İçeriğe geç

Cahillikler Kitabı Kitap Alıntıları – John Lloyd

John Lloyd kitaplarından Cahillikler Kitabı kitap alıntıları sizlerle…

Cahillikler Kitabı Kitap Alıntıları

2000 yılında Britanya’da 100 ve üzeri yaşta olan 7000 kişi vardı; dünyada ise yaklaşık 100.000 civarındaydı. 2050’de bu sayı iki milyonu geçebilir.
Bumerang, şahinleri taklit edip, av kuşlarını ağaçlara gerilmiş ağlara çekmek amacıyla yapılmıştır (bir nevi muz şeklinde ve tahtadan av köpeği).
Issız bir adada sadece hindistancevizi yiyip içerek hayatta kalabilirsiniz.
Yeni saniye tanımı 1967’de yürürlüğe girdi. Buna göre saniye, sezyum-133 atomunun uyarılmamış durumunun iki aşırı ince (hyperfine) düzeyi arasındaki geçişe tekabül eden radyasyonun 9.192.631.770 devir yaptığı süredir. Kati, fakat uzun ve yorucu bir günün sonunda söylemesi zor bir tanım.
Intihar genel olarak yükseliştedir. Yılda bir milyon kişi kendini öldürmektedir, ya da kırk saniyede bir intihar ediliyor diyebiliriz. Bu bütün vahşi ölümlerin yarısı kadardır: Şu anda savaşlarda ölenlerden daha çok insan intihar ederek ölmektedir.
Baltık ülkeleri de dahil dünyanın her yerinde intihara en meyilli insanlar kırsal kesimde yaşayan erkeklerdir (genç ya da yaşlı fark etmez). Bu gayet anlamlıdır: Zahmetli bir tarlada vakit harcayan herkes; alkol, yalnızlık, borç, hava şartları ve yardım isteyememenin (psikologların deyimiyle çaresiz erkek sendromu) ateşli silahlar ve tehlikeli kimyasallarla biraraya gelmesi durumunda ölümcül sonuçlara yol açacağını bilir.
24-45 yaş arası denekler üzerinde yapılan son araştırmalar, haftada üç ile beş kez yarımşar saat yapılan egzersizin depresyonu yenmek konusunda ilaçlar kadar (hatta daha fazla) etkili olduğunu ve depresyon belirtilerini düzenli olarak yüzde 50’le re kadar azalttığını ortaya koymuştur.
Gelişmekte olan ülkeler en çok zarar görecek olanlardır. Günümüzde sigara içen insanların yüzde 84’ü, orta ve düşük gelirli ülkelerde yaşıyor ve bu ülkelerde sigara kullanımı 1970’ten beri sürekli artıyor.
1,3 milyar insan düzenli olarak sigara içiyor. Bunların yarısı (yani 650 milyon kişi) sigara içtikleri için ölecek.
Dünyadaki yetişkin ölümlerinin yüzde onunun sebebi tütündür ve bu da yılda beş milyon ölüm anlamına gelmektedir.
13. cuma korkusuna (artık bunun tamamen temelsiz olduğunu biliyorsunuz) paraskavedekatriaphobia denir. İki ayrı batıl inançtan gelir: 13’ün ve de ek olarak cumanın uğursuz olması. Hem Budistler hem Hindular cumayı uğursuz kabul etse bile cumanın uğursuzluğunun İsa’nın çarmıha gerildiği gün olmasından geldiği söylenir.
Arkeolojik kanıtlar da bulunmaktadır. Doğranmış insan kalıntıları koleksiyonları Fransa, İspanya ve Britanya’da bulunmuştur. MÖ 30’dan MS 130’a dayanan kimi Britanya kalıntıları Romalıların eski Britanyalıların insan yediği inancının haklı olduğu savunur.
Aborijin dilinde kanguru ne demektir?

Sonsuz sayıda internet sitesi ve ıvır zıvır kitapları, kültürel yanlış anlamanın gülünç örneklerinden biri olarak alıntılayarak size aksini söylese de, Bilmiyorum anlamına gelmez.

Şamfıstığı ölümcül derecede tehlikelidir Ulusla rarası Tehlikeli Denizcilik Ürünleri kurallarına göre 4.2 türü altında sınıflandırılmışlardır: Yanıcı katılar (Kendiliğinden Oluşan Patlamalara Eğilimli Madde). Taze antepfıstıkları, basınç altında toplanırsa alev alabilir ve yangına sebep olabilir.

Şamfıstıkları toplandıktan sonra bile oksijen absorbe edip karbondioksit salabilirler. Bu, denizde taşırken ciddi bir sorun olabilir. Yetersiz havalandırma halinde, kargo gemisine giren denizciler, karbondioksit zehirlenmesinden ya da oksijen eksikliğinden ölebilir.

Brezilya cevizleri ise tohumdur. İçlerinde büyüdükleri odunsu kabuklar (bir kabukta yirmi dört taneye kadar) ağaçların tam tepesinde, yerden 45 metre yükseklikte büyürler ve üstünüze düşerlerse ölümcüllerdir.

[Nasrettin hoca brezilya cevizi ağacı altında otursa hikaye tamamen farklı bitecekti]

Çekirdek kelimesi bir zamanlar yalnızca baklanın
tohumu anlamına gelirdi. Bu sonraları kurufasulye, çalıfasulyesi, adzuki fasulyesi, maş fasulyesi ve börülce gibi, Phaseolus ailesinin üyelerini kapsayacak kadar genişledi. Terim artık soya fasulyesi, bezelye, mercimek, bakla ve acı bakla gibi diğer bağlantılı bitkiler için de kullanılıyor.
Kitapta diyor ki; Kahve çekirdeklerinden değil, tohumlarından yapılır.
Kahve aslında bir meyvedir. Kahve çekirdeği dediğimiz şeyler, bitkibilimsel olarak konuşursak tohumlardır.

Lakin İngilizcesi coffee bean olan şeyden bahsediyor burada. Bean İngilizcede fasulye ve benzeri gıdaların içindeki şeylerin adıdır. Gel gelelim Türkçede biz kahve çekirdeği deriz ve Türkçe de çekirdek ve tohum birbirine çok daha yakın kelimelerdir. Bir bitkinin çekirdeği onun tohumudur.
Şimdi bundan bihaber bir vatandaş bunu okuyup la o aslında kahve çekirdeği değil de tohumuymuş deyip aptal yerine düşerse sorumluluğu kim alacak? Çevirmenin bir ton şeye alt not düşüp buna düşmemesi ayıp olmuş.

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Yakın zamanda genetik yapısı değiştirilmiş bir tür geliştirilmezse, yakında bütün muzların soyu tükenebilir.
İçlerinden biri kanadığında, diğerleri onu saplantı derecesinde gagalarlar.
Bu yamyamca davranış kontrol edilmezse cinayet cümbüşüne ve çiftçinin sürüsünde ani bir küçülmeye yol açabilir.
“Eğer beyin eğitilirse kendi dopaminini (yokluğunun depresyona yol açtığı madde) üretebilir.
İlaç kullanmak beynin kendi dopaminini üretmesini neredeyse tamamen durdurur.
Kendinizi “pozitif” olmak yolunda eğitirseniz gerçekten keyfiniz yeniden yerine gelebilir. Plaseboların işe yaramasının nedeni de bu olabilir: Düşünce güçlü bir şeydir.”
“Evet. İlaçlar kadar etkili bir yol olduğu kesin.
24-45 yaş arası denekler üzerinde yapılan son araştırmalar, haftada üç ile beş kez yarımşar saat yapılan egzersizin depresyonu yenmek konusunda ilaçlar kadar (hatta daha fazla) etkili olduğunu ve depresyon belirtilerini düzenli olarak yüzde 50’lere kadar azalttığını ortaya koymuştur.”
“Hayvanlarla gerçek insan arasındaki kayıp halka çok büyük ihtimalle biziz.” ~ Konrad Lorenz
“Işığın kendisini göremeyiz, yalnızca onun çarptığı şeyi görebiliriz. Boşluktaki bir ışık ışını, ona bakan kişiye dik açıyla ışıldadığında görülemez.
Bu çok garip olmasına rağmen oldukça mantıklıdır. Eğer ışığın kendisi görülebilseydi, gözlerimizle karşımızdaki her şey arasında bir tür pus meydana getirirdi.
Karanlık da aynı ölçüde tuhaftır. Karşımızda öyle bir şey yoktur, ama onun arasından hiçbir şey göremeyiz.”
Çin Seddi dediyseniz on puan kaybettiniz.
İnsan eliyle yapılmış hiçbir şey aydan çıplak gözle görülemez.
Çin Seddi’nin “insanoğlunun inşa ettiği ve aydan görülebilen tek yapı” olduğu düşüncesi çok yaygındır, ama “ay”la uzayı birbirine karıştırmaktadır.
“Uzay” oldukça yakındır. Yerin yüzeyinden 100 km uzaklaşıldığında uzay başlar. Bu noktadan birçok yapı görülebilir: Otobanlar, denizdeki gemiler, demiryolları, şehirler, tarlalar ve hatta bazı şahsi binalar.
Bununla birlikte, dünyanın yörüngesini terk edip yalnızca birkaç bin km yüksekliğe çıkılınca insanoğlunun yaptığı hiçbir şey görülmez. Dünyaya uzaklığı 400.000 km’den fazla olan aydan, kıtalar bile güçlükle görülür.”
“Çıplak gözle kaç galaksi görülebilir?

Beş bin? İki milyon? On milyar?
Hayır, dört tane görebiliriz. Aslında oturduğumuz yerden yalnızca iki tane görebiliriz, bunlardan biri de içinde bulunduğumuz Samanyolu’dur.
Evrende 100 milyardan fazla galaksi bulunduğunu ve bunların her birinde de 10 ila 100 milyar yıldız olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, bu durum biraz hayal kırıklığı yaratır. Dünyadan çıplak gözle toplamda sadece dört galaksi görülebilir; bunlardan da sadece yarısı aynı anda görülebilir (her yarımküreden iki tane). Kuzey Yarımküreden Samanyolu’nu ve Andromeda’yı (M31) görebilirken, Güney Yarımküreden Büyük ve Küçük Macellan Bulutları’nı görebiliriz.”

“En yüksek dağ nerededir?

Mars’tadır.
Dev volkan Olympus Dağı (Latincede Olympus Mons) güneş sistemindeki ve bilinen evrendeki en yüksek dağdır.
22 km yüksekliğinde ve 624 km genişliğindeki bu dağ Everest Dağı’nın yaklaşık üç katı uzunluğundadır ve o kadar geniştir ki, tabanı Arizona’yı ya da Britanya Adaları’nın bulunduğu alanın tamamını kaplayabilir. Dağın tepesindeki kraterin genişliği yaklaşık 72 km iken, derinliği 3 km’den fazladır: Yani Londra’yı rahatlıkla kapsayacak kadar büyük.”

“Kaç tane burun deliğimiz var?”

“Dört. İki tane görebildiğimiz, iki tane de göremediğimiz.”
.

“Burunlarla ilgili en son araştırma da tesadüfen, iki dış burun deliğimizi farklı farklı kokuları ayırt etmek için kullandığımızı, her birinden farklı miktarlarda nefes alarak bir tür burunsal stereo yarattığımızı gösteriyor.”

Bütün türler tek eşlidir. Yılda, toprak tepesine dengelenmiş yalnızca bir yumurta bırakırlar. İki ebeveyn de sırayla kuluçkaya yatar ve ikisi de boğazlarından yavrunun ilk iki ay boyunca beslendiği parlak kırmızı, çok besleyici süt üretirler. Flamingolar süt üreten iki kuş türünden biridir: diğeri güvercin lerdir. Tutsak edildiklerinde, ebeveyn olmayan flamingolar yavruların ağlamalarını duyarlarsa anında süt üretirler.
Şöyle çalışır: pençenin bir tarafındaki küçük bir çarpışma diğer tarafın oyuğuna tamamen oturur. Pençe o kadar süratle kapanır ki saatte 100 kilo metre hızda hareket eden bir su fışkırması, genişleyen su buharı balonları yaratır. Su yavaşladığında ve normal basınç sağlandığında, kabarcıklar yoğun bir sıcaklık (20.000°C kadar yüksek), gürültülü bir patlama ve ışık yaratarak çökerler (sonuncusu, sesin ışık yarattığı sesli ışıldama denen çok nadir görülen bir doğa olayıdır).
Burnumuzun ucundaki şeyi görmek sürekli mücadele gerektirir.
Alkoliklerden ve alkol kullanmayanlardan alınan örnekler, hem toplam nöron sayısı hem de nöronların yoğunluğu açısından belirgin bir fark göstermemiştir. Birçok diğer çalışma, makul miktarda içmenin aslında kavramaya yardımcı olabildiğini göstermiştir.
Çehov’un son sözleri Uzun zamandır şampanya içmedim olmuştur.
Görünüşe göre, yılanların duyma yetileri daha büyük hayvanların hareketlerinin yarattığı seslere ve titreşimlere ayarlıydı. Bu yüzden müzik onlar için anlamsız olmalıdır.
Kırbaç 7000 yıl önce Çin’de icat edildi, fakat kırbaç şaklaması nın, kırbacın sapına çarpan derinin sesi olmayıp, mini bir ses duvarı patlaması olduğunun anlaşılması ancak 1927’de yüksek-hızda fotoğrafçılığın icadıyla mümkün oldu.
Hepimiz cahiliz.
Amazon Kızılderilileri fi tarihinden beri pratik lastik botlar yaparlardı. Bunu kauçuk sıvısı içine diz hizasına kadar girip kurumasını bekleyerek yapıyorlardı.
Andamanlılar dünyada ateş yakamayan iki kabileden biridir (diğeri çok kısa boylu, orta Afrika pigme kabilesi Akelerdir). Bunun yerine, için için yanmakta olan kütükleri ve közleri kilden kaplar içinde tutmak ve taşımak konusunda çok özenli yöntemler geliştirmişlerdir. Muhtemelen yıldırımların tutuşturduğu bu közler bin yıl kadar yanık tutulabilmiştir.
Bir rulet çarkındaki sayıların toplamı 666’dır
Kaplanlar alkol kokusuna tahammül edemez. İçki içen herkese saldırırlar.
Hayvanları koruyanların tüm çabalarına karşın, bu yüzyılın sonuna kadar, doğal ortamlarındaki bütün kaplan türlerinin soylarının tükenmesi bekleniyor.
76 kg ağırlığındaki bir kişi yaklaşık 1 kg nitrojen içerir.
Kütleçekim kuvveti yerine göre atomları biraraya getirerek yıldızları, gezegenleri ve zürafaları oluşturur; bunların her biri eşit derecede sıradışıdır.
Kötü bilimkurgu filmlerinde gördüklerinize rağmen, asteroid kuşakları genellikle tenha yerlerdir. Uzayın geri kalanıyla karşılaştırıldığında işlek olmasına rağmen tenhadır.
Köpekler aynı zamanda sahiplerinin davranışlarını da taklit eder. Genç bir ailenin beslediği bir teriyer hareketli olma eğilimindedir ve bu köpeği zapt etmesi zor olur. Aynı cins köpek yaşlı bir kadınla yaşadığında sessiz ve hareketsiz kalmaya ve uzun süre uyumaya meyilli olur.
Geriye köpek yemeyle ilgili olan şık kalıyor. Makul ve yasalara saygılı İsviçreliler, Avrupa’da köpek eti yiyen tek halktır.
Dr. Joseph Ignace Guillotin insancıl, yumuşak huylu bir doktordu ve halkın huzurundaki infazlardan hoşlanmıyordu. Guillotin 1789’da, Fransız ceza sistemini islah etmek ve onu daha insancıl bir hale getirmek için Ulusal Meclis’e iddialı bir plan sundu. Guillotin, fakirler (kir pas içinde asılıyorlardı) ile zenginler (görece daha temiz biçimde idam ediliyorlardı) arasında ayrım yapmayan, standartlaştırılmış ve mekanik bir idam yöntemi önerdi.
Bilimsel adlandırmalar bazen yanıltıcı olabilir. Ursus arctos kutup ayısı demek değildir, boz ayı anlamına gelir. Ursus Latincede ayı demekken, arctos da Yunancada ayı anlamına gelir. Kutup bölgesine ayının adı verildi, ayıya Kutup bölgesinin adı değil; orası ayının bölgesiydi ,
Doğu Asya’dan Avrupa’ya sıçrayan bütün büyük vebalar Moğolistan’daki dağ sıçanlarından gelir. Dağ sıçanlarından kaynaklanan tahmini ölü sayısı bir milyarın üzerindedir; bu da dağ sıçanlarını sıtma taşıyan sivrisineklerin ardından en çok insan öldüren ikinci hayvan yapar.
İnsan beyni kendi başına evrendeki en karmaşık nesnedir.
Biyologlar birincil dürtülerimizin yemek, cinsellik ve barınma olduğunu (bu haliyle hayvanlarınkinden bir farkı yoktur) söylerler. Biz de bizi eşsiz bir biçimde insan yapan bir dördüncü dürtü olduğunu söylüyoruz: Merak.
Anlamadığımız birçok şeyden biri de şu: ilginçlik nedir? İlginç bir şekilde, Romalılarda ilginç kelimesinin karşılığı yoktu. Şu ana kadar hiçkimse ilginçliğin gerçekte ne olduğunu başarıyla tanımlayamadı – ya da bilmediğimiz şeylerin bildiğimiz şeylerden neden çok daha ilginç olduğunu çözemedi.
Bu kitap, çok fazla şey bilmediklerini bilen insanlar içindir.
Bilinecek ne varsa bildiklerini düşünenlere karşı gözümüzü dört açmalıyız. Bize aynen şunu söylerler: Her şey bu metin de açıklanmıştır, bilmeniz gereken başka hiçbir şey yok. Binlerce yıldır bu tür şeylere tahammül ediyoruz.
Dünyada en sık karşılaşılan hastalık zatürree/bronşittir. Onu ishal, HIV/AIDS ve depresyon izler.
Türkiye’de depresyon geçirme oranı kadınlarda yüzde 24, erkeklerde yüzde 3’tür.
Eğer istatistikler bugünkü değerlerle artmaya devam ederse (ve sigaraya bağlı hastalıklar da böyle artarsa) tütün, 2030’da yılda on milyon kişiyle dünyadaki en büyük katil olacak.
Günde sekiz saat ya da daha fazla uyuyan yetişkinler, günde 6-7 saat uyuyanlara göre daha genç yaşta ölmektedirler.
Uzun yaşamalarıyla ünlü olan filler günde sadece iki saat uyur. Koalalar günde 22 saat uyur, ama sadece on yıl yaşarlar.
Baş ağrısı beynin su kaybından dolayı büzülmesinden ve beyni saran zarın çekilmesinden kaynaklanmaktadır.
Bazı dahilere gülünüp geçildiği, gülünen herkesin dahi olacağı anlamına gelmez. Kolomb’a güldüler, Fulton’a güldüler, Wright Kardeşler’e güldüler. Ama aynı zamanda Soytarı Bozo’ya da güldüler.

CARL SAGAN

-Yeryüzündeki oksijenin çoğunu üreten şey nedir?
-Su yosunları. Su yosunları fotosentezin atık maddesi olarak oksijen açığa çıkarır. Çıkardıkları net oksijen miktarı diğer tüm ağaçların ve kara bitkilerinin birlikte çıkardıklarından daha fazladır.
-Kanarya Adaları’nın ismi hangi hayvandan gelir?
-Köpeklerden. Aslında kuşlar adaya değil, ada kanarya kuşlarına (bu kuşlar adanın yerlileriydi) ismini vermiştir.
Işık, sesten daha hızlıdır. Bazı insanları, seslerini duyana kadar ışıl ışıl görmemizin sebebi de bu değil midir?

STEVEN WRIGHT

Eğer süperiletkenler kullanıma sokulabilirse Bilgisayarların hızını çok büyük miktarda arttırırken, elektrik tüketimini ve sera gazı salımını muazzam derecede kısabilirler. Süperiletkenler yakıtsız ulaşımı, tehlikeli X ışınlarını kullanmadan insan vücudunun içini görmenin alternatif bir yolunu ve E-bombayı (hiç kimseyi öldürmeye gerek duymadan düşmanın elektronik aksamını yok eden bir silah) mümkün kılacak.
Bukalemunlar değişik duygusal haller sonucunda renk değiştirirler.
Bulundukları ortama uymak için renk değiştirmezler.
Şu ana kadar ölmüş olan insanların yarısını (muhtemelen 45 milyar kadar) dişi sivrisinekler öldürmüştür
Dişi sivrisinekler, suya bıraktıkları yumurtalarını olgunlaştırmak için emdikleri kanı kullanırlar.
-Yaşayan en büyük şey nedir?

-Bir mantar.Bu numune 890 hektarlık bir alan kaplıyor ve yaşı 2000 ile 8000 arasında.

-Dünyadaki en kurak yer neresidir?
-Antartika. Kıtanın bazı kesimleri 2 milyon yıldır yağmur yüzü görmedi.
Hakikatin yolu cehaletten geçer.
24-45 yaş arası denekler üzerinde yapılan son araştırmalar, haftada üç ile beş kez yarımşar saat yapılan egzersizin depresyonu yenmek konusunda ilaçlar kadar (hatta daha fazla) etkili olduğunu ve depresyon belirtilerini düzenli olarak yüzde 50’lere kadar azalttığını ortaya koymuştur.
Televizyonun asıl zararı, yarattığı tembel hayat tarzından kaynaklanmaktadır.
Asla bir devkuşunun kafasını kuma gömdüğü görülmemiştir. Bunu yapsaydı boğulurdu. Bir tehlikeyle karşılaştığında her aklı başında hayvan gibi devekuşu da var gücüyle kaçar.
Atomlardan ve boş uzaydan başka hiçbir şey mevcut değildir; geri kalan her şey düşüncedir. (Abderalı Demokritos)
Gümüş, suyu sterilize etme gibi ilginç bir özelliğe sahiptir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir