Sigmund Freud kitaplarından Bir Genç Kızın Günlüğü kitap alıntıları sizlerle…
Bir Genç Kızın Günlüğü Kitap Alıntıları
Sevildikçe güzelleştiğimi hissediyordum
Biz kizlar dünyanin kendi Ozgur iradesiyle bize veremeyecegi seyleri soke soke almak zorundayiz.
Ne olurdu biri siz kizlari dünyanin ‘Aşk’ dedigi butun o sorunlardan kurtarabilseydi.
İnsan yalnızken yol daima cok daha uzun gelir.
Duygular, ilk öznelerine doğru dışavurulurken aşkın, zihni bütünüyle nasıl ele geçirdiği sunulmaktadır.
“Gerçekten de babamı dünyadaki başka herkesten daha çok seviyorum.”
“Hilekar insanlardan nefret ederim; çünkü insan onların ne zaman nerede karşısına çıkacağını bilemiyor.”
“Neden ölmeleri gerekiyor insanların? Veya en azından neden sadece artık onlara bakacak hiç kimse kalmamış, çok yaşlı insanlar ölmüyor? Bir anne veya bir baba ise kesinlikle hiçbir zaman ölmemeli.”
“Ayrılıklar korkunçtur, bilhassa da geride kalanlar için.”
“Tahammül etmek zorunda olmak korkunç bir şey.”
“İnsan konuşurken korkunç dikkat sarf etmesi gerek.”
“Her neyse, şimdi hayatın ne faydası var ki. İnsanlar böyle hain olduktan sonra ”
“Aldırma Gretl, senin yaşlarında fazla önemi yok bunları çünkü hiçbir şey fazla derinden kesmez insanı.”
“Biz kızlar dünyanın kendi özgür iradesiyle bize vermeyeceği şeyleri söke söke almak zorundayız.”
“Bir erkek hep güzel vakit geçirir. Beni asıl sinirlendiren şey ise bütün bunlarda yatan adaletsizlik.”
“Bazı şeyleri değiştiremememiz ne yazık.”
“Fakat büyükler hep böyledir zaten. Ne zaman biri bir şey yapsa bedelini diğerleri de ödemek zorunda kalıyor.”
“Hella, kesinlikle ona her gün yazmam gerektiğini yazmış çünkü insanın verdiği sözü tutması gerekirmiş ve biz de her gün yazacağımıza dair birbirimize söz vermiştik.”
onu cam bir fanusun içinde muhafaza etmek istiyor fakat şeffaf olmayan bir fanusun çünkü ne o dışarıyı görebilmeli ne de dışarıdaki herhangi biri o fanusun içindekini.
ne zaman biri herhangi bir şeyi açığa vuracak olsa bunu yapmayı gizliden gizliye arzu ediyordur hep.
Matem sizin kalbinizdedir. Elbiselerinizde değil..
“Ve insan yalnızken yol daima çok uzun gelir.”
Biz kızlar dünyanın kendi özgür iradesiyle bize vermeyeceği şeyleri söke söke almak zorundayız.
Ne olurdu biri, siz kızları dünyanın ‘aşk’ dediği bütün o sıkıntılardan kurtarabilseydi.
Yaşa ve öğren.
Ve insan yalnızken yol daima çok uzun gelir.
“Ve insan yalnızken yol daima çok uzun gelir.”
“Ve insan yalnızken yol daima çok uzun gelir.”
En az aşık olmadan önceki kadar budala ve kibirli şimdi. Dolayısıyla Hella şunu söylerken çok haklı :”Aşk insanı asilleştirir.”
“Ayrılıklar korkunçtur, bilhassa da geride kalanlar için; ne de olsa yeni yerlere, yeni oluşumlara gidiyorlar. Fakat geride kalan insanlar için her şey, insanda nefret uyandıracak kadar sıkıcı ve sessiz.”
“Fakat hayat daima böyledir işte, güzel şeyler çabucak geçer ve geride sıkıcı olanlar kalır.”
Annem sürekli şöyle der :”Hiçbir zaman büyüklük taslamayın, bilhassa da özel olarak hak etmek için hiçbir şey yapmadığınız bir konuda.”
“Mektubunun sonunda onu dünyanın en mutlu varlığı yapmanın benim takdirime ve inceliğime kaldığını yazıyor!”
Bizi küçümseyerek güldü ve :”Tamam, bu doğru, erkeklerin arkadaşlıkları yıllar geçtikçe sağlamlaşır fakat siz kızların arkadaşlıkları kendilerine hayran olan ilk kişi ortaya çıkar çıkmaz bir duman gibi havaya karışıp gider.” dedi.
Dediğine göre bir kadın bir erkeği gerçekten sevdiği zaman onun hatırına her şeye katlanabilirmiş.
Biz hiçbir zaman birbirimize yabancı olamayız, ölürken bile.
Bir insanı insan yapan dinsel inanç, ad ya da para değildir.
Mezarlığa hiç değilse bir kerecik olsun yalnız başıma gitmek isterdim çünkü insan başkalarının önünde ağlamak istemiyor.
Ah ama hayatım, insanın okuyacak böyle kitapları olduğu zaman dersler korkunç bir baş ağrısı.
Acı seni bana bağlıyor, diyordu.
Ölümün insanları bir hayli yumuşattığı son derece doğru gerçekten de fakat niçin öyle? Aslında insanların bu durum onları çok fazla baskı altına soktuğu için daha da sertleşecekleri de düşünülebilir pekâla da.
Neden ölmeleri gerekiyor insanların? Veya en azından neden sadece artık onlara bakacak hiç kimse kalmamış, çok yaşlı insanlar ölmüyor? Bir anne veya bir baba ise kesinlikle hiçbir zaman ölmemeli.
lt; lt;İnsanı insan yapan, dinsel inanç, ad yada para değildir. gt; gt;
Hava çok güzel ve manzara muhteşemdi. Ne zaman böylesine engin bir manzara görsem bu beni hep çok üzer. Çünkü tanıyamayacağınız ve belki de son derece kibar olan o kadar fazla sayıda insan var ki.
Üç haftadan uzun bir süredir uzaklarda. Birbirinizi çok sevdiğiniz zaman müthiş uzun bir süre bu.
Şayet bir insan bir şeyi doğru biçimde söylüyorsa hiç kimse bir şey diyemez.
lt; lt;Biz kızlar dünyanın kendi özgür iradesi ile bize vermeyeceği şeyleri söke söke almak zorundayız. gt; gt;
lt; lt;Ne olurdu biri siz kızları dünyanın ‘Aşk’ dediği bütün o sıkıntılardan kurtarabilseydi, gt; gt; dedi eve dönerken.
Annem aslında Noel Baba’dan hediye almak için fazla büyük olduğumuzu söylüyor; fakat ben bir insanın neden bunun için büyük sayılması gerektiğini anlayamıyorum.
Annem hasta olduğu zaman evde her şey o kadar kötüye gider ki
İnsan arkadaşına her şeyi söyleyebilir. Kimsenin olamayacağı kadar iyi bir arkadaşa.
Fakat büyükler bep böyledir zaten. Ne zaman biri bir şey yapsa bedelini diğerleri de ödemek zorunda kalıyor.
Fakat on bir yaşında olsam da hala bebek elbiseleri dikebilirim. İnsan bir işi yaparken bir şeyler öğrenebilir ve bende bir şeyi bitirdiğim zaman çok zevk alıyorum.
Tatillerde her gün yazmak müthiş zorlukta. Her şey o kadar yeni ki insan yazmaya zaman bulamıyor.
Seni küçük aptal, içlerinden bir şeyler öğrenebileceğin kitaplar var olduğu için yıldızlarına şükretmelisin. Bir kitabı anlamayan herkes benim için, hiçbir işe yaramayan kişilerdir.
Şekerlemeler incindiği veya öfkelendiği zaman bir çocuğa verilir. Fakat çiçekler hiç de çocuklar için değildir.
Çiçekler de insanı hasta etmezler. Çiçeklerin İntikamı adlı şiirde söylenenler doğruysa işler değişir elbette.
Matem, insanın kalbindedir
Elbiselerinde değil..
Elbiselerinde değil..
Seni daima içtenlikle sevmiş birine karşı kalbini katılaştırma..
Bir anne veya baba hiçbir zaman ölmemeli..