Murathan Mungan kitaplarından Yaz Geçer kitap alıntıları sizlerle…
Yaz Geçer Kitap Alıntıları
Kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız.
Her şey asılı kalmıştır bitkisel bir yalnızlıkta Gün boyu hiçbir şey yapmadan oturup kulak verdiğiniz saat tik takları.
upuzun bir kış başlıyor sevgilim ayrılığımızın kışı başlıyor
Giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime.
teslim etme kimseye, hiçbir şeye
Yıkıntılar arasında yakınlarını arayan öksüz savaş çocukları gibiyiz. Umut ve korkunun hiçbir anlam taşımadığı bir dünyada bir şey bulduğunda neyi, ne yapacağını bilemeyen çocuklar gibi.
Ne kalacak bizden?
bir mektup, bir kart, birkaç satır…
Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
Bir zaman sonra batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz olacağız yalnızca.
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu
duruyordu aramızda
oysa konuşsak, ya da dokunsak birbirimize
çekip gidecekti içimizdeki o korkunç noksanlık
her yaşta başka türlü geçilen
aşkın bir yolu vardır
her yaşta biraz gecikilen
hoşnutsuzluğumun kışı başlıyor
bir yaz daha geçti hiçbir şey anlamadan
ben de yokum
kutuplar kadar yalnızız ikimiz de
Benim sana erken
Senin bana geç kaldığını
bitmeyen şeyler kaldı geride
bir tek yağmurun sesiyle tanıdık bir şeyler geçiyordu
yüzünden bir ölünün anısı kadar belirsiz bir aydınlık
nasıl birikmiş içinde bunca süzülmüş acı, nasıl ulaşmış
içindeki tedirgin erince kopkoyu bir kötülüğe dönüşmüş
onca hayal kırıklığı kayıp kıtalar gibi baktık birbirimize.
Neden kimse yola çıktığı gibi dönmez geriye
duruyordu aramızda
o derin yalnızlık
her yaşta başka türlü geçilen
aşkın bir yolu vardır
her yaşta biraz gecikilen
yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları ahşap pancurları
yaz bitti
bitmeyen şeyler kaldı geride
seni iyi gördüm, diyenler
biz de iyi hissederiz kendimizi
elimizden başka ne gelir ki
ta içimizde duyarız gelecek günlerin geçmişini
başka ne gelir elimizden
büyük bir uzaklığa gülümseyerek
geçiştiririz
ıskaladığımız şeyleri
hem dünyanın yanı başında
Nuh’un Gemisine
Sudaydı o içindeki suda
Tehlikenin içindeki suda
Yoksa bu kadar konuşabilir miydim?
bizimki.
Zamanla gözlerimiz açıldı, dilimiz çözüldü güvenle ilerledik birbirimize.
Gittin.
Şimdi bir mevsim değil, koca bir hayat girdi
aramıza.
Biliyorum ne sen dönebilirsin artık, ne de ben kapıyı
açabilirim sana.
Şimdi biz neyiz biliyor musun?
Akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz.
Birbirine uzanamayan
Boşlukta iki yalnız yıldız gibi
Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz
Bir zaman sonra batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz
olacağız yalnızca
Kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız..
Gelip size zamandan söz ederler
Yaraları nasıl sardığından,ya da her şeye nasıl iyi geldiğinden.Zamanla ilgili bütün atasözleri gündeme gelir yeniden.Hepsini bilirsiniz zaten,bir işe yaramadığını bildiğiniz gibi.Dahası onlar da bilirler.Ama yine de güç verir bazı sözler, sözcükler,
Öyle düşünürler.
başka ne gelir elimizden
büyük bir uzaklığa gülümseyerek
geçiştiririz
ıskaladığımız şeyleri.
dalgın çalgıların unuttuğu şarkıları.
mağrur inceliklerimizden
ve geceler boyu kısık yıldızlar altında anlatılan
ihanetlerin kara bilgisinden başka.
balık denizin
nerede?
Denizim yok
Denizim yok
Ararım
her yerde
o derin yalnızlık.
Yaz bitti
Bitmayen şeyler kaldı geriye
.
Bir düşte karşılaştık bir düşte kaybolduk
Hadi birimiz uyandırsın ötekini..
.
Meyve bile dalına güvenir
Meyve kadar hükmüm yoğ imiş
.
Sen yoksun
Ben de yokum
Kutuplar kadar yalnızız ikimizde..
.
Sen gittin doksan dokuz adın kaldı kalbimde..
.
Senin göğsünde bıraktığım
En derin uykumdu
Orada kaldım..
.
Avucunda tenimin taç yaprakları
Kalbimde kalabalık yeminler
.
Bir adaya düşecek olsan hangi
Şiiri alırdın yanına hangi..
.
Oysa konuşsak ya da dokunsak birbirimize
Çekip gidecekti içinizdeki o korkunç noksanlık..
Birbirimizi yaralarından tanıdık
Dışı korsan içi iç denizlerde yaşayan çocuklardık..
.
Kimsenin kendinden başkası olmadığı o derin yalnızlık..
.
Yan yana uyur ölüm ve aşk..
.
Dokunmadan da yanındaki gövdeyi duymanın şiddetine dönüşmüştü aramızdaki çekim..
.
Bir şiir yaşatır her şeyi yaşamın anlamı solduğunda,
Ben yoluma devam ederim. Bitmemiş bir şiirin ortasında..
.
Acıyla baş etmeyi öğrendim,
Yoksa bu kadar konuşabilir miydim?
.
Yangınlarla bayındır, kentler gibiyim..
.