İçeriğe geç

Aşkımız Eski Bir Roman Kitap Alıntıları – Ahmet Ümit

Ahmet Ümit kitaplarından Aşkımız Eski Bir Roman kitap alıntıları sizlerle…

Aşkımız Eski Bir Roman Kitap Alıntıları

Aşk, gerçekten de çok güzel yıkıcı bir duygu…
“Seven insan,en imkânsız ihtimalleri bile kabul etmeye hazırdır.
“… Öğrenmek bilmek değildir. Bazen bizzat bildikleriniz bile sizi yanıltabilir.”
“…aşk hem cinsellikle doğrudan alakalıdır hem de bir şekilde cinsellikten bağımsızdır.”
Ama âşık olduğumuz insanı öldürdüğümüzde onun için değil, kendi öfkemizi yatıştırmak için elimizi kana bularız. Kendi duygularımızı tatmin etmek için. Bunun adı bencilliktir. Korkunç bir bencillik. Vahşetin daniskası. Hayır, Nevzatcım, aşk öldürmez; eğitimsiz, bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür. Sorun aşkta değil, sorun nasıl seveceğini bilmeyen insanda.
İnsan evladının en temel özelliklerinden biri açgözlülüğüydü.
Bu kargaşanın, bu acımasızlığın, bu hoyratlığın içinde biz, birbirine sığınan iki insanız.
Hayır, Nevzatcım, aşk öldürmez, eğitimsiz, bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür. Sorun aşkta değil, sorun nasıl seveceğini bilemeyen insanda. Bu vahşeti daha çok erkekler gerçekleştirdiği için, sorun nasıl seveceğini bilmeyen erkeklerde.
“Aşk öldürmez, eğitimsiz, bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür.”
“Eğer sizi samimiyetiyle seven bir kadın varsa, mutlu olmanız için yeterince sebebiniz var demekti.”
“Dünayada en çok sevdiğiniz kişi tarafından aldatılmaktan daha korkunç bir şey yoktur.”
“Hatayı yapan cezasını çekmeli. Aksi takdirde hatayı alışkanlık haline getirir.”
“Irkçılık evrensel bir suçtur.”
Şöyle demiş adam kadına: “Bu kargaşanın, bu acımasızlığın, bu hoyratlığın içinde biz, birbirine sığınan iki çaresiz insanız.”
“Aşk gerçekten kişiye özel bir duyguydu. Birbirine benzer gibi görünse de, her aşk biricikti.”
“Kendine saygısı olan hiçbir kadın, erkeğinin ilgisini çekmek için ünlü biride olsa, hatta ölü biri de olsa başka bir kadının kılığına girmez.”
“Soğan kokuyorum değil mi?”
Kolundan tutup çektim kendime.
“Hayat kokuyorsun Evgeniacım,hayat.”
Sahiden de sevginin iyileştirici bir gücü vardı. Elbette yalansız olanın, çıkarsız olanın, hakiki sevginin. Eğer sizi samimiyetle seven bir kadın varsa, mutlu olmanız için yeterince sebebiniz var demekti.
Aşk gerçekten kişiye özel bir duyguydu.
Birbirine benzer gibi görünse de,her aşk biricikti.
Aşk diye bir şey yoktur,güzellik vardır. Güzellikte kimsenin malı değildir. Ona sadece bir süre sahip olabilirsin,sonra uçar gider.
Para için kendi bedenini herkesin kullanımına açan bir insanın ruhen soylu olma ihtimali pek yoktur.
Okur, hayatı boyunca hiç tanışmadığı, belki de hiç tanışamayacağı bir yazarın kitabını okurken onunla en mahrem duygu ve düşüncelerini paylaşır.
O kadar yozlaşmışız ki artık mutluluğu bile satın alacak hale gelmişiz.
Para için kendi bedenini herkesin kullanımına açan bir insanın ruhen soylu olma ihtimali pek yoktur.
Hakikat, ayrıntılardan oluşur.
”sahiden de sevginin iyileştirici bir gücü vardı. elbette yalansız olanın, çıkarsız olanın, hakiki sevginin.”
insan evladının en temek özelliklerinden biri açgözlülüğüydü.
Bütün bu pislik deryasının içinde mesleğini doğru yapmak için sadece akıl yetmez, aynı zamanda kocaman bir yürek gerekir.
Belki de bir şerden bir hayır doğar.
Gel gör ki bu duygudan da vazgeçemeyiz. Kapımızı çaldığında biraz tereddüt etsek de çok fazla bekletmez, büyük bir heyecanla buyur ederiz içeriye. Bedelini de öderiz tabii sonunda
Âşık olduğumuz insanı öldürdüğümüzde onun için değil, kendi öfkemizi yatıştırmak için elimizi kana bularız. Kendi duygularımızı tatmin etmek için. Bunun adı bencilliktir. Korkunç bir bencillik. Vahşetin daniskası. Hayır, Nevzatçım, aşk öldürmez, eğitimsiz, bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür. Sorun aşkta değil, sorun nasıl seveceğini bilmeyen insanda.
Aşk be Ali, aştan söz ediyoruz ya. Aklın bittiği, duguların başladığı yerden. Aşk çok güçlü bir duygu evladım. Bizi bizden alıyor. Ne yazık ki her zaman da olumlu sonuçlar doğurmuyor. Hanımlar bana kızacak ama aslına bakarsan çoğunlukla acıyla bitiyor. Aşk, gerçekten de çok yıkıcı bir duygu
Bu sizin Başkomiserinizin içinde bir şair var. O yüzden hemen bağışlıyorum onu. Çünkü şairler aşklarına asla ihanet etmezler.
Eee ne diyordu şarkı, Vücut ikliminin sultanısın sen. Efendim derdimin dermanısın sen. Sahiden de sevginin iyileştirici bir gücü vardı. Elbette yalansız olanın, çıkarsız olanın, hakiki sevginin. Eğer sizi samimiyetle seven bir kadın varsa, mutlu olmanız için yeterince sebebiniz var demekti.
Tabii, tabii Nevzat Allah kolaylık versin dedi ama içinden Allah belanı versin Nevzat geçiyordu.
Meşhur sözdür, filler tepişir çimenler ezilir.
Yan koltuğa tek satırlık bir intihar notuda bırakmıştı. Memur notu telefonda okudu:Dünyada en çok sevdiğiniz kişi tarafından aldatılmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
Öyle ya çocuklar için alınan eşyaların bile zamanı geçiyordu.
Cinayet soruşturması sadece bir katili bulma faaliyeti değildir. Sayıları kişilerden, işlemleri olaylardan oluşan karmaşık bir matematik problemi çözmek de değildir. Doğrudan insanı anlama uğraşı, yaşamak için doğru yöntemi bulma çabasıdır. Bunca yıllık mesleğimde çözdüğüm ya da çözemediğim her vaka, bana hayat hakkında çok kıymetli bilgiler kazandırmıştır. İnsan en iyi kendi deneyimleriyle öğrenir derler ya, doğrudur. Ama öğrenmek, bilmek değildir. Bazen bizzat bildikleriniz bile sizi yanıltabilir. Cinayetleri çözümlerken bize büyük kolaylıklar sağlayan neden sonuç ilişkisi bazen gerçeği görmemizi engelleyen kara bir perdeye dönüşür.
Korkarım alacağınız ceza da bir işe yaramayacak. Bir alçak olarak geldiğiniz bu dünyadan bir alçak olarak gideceksiniz.
Irkçılık evrensel bir suçtur.
Tek suçu bir sevgilisi olması mıydı? Saçmaydı ama bu ülkede öldürülen pek çok genç kız gibi bu son derece doğal ilişkisi yüzünden katledilmiş olma ihtimali yüksekti.
Faili meçhul bir cinayeti ancak resmin tümünü göz önünde bulundurarak çözebilirsiniz, kaçırdığınız en küçük bir detay, masum birinin yıllarca hapis yatmasına neden olabilir.
Bihter samimiyetiyle itiraf ediyordu suçunu ama ona bakarken kocasını öldüren bi cani değil, evliliğini kurtarmak isteyen çaresiz bir kadın görüyordum.
Kanun karşısında boynumuz kıldan incedir. Ama adaleti sağlayan kanun karşısında. Çünkü her kanun adil değildir.
‘Bu kargaşanın, bu acımasızlığın, bu hoyratlığın içinde biz, birbirine sığınan iki çaresiz insanız.’
Kimseyi yargılamak istemem, herkes bildiği gibi yaşar. Fakat insanın da bir sınırı olmalı.
Etmiştim, evet Edip’ten öldüresiye nefret etmiştim. Çok insanca bir duygu bu. Ama sonra yaptığımın yanlış olduğunu anladım. Adam hastaydı, benim nefretim onu iyileştirmezdi. O yüzden bıraktım
Kişinin isteğiyle, toplumun değer yargıları her zaman örtüşmüyor. Aksine çoğunlukla çelişiyor. Psikolojik rahatsızlıkların çoğunun altında da bu etken yatmıyor mu? İstediği gibi yaşayamamak insanların psikolojisini bozuyor.
‘Aşk diye bir şey yoktur, güzellik vardır. Güzellik de kimsenin malı değildir. Ona sadece belirli bir süre sahip olabilirsin, sonra uçar gider.
Bazen duyguların gücünü ifade etmekte kelimeler yetersiz kalıyor. Dahası yanlış anlamlara da meydan verebiliyor.
Öldü diye bir insanın yaptığı kötülükler ortadan kalkmaz.
Çocuk gibiydi Edip ya, bu dünyanın insanı değildi
İnsan karmaşık bir mahlûktu, erkekler de en az kadınlar kadar tuhaf olabilirdi.
Sizi tenzih ederim Nevzat Bey ama erkekler gerçekten basit yaratıklar.
Bir kadın için, sadece kadın için değil bir insan için beden kutsaldır. Ruh da var diyeceksiniz, ben, bedenden ayrı ruha inanmam. Para için kendi bedenini herkesin kullanımına açan bir insanın ruhen soylu olma ihtimali pek yoktur.
Bu sizin Başkomserinizin içinde bir şair var. O yüzden hemen bağışlıyorum onu. Çünkü şairler aşklarına asla ihanet etmezler.
Dünyada en çok sevdiğiniz kişi tarafından aldatılmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
Öldü diye bir insanın yaptığı kötülükler ortadan kalkmaz
Kanun karşısında boynumuz kıldan incedir. Ama adaleti sağlayan kanun karşısında.. Çünkü her kanun adil değildir.
“Dünyanın güzel, insanların iyi olduğunu sanacak kadar safsanız mutsuz olmanız kaçınılmaz.”
“Aşk öldürmez.. Eğitimsiz, bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür. Sorun aşkta değil, sorun nasıl seveceğini bilmeyen insanda.”
“O kadar yozlaşmışız ki artık mutluluğu bile satın alacak hale gelmişiz.”
Bin kez mağlup oldum sana, ama hâlâ gönlümün en çiçekli yeri senin.
Bir şeyler eksik kalıyor, bir şeyler yaralanıyor. Üstelik o eksiklik bütün ruhunuza yayılıyor, bir tür küf gibi hayatınızın bütün alanlarına nüfuz ediyor
Tutkularının esiri olanların zihinleri sadece bir hedefe kilitlenmiştir; arzularını hayata geçirmek.
Dünyada en çok sevdiğiniz kişi tarafından aldatılmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
Onun kalbini kazanmak umuduyla gittiğim yerden kalbine bir bıçak sokarak döndüm.
Bu kargaşanın, bu acımasızlığın, bu hoyratlığın içinde biz, birbirine sığınan iki çaresiz insanız.
Kanun karşısında boynumuz kıldan incedir. Ama adaleti sağlayan kanun karşısında. Çünkü her kanun adil değildir.
Aşk öldürmez Eğitimsiz,bencil, ruhsal olarak gelişmemiş insan öldürür. Sorun aşkta degil,sorun nasıl sevecegini bilmeyen insanda.
Dünya hiç de iyi bir yere gitmiyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir