İçeriğe geç

Strateji ve Taktik Kitap Alıntıları – Josef Stalin

Josef Stalin kitaplarından Strateji ve Taktik kitap alıntıları sizlerle…

Strateji ve Taktik Kitap Alıntıları

Genel olarak devrimci olmak ve sosyalizm taraftarı ya da komünist olmak yetmez Her belirli anda, bütün zinciri tutmak için ve bir sonraki halkaya geçişi esaslı bir biçimde hazırlayabilmek için bütün güçle kavranması gereken halkayı bulup çıkarmayı bilmek gerekir
Bugünkü koşullarda savaş yönetme sanatı, savaşın tüm biçimlerine ve bu alanda bilimin bütün bilgilerine egemen olmaktan, bunlardan akıllı bir biçimde yararlanmaktan, bunları ustalıkla bir uyum içine sokmaktan ya da bu biçimlerden birini ya da diğerini, duruma göre, zamanında uygulamaktan oluşur.
Marksizmin görüşüne yaslanmanın değil ona dayanmanın , dünyayı yalnızca yorumlamanın değil , onu değiştirmenin , proletaryanın arkasından bakmanın ve olayların peşinden sessizce gitmenin değil, proletaryayı yönetmenin ve bilinçsiz sürecin bilinçli bir ifadesi olmanın gerektiği kabul edilmelidir.
Lenin, devrim güçlerinden stratejik olarak yararlanmanın bu koşullarına ilişkin olarak, Marx ve Engels’in ayaklanma konusundaki ünlü tezlerini yorumlayarak şöyle diyor:

1. Ayaklanma hiç şakaya gelmez, bir kez başlatıldı mı sonu na kadar götürülmesi gerektiği bilinmelidir.

2. Belirleyici yer ve zamanda güçlerin büyük bölümü yoğunlaştırılmalıdır, yoksa daha iyi bir eğitime ve örgütlenmeye sahip düşman, ayaklananları yok eder.

3. Ayaklanma bir kez başlatıldı mı, büyük bir kararlılıkla hareket etmek ve her koşulda ve mutlaka saldırıya geçmek gerekir. ‘Savunma, her silahlı ayaklanma için ölüm demektir.’

4. Düşmanı gafil avlamaya ve birliklerinin henüz dağınık olduğu anı kovalamaya gayret edilmelidir.

5. Ne kadar küçük de olsa günlük (eğer bir kent sözkonusu ise ‘saatlik’ diyebiliriz), yeni başarılar elde etmeli ve ne pahası na olursa olsun ‘moral üstünlüğü’ korunmalıdır’.

Taktik stratejinin bir parçasıdır, ona tabidir ona hizmet eder.
Strateji, devrimin ana güçleri ve onların yedekleriyle uğraşır. Devrimin bir aşmadan diğerine geçmesiyle değişir, fakat verili aşamanın tüm dönemi boyunca esas olarak değişmez.
Avrupa’daki prolter devrimler’in güçsüzlüğü orada prolteryanın kırla bu bağdan ve kırın bu desteğinden yoksun olmasında yatmaktadır.
Lenin şöyle der.
Yalnızca öncü ile zafer elde edilemez. Bütün sınıf, geniş kitleler öncüyü doğrudan doğruya desteklemedikçe ya da hiç değilse ona karşı iyimser bir tarafsızlık tutumu almadıkça, öncüyü tek başına belirleyici mücadeleye sürmek yalnızca ahmaklık değil cinayettir de.
Sorun, yalnızca öncünün eski düzenin ayakta tutulmasının olanaksızlığını ve onun yenilgisinin kaçınılmazlığını kabul etmesi değildir. Sorun kitlelerin, milyonları kapsayan kitlelerin, bu kaçınılmazlığı anlaması ve öncüyü desteklemeye hazır olmasıdır. Ama kitleler bunu ancak kendi deneylerine dayanarak kavrayabilirler. Görev milyonları kapsayan kitlelere, eski iktidarın yıkılmasının kaçınılmaz olduğunu kendi deneylerine dayanarak görme olanağı vermek ve devrimci sloganların doğruluğunu, deneyleri doğrultusunda kabul etmelerini kolaylaştıracak mücadele yöntemlerini ve örgütlenme biçimlerini ön plana çıkarmaktır.
Taktik önderlik, stratejik önderliğin bir parçasıdır ve onun görevlerine ve taleplerine tabidir. Taktik önderliğin görevi, proletarya’nın bütün mücadele ve örgüt biçimlerini benimsemek ve belirli güçler ilişkisi içinde, stratejik başarının hazırlanması için gerekli olan azami sonucu elde etmek için bunlardan doğru şekilde yararlanmaktır.
Taktik, savaşı bir bütün olarak ele almaz ; onu tek tek gelip geçici parçalarıyla, mücadelelerle, savaşlarla ilgilenir.
Taktik, stratejinin bir parçasıdır, ona tabidir, ona hizmet eder.
Birliklere verilen uygun emirler, atılan sloganlar ya da yapılan çağrılar, tüm bir savaş boyunca birinci sınıf ağır top veya birinci sınıf hızlı tanklar kadar önemlidir.
Savaş sanatının görevi, tüm silah türlerine sahip olmak, onları mükemmel dereceye kadar geliştirmek ve çalışmalarını ustalıkla birbirleriyle birleştirmektir.
Avrupa’daki proleter devrimlerin güçsüzlüğü, orada proletaryanın kırla bu bağdan ve kırın bu desteğinden yoksun olmasında yatmaktadır.
Reformculuk ve devrimcilik. Devrimci taktik, reformist tak­tikten ne ile aynlır?

Bazıları, Leninizmin genelde reformlara karşı, uzlaşmalara ve an­laşmalara karşı olduğunu sanıyorlar. Bu tamamen yanlıştır. Belirli bir anlamda her ne kopanrsan kâr olduğunu, belirli koşullar altında ge­nelde reformların, özelde ise uzlaşma ve anlaşmaların zorunlu ve ya­rarlı olduğunu Bolşevikler de herkes kadar bilir.

( )

Bundan dolayı, apaçıktır ki, burada önemli olan, reformların ya da uzlaşma ve anlaşmaların kendileri değil, reformlardan ve anlaşmalar­dan nasıl yararlanıldığıdır.

Reformist için reform herşeydir; devrimci çalışma ise ikincil bir-şey, lafı edilecek bir konudur, gözboyamaya yarar. Bundan dolayı bur­juva iktidarının varlığı koşullarında reformist bir taktikle reform, kaçı­nılmaz olarak bu iktidarın sağlamlaştırılmasının bir aracına, devrimi çökertmenin bir aracına dönüşür.

Oysa devrimci için tersine, esas olan reform değil, devrimci çalış­madır; devrimci için reform, devrimin bir yan ürünüdür. Bundan dola­yı burjuva iktidarının varlığı koşullarında devrimci bir taktikle reform, doğası gereği, bu iktidarı çökertmenin bir aracına, devrimi sağlamlaş­tırmanın bir aracına, devrimci hareketin daha da geliştirilmesi için bir üs noktasına dönüşür.

Bazen ne kadar iyi top sürersen sür, topu sadece kendinde tutmaktan zarar gelir.
Marx ve Engels’in ayaklanma konusundaki tanınmış önermelerini açıklarken Lenin, devrimin güçlerinden stratejik olarak yararlanmanın bu koşulları hakkında şunları söylüyor:

– Ayaklanmayla asla oyun oynama, ama bir kez onu başlatın­ca, sonuna kadar gitmek zorunda olduğunu tam olarak bilmek zorundasın.

– Tayin edici yerde ve tayin edici anda büyük bir güç üstünlü­ğü yoğunlaştırılmak zorundadır, çünkü aksi takdirde daha iyi eğitil­miş ve örgütlenmiş olan düşman, ayaklanmacıları yok edecektir.

– Ayaklanma başlar başlamaz, en büyük kararlılıkla davran­mak ve her halükârda ve mutlaka saldırıya geçmek gerekir. ‘Savun­ma, silahlı ayaklanmanın ölümüdür.’

– Düşmanı gafil avlamaya ve birliklerinin dağınık olduğu anı yakalamaya çalışmak gerekir.

– Küçük de olsa günbegün (eğer bir şehir sözkonusuysa, her ( saat de denebilir) başarı kazanmak ve bu sayede ne pahasına olursa ol­sun ‘moral üstünlüğü’ korumak gerekir. (Bkz. Lenin, Bütün Eserler, C. 21,s.408.)

Taktik proletaryanın mücadele ve örgüt biçimleriyle, bu biçimle­rin değişmesiyle, birleşmesiyle uğraşır. Devrimin verili bir aşaması te­melinde taktik, devrimin kabarma ve alçalmasına, yükselme ve geri çekilmesine göre birçok kez değişebilir.
Strateji, devrimin ana güçleri ve onların yedekleriyle uğraşır. Devrimin bir aşamadan diğerine geçmesiyle değişir, fakat verili aşa­manın tüm dönemi boyunca esas olarak değişmez.
Reformculuk ve devrimcilik. Devrimci taktik, reformist tak­tikten ne ile aynlır?

Bazıları, Leninizmin genelde reformlara karşı, uzlaşmalara ve an­laşmalara karşı olduğunu sanıyorlar. Bu tamamen yanlıştır. Belirli bir anlamda her ne kopanrsan kâr olduğunu, belirli koşullar altında ge­nelde reformların, özelde ise uzlaşma ve anlaşmaların zorunlu ve ya­rarlı olduğunu Bolşevikler de herkes kadar bilir.

( )

Bundan dolayı, apaçıktır ki, burada önemli olan, reformların ya da uzlaşma ve anlaşmaların kendileri değil, reformlardan ve anlaşmalar­dan nasıl yararlanıldığıdır.

Reformist için reform herşeydir; devrimci çalışma ise ikincil bir-şey, lafı edilecek bir konudur, gözboyamaya yarar. Bundan dolayı bur­juva iktidarının varlığı koşullarında reformist bir taktikle reform, kaçı­nılmaz olarak bu iktidarın sağlamlaştırılmasının bir aracına, devrimi çökertmenin bir aracına dönüşür.

Oysa devrimci için tersine, esas olan reform değil, devrimci çalış­madır; devrimci için reform, devrimin bir yan ürünüdür. Bundan dola­yı burjuva iktidarının varlığı koşullarında devrimci bir taktikle reform, doğası gereği, bu iktidarı çökertmenin bir aracına, devrimi sağlamlaş­tırmanın bir aracına, devrimci hareketin daha da geliştirilmesi için bir üs noktasına dönüşür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir