İçeriğe geç

Çağdaş Sosyoloji Kuramları Kitap Alıntıları – George Ritzer

George Ritzer kitaplarından Çağdaş Sosyoloji Kuramları kitap alıntıları sizlerle…

Çağdaş Sosyoloji Kuramları Kitap Alıntıları

&“&”

Toplum acı çekerken, hastalığının sorumlusunu, kötü talihinin öcünü alabileceği kimseleri arar. Kamuoyu tarafından zaten ayrımcı muamele görenler bunun için biçilmiş kaftandır. Dışlanmışlar kefaret ödeyen kurbanlar olur. Bu yorumumda haklı olduğum 1894’te sonuçlanan Dreyfus davasında verilen tepkilerle kanıtlandı. Bulvarda bir coşku hakimdi. İnsanlar yas tutacağı yerde zafer kutluyordu. Artık yaşadıkları ekonomik sorunlar ve ahlaki sıkıntılar için kimi suçlayacaklarını biliyorlardı. Sorun Yahudilerden kaynaklanıyordu. Bu resmi olarak kanıtlamıştı. Sırf bu yüzden insanlar rahatladı.Emile Durkheim
Kitlelerin çabaları tehlikeli hale geldiğinde topla tüfekle durdurulabilir ama zihnimizi kontrol eden ve inandığımız fikirler, vicdanımızı esir alan fikirler, kalbimiz kırılmadan kaçamayacağımız zincirlerdir; ancak onlara tabi olarak kurtulabileceğimiz iblislerdir.K.Marx
İnsanlar genel olarak kuram okumaya pek hevesli değillerdir. Onu okullar, fabrikalar ve banliyöler ile, seçimler, düğünler, grevler, oyunlar ve tenis maçları gibi “gerçek dünya” (real world)nın üstünde serbestçe yüzen bir bilmeceler öbeği gibi, yalnız birbirleri ile bağlantılı soyut anlatımlar olarak görürler. Bu bir yanılgıdır.Kuramı gerçek hayattan ayırmak bir yana, dünyaya bakışımız bütünü ile, kuramsal bakış açımıza dayalıdır.Sosyolojik kuram ile ilgiliokuma;kendimizin, dünyamızın ve hayatımızın günlük ve olağan olarak kabul edilen yönlerinin ne kadar alışılmışın dışında, karmaşık ve muğlak olduğu hakkında daha birçok şeyianlamademektir.
En iyi sosyolojik kuramlar, kuramcıların derin şahsi ilgilerinden çıkar.
Toplum acı çekerken, hastalığının sorumlusunu, kötü talihinin öcünü alabileceği kimseleri arar. Kamuoyu tarafından zaten ayrımcı muaemele görenler bunun için biçilmiş kaftandır. Dışlanmışlar kefaret ödeyen kurbanlar olur.
Post-modern dünyanın çoğu unsuru gibi ahlak da şahsileşmiştir.
Üniversiteler öğrencileri düşünmeye sevk etmek yerine öğrenci sürüsü üreten fabrikalara dönüşür. Amaç mantıklı birey yaratmak değil, en etkili biçimde en fazla öğrenciyi işlemden geçirmektir. Fabrikalarda otomobil ve sucuk nasıl üretiliyorsa, üniversitelerde de öğrenci öyle üretilir.
Bugün araçlar kitleleri uyutma görevini üstlenir. Gün boyu süren pembe diziler, her akşam izlenen reality programları ile televizyon böyle bir araçtır.
Televizyon ve diğer güncel teknolojiler, bireyleri işgal eder ve onların içini boşaltır. Bunun sonucunda insanlar &‘tek boyutlu’ hale gelir. Bu baskıcı fakat hoş teknolojilerin olmalarını istediği şey olurlar. Teknolojinin rolüne odaklanan Herbert Marcuse, bunun tek boyutlu toplum yarattığını savunur. İnsanlar teknoloji kullanarak kendini ifade etmek yerine, teknoloji tarafından kontrol edilerek körelirler. Herkes teknolojinin taleplerine uydukça, bireysellik bastırılır. Yavaş yavaş bireysel özgürlük ve yaratıcılık yok olur. Bunun sonucunda insanlar, teknoloji ve onları kontrol eden ve ezen toplum hakkında eleştirel düşünme becerilerini kaybeder.
İnsanlar kapitalist toplumda kendilerini işlerinde ifade etmezler; aksine ondan yabancılaşırlar. Kapitalist toplumda insanlar kendi üretken faaliyetlerini seçmek yerine, onlar için patronların yani kapitalistlerin seçtiği faaliyetleri gerçekleştirirler.
Giderek daha az insan gibi, daha çok hayvan ya da makine gibi çalışırlar.
İnsanlar genel olarak kuram okumaya pek hevesli değillerdir. Onu okullar, fabrikalar ve banliyöler ile, seçimler, düğünler, grevler, oyunlar ve tenis maçları gibi “gerçek dünya” (real world)nın üstünde serbestçe yüzen bir bilmeceler öbeği gibi, yalnız birbirleri ile bağlantılı soyut anlatımlar olarak görürler. Bu bir yanılgıdır.Kuramı gerçek hayattan ayırmak bir yana, dünyaya bakışımız bütünü ile, kuramsal bakış açımıza dayalıdır.Sosyolojik kuram ile ilgiliokuma;kendimizin, dünyamızın ve hayatımızın günlük ve olağan olarak kabul edilen yönlerinin ne kadar alışılmışın dışında, karmaşık ve muğlak olduğu hakkında daha birçok şeyianlamademektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir