İçeriğe geç

Aşk Sarhoşluğunun Sabahı Kitap Alıntıları – Fettane Hacc Seyyid Cevadi

Fettane Hacc Seyyid Cevadi kitaplarından Aşk Sarhoşluğunun Sabahı kitap alıntıları sizlerle…

Aşk Sarhoşluğunun Sabahı Kitap Alıntıları

Mahbube-i şeb : Akşam Sevgilisi anlamındaki bu tamlama, Farsçada yasemin çiçeğin verilen addır.
Bahardı Sudabe, bahar. Lanet olsun o bahara, ona yeni aşık olmuştum.
Tarih tekerrürden ibarettir

Ah mahbube, her şeyin başlangıcı Ah .

Suç kimsede değil bende en ne yaptıysam ben yaptım kendime
Beni görenler suç onda diyor ama aslında suçun büyüğü bende ne yaptıysam ben kendime yaptım.
Gören göz, isteyen gönül için ne ağır bir cezaydı.
Bir parça taştı yüreğim. Sevinç ve keder, ruhu olan insanlar içindi. Yaşayan ve bu yaşamda bir ümidi, bir hedefi olan insanlar içindi.
Fakat yine de ihanete uğramış bir kadın sönük, tehlikeli bir yanardağ gibidir; becerir de patlarsa, kuru yaş ne varsa yakar. Kendisi de o ateşle kül olmuş, çok mu? Bir ateştir ki yürekten çıkıp tüm vücudu yutar.
Hâfız’ın şiiriyle, Leylâ ile Mecnûn’la, kamer’in makamıyla âşık olmaz insan. Önce âşık olur, sonra bu şeylere ilgi duyar. Sonra Leylâ ile Mecnûn’a, şarkılara heves eder.
Ne de olsa insan hayalini anlatırken, olmuş kadar keyifleniyor
Gözlerinin içine baktım. Yılana esir olmuş bir tavşan gibi Hangimiz yılandık? Bilmiyorum. Her ikimiz de tabiat oyununun esiri
“Ne de olsa insan hayalini anlatırken olmuş kadar keyifleniyor” .
Gören göz ,isteyen gönül için ne ağır bir cezaydı
Ey gündüz, acele et .Ey gece ,ne kadar sabırlı, ne kadar dayanıklısın. Peki ne zamn sona ereceksin ?Ne zmana dek bu karanlığın esiri olacağım?bu karanlık ne zman bırakacak yakamı?Ey gamlı keder ,ya salın beni ya da alın canımı. Ya rabbi ,kurtar beni .Azar azar değil, tek seferde kurtar .Kendimden kurtar
Hayatın anlamını yeni yeni kavrıyordum .Anliyordum ki hayatla dalga geçilmez.Hayat oyuncak değil. Heva heves değil. İçine düşmüş olduğum varta ,balıklama atladığım cehennem beni pişirmişti. Öğrendim ki zamanın eli, başımı okşayan şefkatli anne eli değil dünyanın çehresi, babamın o sevgi ve şefkat dolu gülen yüzü değil. Çarkıfelek, hayalimdeki o oyuncak değil.
Suskun duruyorsa eğer, şayet göz yumuyorsa, bir şey yokmuş gibi davranıyorsa, intikam isteğinden ağır basan ve her şeyden çok önem verdiği, anne himayesine muhtaç, onun varlığının pervanesi olan yavru veya yavrularının varlığını düşünmesindendir .Fakat yine de ihanete uğramış bir kadın sönük ,tehlikeli bir yanardağ gibidir ;becerir de patlarsa ,kuru yaş ne varsa yakar .Kendiside ateşle kül olmuş, çok mu ?
Kuş uçtu kafesten kendi kafesime dönüp derdimle ölmeliyim.
Hayatın anlamını yeni yeni kavrıyordum. Anlıyordum ki hayatla dalga geçilemez. Hayat oyuncak değil. Heva, heves değil. İçine düşmüş olduğum varta, balıklama atladığım cehennem beni pişirmişti
Sarhoş geçen gece, sabahki humâr’ına değmez/

Humâr: içkiden sonra gelen baş ağrısı ve sersemlik

Hayatın anlamını yeni yeni kavrıyordum. Anlıyordum ki hayatla dalga geçilemez. Hayat oyuncak değil. Heva, heves değil. İçine düşmüş olduğum varta, balıklama atladığım cehennem beni pişirmişti.
-Hanımefendi, siz namaz kılıyor musunuz?

-Namaz kılıyorsunuz ve bir karı kocayı böyle birbirine düşürüyorsunuz? Bu yangını çıkarıp sonra Allah’ın huzuruna çıkmaya nasıl yüzünüz tutuyor? Öbür dünyadan korkmuyor musunuz?

Hafız’ın şiiriyle, Leylâ ile Mecnûn’la, Kamer’in makamıyla âşık olmaz insan.
Önce aşık olur, sonra bu şeylere ilgi duyar. Sonra Leylâ ile Mecnûn’a, şarkılara heves eder.
Hayatın anlamını yeni yeni kavrıyordum. Anlıyordum ki hayatla dalga geçilemez. Hayat oyuncak değil. Heva, heves değil. İçine düşmüş olduğum varta, balıklama atladığım cehennem beni pişirmişti

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir