İçeriğe geç

Yeşilin Kızı Anne – Adanın Kızı Kitap Alıntıları – L. M. Montgomery

L. M. Montgomery kitaplarından Yeşilin Kızı Anne – Adanın Kızı kitap alıntıları sizlerle…

Yeşilin Kızı Anne – Adanın Kızı Kitap Alıntıları

Gece üzüntüden ağlasan da sabah sana neşe ve umut getirecektir.
Büyümenin sonuçlarına katlanman gerekiyor Paul. Artık o peri diyarını arkanda bırakmalısın.
İnsanın ruhunda romatizma olursa, gidip tabutunu seçmesi gerekir.
Onu en çok uyurken seviyorum ama uyanıkken daha da çok seviyorum.
Kendimi sanki bir kitabı açmış ve içinde dünden kalan tatlı, sevgi dolu kurumuş güller bulmuş gibi hissediyorum.
Her şeye çok zam geliyor, diye iç çekti Stella.
Boş ver, çok şükür hava ve yaşamak hala bedava dedi Jamesina teyze.
Gülmek de öyle, diye ekledi Anne.
Henüz gülmeye vergi konmadı yoksa hiçbirimiz rahat rahat gülemezdik.
Hayatla ilgili dersler üniversitede öğrenilmiyor, Hayat her yerde İnsanı kendi derslerini öğretiyor..
Tanrılar yok etmek istediklerini kasaba öğretmeni yapıyor olmalı.
Gilbert kızı kendine çekti ve öptü. Sonra aşk tahtında oturan kral ve kraliçe misali, şimdiye dek açan en tatlı çiçeklerle bezeli patika yoldan ve rüzgarın anılarla umutları tepelerden taşıyarak estiği günbatımında eve birlikte yürüdüler.
Sen bana beni asla sevemeyeceğini söyledikten sonra artık hiçbir şey umrumda değildi,Anne. Benim için başka kimse yoktu. Senin dışında başka hiç kimse de olamazdı. O gün okulda yazı tahtanı kafamda kırdığından beri, seni seviyorum.
Ah, gerçek hayatta her şey çok karışık, Anne. Hiçbir şey romanlardaki gibi yolunda gitmiyor.
İnsanlar ölür , soluncalar onları yerdi ama hiç kimse aşkından ölmezdi.
Oysa Anne’in gözü Roy’u değil, salonun diğer ucunda Christine Stuart olduğunu düşündüğü kızla sohbet eden Gilbert Blythe’ı görüyordu.
Bence dünyada gerçekten çok kötü adamlar var ama onları bulmak için uzun bir yolculuk yapman gerek Bayan Lynde hepimizin kötü olduğuna inanıyor. Fakat pek çoğumuzun içinde az da olsa bir dürüstlük var. Yazmaya devam et,Anne.
İlkbaharda her şey yenilenir, dedi Anne. İlkbaharın kendisi de yenidir zaten. Hiçbir ilkbahar bir öncekine benzemez. Her ilkbaharın kendine özgü tatlı bir yanı vardır.
Oysa neşeli ruhların aslında içlerinde en derin hüzünleri sakladıklarını bilmiyordu.
Ben hiç kimseyi sevemem. İçimde yok. Hem zaten bunu istemem de. Bence âşık olmak insanı tam bir köle hâline getiriyor. O zaman karşınızdaki adama sizi incitmesi için güç veriyorsunuz.
bir türlü aklımı toparlayamadım. Zaten hiçbir konuda kendi kendime karar veremem, kararsiz bir insanım. Tam bir şey yapmaya karar verdiğim an içimden bir ses, ‘böyle yapsan daha iyi olur’ der.
oysa çok neşeli ruhların aslında içlerinde en derin hüzünleri sakladıklarını bilmiyordu.
Ben Dora düştü diye ağlamıyorum, dedi Anne’in vaazını kısa kesmek için araya girmek zorunda kalan çocuk. Orada olup düşüşünü göremediğim için ağlıyorum. Eğlenceli anları sürekli kaçırıp duruyorum.
Hiç kimsenin hayatının bir parça zorluk ve keder olmadan düzgün bir şekilde gelişip tamamlanmayacağından eminim Sanırım ancak bunu kabullendiğimizde huzurlu olabiliriz.
Uzak diyarların büyülü gezegenleri ne kadar çekici gelirse gelsin yuva dedikleri yeri en güzel, en muhteşem yer olarak gören insanlar gibi Anne de sevgi dolu ve büyülenmiş gözlerle çevreyi seyretti. Burası onun için her zaman dünyadaki en güzel yer olacaktı.
Adım adım ilerleyince karşımıza beklenmedik şeyler de çıkmaz. Gerçi ben beklenmedik şeylerin hayatın tuzu biberi olduğuna inanırım.
Her şey ya değişiyor ya da değişecek.
Bence aşık olmak insanı tam bir köle yapar ve bir adama seni incitmesi için çok büyük bir güç verir.
Bazen ruhumun usul usul hüzne bulandığını hissediyorum.
Güzel olduğuma inanabildiğimde kendimi çok daha rahat hissediyorum.
Bir şeyi yapmaya karar verir vermez, başka bir yolun doğru olduğunu tüm iliklerimde hissetmeye başlıyorum.
Hiçbir şey hakkında asla kendim karar veremem, her zaman kararsızlık çekerim.
O da kendini çok yalnız hissediyordu.
Kısa bir süre sonra bu atmosfere uyum sağlayıp alışacağız ve her şey yoluna girecek.
Hiç şüphe yok ki kendini önemsiz hissetmek çok korkunç!
Hayatta geç keşfedilen tüm değerli şeyler, onları arayanlardan gelir. Çünkü aşk, kaderin cilvelerinin bir sonucudur ve gizlenmeye değer şeyleri açığa çıkarır.
-Tennyson
Büyülü bir sessizlik kaplarken tepesini dağların, Döküldü tüm korkular
Rüzgarla dökülen iğneleri gibi çam ağaçlarının
Yeni deneyimler insanın ufkunu genişletir.
O gün okulda yazı tahtanı kafamda kırdığından beri seni seviyorum.
Gözyaşları belki bir gece akar ama sabahla sevinç doğar.
Sanırım, dedi Anne yavaşça, Her ufak engele bir şaka, her büyük engele de ilerideki zaferin habercisi olarak bakmayı öğrendim.
Asla kurala uymayan pek çok şey vardır,
Asla üniversitede öğrenilemeyecek pek çok bilgi.
Öğrenilemez pek çok şey de
Okullarda.
Dilden veya kalemden dökülen bütün hüzünlü sözcükler içinde başka türlü olabilirdi en hüzünlüleridir.
Ah, biliyorum ama bilmekle hissetmek çok farklı şeyler..
Görünmeyen ve ebedi olan hayali şeyler, görünüp sonradan kaybolan gerçek şeylerden çok daha güzeldi.
Diana, sence büyümek çocukken düşündüğümüz kadar güzel bir şey miymiş?
.
.
.
Bazen büyümüş olmak beni korkutuyor, öyle hissettiğimde yeniden küçük bir kız olmak için her şeyi verirdim diye düşünüyorum.
Her şey ya değişiyor, ya da değişecek
Dünyevi olanın ihtişamı ne kadar da çabuk sönüyor
Gece üzüntüden ağlasan da sabah sana neşe ve umut getirecektir.
Bilginin gücü yanında her şey ufaktır.
sanki soluk sonbahar,saçlarının üzerine şişli bir duvak atmıştı ve kışa yaraşır damadını bekliyordu.
Bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.
Ah, eski güzel günlerdeki gibi seven yürekler
Artık modası geçmiş güller gibiler,
Gece üzüntüden ağlasan da sabah sana neşe ve umut getirecektir.
Bu basit hayatın içinde yuvarlanıp giderken çevremizdeki küçük şeyleri fark edemiyoruz.
Hayat, her yerde insana kendi derslerini öğretiyor.
‘Espri anlayışı, varoluş ziyafetine tat veren bir çeşnidir. Hatalarınıza gülün ama onlardan ders alın, sorunlarınızla dalga geçin ama onlar sayesinde güçlenin, karşınıza çıkan zorluklarla alay edin ama onların üstesinden gelin.’ Bu öğrenmeye değer bir şey değil mi, Jimsie Teyze?
Hissetmek, bilmekten çok farklı..
Anne bu hayallerinde gerçek dünyadakinden daha zengindi,çünkü görünen şeyler geçip gider ama görünmeyen şeyler ebedidir.
Dünyam paramparça oldu ve benim onu düzeltmem lazım.
Anne bu hayallerinde gerçek dünyadakinden daha zengindi, çünkü görünen şeyler geçip gider ama görünmeyen şeyler ebedidir.
Hayatın boyunca kendini yapmak istemediğin şeyleri yaparken bulacaksın.
Ah, neden erkekler mantıklı olamıyorlar?
Bazen büyümenin beni sadece korkuttuğunuve tekrar küçük bir kız olmak için her şeyi verebileceğimi hissediyorum.
Büyümek, çocukken hayalini kurduğumuz kadar güzel bir şey mi?
İçimde hiçbir şeyin artık eskisi gibi olamayacağına dair bir his var.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir