizin takvânız ulaşır.
﴾Hac Sûresi, 37. Ayet﴿

Bu âyet-i kerîme, ibâdetlerde niyetin gerekli olduğunu, niyet edilmeden yapılan ibâdetin bir değeri bulunmadığını göstermektedir.

Abdullah ibni Abbas radıyallahu anhuma bu ayetin anlamının Allah’a sadece niyetler ulaşır demek olduğunu söylemiştir.

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Ey iman edenler! Kendi evinizden başka evlere, geldiğinizi fark ettirip (izin alıp) ev halkına seläm vermedikçe girmeyin. Bu , sizin için daha iyidir; herhalde (bunu) düşünüp anlarsınız.”

(Nur Suresi, 27.Äyet)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur;

“Üç kimsenin duäsının kabul edilmesinde şüphe yoktur: Mazlumun, yolcunun ve babanın çocuğuna duäsı.”

(Ebu Dävud, 1536; Tirmizi, 1905;)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“(Nuh), Binin ona. Onun yüzüp gitmesi de durması da ALLAH’ın adıyladır” dedi.

(Hud Suresi, 12.Äyet)

“Göz yaşarır, kalp hüzünlenir.
Biz ancak Rabbimizi râzı edecek sözleri söyleriz.”
Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam RABBİNİ an.”

(Taha Suresi, 130.Äyet)

Hz. Aişe (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre;

Rasûlullah ﷺ geceleri kıldığı namazlarının tilävet secdelerinde şöyle derdi:

“Yüzüm, yaratanına, gücü ve kuvveti ile onda göz ve kulak açan (ALLAH’a) secde etti.En güzel yaratıcı olan ALLAH’ın şanı ne yücedir.”

(Ebu Dävud, 1414; Tirmizi, 580; Nesäi, Sünen-i Suğra, 2/222.)

Ebu Hüreyre (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’)’dan rivayet edildiğine göre:

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur:

“Ezän okunduğunda, şeytan, ezänı duymamak için yellenerek kaçar gider.”

(Buhäri,608; Müslim,389/19.)

Ümmü seleme (رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’ )’dan;

Rasulullah ﷺ evinden çıktığında şöyle derdi:

“ALLAH’ın adıyla Ben ALLAH’a tevekkül ettim. ALLAH’ım! Şüphesiz ki ben, sapmaktan ve saptırılmaktan, zillete uğramadan ve uğratılmamdan, zulmetmekten ve zulmedilmekten, bilgisizlikten ve bana karşı bilgisiz davranılmasından sana sığınırım.”

(Ebu Dävud ve Tirmizi)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“ALLAH’ı çokça anan erkek ve kadınlar ”

Ähzab Suresi, 35.Äyet)

Cabir رَضِيَ اللهُ عَنْهُ’dan:

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurmuştur:

“Büyükler büyüğü ALLAH’ı hamdiyle tesbih ederim.” diyene cennette bir hurma ağacı dikilir.”
(Tirmizi)

Rasûlullah ﷺ secdesinde şöyle dua ederdi:

“ALLAH’ım! Benim bütün günahlarımı bağışla.Küçüğünü ve büyüğünü, ilkini ve sonunu, gizli ve açık olanı.”

(Müslim)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Biz, dağları onun emrine vermiştik.Akşam sabah onunla beraber tesbih ederlerdi.”

(Säd Suresi,18’ci ayet)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Akşam-Sabah RABBİNİ hamd ile tesbih et.”

(Mü’min Suresi,205’ci ayet)

Rasûlullah ﷺ şöyle dua ederdi:

“ALLAH’ım! Cehennem azäbından, kabir azäbından, hayatın ve ölümün fitnesinden ve Mesih Deccal’in fitnesinden şerrinden Sana sığınırım.”
(Müslim, 588/128)

Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Kur’an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan ALLAH’a sığın.”

(Nahl suresi, 98’ci ayet)

Rasûlullah ﷺ yatağına girdiğinde şöyle derdi:

“ALLAH’ım Senin isminle ölür ve yaşarım.”

Uyandığında ise:

“Bizi öldükten sonra dirilten ve dönüşün kendisine olduğu ALLAH’ım! Sana hamdolsun.”

(Buhäri,6312: Müslim,6325)

Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:

“Kim, bir günde yüz defa:
ALLAH’ı, kendisine hamd ederek tüm noksanlıklardan tenzih ederim.” derse günahları denizin köpüğü kadar da olsa silinir.”

(Buhäri, 6404: Müslim, 2691)

İlk sûfilerden İmam Haris El Muhasibî şöyle demiştir : Sadık insan, -kalbi düzgün olduğu için- başkalarının gönlünde hiçbir itibarı kalmasa bile buna aldırış etmez. Hesaba gelmeyecek derecede güzel amelleri de olsa insanların bunu bilmesini istemez. Yaptığı kötü işleri insanların bilmesinden de rahatsız olmaz.
Gerek imam/devlet başkanı açısından olsun ve gerekse onun atadığı askeri komutanlar olsun, peygamberi metoda uygun savaşmaları, sünnete göre hareket etmeleri gerekir.
Bismillahirrahmanirrahim
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

“Biz, dağları onun emrine vermiştik.Akşam sabah onunla beraber tesbih ederlerdi.”

(Säd Suresi,18’ci ayet)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir