İçeriğe geç

Yazarın Yalnızlık Burcu Kitap Alıntıları – Semih Gümüş

Semih Gümüş kitaplarından Yazarın Yalnızlık Burcu kitap alıntıları sizlerle…

Yazarın Yalnızlık Burcu Kitap Alıntıları

Gevezeliğe, kendini açıklamaya gönül indirmeyen insandır yazar. Öteki insanlara bu yüzden benzemediği söylenir.
Bütün romanlarında insanın insanla, toplumla, doğayla, güçlü olanla savaşımını anlatır Yaşar Kemal. Birbirlerinden bambaşka serüvenlere açılsalar da, hep insandan çıkıp insana dönen; insanın eğilmeyen, yok edilemeyen, haklılığıyla arınan özünü dışa vurma kaygısıyla yaratılmıştır romanları.
Çehov, geçmişe dönüp bakınca insana umut veren yazar imgesiyle de hiç yıpranmadan, oturma odamızın karşı duvarındaki konsola dayanmış, şaşırtıcı biçimde karşımızda duruyor.
Her şeyden uzak durup ortalama beğenilerden kaçmanın, böylece kalabalıklarca umursanmamaktan hoşnut durmanın soyluluğunu anlatmak kolay değil. Yalnızca okuyarak, yazarak, iç sesiyle konuşarak, gözleyerek, dinleyerek yaşamayı anlamak.
İnsanoğlunun kurguladığı yokülkelerin özneleri arasında yer alan ada gerçekleşmemiş özlemlerin karşılığı gibi büyür. Düşleri, ya kaçıp sığınılacak bir yer olarak doldurur ya da yaşam boyu kurgulanan düşlerin gerçekleştirilebileceği bir yer.
Bugünün okuru, iyi edebiyatı görmezden gelip birkaç çakımlık yıldızların pompalanmasına yaptığı katkıyla, yaşadığımız yozlaşmanın sorumluları arasındadır.
İnsanoğlu yazdıklarını yayımlamadan edemiyor: çünkü uzun süre susan, boğulur.
Borges, ”Ortaçağ ne güzel çağdı, çünkü çok az kitapları vardı, ” demiş. Anlamına gerçekten erenler için güzel söz: Kitaplar çoğaldıkça edebiyat da sıradanlaşıp bozuluyor mu?
”Bir klasiğin okunması yetmez. Klasik, bir kültürün, toplumun bilinci ve bilinçaltıdır. Onun kendisini yaratan koşullarla birlikte irdelenmesi, tanımlanması gerekir. ”
”Kurbağa kendi bataklığından çıkmamışken ben ona nasıl denizden söz edebilirim? Kendi yöresinde kalan yaz kuşuna buzdan nasıl söz edebilirim? Bilge kendi öğretisinin tutsağıysa eğer, ona nasıl yaşamdan söz edebilirim ki? ”
Çehov, geçmişe dönüp bakınca insana umut veren yazar imgesiyle de hiç yıpranmadan, oturma odamızın karşı duvarındaki konsola dayanmış, şaşırtıcı biçimde karşımızda duruyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir