İçeriğe geç

Yunan Mitolojisinde Aşk Kitap Alıntıları – Turhan Yörükan

Turhan Yörükan kitaplarından Yunan Mitolojisinde Aşk kitap alıntıları sizlerle…

Yunan Mitolojisinde Aşk Kitap Alıntıları

&“&”

Sokrates ve Platon döneminde, erkek homoseksüelliğinin felsefileştirildiği görülmüş; hatta bu dönemde erkeğin erkeğe olan aşkının ideal ve üstün bir sevişme şekli olduğu ısrarla vurgulanmıştır.
Aşka, Eros’a karşı koyan, tanrıları kendine düşman eder.
Sıradan bir aşkın peşinde koşanlar, sevdiklerinin ruhlarından çok, bedenlerini sevmişlerdir.
Tanrı iyi tip kadını arılardan yaratmış olduğu halde, diğerlerini domuzdan, tilkiden, köpekten, topraktan, denizden, eşekten, gelincikten, attan ve maymundan yaratmıştır. Domuzdan yaratılmış olan kadın, çamurlar içinde yuvarlanıp duran, evi son derece dağınık ve pis olan bir kadındır; yıkanmayan, kirli elbiselerle otura otura boyuna şişmanlamakta olan bir mahluktur. Tilkiden yaratılmış olan kadın, davranışları birbirini tutmayan, iyi şeyi kötü, kötü şeyi iyi olarak gören bir kadındır. Köpekten yaratılmış olan kadın, tehdit edilmekten de, ikna edilmekten de anlamayan bir kadındır; sebepsiz yere bağırıp duran bu kadını, bir taş atıp dişlerini kırmadıkça susturmak mümkün olmamaktadır. Gelincikten yaratılmış bir kadının hayatında, sevimli veya hoş veya arzu edilir bir şey yoktur; yatakta aşk yaparken bile arsız ve saldırgandır; hırsızlık eder, komşularının rahatını kaçırır ve tanrılara sunulmuş kutsal şeylerden bile çalar. Topraktan yaratılıp erkeğe sunulmuş kadın ise gerizekalıdır, iyi ile kötüyü ayırt edemez. Onun en iyi yaptığı şey, yemek yemektir. Arıdan yaratılan kadın ise, diğer kadınlar gibi kendisi için değilde, kocası için yaptıklarıyla, çalışkanlığı ve fedakarlığı ile tasvir edilir.
Pandora, beraberinde getirdiği kutunun kapağını açınca, umut hariç, ne kadar dert varsa etrafa yayılmıştır.
Tanrıça Athena, babasının emrine uyarak, ona el işleri işlemeyi, renk renk kumaşlar dokumayı öğretmiştir. Aphrodite’de, gene Zeus’un isteği üzerine, büyülerle donatmıştır onu. İstekler ve arzularla tutuşturmuştur içini. Ancak Zeus, ona, sadece bu olumlu özellikleri vermekle yetinmemiş, yaratılmış olan bu mahlukun içine pek çok olumsuz özellik de yerleştirmek istemiştir. Hermes, bir köpek yüreği ile bir tilki huyu koymuştur onun içine; yalanı dolanı da arkadaş etmiştir ona. Üç Güzeller olarak bilinen, göze hoş olanı simgeleyen Kharit’ler ile ikna etmeyi simgeleyen Aphrodite’in yanından ayırmadığı Peitho’da altın gerdanlıklar takmışlar boynuna. Hora’lar bahar çiçekleri ile donatmışlar saçlarını. Ve bu mahluka, bütün tanrıların armağanı anlamına gelen bir ad koyarak, Pandora ismini vermişler ve insanların (erkeklerin) başına bela etmişlerdir onu.
Çamurdan yaratılmış olan ve yüzü tanrıçalara, bedeni genç kızlarınkine benzeyen bu mahluk insan sesi ve insan gücü ile de donatılmıştır.
Zeus hem Prometheus’tan hem de insanlardan (bir zamanlar, insan olarak yalnızca var oldukları düşünülen erkeklerden) kendisine yapılan hakaretin acısını feci bir şekilde çıkarmıştır. Prometheus’u Kafkas Dağlarında bir kayaya, bir sütuna zincirle bağlatmış; insanların başına da sevmeye, okşamaya doyamayacakları bir bela musallat etmiştir. Zeus, oğullarından sanatkar Tanrı Hephaistos’u yanına çağırarak, ona bir parça toprak alıp, onu su ile karıştırdıktan sonra bir kadın yaratmasını emretmiştir.
Canlılarda bulunan et ve kemik gibi taraflar, topraktan; kan ve diğer akıcı nesneler, sudan; soluk, havadan; vücudumuzda hissettiğimiz sıcaklık ise, varlığını ateşten almaktadır.
Hastalık bu unsurların ahenkli bir şekilde bir arada bulunmamasından, herhangi birinin vücutta yeterli miktarda bulunmayışından meydana gelir.
Serçeler ve sürüler halinde uçarak arabasını çeken güvercinler Aphrodite’in kutsal hayvanları olarak kabul edilmiştir. Koç, tavşan, yunus balığı, kaplumbağa, kaz ve kuğu da onun kutsal hayvanları arasında bulunmaktadır.
Gül ve mersin ağacı ile gelincik, zambak ve elma, onu temsil eden bitki ve meyveler olarak kabul edilmiştir.
Diğer ölümlü canlılar yere doğru eğilmişken, insanoğlu denen varlık, dimdik ve göğe bakacak şekilde yaratılmıştır.
Prometheus, çoğunlukla ilk kaynaklarda, insanlığın hâmisi
olarak, daha sonraki kaynaklarda ise erkek neslini yaratan tanrı olarak kabul edilmiştir. Nitekim, ApoIIodoros’a ve Ovidius’a göre, toprak ve suyu birbirine karıştırarak erkeği Prometheus yaratmıştır.
Zeus’un ilk cinsel ilişkide bulunduğu, “İnsanlığın Anası” olarak vasıflandırılan kadın ise, Phoroneus ile Nympha Teledike’nin kızı olan Niobe’dir.
Çünkü seven, özünde tanrılık olan insandır, bu bakımdan tanrılara daha yakındır.
Gökten, tanrının yaratıcı gücü, menisi olarak yağan suyun, toprağa karışmasıyla yaratılmıştır bütün canlılar.
Sıradan bir aşkın peşinde koşanlar, sevdiklerinin ruhlarından çok, bedenlerini sevmişlerdir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir