İçeriğe geç

The Mysterious Portrait Kitap Alıntıları – Nikolay Vasilyeviç Gogol

Nikolay Vasilyeviç Gogol kitaplarından The Mysterious Portrait kitap alıntıları sizlerle…

The Mysterious Portrait Kitap Alıntıları

Küçük insanlar için bir komiseri görmenin, zenginler için bir dilenciyi görmekten daha tatsız olduğunu herkes bilir.
Sabırlı ol! Her iş üzerinde düşün! Züppeliği bırak. Bırak başkaları para kazansın. Sende olan şeyler sende kalsın!”
Ruhunun təmizliyini qoru.
Kimsə onlardan borc istəməyə gələndə varlıları kədərləndirdiyi kimi, yoxsulların qapısını döyən polis də kasıblara eyni xoşagəlməz təsir göstərir.
Zafer duygusu; onu emek vermeden, çalıp çırparak elde eden kişiyi asla tatmin etmez. Yalnızca gerçekten zafere layık olan kimseler bundan zevk alırlar.
‘ Bana göre, bir şeyden anlamadığını dosdoğru konuşan adam, ikiyüzlü olup da bilmediği bir şeyi bildiğini söyleyen,olanı da pisleyip bozmaktan başka işe yaramayan adamdan daha iyidir.’
S.76
‘Aydınlık bayram kıyafetleriyle evinden çıkan birinin pislenmesi için arabalardan birinin tekerinden sıçrayan çamur kâfidir; o vakit kalabalıklar sarar çevresini, parmaklarıyla gösterirler onu ve şapşallığını anlatıp dururlar,oysa bu kalabalık, gündelik kıyafetleriyle geçmekte olan diğer yayaların üzerindeki sayısız lekeyi hiç fark etmemektedir.Zira gündelik kıyafetlerin üzerindeki lekeler fark edilmez.’
S.89
Eğer bir nesneyi duyarsızca; içinde sakladığı gizli düşüncelerin ışığıyla aydınlatmadan ve ona sempati duymadan ele alırsanız, ortada yalnızca o nesnenin iğrenç gerçekliği kalıyor. Bu tıpkı bir insanın gerçek güzelliğini görmek için neşterle karnını yarıp iç organlarını dışarı çıkarmak gibidir. Göreceğiniz tek şey bir insanın iğrenç kalıntıları olacaktır…
Hak ederek değil, hırsızlama elde edilmiş ün sahibine mutluluk vermez; onu ancak hak edenlerin, ona layık olanların yüreğini heyecanla, sevinçle titretir.
Bir konu, özüne nüfuz etmeden, ondaki bütün anlam katmanlarını açığa çıkaran gizemli ışığı yakalamadan duyarsızca ele alındığında, ortaya çıkacak olan şey, yalnızca insanın içini allak bullak eden korkunç bir gerçeklik midir?
Bir başkasına bu ıstırabın gölgesini vermektense, bütün ıstırapların acısını bir başına yaşamak evladır. Ruhunun saflığını kurtar…
Doğa görüntüsü ne kadar güzel olursa olsun, gökte bunu aydınlatacak güneş yoksa daima bir şeyler eksikmiş gibi görünür.
Doğa görüntüsü ne kadar güzel olursa olsun, gökte bunu aydınlatacak güneş yoksa daima bir şeyler eksikmiş gibi görünür.
Evinden tertemiz bayram giysileriyle çıkmış birine yoldan geçen bir arabadan azıcık çamur sıçramayagörsün, herkes parmağıyla bayram giysisi çamurlanmış adamı gösterir, ne kadar özensiz, düzensiz olduğundan söz eder; oysa aynı insanlar, leke içindeki gündelik giysileriyle yanı başlarından gelip geçen onlarca kişiyi fark etmez.
Asıl herşeyden azar azar anlayan akıldanelerden korkmalı insan.
Kendisinde yetenek bulunan kimse, ruhça herkesten temiz olmalıdır. Başkalarının bütün kusurlarına göz yumulduğu halde bunun kusurlarına yumulmaz.Şık bir bayramlık giysi ile sokağa çıkan bir adamın giysisi, yoldan geçen bir arabanın tekerleğinden sıçrayan bir çamurla kirlendiği zaman herkes parmakla o adamı
gösterir; onun kirliliğinden söz eder. Oysa aynı insanlar gündelik giysilerini giymiş kimselerin üzerindeki lekelerin farkında bile olmazlar. Çünkü gündelik giysilerin üstündeki lekeler görünmez.
Hak ederek değil, hırsızlama elde edilmiş ün, sahibine mutluluk vermez; onu ancak hak edenlerin, ona layık olanların yüreğini heyecanla, sevinçle titretir.
İnsanın içini yakıp kavuran tutkular.
Tanrı seni böyle tutkulardan korusun oğlum!
Dünyada en tehlikeli şeydir böyle tutkular.
Sen birine kötülük edeceğine bırak sana kötülük etsinler. Ruhunun temizliğini koru.
Bırakalım herkes kendi işiyle uğraşsın. Bana göre bir şey bilmediğini açık açık söyleyen insan, bilmediği bir şeyi biliyormuş gibi davranıp kendini rezil duruma düşüren ikiyüzlünün tekinden iyidir.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Biriktirdiği müthiş servet, onun bu cehennemi isteklerini yerine getirmeye yarayacak bütün araçları sağlamasına olanak veriyordu.Bütün altın torbalarının ağzını çözdü; sandıkları açtı.
Hiçbir cehalet canavarı hiçbir zaman, bu kudurmuş
intikamcı kadar çok sayıda, üstün değer taşıyan eser yok etmemiştir. Çartkov’un göründüğü her artırmada herkes, daha önceden, en küçük bir sanat eserini satın almaktan umudunu keserdi.
Onu her zaman tutkuyla sev.
Dünya hırsı kokan bir tutkuyla değil, sessiz, dingin, huzur dolu ilâhî bir tutkuyla.
Bu ilahi tutku olmadan insan dünya üzerinde yükselemez.
Gördüğün her şeyi araştır öğren ama öte yandan her şeyin iç anlamını da kavra.
Yaratıcının her şeyde var olan yüce gizemi.
Küçük değersiz şey yoktur doğa da.
Yaratıcı ressam küçük şeylerden de büyük yapıtlar çıkarmıştır ortaya.
Evinden temiz bayram giysileriyle çıkmış birine yoldan geçen bir arabadan azıcık bir çamur sıçramayagörsün, herkes parmağıyla bayram giysisi çamurlanmış adamı gösterir, ne kadar özensiz, düzensiz olduğundan söz eder; oysa aynı insanlar, leke içindeki gündelik giysileriyle yani başlarından gelip geçen onlarca kişiyi fark etmez. Çünkü gündelik giysideki leke görülmez.
Bilmediğini açıkça söyleyen insan, bilmediğini biliyormuş gibi görünen ve her şeyi ağzına yüzüne bulaştıran ikiyüzlüden daha değerlidir.
Kendisinde yetenek bulunan kimse, ruhça herkesten temiz olmalıdır. Başkalarının bütün kusurlarına göz yumulduğu halde bunun kusurlarına yumulmaz.Şık bir bayramlık giysi ile sokağa çıkan bir adamın giysisi, yoldan geçen bir arabanın tekerleğinden sıçrayan bir çamurla kirlendiği zaman herkes parmakla o adamı
gösterir; onun kirliliğinden söz eder. Oysa aynı insanlar gündelik giysilerini giymiş kimselerin üzerindeki lekelerin farkında bile olmazlar. Çünkü gündelik giysilerin üstündeki lekeler görünmez.
tek bir melek, o tertemiz, aydınlık ruhuyla şeytanın sayısız gücünden ve gururla sarmalanmış tutkularından ne kadar yüceyse, gerçek bir sanat yapıtı da, dünyada var olan her şeyden daha yüce, daha değerlidir.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Hor görülende, aşağılananda hor görülecek, aşağılanacak bir şey yoktur. Çünkü yaratıcının güzel ruhundan yayılan görünmez ışık iplikleri onlardan da geçer ve o zaman da küçük görülen, yüce bir anlam kazanmış olur.
Küçük, değersiz şey yoktur doğada. Gerçek yaratıcı ressam, küçük şeylerden de büyük yapıtlar çıkarabilir ortaya.
Hak ederek değil, hırsızlama elde edilmiş ün, sahibine mutluluk vermez; onu ancak hak edenlerin, ona layık olanların yüreğini heyecanla, sevinçle titretir.
Adamın yüzünün çizgilerinde Kuzeylilere özgü durgunluk değil, Güney’in alev alev yanan çoşkusu okunuyordu.
gündelik giysideki leke görülmez.
Ruhunun temizliğini koru !
Dünya hırsı kokan bir tutkuyla değil, sessiz, dingin, huzur dolu ilahi bir tutkuyla !
ruh güçlerinin, karakter yüceliklerinin yansıtılmasını istiyorlar, portrelerinin kendilerine benzemesinden çok, fazlalıkların törpülenmesini, kusurların küçültülmesini, hatta mümkünse eğer, bunların hiç gösterilmemesini önemsiyorlardı.
bir konu, özüne nüfuz etmeden, ondaki bütün anlam katmanlarını açığa çıkaran gizemli ışığı yakalamadan duyarsızca ele alındığında, ortaya çıkacak olan şey, yalnızca insanın içini allak bullak eden korkunç bir gerçeklik midir?
Züppelik peşinde olma. Bu işleri başkasına bırak. Sende yetenek var.
Yaşlanan bütün sanatçılar gibi o da gençleri hafif, maneviyat yoksunu, vurdumduymaz, ahlaksız buluyordu.
Ruhunun temizliğini koru
Kül rengi insanlar yaşar burada
Kısacası yalınlık olabildiğince yalınlık!
Bütün ressamların evleri böyle soğuk olur ama onlar bunun farkına bile varmazlar.
Onu her zaman tutkuyla sev.
Dünya hırsı kokan bir tutkuyla değil, sessiz, dingin, huzur dolu ilâhî bir tutkuyla.
Bu ilahi tutku olmadan insan dünya üzerinde yükselemez.
Büyük huzur ve sükun dünya hayhuyundan kargaşasından ne kadar yüceyse.
Yapmak da yıkmaktan o kadar yücedir.
İnsan ilahi olandan asla vazgeçmemeli
Onu yüceltecek tek şey budur.
Gördüğün her şeyi araştır öğren ama öte yandan her şeyin iç anlamını da kavra.
Yaratıcının her şeyde var olan yüce gizemi.
Küçük değersiz şey yoktur doğa da.
Yaratıcı ressam küçük şeylerden de büyük yapıtlar çıkarmıştır ortaya.
Yetenek Tanrının insanoğluna en büyük armağanıdır, onu tanı yok etme.
Fiziksel güzelliğine ek olarak, zenginlik, akıl, ruh güzelliği yok yoktu bu kız da..
Tüm varlığı altüst olmuş gibiydi. Kendisini dehşete düşüren tanıdık bildik bir acı yakaladı içinden.
Zihni sıradışı farklı bir sıçrayışı gerçekleştiremiyordu bir türlü.
Yeni, ayrıntılı şeyler düşünmekten yorulmuştu aklı.
Söylediği sözler, gözlerinde tutuşan alevler
Ama düşünmek ne mümkün, herkesin acelesi vardı.
Kimsenin zamanı yoktu.
Büyük bir keyifle okudu.
Yüzü ışıdı okurken.
Ve neye şaşıracağınıza şaşıracaksınız.
İnce ruhlu, sanata açık olduğu anlaşılıyordu.
Yüreği kafesinden fırlayacakmış gibi çarpıyordu.
Haz verir, huzur verir, sükunet verirdi bu tablo insana.
“Cennetten kovulmuş bir meleği betimlemek istiyordu. Bu, ruh haline en uygun düşen düşünce idi.”
“Ün, onu hak etmeyip de çalana zevk veremez; o ancak hak edende sürekli bir etki uyandırır.”
Bırakalım herkes kendi işiyle uğraşsın. Bana göre bir şey bilmediğini açık açık söyleyen insan, bilmediği bir şeyi biliyormuş gibi davranıp kendini rezil duruma düşüren ikiyüzlünün tekinden iyidir.
Zafer duygusu, onu emek vermeden çalıp çırparak elde eden kişiyi asla tatmin etmez.
Eğer bir nesneyi duyarsızca, içinde saklanan gizli düşüncelerin ışığıyla aydınlatmadan ve ona sempati duymadan ele alırsanız; orta da yalnızca o nesnenin iğrenç gerçekliği kalıyor. Bu tıpkı, bir insanın gerçek güzelliğini görmek için neşterle karnını yarıp iç organlarını dışarı çıkarmak gibidir. Göreceğiniz tek şey, bir insanın iğrenç kalıntıları olacaktır.
Benim gözümde bilmediğini açıkça söyleyen insan, bilmediğini biliyormuş  gibi görünen ve her şeyi ağzına yüzüne bulaştıran ikiyüzlüden daha değerlidir.
Görkemli bir sessizlik her türlü dünya heyecanından; yaratmak, yıkmaktan ne kadar yüksektir!
Şair ve sanatçıları kayırmak gerekir. Çünkü bunlar ruhlarda karışıklık ve ayaklanma değil, olağanüstü güzel bir barış ve dinginlik yaratırlar.
Sen birine kötülük edeceğine bırak onlar sana kötülük etsinler!
Ruhunun temizliğini koru
Kendilerini yer bitirircesine çalışanları hiç anlamıyorum.
Zülüm ve işkencenin bütün acılarını tatmak herhangi birine en küçük bir işkencede bulunmaktan daha iyidir.
Benim bir portremi yap. Ben belkide yarın öleceğim.
Ama ben hiç ölmek istemiyorum, yaşamak istiyorum.
Sen tamamiyle canlı imişim gibi bir portremi yapabilir misin ?
Bilmediğini açıkça söyleyen bir adam, bilmediğini biliyorum diye iddia eden ve ikiyüzlülük yaparak her işi berbat eden adamdan daha iyidir.
Cennetten kovulmuş bir meleği betimlemek istiyordu. Bu ruh haline en uygun düşen düşünce idi.
Yalnız çay içmeyi ve çay masası başında binbir türlü boş gevezelik yapmayı severdi.
Sabret sabret
Nihayet sabrın da bir sınırı vardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir