Dert Çağrısı Kitap Alıntıları – Mehmet Lütfi Arslan

Sana bu zamanlarda şevk istemeni tavsiye ederim.
Şevk işte,gayret iste,iştiyak iste;hiç yorulmamayı dile.
Hep Ona doğru bitmeyecek bir koşuda bulunasın..
Durup dinlenmeye ihtiyacın olmasın;mecal iste,fer iste.
Bakanlar sana,heyecan tazelesinler,öyle ki örnek ol.
Nazarını hiç ayırmadan ufuktan,ufuktan ol ufuk ol.

Bir kitap düşün
Bir ucu göklerde
Açıp içine girdiğinde çekip seni alan
Alan ve buralardan ta ötelere taşıyan
Bir anda meleklerle beraber kılan
Melek kılan ,melek ötesi kılan
Köpük gibi uçucu değil
Kaybolmayan,yok olmayan.
Değiştiren,hürleştiren,kendisi yapan..
Sonra tutup sonsuz kılan bir kitap.

Seni esirlikten kurtaracak sır asaletinde.
Düş peşine ve ķeşfet onu.
Asaletini keşfetmen, hakiki sahibini bulman demek.

Bir dert kardeşliğinde buluşalım ,hemdert olalım,dertdaş olalım.

Ne kadar insan olduğumuz ne kadar kendimizi aşabildiğimize bağlı

Ne kadar insan olduğumuz ne kadar başkaları için yaşadığımıza bağlı

Ne kadar insan olduğumuz ne kadar aşkın ve fedakar olduğumuza bağlı

Olur ya ayağın taşa çarpar, sendelersin.
Sakın kızma; ne taşa ne de taşı oraya taşıyana!
De ki: dur bakalım bunda bir işaret olabilir
Bir ders var burada, buradan akla akıl çıkabilir.
Ummadığın bir belaya uğradınsa da sabret!
Kimseye tan etme aman, kimseye yakınma!
Şunu düşün; bir şeyler murat edilmiştir elbet.
Nedir bunun hikmeti, ne dilendi hakkımda
Acaba hangi eksiğimi giderecekler, şükür.
Hangi Yücelikler erilecek şu ufacık adımda!
Kalbim acaba hangi Yücelik ufkuna salınacak?
Alınacak yine bir murassa tahta konulacak

Rabbim hep aşkına meyyal yaşat beni
Taşmaya hazır bir kıvamda dalgalanayım
Kendimi unutayım, bir yok oluş ikliminde
Savrulayım ta ki sadece seninle var olayım

Bir söz emaneti var üzerimizde, sözümüzü ulaştırmanın derdini taşıyoruz.
Biz başka bir şey için değil tam da bunun için yaşıyoruz.

Her vuslatın bir ilk adımı vardır.

Meylinin, aslında kaderin olduğunun farkında mısın?

Bozmaktan korkacaksın sessizliğin ahengini
Konuştu mu iyi ki konuştu diyecekler

Yüreğinin orta yerinde bir ateş ki sürekli yanar
Gülüşün acı verir, tebessümün hep dondurur
Yüzünde sarımtırak kadife gibi bir hüzün vardır
Sılaya hasretinin ölçüsü acaba ne kadardır?

Ufkun kardeşim, adını göklere yazmak olsun
Yerde seni arayan sadece hatıranı bulsun

Ümidin merkezinde sadece Hak bulunacak

Bir şartla ki hakiki sevgiyi bulacaksın
Hiç çıkarsız sevenin sevgisi ile dolacaksın
Ne makam ne mevki olacak gözünde
Ya susacaksın ya da hayır olacak sözünde

Yüzü gülsün gönlünün, gönlünün gülleri dirilsin
Yüzün ışıldasın, yüzünde hamd çiçekleri açılsın

Alnına yâr olmuş, öpücükler kondurmuş seccaden
Her buluşmada seni Yâr’e yakın kılmak için arzulu..

Nedir ayrı bir can ve bedenle yaratılmandaki hikmet?
Her şeyi yaratanın bir de Sen yaratmasındaki murat?

Sor ve sars kendini tutup damarlarından
Sor ve sars kendini kalbinin kenarlarından

Ne yaptın bugüne kadar menfaatsiz ve çıkarsız?
Ne yaptın bugüne kadar kazançsız, kârsız?

Ne ki yine de senden ümidimi yine de kesmem, kesemem
Sana güvenemem ama vicdanına bir şey diyemem

Değil mi ki söz zinhar kalbe inmez
Değil mi ki vicdanın hükmünü bilmez
Değil mi ki yüreğin atışını hissetmez

Rab ki bize şah damarımızdan daha yakındır
Yakındır içimizdeki sesten ve nefesten..

O’nun ismini anmakla zenginleştiğimiz
İsmini nefesimize hapsedip de
Kalbimize nakşettiğimiz..

Bugün kendine bir iyilik yap.
Temizlenmiş olarak al eline o Kitap’ı
Herhangi bir kitap gibi değil ama
Düşün ki elinde bir ip var
Göklerden eline indirilmiş bir ip
Bir ucu göğün derinliklerinde
Sanki Rahman’ın elinde

Döneceksin sırtını hepsine ve bir anda sonsuz bir özgürlük karşılayacak seni.

Seni esirlikten kurtacak sır asaletinde.
Düş peşine ve keşfet onu.

Hayat karşısında biz, iki ihtimalle varız ancak:
Ya teslim almışızdır onu biz, ya o bizi teslim alacak.

Sırf o yaşasın diye kendini feda edebileceğin,
Var mı bir değer, şudur diye gösterebileceğin?

Felaket mevsimindeyiz, acı kanattı içimizi

Herkesin harcı değil herkesten farklı olmak..

Öyle bir şey seç ki seni sonsuzlara layık görsün, sonsuza hazırlasın, sonsuz kılsın.

Derdimizin şarkısı mest edinceye dek gönülleri

Ne zaman başkalarının dertleriyle dertlenebiliyoruz, o zaman bir aynanın önünde seyretmeye başlıyoruz kendimizi.

Onlar birbirlerine kenetlenmiş sarılırken içimde bir yerlere bahar yağdı sanki.

Bir an önce yola koyulmak gerekiyordu.
Yaşamak, ertelenebilecek bir şey değildi çünkü.

bu olur olmaz her yerde taşıverecekmiş gibi duran yürek ne anlama geliyordu?

Zaman akıyor.
Zaman bitiyor.
Bitenin zaman değil aslında sen olduğunu ne zaman anlayacaksın?

Hayat kendisini aşana meftundur daima

Hep hayret edebilecek saflıkta kal, sakın büyüme! Alıştığın bir şey olmasın yaşamak!

Rabbim hep muhtaçlığımla bildir beni
Hep sana olsun âhım, Sana yanayım.
Bilmesin kimse ama ne hallerdeyim
İhtiyacım yalnız sana sunayım.

Nasibimiz duamız kadar ancak
Nasibimiz elimizi kaldırıp söyleyebildiğimizdir.
Kalbimizi yöneltebildiğimiz ya da sevebildiğimiz
Yoluna gittiğimiz, uğraştığımız, gayet ettiğimiz
Kederimiz, üzüntümüz, hazzımız, sevgimiz.

Niyet bir irade beyanıdır.
dua tavsiye ederim sana. Duasız ne yapabilirsin? Duasız ne olabilirsin?Duasız, ıssızsın. Issız, çorak, kurak ve devasızsın.

Ne bu telaşın diye sorsunlar, ne bu telaşsızlığınız diye cevap ver.
“Ne bu acele?” desinler.
“Şüphesiz ki ecele.” diye cevap ver.

Bir şartla ki hakiki sevgiyi bulacaksın.
Hiç çıkarsız sevenin sevgisi ile dolacaksın.
Ne makam ne mevki olacak gözünde.
Ya susacaksın ya da hayır olacak sözünde.
İnsanların elindekinde ümidin olmayacak.
Ümidin merkezinde sadece Hak bulunacak.
Şu gidişat, şu akış, sana ibret olarak yetecek.
Hayat kimleri götürdü, daha kimleri götürecek.

Ne ki her müjde felaket habersiz gelmez.
Âlemin kuralı; değişmez, yenilenmez.
Nerede bir gülün bittiğine şahitsin…
Yanı başında tutuşacak ateş, bileceksin.
Ateş sarsa zemini, hep ateş olsa gökler…
Ötede gül tomurcuğu patlamayı bekler.
O yüzden müjde deyince sadece sevinme… Aksine irkil ki garanti değil peşin ödeme…
Sana özel ne getirilecek bilmiyorsun kesin.
Ya bahtın aynı olmaz ise bahtı ile herkesin. Değil mi ki sorular değişecek, imtihan aynı… Soracaklar belki hiç de anlayamadığını…
O zaman ne yapsan nafile, müjde nerede?
Âhın göğü tutabilir, o an sana kim ne ede?

Bu sesler öyle yaman ki değiştirecek seni hissediyorsun.
Kulak tıkamak nafile, orası değil ki hedefleri
Bu seslerin hedefi kalbin! Dikkat et vuruluyorsun.

İşte bu sözler çağı kendisine mahkûm kılan
İnsanları kalbinden tasmalı köleler yapan

Felaket mevsimindeyiz, acı kanattı içimizi.

Ufukta güzel günler var kardeşim, ama her müjde bir felaket haberi de saklar içinde.

Meylinin aslında kaderin olduğunun farkında mısın?

Mülteci olmak biraz da hüznün mahkumu olmak demektir.

isyan neyine?
Su kadar ki isyanın sadece olsun kör nefsine.

Sadrın mıknatıs olsun şevkin adresini arayana!

Seslerin kuşattığı bir hapishanedesin, sen kendine değil, seslerin elindesin

Sahipliği ile arınacağın şeyler de vardır bu dünyada

6,5 milyar insan içerisinde seni özel kılan nedir?

Bizim bir gece hayatımız vardır.
Rabbimizle başbaşa kaldığımız
Kendimizi dinlediğimiz
Dinlendiğimiz

Gece gök kapıları açılır, indirilir kalbimizin rızkı

Devesinin üzerinde sanki secde eder vaziyette,
Mağluplarını gözleri ile bile incitmek istemez gibi

Sadece sözü değil, bakışı, duruşu, susuşu ibret
Yapışı değil yapmayışı bile örnek
Hayatın her alanında en güzel model
Hayata bile hayat katmış, onu anlamlı kılmış
Kul, elçi, insan En güzel insan

Emeklilik cennet hayatı gibi demiştim ya
Aslındagibi si fazla biliyor musun?
Emekliliği cennet hayatının ta kendisi
Hadi fazla uzatmayayım da neymiş bu iş öğren
İşin adı Allah Asistanlığı

İşte bir esir, esrikliği bariz, sahibini seçmiş.
Sahibinin adı; Para
Bak şu köşede gümüş tenli bir dilber seyredip duruyor seni
Şehvet onun adı.
Yanı başında heybetine ve şatafatına kolayca meftun olabileceğin bir diğeri:
Şöhret
Ne kadar cazip görünüşlü değil mi?
Yüzündeki zehirli ifade ile ayağını öptüren şu mağrur ihtiyara ne dersin?
Adı: Makam.

Seçemeyerek geldiğin dünyada seçerek var olacaksın.

Seçimin her neyse seçemediğin şu hayata hayat olsun. Onu diriltsin, yeşertsin ve anlamlı kılsın. Seni diriltsin, yeşertsin ve anlamlı kılsın.
Seni sadece buralar değil ötelere salsın, göklerden beslesin, bilinmeyenlerden haber versin.
Sonsuzluk vaat etsin
Son bir şey daha:
Önündeki seçeneklerinin her birinin bir sahibi var

NE VAR UĞRUNA ÖLEBİLECEĞİN?

Rabbim hep mütevazi yaşat beni.
Hiç görünmeyeyim, göze batmayayım

Rabbim hep yakınında yaşat beni
Senin uzağından uzak olayım.

Rabbim
Derdinle dertlerimi görmez olayım

Gözüme uyanıklık bulaşmasın, hep saf kalayım.

Sende kıymet bulan, ötelere yol bulsun

Dava hep bakidir, aşkın ülkesine yolculuk biter mi?