Efsane bir kitap alıntılarını daha sizin için hazırladık. Uçurtma Avcısı Kitap Alıntıları sizlerle.
Uçurtma Avcısı Kitap Alıntıları
Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.
Mutlu son diye bir şey var mı?
Senin bu kadar mutlu olmana ancak senden birşey almaya hazırlandıklarında izin verirler.
Çocuklar boyama kitabı değildir onları istediğin renge boyayamazsın.
…ama zaman çok aç gözlü bir şey bazen, bütün ayrıntıları çalıp kendine saklıyor.
Canım gülmek istiyor. Ama gülmek de canımı yakıyor.
Masanın üzerindeki bir levha da şöyle yazıyordu:
YAŞAM BİR TRENDİR, ATLA.
YAŞAM BİR TRENDİR, ATLA.
Odamda tek başıma olmayı diledim; kitaplarımla baş başa, bu insanlardan uzakta.
Özü sözü doğru olanların ortak yönü de budur:
Karşısındaki kişinin de içten konuştuğunu sanırlar.
Karşısındaki kişinin de içten konuştuğunu sanırlar.
Oğulları her gece diskolarda, et peşinde. Kız arkadaşlarını gebe bırakır, evlilik dışı çocuk sahibi olurlar ama kimse ağzını açıp bir şey söylemez. Eh, delikanlılar eğleniyor işte! Ben tek bir hata yaparım ve ansınız herkes nang, namus diye cıyaklamaya başlar; ömrümün sonuna kadar da başıma kakar!
Şöyle dedi: ‘Çok korkuyorum.’
‘Neden,’ diye sordum.
“Öyle mutluyum ki, Doktor Resul. Böylesine büyük, müthiş bir mutluluk, insanı korkutuyor.”
Yine nedenini sordum, şöyle dedi:
‘Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.’
‘Neden,’ diye sordum.
“Öyle mutluyum ki, Doktor Resul. Böylesine büyük, müthiş bir mutluluk, insanı korkutuyor.”
Yine nedenini sordum, şöyle dedi:
‘Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.’
Yeniden iyi biri olmak mümkündür.
Aşkın en pürüzsüz göründüğü an, dertler bastırıverdi!
Buradaki en bol şey, çocukluğunu yitirmiş çocuklar.
Biliyor musun, bazen dünyanın en ben-merkezci insanı oluyorsun…
Yoksa bağışlanmak böyle mi tomurcuklanıyordu? Gürültülü patırtılı bir veda töreniyle değil de, eşyalarını sessizce toplayıp bir gece yarısı, habersizce sıvışarak mı?
Çocuklara sözler vermek çok tehlikeli bir şeydir.
Belki haksızlık ama, bazen birkaç günde, hatta tek bir günde olanlar bütün bir ömrün akışını değiştirebiliyor, Emir.
Sonradan bulduğun bir şeyi yitirmek, her zaman daha zordur.
Ama zaman çok açgözlü bir şey – bazen, bütün ayrıntıları çalıp kendine saklıyor.
Yaşamımdan önce çok iyilikle karşılaşmıştım ki. Ve mutlulukla. Bunları hak edip etmedigimi merak ediyordum.
Pişmanlık nedir, çok iyi biliyordum.
Bir insanı geçmişinden dolayı eleştirmek bana mı düşmüştü?
Yaralar iyileşirdi. Lekelenen adlar, hayır.
İpeksi bir sessizliğe büründük, Bir hayat, mahcup ve duru. Rabbim gülleri ve sessiz harfleri koru.
Sonuçta mutlaka dünya kazanır. Düzen böyle.
Vicdanı olmayan, iyiliği bilmeyen bir insan acı çekemez.
Bir insanı öldürdüğün zaman, bir yaşamı çalmış olursun,” dedi Baba. “Karısının elinden bir kocayı, çocuklarından bir babayı almış olursun. Yalan söylediğinde, birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın. Hile yaptığın, birini aldattığın zaman doğruluğu, haklılığı çalmış olursun. Anlıyor musun?
Suskunluk huzur içeriyor. Sakinlik, dinginlik. Yașam düğmesinin sesini kısmak gibi.
Ne biçim ülke bu? Kimse kimseye güvenmiyor…
Savaş onuru ortadan kaldırmaz. Tam tersine, barış zamanından çok daha fazla onur gerektirir.