Mark Twain kitaplarından Tom Sawyer – Stage 3 kitap alıntıları sizlerle…
Tom Sawyer – Stage 3 Kitap Alıntıları
iyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Günlük yazmayı denedi ama üç gün boyunca hiçbir şey olmayınca bıraktı
Anlamayanlar için dilimi ,değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum..
Anlamayanlar için dilimi, değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum
Ah keşke bir süreliğine ölebilseydi
Ailenin önemini çok iyi biliyorum ben. Hayatım boyunca onlar olmadan yaşadım.
– Ah sevgili oğlum… Aileler çocuklarından nefret etmez.
Durun! Yarın cenazemiz var. Haydi gidip onlara sürpriz yapalım.
Bizi çok seviyorlar, kendimi suçlu hissettim.
Ailelerimizin bizim için endişelendiği gibi, biz de onlar için endişeleniyoruz.
Kendi başımıza kalacak kadar büyümüştük. Ne kadar aptalmışız.
Uzun zamandır istedikleri şey budur. Bir yere gitmelerini ya da bir şeyler yapmalarını engelleyecek kimse yoktur.
Herkes anlamlı bir şey yapmak istiyor.
Ne kadar güzel bir gün. Bu güzel havada kim okula gitmeyi ister ki?
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Birçok ülkede soyguncular en üst soylular arasındadır dük filandırlar.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç hale getirmek yeter.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
İki dakikada hatta daha kısa sürede bütün dertlerini unuttu. Onun dertleri başka insanların dertlerinden daha hafif daha az acı verici olduğundan değil yeni ve çok ilginç bir şey dertlerini bastırıp bir süreliğine zihninden kovalamıştı. Tıpkı yeni girişimlerin heyecanını duyan insanların önceki talihsizliklerini unutmalarında olduğu gibi.
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa, ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi
insanları yaratan bilgidir.
insanları yaratan bilgidir.
Hayat boş, kendisinin varlığı da bir yükten ibaretti.
Korsanlar gemideki herkesi öldürürler. Onları kalasın üstünde yürütüp denize atarlar.
Ama kadınları adalarına götürürler, dedi Joe, kadınları öldürmezler.
Hayır, diye onayladı Tom, kadınları tabii ki öldürmezler. Böyle şeyler yapmayacak kadar soyludurlar. Ayrıca kadınlar daima güzeldir.
Kederli ve umutsuzdu. Terk edilmiş, arkadaşsız kalmış bir çocuğum, dedi kendi kendine.
Yaxşı dostlar, yaxşı kitablar və bir də hüzurlu bir vicdan, bax budur ideal həyat.
Ah, keşke hiç değilse bir süreliğine ölebilseydi!
Günün birinde pişman olacaktı, ama belki de o gün çok geç olacaktı.
Tom, kendi kendine her şeye rağmen pek de boş bir dünya değil bu, diye düşündü. Bilemeden insan davranışlarının çok önemli bir kuralını; güçlükle elde dilen şeylerin, insanda arzu uynadırdığını keşfetmişti. Şayet Tom bilge bir filozof olsaydı, insanların yapmak zorunda oldukları işlerin görev; zorunlu olmadıkları şeylerinse eğlence olduğunu anlayacaktı.
Tüm köyde bir tek kendisinin yolunu kaybetmiş olduğunu ve hiç ama hiç bulamayacağını düşünerek, kırık kalbiyle sürüne sürüne eve gidip yatağına yattı.
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
İnsanı harekete geçiren kanunların en büyüklerinden birini keşfetmişti farkında olmadan: Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Hayat boş, kendisinin varlığı da bir yükten ibaretti adeta.
Neyse artık, insan ki, kadından doğmadır, sayılıdır günleri ve bitmez çilesi, yazar Kutsal Kitap; bana kalırsa da öyle, çok doğru sözler.
“Tatsız gerçekler yutulması en zor olanlarıdır.”
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan işte ideal hayat.
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Başka insanların uğraştığı dertlerden uzaklaşmak öyle şanlı bir başarıydı ki..
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Soyguncu korsandan daha üsttedir, yani genel olarak böyle. Birçok ülkede soyguncular en üst soylular arasındadır dük filandırlar.
– Zil çalınca yemeğe oturuyor, zil çalınca yatağa yatıyor, zil çalınca kalkıyor. Her şey o kadar düzenli ki tahammül etmeme imkân yok.
+ Ama herkes böyle, Huck.
– Bu hiçbir şeyi değiştirmez, Tom. Ben herkes değilim ve dayanamıyorum işte.
+ Ama herkes böyle, Huck.
– Bu hiçbir şeyi değiştirmez, Tom. Ben herkes değilim ve dayanamıyorum işte.
Vazgeçmek, belki de bir daha hiç fırsat bulamamak!
“… elde edilmesi kolay şeyler bana hiç keyif vermiyor.”
“Buruk düşüncelerle dolup taşıyor yüreğim!
Dağlıyor içimi hatıraların zihnimde!”
Dağlıyor içimi hatıraların zihnimde!”
Tatsız gerçekler yutulması en zor olanlarıdır.
“… bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi insanları yaratan bilgidir…”
İnsanı harekete geçiren kanunların en büyüklerinden birini keşfetmişti farkında olmadan: Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Hayat boş, kendisinin varlığı da bir yükten ibaretti adeta.
”İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
İyi dostlar, iyi kitaplar ve bir de huzurlu bir vicdan; işte ideal hayat.
Öyle bunaltıyorlar ki beni, bazen kaçıp bir yerlere saklanmak istiyorum.
Ne yana dönerse dönsün medeniyetin parmaklıkları ve zincirleri onu kısıtlıyor, elini ayağını bağlıyordu.
Yaradılışında bir aksaklık olmayan her oğlan çocuğu günün birinde bir yerleri kazıp define bulmak için dayanılmaz bir istek duyar.
Doğru olana daima saygı duyulur..
Hayatın yaşanmaya değer hiçbir iyi tarafı kalmamıştı.
Ya özgürlüğümü verin ya da alın canımı.
Milyon tane günah işlese affedebilirim bu çocuğu!
Ama Joe, hiçbir yerde buradaki gibi yüzme fırsatı bulamazsın.
Yüzmesi o kadar eğlenceli değil, üstelik yüzmeme izin vermeyen birileri olmayınca yüzmenin de tadı çıkmıyor sanki. Ben eve gitmek istiyorum.
Yüzmesi o kadar eğlenceli değil, üstelik yüzmeme izin vermeyen birileri olmayınca yüzmenin de tadı çıkmıyor sanki. Ben eve gitmek istiyorum.
Çocuklar giyindiler, teçhizatlarını sakladılar ve artık kanun kaçağı olmadıklarına hayıflanarak çekip gittiler. Bir yandan da modern medeniyetin bu kayıplarını nasıl telafi edebileceğini merak ediyorlardı.
Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
İnsanı harekete geçiren kanunların en büyüklerinden birini keşfetmişti farkında olmadan: Bir adamın ya da çocuğun bir şeyi çok istemesini sağlamak için o şeyi erişilmesi güç bir hale getirmek yeter.
Anlamayanlar için dilimi, değersizler için kalbimi yormadığım günden beri mutluyum.
Bunu sözcüklerle ifade etmeye imkan yok ; çok güzel, bu ölümlü dünyaya ait olamayacak kadar güzel
Elinde olsa takvimden pazartesi gününü kaldırırdı.
Başka insanların uğraştığı dertlerden uzaklaşmak öyle şanlı bir başarıydı ki
Tom o gün bir yılda yediğinden daha çok tokat yedi ya da -Polly Teyzenin ruh haline göre – öpücükler boğuldu ;ama hangisinin Tanrıya şükrandan ve kendisine olan sevgiden kaynaklandığını pek bilemedi.
Bazen düşünmekten uyuyamıyorum .
Her oğlan çocuğunun hayatında bir an olur ki çocuk bir yerlere gidip gizli bir hazineyi bulmak için dayanılmaz bir istek duyar .
Gerçeği söylemek her zaman saygı değerdir.
Açıkça görünüyordu ki iki ruh ama tek bir düşünce vardı burada.
Bunu sözcüklerle ifade etmeye imkan yok ; çok güzel bu ölümlü dünyaya ait olamayacak kadar güzel
Nedense bir gelenek ne kadar mantıksızsa ondan kurtulmak o kadar zor oluyor.
Çünkü bu dünyadaki en önemli şey bilgidir; büyük insanları ve iyi insanları yaratan bilgidir.
İnsan ki, kadından doğmadır, sayılıdır günleri ve bitmez çilesi..