Tuncel Kurtiz Kitap Alıntıları – Bilgin Baloğlu

Yalnızlığına iyi bak ve çok iyi sahip çık,kaç kişinin emeği var onda.

Herşey için sağol dayı

Dön bak arkana yeğen. Gitmez” dediğin kaç kişi yanında?

Bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin

Ağlaya ağlaya geldiğin dünyada, güle oynaya yaşayacağını mı sandın yeğen…

Sana nasıl kırıldığımı anlatsam, benden nasıl özür dileyeceğini bilemezsin.

Oysa herkes öldürür sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez..

Şimdi herkes sevdiğinin ona gelmesini bekliyor Herkes mutluluğu kendi hakkı biliyor Herkes onca acının sonunda karşılığını istiyor Peki bu hikayede kim sonunda mutlu olmayı hak ediyor…

Oysa şimdi..
Çorak gönüllere ekilir oldu sevdalar seher vakitlerinde.
Meşru sevdalardan gayri meşru günahlar doğdu kundaklara, günahkar gecelerden
..
Beni herkes sevdaya asi sanır,
Oysa aşk beni nerede görse tanır..

Şimdi herkes sevdiğinin ona gelmesini bekliyor
Herkes mutluluğu kendi hakkı biliyor
Herkes onca acının sonunda karşılığını istiyor
Peki bu hikayede kim sonunda mutlu olmayı hak ediyor…

Her yerde hatıran var
Her şey seninle doğru
Her şeyde senin ismin
Bu yol aşkımın yolu.

Şimdi herkes sevdiğinin ona gelmesini bekliyor.Herkes mutluluğu kendi hakkı biliyor. Herkes onca acının sonunda karşılığını istiyor. Peki bu hikayede kim sonunda mutlu olmayı hak ediyor…

Hasret tanır, zulüm tanır, ölüm tanır yüzüm yüzünden utanır…

“Meşru sevdalardan,
Gayrı meşru acılar doğuyor kundaklara,
Günahkar gecelerden..”

Acılar var içimizde acılarla büyüyoruz

Oysa herkes öldürür sevdiğini
Kulak verin dediklerime

Mademki bu dünya bile bir gün yok olacak ,sevginin bitmesine insan neden üzülsün
Aşkımı kaderi kovalar ,kadermi aşkı daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi.

Gitmekle gitmiş olmazsın ; gönlün kalır, aklın kalır ,anıların kalır.

Kaldırdı kafasını, bana baktı, Mesele o değil, mesele ölmek değil, dayı. dedi. Mesele neymiş biliyor musun?
Mesele en mutlu olduğun o gün, en güzel hayaller kurduğun o gün ölmekmiş, mesele.

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm;
Masum, yalınayak çocukluğum;
Umudun kıyısından geçmeyen gençliğim,
Ulu orta seriliyordu, harami sofrasına,
Düş bahçelerim yağmalanıyordu,
Herkes payına düşeni alıp giderken.
Bütün kimsesizliğimle,
Bütün çaresizliğimle,
Bütün çıplaklığımla, kalıyordum karanlığın koynunda;
Üşüyordum,
Tepeden tırnağa buz kesiyordu yalnızlık.
Saat on ikiyi beş geçiyordu

Eskiden, eskiden
Halı tezgahında dokunurdu aşklar,
Nakış nakış, körpe kız ellerinde.

Böyledir işte insanoğlu.
Yapılan iyiliğin nankörüdür.

Tuncel Kurtiz
Bu hikayenin sonu nasıl bitecek bilmiyordum ama nasıl başladığını öğrenmiştim. Bu hikaye Ömer’le başladı. Ömer’in ona abilik eden bir arkadaşı vardı, ne zaman darda kalsa yardımına koşardı. Adı Ali’ydi ama mahalleli onu lakabından tanırdi “Kerpeten Ali”. Ömer’in çocukluktan ayrılmaz bir dostu vardı, kankası, başının belası Cengiz. Birde Ömer’in deliler gibi sevdiği, sırılsıklam aşık olduğu, uğruna canını vereceği bir kız vardı, Eyşan. Ömer iyi çocuktu ama fena bir kusuru vardı. İNSANLARA FAZLA GÜVENİYORDU. Sırf seviyor diye onlari tanidigini zannediyordu. Eğer ömeri o zaman tanısaydım söylerdim, Ömer derdim, HER İHANET SEVGİYLE BASLAR.

~Unuttum demek bile hatırlamaktır. ~

Bir kuş bile nasibi kadar kanat çırpar gökyüzünde..

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Bazı insanları kırmak gerekir yeğen, aslında kim olduklarını görmek için…

Arada bir aynaya bakmalı insan;
güzel miyim diye değil, insan mıyım diye.

Bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin.

‘ Bir ezel değildik belki, ama bizde çok eyşan gördük.

‘ Unuttum demek bile hatırlamaktır.’

Benim insana olan umudum asla kaybolmadı, kaybolmayacak. Cumhuriyet bir umuttu. Hala da umuttur.

Pencereyi kapatma, pencereler kapandığı için, belki de bunun için biz kötü olduk.
Pencereyi kapatma, keşke yüz pencere olsa da yüzünü de açsak.

Aklım firarda
Gözbebeklerimde müebbet hüzün
Dilimde ay kesiği bir yara
Düşüm kırık dökük
Umudumun boynu bükük
Bir öksüzün omuzlarında sükut
Yüreğim sana emanet ustam sıkı tut
Tut ki; kancık pusulara düşmesin
Ustam…

düştüğüm yer öyle açık seçik ki,
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi.

Belki sen bilmiyorsun ama ben sen yaşarken yaşar oldum.
Ben benden vaz geçtim sen oldum.

Ama mutlu sonlar hikayelere mahsus..

Aşkın anlam bulması için iki yüreğin buluşması lazımdır,
aşk göz kırptığında rüzgarına kapılmak gerekir.
Aşkı arıyorsan yüreğini açık tutmalısın,
ben seni görünce aşkı buldum

Sen daha güzelsin

Sen aşktan korkuyorum diyorsun ya bende seni sevmekten korkuyordum ama bak şimdi senden vazgeçemeyenim.

Ağlayan bir kadından sana zarar gelmez. Ama gözyaşlarını kendi silmiş bir kadının intikamı ise ağır olur.

Şimdi anladım o buluşmada gözlerime neden bakmadığını. Meğer asıl yüreğinde olanı gözlerinde görmemden çekinmişsin.

Kendine büyük damgası vuran adam alçaklığını gizleme yöntemini beğendim.

Ben mutlu olmak için başkasının varlığına ihtiyaç duymam. O zaman nedir senin kendini bu kadar yüceltmen.

Parasına güvenip dostum var diyenler paran bitince dostlarını bulabilecek misin

Riyakarlığını dostluk maskesinin arkasına gizlersen sana verilen selamda sözde kalı

Ben seni gözünde ki kainatı görürcesine ve senin yolunda ölürcesine seviyorum sevdiğim.

Sen benim gönül hanemin miracı ve gönlüme bağışlanan huzurusun aşk kokulu yârim.

Zaman geçse de seni ve senli günleri asla unutamam sevdiğim.

Senin bende ifade ettiğin duyguyu anlatabilecek kadar güçlü bir kelime bulamıyorum. Sen aşkın en masum halisin.

Aşk dediğin ölümsüz bir bulaşıcı hastalıktır. Yoksa asırlardır hayatta kalıp, etkisi altına binlerce insanı alabilir miydi?

Saat kaç olursa olsun saat hep seni ve senli günleri gösteriyor.

Kanatlarım yok belki ama senin varlığının verdiği mutluluk ile göklerde uçuyorum.

Bir gün hayatınıza biri girer ve o an hiç mutlu olmadığınız kadar mutlu olduğunuzu hissedersiniz. İşte bunun adı aşk. Ben seni gördüğüm o an mutluluğun ne anlama geldiğini öğrendim.

Fırtınanın gücü ne olursa olsun, martı sevdiği denizden asla vazgeçmez.

Aşk çok kısa ama unutması çok zor.

Gönül insanın kıblesidir. Ne olur kırmayın.

Bir kuş bile nasibi kadar kanat çırpar gökyüzünde.

Aşk rüzgar gibidir, göremezsin ama hissedebilirsin.

Zoru severim ama zorlayarak sevmem.

Harbi olmak yalan söylemekse ben en büyük yalancıyım.

En çok canımı yakanlar en sevdiklerimdi. Ama yine insanlık bende kaldı. Hala kendilerini en sevdiğim sanıyorlar.

Bir erkek eşine yardım ediyorsa kalbi güzel bir adamdır. 

Sevdiğinizin gözlerine bakarak dile getirmek isteyeceğiniz, kimi zaman da utangaç bir çiçeğin yakasına iliştireceğiniz aşk sözleri vasıtası ile aşkınızın kalbini çalabilirsiniz.

Oysa herkes öldürür sevdiğini,
Kulak verin bu dediklerime,
Kimi bir bakışı ile yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle
Korkaklar öpücükle ölür
Yürekliler kılıç darbesiyle.
Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimi yaşlıyken.
Şehvetli ellerle boğar kimi
Kimi altından ellerle
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur
Kimi yeterince sevmez, kimi fazla sever
Kimi satar, kimide satın alır
Kimi gözyaşı döke
Kimi kılı kıpırdamadan
Çünkü herkes öldürür sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez.

Dünyaya bin kez daha gelecek olsam, bin kez daha arar, bulur, severim seni.

Adam ve kadın, uzun senelerdir evliler. Seviyorlar birbirlerini, orası kesin ama eskisi gibi değil. Zaten nicedir hiçbir şey eskisi gibi değil. Eskiden sevdalar daha mı tutkuluydu, hasretler daha mı derin. Sevgilinin saçının bir teline ne[…]

Takip edilen Elif Şafak, Elif Şafak adam ve kadın, Elif Şafak aşk, Elif Şafak kitapları, Elif Şafak şiirleri, Elif Şafak sözleri

Bir kere veya iki kere zar atmak, centilmence bir oyundur. Ama utancın gizli evinde günahla oynayan kazanamaz.

Pencereyi kapatma, pencereler kapandığı için, belki de biz bunun için kötü olduk.

Oysa herkes öldürür sevdiğini.

En büyük arkadaştan en büyük düşman olur .

Bu hayatta iki şeye güvenirim kardeş!! Biri aynaya baktığımda gördüğüme diğeri yukarı baktığımda göremediğime.

Eylül nasıl uzaklaşırsa öyle uzaklaştın “bir duruşun var hani susmakla söylemek arası”.
https://1000kitap.com/yazar/tuncel-kurtiz
01-02–1936 / 27-09-2013

Okumak beni dünyaya açtı.

Bir gün ölürsem eğer, Yılmaz Güney’i göresim gelmistir.

sevgi saygı ve rahmetle anıyoruz Kendine iyi bak güzel insan