Mark Twain kitaplarından Tom Sawyer’in Serüvenleri kitap alıntıları sizlerle…
Tom Sawyer’in Serüvenleri Kitap Alıntıları
Ailenin önemini çok iyi biliyorum ben. Hayatım boyunca onlar olmadan yaşadım.
– Ah sevgili oğlum… Aileler çocuklarından nefret etmez.
Durun! Yarın cenazemiz var. Haydi gidip onlara sürpriz yapalım.
Bizi çok seviyorlar, kendimi suçlu hissettim.
Ailelerimizin bizim için endişelendiği gibi, biz de onlar için endişeleniyoruz.
Bizim için cenaze töreni düzenleyecekler.
Şimdi ne yapacağız çocuklar?
Kendi başımıza kalacak kadar büyümüştük. Ne kadar aptalmışız.
Uzun zamandır istedikleri şey budur. Bir yere gitmelerini ya da bir şeyler yapmalarını engelleyecek kimse yoktur.
Herkes anlamlı bir şey yapmak istiyor.
Birçok ülkede soyguncular en üst soylular arasındadır dük filandırlar.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç hale getirmek yeter.
İki dakikada hatta daha kısa sürede bütün dertlerini unuttu. Onun dertleri başka insanların dertlerinden daha hafif daha az acı verici olduğundan değil yeni ve çok ilginç bir şey dertlerini bastırıp bir süreliğine zihninden kovalamıştı. Tıpkı yeni girişimlerin heyecanını duyan insanların önceki talihsizliklerini unutmalarında olduğu gibi.
Bir şeyi yapmayacağına
yemin ettirmek, insanın tam da o şeyi yapmak istemesini sağlamanın en kesin yoludur.
yemin ettirmek, insanın tam da o şeyi yapmak istemesini sağlamanın en kesin yoludur.
Dünyevi zevklerin ruhun özlemlerini doyuramayacağına inanmıştır!
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa, ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
Bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi
insanları yaratan bilgidir.
insanları yaratan bilgidir.
Bazen ne kadar iyi top sürersen sür, topu sadece kendinde tutmaktan zarar gelir.
Hayat boş, kendisinin varlığı da bir yükten ibaretti.
Yaxşı dostlar, yaxşı kitablar və bir də hüzurlu bir vicdan, bax budur ideal həyat.
On yaşındayken İstanbul’a ayak bastım. Ülkenin en büyük şehrindeyim ve danışacak, sığınacak kimsem yoktu. Başkasının kâbusu olur ama benim için ucu nereye gideceği bilinmeyen bir macera
Ah, keşke hiç değilse bir süreliğine ölebilseydi!
Günün birinde pişman olacaktı, ama belki de o gün çok geç olacaktı.
Yatıp uzanmak, ebedi düşlere dalmak ne de huzur vericidir.
çünkü bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi insanları yaratan bilgidir
Tom, kendi kendine her şeye rağmen pek de boş bir dünya değil bu, diye düşündü. Bilemeden insan davranışlarının çok önemli bir kuralını; güçlükle elde dilen şeylerin, insanda arzu uynadırdığını keşfetmişti. Şayet Tom bilge bir filozof olsaydı, insanların yapmak zorunda oldukları işlerin görev; zorunlu olmadıkları şeylerinse eğlence olduğunu anlayacaktı.
Tüm köyde bir tek kendisinin yolunu kaybetmiş olduğunu ve hiç ama hiç bulamayacağını düşünerek, kırık kalbiyle sürüne sürüne eve gidip yatağına yattı.
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
Neyse artık, insan ki, kadından doğmadır, sayılıdır günleri ve bitmez çilesi, yazar Kutsal Kitap; bana kalırsa da öyle, çok doğru sözler.
“Tatsız gerçekler yutulması en zor olanlarıdır.”
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan işte ideal hayat.
“Anlamayanlar için dilimi, değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum.”
Ah Ben! Sen misin? Geldiğini fark etmedim..
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Başka insanların uğraştığı dertlerden uzaklaşmak öyle şanlı bir başarıydı ki..
– Zil çalınca yemeğe oturuyor, zil çalınca yatağa yatıyor, zil çalınca kalkıyor. Her şey o kadar düzenli ki tahammül etmeme imkân yok.
+ Ama herkes böyle, Huck.
– Bu hiçbir şeyi değiştirmez, Tom. Ben herkes değilim ve dayanamıyorum işte.
+ Ama herkes böyle, Huck.
– Bu hiçbir şeyi değiştirmez, Tom. Ben herkes değilim ve dayanamıyorum işte.
Vazgeçmek, belki de bir daha hiç fırsat bulamamak!
“… elde edilmesi kolay şeyler bana hiç keyif vermiyor.”
Bir şeyi yapmayacağına yemin ettirmek, insanın tam da o şeyi yapmak istemesini sağlamanın en kesin yoludur.
“Yok, mahcup olmam gönlüm kabına sığmıyor diye,
Gözümden akan yaşlardan çekinmem asla…”
Gözümden akan yaşlardan çekinmem asla…”
“Buruk düşüncelerle dolup taşıyor yüreğim!
Dağlıyor içimi hatıraların zihnimde!”
Dağlıyor içimi hatıraların zihnimde!”
Tatsız gerçekler yutulması en zor olanlarıdır.
“… bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi insanları yaratan bilgidir…”
“Zaten hep suçu olmayanlar cezalandırılır,“
”İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Elde edilmesi kolay şeyler bana hiç keyif vermiyor.
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa ondan kurtulmak o denli zor oluyor.
Öyle bunaltıyorlar ki beni, bazen kaçıp bir yerlere saklanmak istiyorum.
Ne yana dönerse dönsün medeniyetin parmaklıkları ve zincirleri onu kısıtlıyor, elini ayağını bağlıyordu.
Yaradılışında bir aksaklık olmayan her oğlan çocuğu günün birinde bir yerleri kazıp define bulmak için dayanılmaz bir istek duyar.
Ya özgürlüğümü verin ya da alın canımı.
Milyon tane günah işlese affedebilirim bu çocuğu!
Ama Joe, hiçbir yerde buradaki gibi yüzme fırsatı bulamazsın.
Yüzmesi o kadar eğlenceli değil, üstelik yüzmeme izin vermeyen birileri olmayınca yüzmenin de tadı çıkmıyor sanki. Ben eve gitmek istiyorum.
Yüzmesi o kadar eğlenceli değil, üstelik yüzmeme izin vermeyen birileri olmayınca yüzmenin de tadı çıkmıyor sanki. Ben eve gitmek istiyorum.
Ormanın derinliklerinde bir kuş öttü, diğeri ona cevap verdi. Bir ağaçkakanın takırtısı duyuldu. Sabahın serin ve nemli griliği yavaş yavaş beyaza döndü, sesler giderek çoğaldı ve canlılık emareleri arttı.
Keşfedilmemiş, kimsenin yaşamadığı bir adada, insan eli [s. 105] değmemiş bu ormanda kendilerine özgürce ve vahşice ziyafet çekmek, başka insanların uğraştığı dertlerden uzaklaşmak öyle şanlı bir başarıydı ki asla medeniyete dönmeyeceklerini söylediler tek tek. [s. 106]
Çocuklar giyindiler, teçhizatlarını sakladılar ve artık kanun kaçağı olmadıklarına hayıflanarak çekip gittiler. Bir yandan da modern medeniyetin bu kayıplarını nasıl telafi edebileceğini merak ediyorlardı.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
İnsanı harekete geçiren kanunların en büyüklerinden birini keşfetmişti farkında olmadan: Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Elinde olsa takvimden pazartesi gününü kaldırırdı.
Başka insanların uğraştığı dertlerden uzaklaşmak öyle şanlı bir başarıydı ki
Tom o gün bir yılda yediğinden daha çok tokat yedi ya da -Polly Teyzenin ruh haline göre – öpücükler boğuldu ;ama hangisinin Tanrıya şükrandan ve kendisine olan sevgiden kaynaklandığını pek bilemedi.
Tatil, sonrasında hapse tıkılıp zincire vurulma duygusunu çok daha çekilmez bir hale getiriyor.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Bazen düşünmekten uyuyamıyorum .
Her oğlan çocuğunun hayatında bir an olur ki çocuk bir yerlere gidip gizli bir hazineyi bulmak için dayanılmaz bir istek duyar .
Gerçeği söylemek her zaman saygı değerdir.
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
Çünkü bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi insanları yaratan bilgidir.
İnsan ki, kadından doğmadır, sayılıdır günleri ve bitmez çilesi..
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan işte ideal hayat.
“ zaten hep suçu olmayanlar cezalandırılır.
Bilgi dünyadaki her şeyden daha değerlidir. Büyük ve iyi insanları bilgi yaratır .
Birçok ülkede soyguncular en üst soylular arasındadır dük filandırlar.
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.