İçeriğe geç

Bilinçaltının Gücü Kitap Alıntıları – Joseph Murphy

Joseph Murphy kitaplarından Bilinçaltının Gücü kitap alıntıları sizlerle…

Bilinçaltının Gücü Kitap Alıntıları

Hayat kimseyi kayırmaz. Kimseye torpil yapmaz. Onun için kimse özel değil-dir.
Zihniniz kötü değildir. Doğanın hiçbir gücü kötü değildir ama her şey doğanın güçlerini nasıl kullandığınızı bağlıdır!
“Sizi neyin iyileştireceğini öğrenin. Bilinçaltınıza doğru talimatlar verdiğinizde, bu inancın zihninizi ve bedeninizi iyileştireceğini bilin.”
“Tüm hayal kırıklıklarınız, gerçekleşmeyen arzularınızdan kaynaklanır.”
“İçerisi nasılsa, dışarısı da öyle;
Yukarısı nasılsa, aşağısı da öyle.”
Siz kendi düşüncelerinizin toplamısınız.
UYUMLU İNSAN İLİŞKİLERİNDE SEVGİNİN ANLAMI

Psikanalizin babası ve psikoloji tarihinin en önemli isimlerinden biri olan Sigmund Freud, sevgiden yoksun bir kişiliğin hastalanıp öleceğini söylüyordu. Sevgi; anlayış, iyi niyet ve diğer kişinin ilahiliğine saygıyı içerir. Ne kadar sevgi verir ve yayarsanız, o kadar çok sevgi size geri döner.
Birinin egosuna ve özgüvenine zarar verirseniz, onun iyi niyetini kazanamazsınız. Herkesin sevilmek ve takdir edilmek istediğini unutmayın. Herkesin dünyada önemli olduğunu hissetmeye ihtiyacı vardır. Diğer kişinin gerçek değerinin bilincinde olduğunu bilin. Sizin gibi o da, bütün insanlara can veren tek hayat prensinin ifadesi olmanm saygınlığım hissetmektedir. Bu bilinçli bir şekilde ve farkında olarak yaparsanız, diğer kişiye destek olursunuz. O da size sevgi ve iyi niyetle karşılık verir.

Ne zaman olumsuz bir tepki gösterecek olsam, kendime şöyle diyorum: “Kendi içimde uyum, sağlık ve huzur prensibinden hareketle düşünüyor, konuşuyor ve davranıyorum.” Yaratıcı zeka her alanda beni yönetiyor; bana öncülük ediyor ve yol gösteriyor.
Sevgiyle, sessizce ve huzur içinde düşünüyor, konuşuyor ve davranıyorum. Beni eleştiren ve hakkımda dedikodu yapan herkese sevgi, huzur, hoşgörü ve kibarlık gösteriyorum. Düşüncelerimi herkese karşı huzura, uyuma ve iyi niyete yönlendiriyorum.
İnancın toprağa ekilen bir tohuma benzediğini, ancak bakılırsa büyüyeceğini bilin. Fikri (tohumu) zihninize ekin, onu umutla sulayın ve gübreleyin. Böylece kendini gösterecektir.
Ne dediğinize dikkat edin. Her sıradan sözcüğü bile dikkate almanız gerekir. Asla, Başarısız olacağım, işimi kaybedeceğim, kirayı ödeyemem, demeyin. Bilinçaltınız espriden, ironiden anlamaz. Her şeyi gerçekleştirir.
Bütün hastalıklar zihinde başlar. Zihinsel bir kalıpla bağlantılı olmadığı sürece, bedende hiçbir iyileşme olmaz. Tek bir iyileşme süreci vardır, oda inançtır. Tek bir iyileştirici güç vardır, oda bilinçaltıdır.”
Başınıza gelen her şey, inançlarınız aracılığıyla bilinçaltınıza yerleştirilen düşünceler yüzünden gelmiştir.
Benimsediğimiz olumsuz fikirlerle kendimizi incitiriz. Öfke, korku, kıskançlık ve kin duyarak kendinizi kaç kez yaraladınız? Bunlar, bilinçaltınıza giren zehirlerdir. Siz bu olumsuz tutumlarla doğmadınız. Bilinçaltınıza hayat dolu düşünceler iletin ve oraya yerleşen bütün olumsuz kalıpları silin. Siz bunu yapmaya devam ettikçe, geçmiş silinecek ve artık hatırlanmayacaktır.
Bilinçaltınıza tohum atmanın en iyi zamanı uyumadan hemen önceki anlardır .
İki kalp uyumla, sevgiyle ve içtenlikle birleştiğinde, ideal evlilik gerçekleşir. Kalbin saf eylemi sevgidir.
Dürüstlük, içtenlik, iyi yüreklilik ve doğruluk da sevgi biçimleridir. Birbirini seven partnerlerin, birbirlerine karşı son derece dürüst ve açık olması gerekir.
Açıkçası, bir evliliğin derin bir manevi temele dayanması gerekir. Kalpten gelmelidir ki kalp aşkın barınağıdır. Dürüstlük, içtenlik, iyilik ve doğruluk, sevginin özellikleridir.iki partnerde birbirlerine karşı tam anlamıyla dürüst ve içten olmalıdır.
Unutmayın ki minnet dolu bir kalp, her zaman evrenin zenginliklerine daha yakındır.
Etki-tepki yasası evrenseldir. Düşünceniz etkidir ve tepki de bilinçaltınızın düşüncenize verdiği otomatik yanıttır. Ne düşündüğünüze dikkat edin!
Her saat başı her an düşündüğünüz şeylerle aklınızdaki fikirlerle kabul ettiğiniz inançlarla ve zihninizin gizli stüdyosunda prova ettiğiniz sahnelerle, iyi bir sağlık, başarı ve mutluluk inşa edebilirsiniz.

İnşasına her daim devam ettiğiniz bu gösterişli ev bu düzlemde ki kişiliğiniz, kimliğiniz ve bu dünyadaki tüm yaşam öykünüzdür.

Dualar elbette sıkıntı anlarında imdadımıza yetişir. Ancak onu yaşamımızın vazgeçilmez ve faydalı bir unsuru haline getir­mek için neden sıkıntı anlarını bekliyoruz? Dileklerimiz, yürek­ten istediğimiz sürece karşılık verir.
Düşüncenizdeki eylem ve yanıtınızdaki tepki, bilinçaltınızın yanıtıdır.
Bu yönetici, yukarıdaki meditasyonu sabahleyin üç kez sessizce tekrarlıyor, söylediği şeylerin doğruluğunu hissediyordu. Gün içinde zihnine korku ya da öfke dolu düşünceler geldiğinde, kendi kendine şöyle diyordu: Zihnimi sürekli huzur, uyum ve denge yönetiyor. Zihnini bu şekilde disipline ederken, bütün zararlı düşünce- ler yok oluyor, zihnimi huzur dolduruyordu. Ekinini biçiyordu.
Ünlü stoacı düşünür Epictetus şöyle demiştir:

Zihinsel huzurun ve mutluluğun tek bir yolu vardır; bu sabah uyandığınız andan itibaren bütün gün boyunca, gece yatana dek aklınızda olsun. Kendi dışındaki şeylere hesap vermeyin, kendinizi güce karşı sorumlu hissedin.

Etki ve tepki yasası evrenseldir. Düşünceniz etkidir; tepki de bilinçaltınızın düşüncenize vereceği otomatik karşılıktır. Düşüncelerinize dikkat edin!
Başkalarının telkinleri tek başına, sizin üzerinizde bir güce sahip değildir. Böyle bir gücü, sizin düşünceleriniz aracılığıyla vermeniz halinde kazanırlar. Sizin zihinsel olarak buna rıza göstermeniz gerekir. Düşünceyi benimsememiz ve kabul etmeniz gerekmektedir. Bu noktada telkin sizin kendi düşünceniz olur ve bilinçaltınız bunu deneyime dönüştürmek için çalışır.
Unutmayın, siz seçim yapma kapasitesine sahipsiniz. Hayatı seçin! Sevgiyi seçin! Sağlığı seçin!
İnsan bütün gün ne düşünüyorsa odur. Ralph Waldo Emerson
Gökler (zihniniz) nasılsa, dünya da (bedeniniz ve çevreniz) öyledir.
“Asla, Yapamam demeyin. Bu cümleyi şu ifadeyle değiştirin. Bilinçaltının gücü sayesinde her şeyi yapabilirim.
Bilinçaltınıza yalnızca sizi her açıdan iyileştirecek, koruyacak, yükseltecek ve size ilham verecek telkinler göndermeye dikkat etmelisiniz. Unutmayın, bilinçaltınız esprileri anlamaz. Sadece sözünüzü dinler.
Zihniniz birçok fikirle evlenir. İnançlarla, fikirlerle, kavramlarla, dogmalarla, teorilerle, öğretilerle evlenirsiniz, zihninizde zihinsel ve duygusal olarak neyle birleşirseniz, bir evlilik yapmış olursunuz. Psikolojik açıdan evlilikteki partneriniz sizin kendinizle ilgili fikriniz, kavramınız, kendinize biçtiğiniz değer ve haritanızdır.
İyi şeyler düşünürseniz iyi şeyler, kötü şeyler düşünürseniz kötü şeyler olur. Gün boyunca ne düşünürseniz, o olursunuz.
Bir çözüme yönelik isteğinizi uyumadan önce bilinçaltınıza devredin. Buna güvenir ve inanırsanız, cevabı bulursunuz. Bilinçaltı her şeyi bilir ve görür; ancak onun güçlerinden kuşku duymamalı ve bunları sorgulamamalısımz.
Ne istediğinizi bilirseniz, hiçbir felaket ya da trajedi sizi bulmaz. Hiçbir şey önceden belirlenmez ve buyrulmaz. Zihinsel tutumunuz – nasıl düşündüğünüz, hissettiğiniz ve inandığınız
– kaderinizi belirler. Dileğinizi gerçekleştirerek geleceğinizi şekillendirebilir ve yaratabilirsiniz. İnsan ne ekerse omı biçer.
Neye inanırsanız, başınıza o gelir.
Neye inanırsanız onu yaşarsınız.
Nasıl davranırsam, öyle olurum.
Bilinçaltınıza sadece sizi her anlamda iyileştirici, şifa verici yükseltici ve ilham verici telkinlerde bulunmaya çok dikkat edin. Unutmayın, bilinçaltınız espriden anlamaz. Dediklerinizi olduğu gibi kabul eder
Hazine sandığı içinizdedir. Yürekten dilediklerinizin hayat bulması için, içinize dönün.
Zihninizin iki işlevini tanımaya başlamanın harika bir yolu, onu bir bahçe olarak düşünmektir. Siz bahçıvansınız. Bilinçaltınıza gün boyunca düşünce tohumları ekiyorsunuz. Bilinçaltınıza ne ekerseniz, bedeninizde ve çevrenizde onları biçersiniz.
Başarının gerçek anlamı, yaşam dediğimiz girişimde başarılı olmaktır. Bu dünyadaki uzun vadeli bir huzur, neşe ve mutluluğa başarı denilebilir. Bu özelliklerin sonsuz bir şekilde deneyimlenmesiyse, ebedî hayattır. Huzur, uyum, doğruluk, güven ve mutluluk gibi hayatın gerçek unsurları elle tutulamayan şeylerdir. Bunlar insanların derin benliğinden gelir. Bu özellikleri derinlemesine düşünmek, bilinçaltımızda cennetin bu hazinelerini inşa eder.
Neye inanıyorsanız, başınıza o gelir.
En derin inançlarınız mantıklı olarak tartışamadıklarınızdır, çünkü bunların kaynağı bilinciniz değil bilinçaltınızdır.
Her güne kendinize şunu söyleyerek başlayın:
Mutluluk bana gelecek. Bu güce olan güvenim tam.
“Zorluklarla karşılaştığınız ve fiziksel ve zihinsel olarak iş görür halde olduğunuz sürece, hayat size ufuklar açar ve canlılık verir.”
“Bir insan düşündüğü kadar güçlü ve düşündüğü kadar değerlidir.”
“Hayatınızdaki belirli bir engeli aşmaya dair yoğun ve samimi bir istek hissettiğinizde, bir çıkış yolu olduğuna dair net bir karara vardığınızda, kesin bir şekilde bunun izlemek istediğiniz yol olduğuna karar verdiğinizde zafer ve başarı mutlaka sizin olacaktır.”
“Mutluluğu satın alamazsınız. Mutluluk krallığı düşüncelerinizde ve hislerinizde hüküm sürer.”
“Hazine sandığı içinizdedir. Kalbinizden geçenler için yanıtı içinizde arayın.”
“İnancın toprağa ekilen bir tohum gibi olduğunu bilin; türünü yansıtacak bir şekilde büyür. Fikri(tohumu) zihninize ekin, beklentiyle sulayıp gübreleyin ve gerçekleştiğini görün.”
“Başınıza gelen her şey, inançlarınız aracılığıyla bilinçaltınıza yerleştirilen düşünceler yüzünden gelmiştir.”
“Bilinçaltınız sizin büyük, karanlık odanızdır. Düş hayatınızın geliştiği gizli yerdir.”
Dünyanızın değişebilmesi için, zihninizi değiştirmeniz gerekir.
“Başkalarının sizin için düşünmesine izin vermeyin. Kendi düşüncelerinizi seçin ve kendi kararlarınızı kendiniz alın.”
“Düşüncelerinizi değiştirirseniz, kaderinizi değiştirirsiniz.”
“Neye inanıyorsanız, başınıza o gelir.”
Benimsediğimiz olumsuz fikirlerle kendimizi incitiriz. Öfke, korku, kıskançlık ve kin duyarak kendinizi kaç kez yaraladınız? Bunlar, bilinçaltınıza giren zehirlerdir. Siz bu olumsuz tutumlarla doğmadınız. Bilinçaltınıza hayat dolu düşünceler iletin ve oraya yerleşen bütün olumsuz kalıpları silin. Siz bunu yapmaya devam ettikçe, geçmiş silinecek ve artık hatırlanma- yacaktır.
Hazine sandığı içinizdedir. Kalbinizden geçenler için yanıtı içinizde arayın.
Dünyanızı değiştirmek istiyorsanız, zihninizi değiştirmeniz lazım, içten dışa doğru
Zihniniz kötü değildir. Doğanın hiçbir gücü kötü değildir.
Önemli olan, doğanın güçlerini nasıl kullandığınızdır.
Zihninizi her yerde insanlan korumak, iyileştirmek ve onlara
ilham vermek için kullanın.
İnsanların daha fazla paraya sahip olmamasinin en önemli nedenlerinden biri, parayı içlerinden ya da açıkça kınamalarıdır. Paraya ‘elimin kiri’ derler. Çocuklarına ve arkadaşlarına, Para sevgisi, her kötülüğün anasıdır, derler. Bunun yanı sıra, bolluk içinde olmamalarının diğer nedeni de bilinçaltlarında yoksullukta özel bir erdem olduğuna dair bir his olmasıdır. Bu bilinçaltı kalıp, erken çocukluk dönemlerinde aldıkları eğitime ya da dini unsurların yanlış yorumlanmasına bağlı olabilir.
Yaş, senelerin geçip gitmesi değil, bilgeliğin doğmasidir.
Zorluklarla karşılaştığınız ve fiziksel ve zihinsel olarak iş görür olduğunuz sürece , hayat size ufuklar açar ve canlılık verir.
Hangi teoriyi, fikri ,yöntemi seçerseniz seçin. İnanırsanız, istediğiniz sonuçları elde
edersiniz.
Benimsediğimiz olumsuz fikirlerle kendimizi incitiriz.
Öfke, korku, kıskançlık ve kin duyarak kendinizi kaç kez yaraladınız? Bunlar, bilinçaltınıza giren zehirlerdir. Siz bu olum-
suz tutumlarla doğmadınız. Bilinçaltınıza hayat dolu düşünceler
iletin ve oraya yerleşen bütün olumsuz kalıpları silin. Siz bunu
yapmaya devam ettikçe, geçmiş silinecek ve artık hatırlanmayacaktır.
Zihnin iki işlevini anlamaya başlamanın en iyi yolu, onu bir bahçe olarak düşünmektir. Siz de bahçıvansınız. Bütün gün boyunca bilinçaltınıza düşünce tohumları ekiyorsunuz. Çoğunlukla bunu yaptığınızın farkında bile değilsiniz; çünkü tohumların temelin de alışageldiğiniz düşünme biçimi var. Bilinçaltınıza tohum ek tikçe, bedeninizde ve çevrenizde ekinleri biçersiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir