İçeriğe geç

Carpe Diem Kitap Alıntıları – Aşkım Kapışmak

Aşkım Kapışmak kitaplarından Carpe Diem kitap alıntıları sizlerle…

Carpe Diem Kitap Alıntıları

Oysa güçlü olmak, elinde hiçbir şey olmadan bir şeyleri başarabilmektir.
Her şeye rağmen, SEV.
Her şeye rağmen ÖĞREN, bilgi mutsuzluğu yok eder.
Her şeye rağmen GÜZEL KONUŞ, ağzından çıkanlar ileride kendinle ilgili duyacakların olacaklar.
Her şeye rağmen SAYGILI ol, ileride sevgi bitse bile huzurla uyursun.
Bir an’da hiçbir şeyi var edemeyiz. Bugün ektiğimiz tohumun yarın filizlenip yeşermesini ya da şu an sevgi gösterdiğimiz birinin hemen bizim sevgimize inanmasını beklememeliyiz.
Dilde samimi, davranışta belkici ama niyette yalancı olabilenlerimiz de var bu hayatta.
Sadece bugün, sadece bu sabah diye başlayabilmeliyiz her güne. Bu güneş sadece bugüne özel doğdu diyerek dün gece batan güneşle yarın doğacak güneşi düşünmekten kurtulmalıyız artık.
O’na sığınınca kalmıyor, ne dert ne keder. Öyle bir güven ki korkmuyorsun kimseden. Yolu da her şeyin en kolayı: Kalbinin ellerini aç duaya.
Sana sevdiğinden gelen bir çiçekte sadece verenin sevgisini değil, onu topraktan yaşama salan Yaratıcı’nın sevgisini de görebilmek gerekir. Sadece sevdiğinizin verdiği çiçeği görürseniz, bir kere mutlu olursunuz. Ama onu Yaratan’ı da görürsen bin kere mutlu olursun. Gerçek teşekkür, mutluluğu sağlamlaştırır.
Size yanlış gelen ve yanlışta ısrarcı olan insanları yanınızda tuttuğunuzda, Allah anlarla olan ilişkinizi tekrar gözden geçirmeniz için size bazı işaretler yollar. Bu işaretleri görmezseniz, başınıza bir olay getirir ve sizin adınıza sizi onlardan uzaklaştırır. Onların yarattığı boşluğa üzülmeyi, doğruyu gördüğünüz zaman yanlışların boşluğu zamanla dolacaktır.
Boşluklarımız arttıkça dertler, kederler bizi bulmaya başlar. Aslında biz daha da açık olmaya başlarız, çünkü uğraşlarımız azaldıkça, hedeflerimiz olmadıkça zihnimiz fitne, dedikodu, olumsuz inançlar üretmeye başlar. Artık zihnimiz geçmiş ve gelecekten veriler üretip, kafa karışıklığı yaratır. Getirdiği veriler ise bizleri uçuruma sürükleyecek kadar kötüleşebilir. Zihnin en tehlikede olduğu an, sahibinin boş kaldığı an’dır.
İnsan, insanı da bilerek sevebilmeyi öğrenmeli. Öyle körü körüne sevmek diye bir şey var ise, bu cahilce sevmektir. Duygularımızı köreltir, bizi bağımlı hale getirir bilinçsizce sevmek. İnsanları tanıyarak sevmeyi öğrenmek zorundayız.
Peki, haz mı, mutluluk mu? Haz kısa süreli ve bir nedene bağlı olan zevk durumudur. Mutluluk ise bir nedene bağlı olmadan kişinin kendisini güvende, huzurlu ve emin hissetmesidir. İnsanlar mutluluğu piyangodan büyük bir ikramiye kazanmış bir kimsenin çığlık çığlığa zıplayıp hoplaması gibi bir şey sanıyorlar. Bu mutluluk değil, hazdır. Zıplamanın nedeni paradır. Bir şeye sahip olmamak, yani bir şeyin yokluğu size sürekli acı veriyorsa, siz ömrünüzde mutlu olmak için değil haz sahibi olmak için yaşıyorsunuzdur.
Karşısındakinin dış görüntüsünü, parasını, konumunu, sahip olduklarını sevmek demek, haz duymak demektir. O zamanlar içinde kişi sürekli haz duyduğu için kendisini mutlu zanneder. Zamanla birikmiş, engellenmiş olumsuz duygular ortaya çıkar. Kişi mutlu olamadığı için acı çekmeye başlar, çünkü karşısındakinin özünü sevemediği için dışında gördükleri anlamını yitirir. Zamanla yanlış yaptığını anlar ve mutsuzlaşır. Bir süre reddeder. Daha çok güzel görünme, daha çok para harcama, gezme gibi davranışlar sergiler. Zamanla bir maske yaratır. Güven ve mutluluk maskesi. İçi negatifleştikçe dışını daha renkli ve pozitif göstermeye başlar. Dıştaki aşırılıklar içteki uyuşmazlıkları kapatma çabasındandır.
Çok konuşanların düşüncelerinde samimiyetsizlik vardır.Çok konuşan ya saklar ya abartır. Mutlaka bir şey vardır.
Bilgi kimsenin tekelinde değildir. İnsanları cahil ya da okumuş olarak ayıracağınıza, anlamış anlamamış olarak ayırın ki, okumuş cahilleri görün.
Yalnızlık ile tek başınalık aynı şey değildir. Birinde gerçekten kimse yoktur, diğerindeyse kendinle kalmak istediğin için kimseyi istemezsin.
Allah’ın adını evren,

Duanın adını enerji yaptılar.

Saati 1000 Euro’ya evrene enerji gönderdiler.

Paran yoksa taksit var dediler.

Sahip olamayacağımız mutlulukların sadece umudunu satın

aldık. Onu da 12 ayda acı ile ödemek şartıyla.

Şimdi oturup bizi seyrediyorlar, başka ne yapalım diye.

Huzuru azalan toplumlar belirli günlerde mutlu olmanın peşinde koşmaya başlarlar. Hiçbir özel günü atlamayız ama her günümüz acı dolu.
İnsan kaybolur öncesiyle sonrası arasında. Bir tarafa anıları bir tarafa hayalleri doldurur, çoğalınca her ikisi mutlu olacakmış gibi.
Ama sadece kaybolur .
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Önsöz

İnsan kaybolur öncesiyle sonrası arasında. Bir tarafa anıları bir tarafa hayalleri doldurur, çoğalınca her ikisi mutlu olacak mış gibi. Ama sadece kaybolur. İnsan yer arar kendine. Dününü de bugününü de satın almak ister zamanlardan. Gider gelir sürekli geçmişten geleceğe. Ama sadece yer kiralar. Sahibi değildir düşündüklerinin. Ya bitmiştir ya da olmamıştır daha.

Kurnazlığının karşılığı hemen, iyiliğin karşılığı ise kırılma noktalarında görülür.
ŞİMDİ, BURADA, HEMEN =AN
Bilgi kimsenin tekelinde değildir. İnsanları cahil ya da okumuş olarak ayıracağınıza,anlamış anlamamış olarak ayırın ki, okumuş cahilleri görün.
Şimdinin iki hırsızı dolanır etrafımızda. Biri geçmiş biri gelecek zaman. Çaldıkları tek şey; an.
İnsan kendi hayatını, kendi yaşadıkça güçlenir.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
O kadar çok kabul etmemiz gereken şey var ki , neyi reddediyorsak onunla sürekli yüzleşeceğiz.
En çok istediğiniz şey ne ise , en büyük problemleriniz de oradadır.
İnsan kaybolur öncesiyle sonrası arasında. Bir tarafa anıları bir tarafa hayalleri doldurur, çoğalınca her ikisi mutlu olacakmış gibi.
Ama sadece kaybolur .
Belki bulacaklarınızdan korktuğunuz için kendinizi tanımak istemiyorsunuz.
Ülkemizde yeni inanışlar türedi: İyi olma, güvenme, kimseye
iyilik yapma kazık yersin gibi. Gerçekten samimiyetle, karşılıksız iyilik yapan kötülük bulmaz. Yaptığınız iyiliğin kıymeti o an bilinmiyor olabilir, zamana inanın.Ve iyilik yapabildiğiniz
her an, bu gücünüz olduğu için şükredin.Bazılarına bu fırsatlar
verilmiyor.
Gökyüzüne, çiçeğe, hayvanlara, sevdiklerinize bile bakarken, susarak bakın. Siz sessizce bakabilirseniz, o an baktığınız
şeyi hissedersiniz. Ama onlara bakarken konuşmaya başlarsanız duyguları karıştırır, algınıza engel koyarsınız. En samimi
söylenen seni seviyorum cümlesi, sessiz söylenendir, çünkü sevmek hissetmektir.
İnsan kendisini acılardan sonra keşfeder, mutluluktan sonra
yapılan, hayatı keşfetmektir.
Bilgi kimsenin tekelinde değildir. İnsanları cahil ya da okumuş olarak ayıracağınıza, anlamış anlamamış olarak ayırın
ki, okumuş cahilleri görün.
Hayatın içine akacaksın ki seni tanısın her şey
Dalgalara seyirci olacaksın uzun uzun seyredeceksin ki gözlerini kaydetsin
Yerdeki, gökteki, ağaçtaki, penceredeki kuşları duyacaksın.
Sessizce dinleyeceksin ki, kaydetsin kulakların.
Hayatın içine akacaksın ki, tanışasın dışındakilerle.
Çalan her müziği dinleyeceksin. Her gürültüyü duyacaksın.
Koklayacaksın yağmurla buluşan toprağı, her yerde başka
gelecek toprak kokusu, öğreneceksin.
Başka kokuları merak edeceksin.
Hayatın içine akacaksın, çeşit çeşit insan tanıyacaksın, her
biri farklı kokan.
Kimi sevgi kokacak, kimi nefret
Kimi aşk kokacak, kimi şehvet
Kimi acı kokacak, kimi başarı
Kimi hüzün kokacak, kimi merhamet
Şaşıracaksın ama öğreneceksin.
İnsan kaybolur öncesiyle sonrası arasında. Bir tarafa anıları bir tarafa hayalleri doldurur, çoğalınca her ikisi de mutlu olacakmış gibi.
Ama sadece kaybolur.
İnsan arar kendine. Dününü de bugününü de satın almak ister zamanlardan. Gelir gider sürekli geçmişten geleceğe. Ama sadece yer kiralar. Sahibi değildir düşündüklerinin.
Ya bitmiştir ya da olmamıştır daha.

A.Kapışmak

Yaratılmış her canlı güzeldir.
Senin gibi.
ŞÜKRET, KAZAN
AFFET, KURTUL
DUYGULARINI TANI
İSTE
ELİNDEN GELENİ YAP
Sadece yer kiralayabiliriz başkalarının gönlünde, AMA yer sahibi olamayız.
-bazen çok ısrar edersen olmaz. O zamanlarda hayat şimdi değil der, zamanı bekletir. Bir süre sonra yapar. Bekleme sırasında kötü niyet geçirmeyeceksin aklından.
Kurnazlığının karşılığı hemen, iyiliğin karşılığı ise kırılma noktalarında görürsün.
Mustafa’nın acı bedeninde aynı zamanda anneden ayrılma korkusu vardı.
Mutluluk, emekle yetiştirilmiş hayat ağacının en güzel meyvesidir.
Sürekli Öğrenin
En önemli ders bu. Etrafınızdaki dünya hakkında sürekli öğrenmeye devam edin ve asla durmayın. Sizi ilgilendiren şeyler hakkında okuyun, dinleyin ve öğrenin. Mesela sorulan bir soruya, “bilmiyorum” demenin tadını çıkarın, sonra hemen öğrenin. Meraklı olun. Biliyorsunuz, merak ilmin hocasıdır.
Bazı acıların dinmesi, insanın elinde değildir. Zaten insanı depresyona sokan kontrolünde olmayan şeylerdir.
“Dünya boş, mal mülk nereye kadar?”
İnsanın baş edemeyeceği tek şey zamandır.
Yaratılmış her canlı güzeldir.
İnsan kendi hayatını, kendi yaşadıkça güçlenir.
Yaratılmış her canlı güzeldir.
Senin gibi.
Ama kalpten gelenler sürekli derinden çıkar, çünkü kalp derinliktir. Saklamaz, saklayamaz niyetini.
İyi niyet de kötü niyet de eninde sonunda insanın kendisiyle buluşur. Yani niyetiniz bu hayatta sizi bulmadan kaybolmaz.
Az gülmekle kalplerinizi ihya ediniz. Açlıkla temizleyiniz. Saf ve hafif olsun.
Hz. Muhammed (SAV)
Kalbin zenginliği kalp kazanmakla olur. Kalp kıran fakirdir, gün gelir sevgi istiyorum diye dilenir.
Bebek de yıkanır, ölü de yıkanır.Toprak pis istemiyor,ama hayatta güçleneceksin fiziken ve ruhen.
Unutma, azaldıkça çoğalırsın.Hadi AZAL
İnsanları cahil ya da okumamış olarak ayıracağınıza, anlamış anlamamış olarak ayırın ki, okumuş cahilleri görün.
Bazı şeylerin adını zaman koyar acele etme..
Lütfen, kimsenin hayatında çok yer kaplamayın veya kimse hayatınızda çok yer kaplamasın. Kimsenin hayatında hiç de olmayın..
Güneş bile dili, dini, ırkı, cinsiyeti, tercihi başka olan herkese doğarken, senin hakkın yok o güneşi söndürmeye.
Işık olamıyorsan, engelleme..
Sadece yer kiralayabiliriz başkalarının gönlünde, ama yer sahibi olamayız.
Kötülerin uyumadan gezdiği bu dünyada iyilerin erkenden kalkması şart.
Düşündüğü her şeyin %100 gerçek olduğuna inanan kişi ile iletişim kurulamaz. O sadece kendini dinler ve kendi söyler.
Sürekli başkasını ayıplayan, kendi kusurlarını örtmeye çalışandır.
Her şeyi kötü yapanda iyi yapan da insanın içinde taşıdığı niyettir. Birine bıçak verirsin ekmek keser, öteki gider adam öldürür.
* Dostken özelinizi ne kadar sakladıysanız, düşman oluncada dilinizi tutmayı bileceksiniz.
Geçmişin getirdiği mutsuzluklarla boşluklar oluştu zihnimizde. Artık bedenimiz, ailemiz, kıyafetlerimiz yetmedi boşukları doldurmaya. Yetmedikçe meslekler, gerçekleşmedikçe dualar, karşılık görmedikçe iyilikler, daha da büyüdü boşluklarımız. Yediklerimize şükür azaldı, daha iyileri varmış diye. Yanımızdakilere teşekkür azaldı, daha farklıları varmış diye. Bu kadar boşluktan mutsuzluklar oluşturdukça daha da yalnızlaştık. Evimizin içinde başka odalarda, işyerimizde kalabalıkta yalnızlaştık.
Sarılmaz yanında duran sevdiğine, çünkü o hayal ettiği kişiyle sevişir.
Dik dur ve kimseye boyun eyme
Her yer karanlık gibi gözüküyor ama şimdilik. her çaba ışığı görmek içindir.
Kimsenin hayatı acıdan ve üzüntüden arınmış değildir. onlardan kaçmak yerine onlarla yaşamayı öğrenmek zorundayız.
Şimdinin iki hırsızı dolanır etrafımızda. biri geçmiş biri gelecek zaman, çaldıkları tek şey An’dır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir