İçeriğe geç

Yitik Kalpler İstasyonu Kitap Alıntıları – Kristin Hannah

Kristin Hannah kitaplarından Yitik Kalpler İstasyonu kitap alıntıları sizlerle…

Yitik Kalpler İstasyonu Kitap Alıntıları

&“&”

Kalbimde bir kıpırtı hissettim. Sanki bahçeden çok güzel bir kelebek bulmuşsun da üç saniye için de uçup gideceğini biliyormuş gibi…
Bazen en iyi sırlar, asla anlatılmayanlardır, diye düşündüm.
Bu dünya seni çiğ çiğ yer!
Aşıklar buluştuğunda yolculuklar biter.
Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur
“Aşıklar buluştuğunda yolculuklar biter.”
Hayal kurmak güzel bir şey ama onları gerçekleştirmek için çalışman gerek.
“Dünya acı üstüne kurulmuştur ve biz de bu dünyada doğduğumuzdan daima acı çekiyoruz.Savaşlar,kin, nefret ve fikir ayrılığı yüzünden birbirimizi öldürüyoruz , oysa ki hepimizin ruhu aynı maddeden yapılmış.”
Susan’ın dergisine göre bir kadın asla çok konuşkan olmamalıydı.
Hayal kurmak güzel bir şey ama onları gerçekleştirmek için çalışman gerek.
O sırada farkettim ki onu diğer insanlardan ayıran şey mutlu olmasıydı. Tamamen mutlu olan kimseyi tanımıyordum."
Keder ve gözden düşmek, bir kadını öldürebilirdi…"
bir yerlerde bir keman çalmaya başladı, ağır ve hüzünlü bir melodiydi fakat çocuk ağlaması gibi duvarlara çarpıp sekmedi, bir mezar taşının kenarlarını kaplayan yosun gibi istasyonun girintilerinde birikip yığıldı…"
Kalbimde bir kıpırtı hissettim. Sanki bahçende çok güzel bir kelebek bulmuşsun da üç saniye içinde uçup gideceğini biliyormuş gibi."
…sesi bir kapıyı çarparcasına sertti.
Bazen en iyi sırlar, asla anlatılmayanlardır.
Hayal kurmak güzel bir şey ama onları gerçekleştirmek için çalışman gerek.
Sonlar acıtır ama bizlere yeni başlangıçlar verirler.
Hepimiz kendimizi bir başkasından daha iyi olduğumuza inandırmak zorundayız.
Keşke o kadar cesur olabilsem.
Öylesin, sadece bilmiyorsun.
Yolumuzda, karşılaştığımız herkeste, her şeyde rol alıyorduk. Belki de hayatı bu kadar zengin, dolu yapan şey buydu. İyi de olsa kötü de olsa seçtiğimiz yolları gösteren işaretlenmiş bir harita…
“Çünkü ben gökkuşağının sonunda bir çömlek altın olduğuna inanıyorum.
Sanki yaşaman gerektiğine inandığın bir hayat olduğuna inanıyorsun. Ama bir yandan da yaşamayı delice istediğin bir hayat var…
Kayıpların dünyasında yaşıyorduk.
Fakat ne kadar çok denersek deneyelim zamanın etrafına çit çekemiyorduk.
Kalbimde bir kıpırtı hissettim. Sanki bahçende çok güzel bir kelebek bulmuşsun da üç saniye içinde uçup gideceğini biliyormuşsun gibi.
Biriyle beraber büyümenin onu gerçekten tanımanı sağlayacağını düşünürsün.
Sen ve ben aynı yıldızların altında, aynı düşü paylaştık.
Birbirlerine çok geç kalmadıklarını umarak uzun süre az önce oldukları yerdeki boşluğa bakakaldım
…Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur."
Kalplerimize daha sık danışsaydık hiç bu şekilde olmazdı.
…sesi bir kapıyı çarparcasına sertti.
Dünyanın geri kalanından yalıtılmış, yalnızlaştırılmıştım. Ve olabileceğimi hiçbir zaman bilmediğim insandan uzaklaştırılmıştım.
Âşıklar buluştuğunda yolculuklar biter."
Shakespeare
Ama öğrendik ki değişim ardımızda bıraktıklarımızdan fazlasıymış, değişim bir araya getirmek iş, yeniliğin ve olasılıkların hasadıymış.
Geçmişi düşünme Will. Yapma. Boynuna bağlı bir taşla yüzmeye benziyor. Seni o kadar derine çekiyor ki yüzeye çıkamıyorsun.
Er ya da geç nasıl olduğunu hatırlamadığın yaraların izleriyle karşılaşırdın.
Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur.
Fakat ne kadar çok denersek deneyelim zamanın etrafına çit çekemiyorduk.
Hepimiz yalnızız."
İnsanın bir amacının olması güzel bir şey olmalı."
Belki de inanmayışım bir tür kendimi koruma yöntemidir. "
Kederi, bir defa açılınca kolayca kapanmayan bir musluktu.
Araya mesafe koyma, inkâr etme çabasıydı.
Sonlar acıtır," dedi. "Ama bizlere yeni başlangıçlar verirler."
Lütfen bunu unutma, hayatlarının bizi nereye götürürse götürsün kalbimde hep yerin olacak.
Seni hep seven.
Acı hala yerinde duruyordu, nasıl kaybolabilirdi ki?
Fakat en sonunda seçimleri yapanın biz değil Tanrı olduğunu öğrendik.
Bir adaletsizlik ikinciyi haklı çıkarmazdı.
Herkesin iyileşme hızı farklıdır.
Onu yanlış anlamıştım. Ona bakmam ve onu sevmesen bahsettiğini sanmıştım, hayatımdan ona bakmak için vazgeçmemiş ve her an istekleri ve hevesleri için hazır olsa beklememiz istediğini anlamamıştım.
İnsan bir alanda eksik kalınca diğer alanları güçleniyor.
İnsanın gerçek doğasını örtbas etmeye yarayan bazı numaralar vardı.
Bir ömür önce, bir dünya önceydi…
Çoğu savaş dönemi kurgusunda kadınlar unutulur ama aslında onların savaşlardaki katkısı etkileyicidir. Dünya savaştayken ve erkekler gitmişken askerlere dönebilecekleri güvenli bir yer veren ve hayatı devam ettiren kadınlardı."
Yolumuzda, karşılaştığımız herkeste, her şeyde rol alıyorduk. Belki de hayatı bu kadar zengin, dolu yapan şey buydu. İyi de olsa kötü de olsa seçtiğimiz yolları gösteren işaretlenmiş bir harita.
Her yerde kendimi görüyordum. Kaçamak bir bakışta, huzursuz bir hamilelikte, başı öne eğik gözlerde, en basit insani dokunuştaki irkilmede. Vücut, öncesinde çok acı çektiyse daha fazlasını beklemeden edemiyordu.
Biz kadınlar güçlüyüz. En kötüsünü yaşayıp yine de hayatımıza devam edebiliyoruz.
Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur.
Onun kalbi kırıktı ve bu,vücudundaki her bir kemiği kırmaktan daha kötüydü çünkü kalpteki bir hasarı gidermek için alçı süremezdin ya da bir kol askısı alıp takamazdın .
Stili ne olursa olsun, bütün saatler insana çabuk olması, hareket etmesi gerektiğini hissettiriyordu…
Bu alet tek kelime sarf etmeden hem kederi anlatabiliyor hem neşenin şarkısını söyleyebiliyordu.
Kendini benimle paylaşmak için değil,beni sadece kendine saklamak için bana sarılmak isterdi.
Ben asla kendi hapishanemden çıkamayacağım .
Kayıpların dünyasında yaşıyorduk.
Güller,kocam gibiydiler,sevimli ve düzgün ama dikkatli bakınca dikenli ve tehlikeli.
Bu kadar yumuşak olma, oğlum, bu dünya seni çiğ çiğ yer!
“Geçmişi düşünme. Yapma. Boynuna bağlı bir taşla yüzmeye benziyor. Seni o kadar derine çekiyor ki yüzeye çıka­mıyorsun.”
Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur.
En iyi sırlar, asla anlatılmayanlardır.
Geçmişe bakmakla çok meşgulsen geleceğe yürümek çok zordur.
Aşıklar buluştuğunda yolculuklar biter.
Ona öğretilenlere göre, en zorlu görevden başlamak en iyisiydi. Fakat artık her şey netleşmişti: Birini diğerinden üst kademeye koymak gülünçtü. İki yüzleşme de onu eşit derecede korkutuyordu.
Attığım son bakış hikayenin sonu ve bir yenisinin başlangıcıydı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir