Yüksek Fırınlar Kitap Alıntıları – Fakir Baykurt

Çok alacağım var Allahımdan çooook!

Kâr tutkusu düşüncelerini tıkamış! Para tutkusu gözlerini per­delemiş! Yoksullar yaşamak için, varsıllar daha çok varsıl olup ayakta kalmak için para diyor durmadan!

Bizim edepsiz insanı­mızda ar haya nerde?

Ama insan dünyaya bir kez geliyor! Gelmişken alımını almalı, yaşamını yaşamalı değil mi?

Ben kendim anlatayım diyorum, sözcüğüm yok. Hem de kafamın içi bildiğin gibi değil, karanlık.

Yaşam bizi hesaplamadığımız uzamlara götürdü. Dünya aldıı başını aya vardı. Biz gerilerde, acılarda kaldık. Tabanımız çamura yapışık, ne kadar çırpınsak çıkamıyoruz.

Ben peygamber miyim, milletin piçine kadar bütün insanları düşüneceğim?

Zinanın boyutları eskiden de genişti ya, bugün daha geniş! Bedeni nikahlısıyla yatarken ruhu başkasıyla olan milyonlarca eş var bugün dünyada! Bunlar da birer zina değil mi? Ya­tıp kalkmanın ruhsal yanları da olduğuna göre, bedeniyle namuslu ka­lan, ruhuyla namussuz oluyorsa, bunu nasıl bileceğiz?

Uygarlık tar­lasından deveyle mi geçtin? Niçin eline sağlık, şöyle olmuş, böyle olmuş demiyorsun?

Bu eve çok insan gelir! Çok dert dinlerim ben. İnsa­nın eti yenmez, derisi giyilmez. İnsandan beklenen sevgi, saygı, insanlıktır. İnsanın acısını insan alır. Anlat istediğin gibi!

Hayırlısı neyse öyle olsun! Cenaballah hiçbirimizi bugün olduğu­muzdan daha rezil etmesin! Nerelerden indik, nerelere geldik! Aklımız­dan ışığını esirgemesin! Emro: amiiin! diye gürledi, ama duyulmadı.
Koca ibrahim bir bira açıp dikti arada.

Büyüklük adamın dilinde değil, gönlünde gizli!

Boy güzelliğine kırk günde doyulur. Huy güzelliğine kırk yılda doyulmaz

Ben kendim şeytanım ama, bizim oraların şeytanı daha şeytan!

Yaşam bizi hesaplamadığımız uzam’lara götürdü. Dünya aldı başını aya vardı. Biz gerilerde, acılarda kaldık. Tabanımız çamura yapışık, ne ka­dar çırpınsak çıkamıyoruz. Bu dünyada kimse yaralı parmağıma işemedi.
Anlat nasıl çıkarız çamurdan?

Dünya aldı başını aya vardı. Biz gerilerde, acılarda kaldık. Tabanımız çamura yapışık; ne kadar çırpınsak çıkamıyoruz.

Şimdi grev başlamış durumda mı?

Evet!

Sen burada oturacak mısın?

Biraz oturacağım.

Arkadaşların grevde ama şimdi?

Evet grevde

Peki sen ne arıyorsun burada?

Ben burada kendimi arıyorum.

Kendini burada mı yitirdin?

Bilmiyorum nerede yitirdim ama arıyorum.

Yitirdiğin yerde arasan daha iyi olmaz mı?

İyi olur ama nerede yitirdiğimi bilmiyorum.

Eskiden padişah varmış. Yeniler daha padişah! Bizim köyün muhtarı var kral! Allah uyuz versin tırnak vermesin!..

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Boyda hüner olsa , Çamda hıyar biter.

Kitap düşse okunacak kadar duru bir su.

Pederin peder olacağına, kaderin kader olsun demiş eski aklı erik atalar!

Bir denizin iki ucunda birbirinden yoksul iki halkız biz.

Eskiden padişah varmış. Yeniler daha padişah! Bizim köyün muhtarı var kral! Allah uyuz versin tırnak vermesin!..