Suyu Yıkayan Bilge Kitap Alıntıları – Bilal Civelek

Agaç hiç kesilir mi ,siz de bilirsiniz ki töremizde boş yere düşmanca ağaç kesme ile insan öldürme arasında fark yoktur.

Kitaplar hayatı sadece anlatır, ama gezmek ve yaşamak hayatın tadına varmanızı sağlar!

İntikam ateşinin önünde ateş bile duramazdı.

Ben Mısırlı Bilgelerin Çıragı Azibo

Bilgeler Ölüm şeklini kendi seçer!

Evrende cansız varlık yoktur.Her biri sürekli hareket halindedir,asla durmaz.Evrende hiçbir şey dilsiz degildir.Sadece her varlık kendi dilini konuşur!

BİR bütün rakamların efendisidir.Hepsi onun önünde eğilir!

Ölüm bahçesinin küçük bir kapısı vardı;bir insan sığacak kadar dar bir kapı.

Dünya değişecek ama zalimlik hep baki kalacak.

Hırsızlık ya açlıktan yada adaletsizlikten doğar

Aşk boyutunda yapılmayan hiçbir meslekte başarı olamaz.Ne kadar severseniz,o kadar bilirsiniz!

Mutluluğun temeli ,insanın sahip olduklarıyla yetinmesidir.

Bilgelerin küsmeye hakkı yoktur.Küsmek insana yakışmaz!

Bırak ağlasın dedim.Onun ilacı ağlamaktır.

Hırsızlık bir toplumun hastalığıydı

Bütün kervanlar saldırıya uğrayabilir fakat bir kervanda kadın varsa bu risk ikiye katlanır.Dünyada birçok savaş kadın ağırlıklı nedenlerle çıkar.

Elbiselerinize bulaşan bir lekenin yere düşemeyeceği gibi,işlenen günahlarında oyun oynamakla dökülmeyecegini artik kabul edin!

Çok sey bilmek akıllı olduğun anlamına gelmez..

Her şeyin ölçüsü insandır.

Bir ferdi olduğum insanlık, ah ne kadar az idi gerçekten; derinliklerine erişemediği yeraltı ile sonsuzluğa uzanan gökyüzü arasındaki dünyasında, ancak basabildiği toprakla ve varabildiği menzille sınırlıydı; ne kadar âciz, bilgisiz ve çaresizdi!

Bizim dinimizde kulağa fısıldayarak konuşmak en ayıp davranıştır.Ev sahibine büyük hakarettir.Gizliligi sevmeyiz.Kulaga fısıldayarak konuşan insanlar,kötü ruhun adamıdır.Fısıltı ile söylenen her söz felaket getirir! dedi.

Dininizde yasaklar var mı?

Var bilgem köleler hariç insanları öldürmek yasaktır.

Köleler neden serbest?

Çünkü onlar bizim eşyalarımız gibidir.Kullanir atarız.

Bilinmeyecek ne var , bütün hayvanların ortak olarak sevdigi tek şey süttür.

Acı insanları pişirir.

Ben Bilgeler Çırağı
İşim kirli suyu yıkamak!

Durma,ara ve bul

Bilgelik,önce nehir olmak sonra denizi aramaktır.Bilgeler,denizi bulana kadar bütün çilelere katlanmalıdir.İlim aranmakla bulunmaz, ama bulanlar arayanlardir!

Paylaşımın olduğu yerde savaşlar olmaz!

Dünyada iki tür insan vardır.
Ya iyi
Ya kötü

İçindeki bataklikların kurumasıni bekleme,bir gül dik yeter!

Zulmeden mutlaka zulme uğrar.

Bugün hepiniz insan olacaksiniz!Bu gün herkes insan olacak.Müjdemi isterim çocuklar artik korkmayacak,genç kızlar karanlıkta evlenmeyecek,genç erkekler cezalandirilmayacak,ağaçlar daha cok meyve verecek.Artik güneş üzerimize gülümseyerek doğacak

Size daha önce çocuklarınızı ve eşlerinizi sevmenin yasak olduğunu, sevginin insanı aptallastirdigini söylemistim.

İnsan şeref ve haysiyetiyle yaşadığı sürece insandır.

Tanrı gibi evren de birdir.

Filozofların Tanrı ile işi olmaz.

O , öyle bir bilge ki, dünyadaki bütün kirli suları yikayacak güce sahip.O’nu gören başka aşklara yeltenmez

Hayatında hiç bir seyi sevmedin mi
Hayır
Eşini?
Asla! Benim kölemden farkı yoktur onun!

Aşk mı ? O nasıl bir şey? Neye yarar?

Aşk hayata gülümseyerek bakmayı bize sunan sevgi pınarıdır.Yoksa şimdiye dek çoktan Tanri’ya isyan etmiş olurdum.

Hayatın ağırlığı ve zorluğuyla ancak aşk ile başa çıkılır.

İnsan düşünebiliyorsa vardir,düşünmeyi bilmiyorsa bir heykelden farkı yoktur!

Öyle demişti bilge hocam;Sen eğitilerek bilge olamazsin,seni ancak yaşadıkların bilge yapar.

DOSDOĞRUYDU! demisti ve eklemişti: İsa burada ,Tanrı’nın yaninda Benden çok sonra tekrar dünya ya dönecek!Sen yolundan dönme, suyu yıkamaya devam et!

Bazen rüyamda yüzünü göremediğim halde konuştuğum sesin sahibinin Son-Bilge olduğundan emindim.Azibo , benim gelmeme daha dokuz yüz yıl var,beni bekleme demisti.
Ben de Beklerim! demistim.

Mazdabin’de birçok bilge vardı ama birçoğunun bilgelikten haberi yoktu çünkü sadece kendilerini yıkamaya çalışıyorlardı. Halbuki bilge kendini degil toplumu yıkayarak temizlerdi.

Benim bilge çırağı olarak görevim insanı yasatmaya calismakti,öldürmeye degil!

Kendimi İsa’nın ve gelecek olan son Bilge’nin Tanrısına teslim ediyorum.

Çünkü Tanrı,İsa’nın acı çekmesini istememişti.Acıyı çeken ise İsa’nin yerini ihbar eden havariydi.

Su bir şifacıdır,nerede sağlık ile bir sorunun olursa suya başvur.

Çarmıha gerilen İsa degildi!

Insanlarin her şeyi ile alay edebilirsiniz (ki o da yanlış) fakat inançlariyla asla alay etmeyiniz.

Gittiği yolu bilmemek,gece karanlığında yürümekle aynıdır!

Kitaplar hayatı sadece anlatıt,ama gezmek ve yaşamak hayatın tadına varmamızı sağlar.

Başka yerde bir şey aramayın,ne arıyorsaniz Tanrı size vermiş,kendinizde arayın!

Aşk boyutunda yapılmayan hiçbir meslekte başarı olamaz. Ne kadar severseniz,o kadar bilirsiniz!

Erdem kendine değil,evrende yaşayan her şeye yöneliktir.

Fikirler birlik olunca çözülmeyecek şey kalmaz!

İnsanların her şeyi ile alay edebilirsiniz (ki o da yanlış) fakat inançlarıyla asla alay etmeyiniz. Çünkü size saçma gelen,onun için canını verecek kadar kutsal olabilir. Bir insanın taşa taptığını görseniz saygıyla karşılayın,çünkü sizin için tapılan şey basit bir taş ama onun için çok özel ve kutsaldır.

Senin öğretilerin karın doyurur mu? diye alaycı bir tavırla sordu.
Hayır! dedim. Ben mideler bakmıyorum. Aç kafaları güzel fikirlerle doyuruyorum!

Uyku dinlenecek kadar kısa olmalıydı. Dünya uyuyarak zaman harcanacak yer değildi.

Bilgelik,önce nehir olmak sonra denizi aramaktır. Bilgeler,denizi bulana kadar çilelere katlanmalıdır. İlim aramakla bulunmaz,ama bulanlar arayanlardır!

Paylaşımın olduğu yerde savaşlar olmaz.

İçindeki bataklıkların kurumasını bekleme,bir gül dik yeter.

Bana göre deliler,topkumun gönüllü mağdurlarıdır. Onlar insanların daha güzel yaşamaları için kendilerini kurban eden gönüllü fedakârlardır.

Soru soran kişi her zaman bir adım ileridedir. Soruya,cevap vermeyen ise ondan bir adım daha ileri geçer. Size cahilin biri bir soru sorduğunda,cevabı faydasından çok zarar getirecekse susun! Zira susmak,herkesin aklındaki en uygun cevap demektir.

Hayatın bütün sırrı adalette saklıdır. Ne iş yaparsanız yapın,nereye giderseniz gidin,gittiğiniz yerdeki insanlara önce adil davranın,adaleti öğretin. İnsanların kalbinin anahtarı adalettir.

Kitap seçmek,ceviz seçmek gibidir;Cevizin tadına varmak için önce kabuğunu soymak,sonra kabuğu kırmak gerekir!

Önemli olan kitaptaki kahramanlar değil;okuduğumuz sözcüklerin yüreğimizin güneş görmemiş karanlık köşelerini aydınlatmasıdır.

Önemli olan kitap yazmak değil;yazılan cümlelerle insanların yarım kalmış duygularını tamamlamaktır.

Basit bir tanimla dünyada iki çeşit insan vardır;ya iyidir, ya da kötü.

Zulmeden mutlaka zulme uğrar .