İçeriğe geç

Yağmur’un Gözyaşları Kitap Alıntıları – Uğur Gökbulut

Uğur Gökbulut kitaplarından Yağmur’un Gözyaşları kitap alıntıları sizlerle…

Yağmur’un Gözyaşları Kitap Alıntıları

Ben hüznümü onun üstüne giderek, ondan kaçarak değil ; onunla birlikte yaşayarak, onu unutmaya çalışarak değil ;ve her fırsatta hatırlamaya çalışarak yenmeye çalışıyorum. Çünkü o zaman içime atmamış oluyorum. O zaman üstünü kapatmamış oluyorum. Zaten unutulması mümkün değil.
Yoruldum artık anne! diyerek ağlamayı ne çok isterdim. Ama sen yine de beni iyi bil anne
Anlatmak istiyorsun içindekileri. Çünkü hüzünler de yer altındaki pınarlar gibidir. Mutlaka gün ışığına kavuşmak isterler.
Kimse hakkında asla peşin hükümlü olunmaması gerektiğidir. Çünkü zamanın o sihirli değneği ve hayatın o sert kırbacı insanların yüreğine değince sevgin nefrete, nefretin de sevgiye dönüşüyor bir anda.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın.
Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz.
Kimi mecburiyetimdir, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm, kimi ömrüme zülüm.
Kimileri sabrım, sanki imtihanım.
Sevgi, öfkeden bile daha güçlü bir duyguydu. Öfke bir yere kadar kontrol edilebilirti ama sevginin kontrolü olmazdı.
İnsanları konuşarak değil ancak yaşayarak anlarsın ; sözleriyle değil davranışlarıyla tanırsın.
Bazı insanları tanımadan bazı insanların da tanıyarak sevileceğini düşünüyordu
Tanıyarak sevdiğin insanlardan kopamayacağını, ilkinde sevginin tanıdıkça azalabileceğini ama ikincisinde karşındaki insana her güzel davranışıyla ve her güzel sözüyle daha da bağlanabileceğini söylüyordu.
Ben hüznümü onun üstüne giderek, ondan kaçarak değil ; onunla birlikte yaşayarak, onu unutmaya çalışarak değil ;ve her fırsatta hatırlamaya çalışarak yenmeye çalışıyorum. Çünkü o zaman içime atmamış oluyorum. O zaman üstünü kapatmamış oluyorum. Zaten unutulması mümkün değil.
Şu hayatta hangi rolü üstlenirsek üstlenelim, adımız her ne olursa olsun, sevdiklerini kaybetmenin hüznü değişmiyor.
İnsan doğası gereği toprağa hep yakın olmalı. Ayakları kadar, gözleri de değmeli toprağa. Topraktan ne kadar uzaklaşırsan bir o kadar ruhun daralır. Çünkü insanın içindeki ruh, hep geldiği yeri özler. Hep onu görmek ister.
… Herkes mutlaka bir şeylerin bedelini ödüyor. Bazen seçimlerinin, bazen vazgeçtiklerinin.
Üç günlük dünya bu yahu.
Birini çektiklerine say, birini sevdiklerine ve birini de beklediklerine. Çektiklerine “imtihan”de, sevdiklerine “şükür” beklediklerine de “ya nasip” de gitsin.
Kitaplar ilaçlar kadar etkili…
Çünkü sevmek kadar değerliydi sevildiğini bilmek. Çünkü mutlu olmak kadar güzeldi, birilerini mutlu etmek. Çünkü gülmek kadar güzeldi, sevdiklerinin gülümsemesine neden olmak.
Hayatta hiç kimse kendisi için yaşamaz
Herkes sevdikleri için yaşar.
Sevmek, sevilmek, merak edilmek, özlemek ne güzel şeyler.
Çünkü ancak yaşadıkça anlayacaksın. İyi olanların kazandığı bir yer değil adına dünya dedikleri bu yer.
Ben suskun değilim, sevdiklerim bana sağır.
Kimine uzağımdır ben,
kimine çok yakın..
Kimine içim ısınmaz,
kimi içime sığmaz..
Kimi mecburiyetimdir,
kimi servetim..
Kimi gülen yüzüm,
kimi ömrüme zulüm..
Kimileri canım, sol yanım,
kimileri sabrım, sanki imtihanım..
Artık böyle oldum ben.
Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Üç günlük dünya bu yahu.
Birini çektiklerine say, birini sevdiklerine ve birini de beklediklerine.
Çektiklerine imtihan de, sevdiklerine şükür , beklediklerine de ya nasip de gitsin.
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye tek başına sahiplendiğin acılar vardır
Çünkü sevmek kadar değerliydi sevildiğini bilmek.
Ben suskun değilim, sevdiklerim bana sağır.
Ben dupduru bir gökyüzünü sevmem. Bulutları da arar gözlerim gece bulutlu gökyüzünü de sevmem. Yıldızları ararım, ayı ararım. Siyahı beyazla severim, suyu yeşil ağaçlarla, yolu virajlarla, toprağı da yağmurla.
Ama şunu unutma ki ; direneceksin, direndikçe acı çekeceksin. Yani değişen bir şey olmayacak hayatında, annenin dediği gibi, işte böyle büyüyeceksin.
Herkes mutluydu sanki şu koca dünya da , sadece kendisi mutluluk oyunu oynuyordu. Koca dünya yıkılmıştı da , sanki sadece kendisi enkazın altında kalmıştı.
Çünkü sevmek kadar değerliydi sevildiğini bilmek.Çünkü mutlu olmak kadar güzeldi , birilerini mutlu etmek.Çünkü gülmek kadar güzeldi , sevdiklerinin gülümsemesine neden olmak.
Sen ağladığıma bakma.Ben bir şekilde alışırım.Sen yeter ki mutlu ol.
Ben suskun değilim, sevdiklerim bana sağır.
Bazen içinin acılarını en iyi sevdiklerinin gülümsemesi kapatır.
Artık böyle oldum ben. Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Sevmek, sevilmek, merak edilmek, özlenmek ne güzel şeyler.
Sana anlatmadığım, anlatamadığım şeyler de var anne.
Çünkü yaşadıkça anlayacaksın. İyi olanların kazandığı bir yer değil adına dünya dedikleri bu yer.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın. Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz. Kimi mecburiyetimdir, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm, kimi ömrüme zulüm.
Kimileri sabrım, sanki imtihanım.
Üç günlük dünya bu yahu.
Birini çektiklerine say, birini sevdiklerine ve birini de beklediklerine.
Çektiklerine imtihan de, sevdiklerine şükür , beklediklerine de ya nasip de gitsin.
Artık böyle oldum ben.
Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Soran olursa insanlardan soğudu.
Artık kendi dünyasında yaşıyor dersiniz.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın.
Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz.
Kimi mecburiyetimiz, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm , kimi ömrüme zulüm.
Kimileri sabrım , sanki imtihanım.
Artık böyle oldum ben Biraz güvensiz,biraz hissiz ve çok şeye karşı isteksiz
Hayali kurulmayan hiçbir düşünce gerçek olamaz.
Üç günlük dünya bu yahu. Birini çektiklerine say, birini sevdiklerine ve birini de beklediklerine. Çektiklerine “imtihan” de, sevdiklerine “şükür”, beklediklerine de “ya nasip” de gitsin .
Mademki dünya bu kadar; mutluluk kursakta, hayaller içinde kalıyor, buna da alışabilmelisin.
Çünkü sevmek kadar değerliydi sevildiğini bilmek. Çünkü mutlu olmak kadar güzeldi, birini mutlu etmek. Çünkü gülmek kadar güzeldi, sevdiklerinin gülümsemesine neden olmak.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın.
Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz.
Kimi mecburiyetimiz, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm , kimi ömrüme zulüm.
Kimileri sabrım , sanki imtihanım.
Bazen içinin acılarını en iyi sevdiklerinin gülümsemesi kapatır.
Artık böyle oldum ben. Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Çünkü ancak yaşadıkça anlayacaksın, iyi olanların kazandığı bir yer değil adına dünya dedikleri bu yer.
Artık böyle oldum ben.Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Bazen içinin acılarını en iyi sevdiklerinin gülümsemesi kapatır.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın.
Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz.
Kimi mecburiyetimdir, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm, kimi ömrüme zulüm.
Kimileri sabrım, sanki imtihanım.
Ve anladım ki, birçok insan sesini dışa
duyurmadığı için kendi içine ağlarmış.
Sevdiklerini üzmemek için güler, ruhları ölse bile onlar için yaşarmış.
Ben suskun değilim, sevdiklerim bana sağır.
Üç günlük dünya bu yahu.
Birini çektiklerine say, birini sevdiklerine ve birini de beklediklerine.
Çektiklerine imtihan de, sevdiklerine şükür , beklediklerine de ya nasip de gitsin.
Bazen içinin acılarını en iyi sevdiklerinin gülümsemesi kapatır.
Artık böyle oldum ben.
Biraz güvensiz,biraz hissiz,biraz kimsesiz ve çok şeye karşı da isteksiz.
Tahammül seviyem yerlere düştü,insanlardan soğudum.
Kendi derdim yeterken hayatımı daha zor hale getiren kimseyi istemiyorum
Soran olursa, insanlardan soğudu. Artık kendi iç dünyasında yaşıyor dersiniz.
Ben toparlanmanın yolunu nasıl olsa bir şekilde bulurum.
Oysa uzanıp dizlerine Yoruldum artık anne! diyerek ağlamayı ne de çok isterdim.
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye
tek başına sahiplendiğin acılar vardır
Artık böyle oldum ben, Biraz güvensiz, Biraz hissiz, Biraz kimsesiz Ama çokça sessiz, Tepkisiz ve çok şeye karşı isteksiz.
“Ben suskun değilim, sevdiklerim bana sağır.”
Şu hayatta hangi rolü üstlenirsek üstlenelim, adımız her ne olursa olsun, sevdiklerini kaybetmenin hüznü değişmiyor..
Önce varlığına alışması ve sonra sana güvenmesi gerekir.
Benim kanatlarim sensin kizim
Artık böyle oldum ben.
Biraz güvensiz, biraz hissiz, biraz kimsesiz ve çok şeye de isteksiz.
Sırf sevdiklerin üzülmesin diye tek başına sahiplendiğin acılar vardır.
Artık böyle oldum ben, Biraz güvensiz, Biraz hissiz, Biraz kimsesiz Ama çokça sessiz, Tepkisiz ve çok şeye karşı isteksiz.
.
İnsanları konuşarak değil ancak yaşayarak anlarsın;
Sözleriyle değil davranışlarıyla tanırsın.
.
Kimine uzağımdır ben, kimine çok yakın.
Kimine içim ısınmaz, kimi içime sığmaz.
Kimi mecburiyetimiz, kimi servetim.
Kimi gülen yüzüm , kimi ömrüme zulüm.
Kimileri sabrım , sanki imtihanım.
.
İnsanları konuşarak değil ancak yaşayarak anlarsın; sözleriyle değil davranışlarıyla tanırsın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir