Secret – The Power Kitap Alıntıları – Rhonda Byrne

Eğer bir şeyi zihninizde canlandırabiliyorsanız, onu elinizde de tutacaksınız demektir.

Düşünceleriniz somutlaşır

Tanrı’ya şükür bir bekleme süresi var ve bütün düşüncelerimiz anında gerçekleşmiyor. Aksi taktirde başımıza gelmeyen kalmazdı. Gecikme faktörü bize yardımcı olarak isteklerimizin üzerinde düşünüp, onları yeniden değerlendirmemize ve yeni seçimler yapmamıza fırsat tanıyor. (Lisa Nichols)

En çok düşündüğünüz şey ya da en çok odaklandığınız şey, yaşamımız olarak karşımıza çıkıyor.

Çekim yasası sizin bir şeyi kötü ya da iyi olarak nitelendirmenize ya da onu isteyip istemediğinizle ilgilenmez. O sadece düşüncelerinize yanıt verir. Örneğin; bir yığın borcunuz olduğunu düşünüp kendinizi bundan dolayı kötü hissettiğinizde buna dair sinyalleri, Borçlarım yüzünden kendimi kötü hissediyorum mesajını Evren’e yollamış olursunuz. Yaptığınız şey kendi kendinizi doğrulamak, bunu varlığınızın her düzeyinde hissetmektir. Borçlarınızın artmasına sebep olan da budur. (Bob Doyle)

Çekim yasası doğaya ait bir yasadır. Kişilerden bağımsızdır; mesajları iyi ya da kötü olarak değerlendirmez; sadece düşüncelerinizi alarak onları size yaşam deneyimi olarak geri gönderir. Çekim yasası, üzerinde düşündüğünüz şey ne ise onu verir.

İnsanoğlunun bugüne kadar gördüğü en büyük belalardan daha kötü bir salgın asırlardır ortalığı kasıp kavuruyor. Bu salgın hastalığın adı istemiyorum salgını. İnsanlar istemedikleri şeyleri baskın olarak düşünüp, konuşup, davranışlarına yansıtıp, onlara odaklandıkça bu salgının ayakta kalmasına sebep oluyorlR.

İnsanların istediklerini elde edememelerinin tek sebebi, olmasını istedikleri şeyler yerine, olmasını istemedikleri şeyler üzerine düşünüyor olmalarıdır. Düşüncelerinizi dinleyin; söylediğiniz sözlere kulak verin.

Şu an yaşadığımız hayat, geçmiş düşüncelerimizin yansımasıdır.

Hayal kurmak her şeydir. Hayatın gelecekte getireceklerinin bir ön izlemesidir.

Bir insanın kendisini değiştirebilmesi, ve kaderini yenmesi, doğru düşünmenin etkisini kavramış her beynin ulaşabileceği bir sonuçtur.

Hayatınızda yaşanan her şeyi siz kendiniz, hayatınıza çekiyorsunuz. Ve bunları aklınızdaki imgelerin etkisi sayesinde çekiyorsunuz. Önemli olan ne düşündüğünüz. Aklınızdan ne geçiyorsa onu kendinize çekiyorsunuz.

Sevgi insanın yayabileceği en yüksek frekanstır.

Sıfırdan başlayıp ortada hiçbir şey ve hiçbir yol yokken, kendinize bir yol yaratabilirsiniz.

… o sarsılmaz inanç, sizin en büyük gücünüz.

‘’ Bu yolculukta insan, kendi evrenini kendisi yaratır ‘’ .

Zaman bir yanılsamadır.

“Sana verilen dertleri kabul ettiğin an, kapılar açılacak.”

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Dünyayı ya da etrafınızdaki insanları değiştirmek sizin işiniz değil. Sizin işiniz Evren’in akışına uyum sağlamak ve bunu yaşadığınız dünyada kutlamak.

Tüm stres tek bir negatif düşünceyle başlar. Kontrolsüz tek bir düşünce.. sonra dahası, çok daha fazlası gelir. Stres sonuçtur, ama neden negatif düşünmektir ve hepsi tek bir küçük negatif düşünceyle başlamıştır.

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Evren’den istediğinizi almak için harekete geçtiğinizde,ırmakla birlikte aynı yöne aktığınızı hissedersiniz. Çaba sarf etmenize gerek yok gibidir. İşte bu esin veren eylemin sizde yarattığı duygudur ve Evren’le ve yaşamla birlikte akmaktır.

Her bir düşünceniz gerçektir-bir güçtür.

Ne kadar çok düşünürseniz, o kadar çok mutsuz olursunuz.

Hayatınıza giren her şeyi, kendinize çeken siz kendinizsiniz.

Sevgi yaratma kabiliyetiniz sınırsızdır ve sevdiğinizde Evren’le tam ve gerçek bir uyum içerisindesinizdir. Sevebildiğiniz her şeyi sevin. Sevebildiğiniz herkesi sevin.

Pek çok insan başkaları için kendinden ödün verir, ödün vererek iyi insanlar olacağını düşünüy. Yanlış! Kendinizden ödün vermek ancak eksiklik düşüncesinden kaynaklanır. Çünkü “herkese yetecek kadar yok, ben almasam da olur” demiş olursunuz. Bu duygular iyi bir his vermez ve sonunda kırgınlığa yol açar.

İnanılmaz miktarda para kazanan insanlar tanıyorum ama ilişkileri berbat. Bu refah değildir. Paranın peşinden koşup zengin olabilirsiniz ama bu, refah sahibi olacağınızı göstermez. Paranın refahın bir parçası olmadığını söylemiyorum, kesinlikle bir parçası. Ama sadece bir parçası.

Umutsuz vaka diye bir şey yoktur. Hayatınızdaki her türlü koşul değişebilir!

Hayatınızı değiştirmeye başlamak için şu an yapabileceğiniz ilk şey, sahip olduğunuz için şükrettiklerinizi düşünmek. Bunu yapmak, enerjinizi ve dolayısıyla düşüncelerinizi değiştirerek, yaşantınızı değiştirmeye başlayacak.

“Bence herkes kişi zehrine muzdarip. Hayatı fazlasıyla kişisel yaşıyoruz, hayatı fazlasıyla kişisel algılıyoruz, her şeyi fazlasıyla kişisel algılıyoruz. Hayata kişi formunda karşılık vermek de bir nevi körlük sayılabilir. Hiçbir şeyi kendi ışığında görmüyoruz.”

Her günün sonunda uyumadan önce o gün yaşadıklarınızı düşünün. İstemediğiniz şekilde gelişen olayları ve anları zihninizde, olmalarını istediğiniz gibi yeniden yaşayın.

Erkekler, eşleri onları yaptıkları ufak şeylerden ötürü takdir ettiğini ne yapmak ister? Daha fazlasını yapmak ister. Taktir görmek her zaman önemlidir her şeyi o kontrol eder. Desteği beraberinde getirir.

Hayatınızdaki her olayı düşüncelerinizle önceden belirlemeyi rutin haline getirin. Yaptığınız her işte ve gittiğiniz her yerde, işlerinizin nasıl gitmesini istiyorsanız önceden düşünerek Evren’in güçlerinden yararlanın. Böylece hayatınızı bilinçli bir şekilde yaratmış olursunuz.

Siz enerjisiniz, ve enerji yaratılıp yok edilemez. Enerji sadece şekil
değiştirir. Bu şekil sizsiniz. Sizin asıl özünüz, daima varolan ve varolacak olan arı enerjiniz. Asla yok olamazsınız.
Bilincinizin derinliklerinde, bu bilgi var. Var olmamayı imgeleyebiliyor musunuz? Hayatınızda görüp yaşamış olduğunuz bunca şey varken, var olmamayı düşünebiliyor musunuz? Bunu imgeleyemezsiniz, çünkü bu mümkün değil. Siz sonsuz enerjisiniz.

Aslında kimliğinizin yüzde doksan dokuzu
görünmez ve ona dokunulamaz .

Rahibe Teresa çok zeki bir insandı; Savaş karşıtı bir toplantıya asla katılmayacağım; beni, barışa dair toplandığınızda davet edin demişti.

Hangi şehirde yaşıyor olursanız olun fark etmez, bedeninizin içindeki güç, o şehrin tamamını neredeyse bir hafta boyunca
aydınlatacak potansiyele sahip.
Bu gücün bilincine varmak ‘elektrik teli’
olmak demektir. Evren bir elektrik telidir.
Her insanın yaşamındaki her duruma yetecek gücü onlara taşır. Bireysel akıl. Evrensel Akla dokunduğunda, bu gücü elde der.

Tek ihtiyacınız olan şey Sizsiniz. Bir şeyleri düşünerek gerçeğe dönüştürebilirsiniz. İnsanlık tarihi boyunca icat edilen ve yaratılan her şey bir düşünceyle başladı. Bu düşünceden bir yol yaratıldı ve görünmezken görünür oldu.

İstediğiniz şeyleri artık sizin olarak görün. İhtiyacınız olduğunda size geleceklerini bilin. Sonra da gelmelerine izin verin. Onlar hakkında meraklanıp endişelenmeyin. Onlara sahip olmadığınızı düşünmeyin. Onları sizin olarak görün, size ait olduklarını, çoktan elinizin altında olduklarını düşünün.

Tıpkı yerçekimi kanunu gibi, çekim yasası da asla yanılmaz. Yerçekimi kanunu hata yapıp o gün kuzuları es geçtiği için havada uçan kuzular görmeniz mümkün değildir. Aynı şekilde, çekim yasasının dışında kalan herhangi bir şey de yoktur. Başınıza gelen bir şey varsa, onu ısrarlı düşüncelerinizle kendinize çeken siz olmuşsunuzdur. Çekim yasası kesindir.

Yerçekimi yasası gibi, yasaları olan bir evrende yaşıyoruz. Çekim yasası da doğaya ait bir yasadır. Bir binadan düştüğünüzde, iyi ya da kötü bir insan olduğunuzun bir önemi yoktur; kesinlikle zemine çakılırsınız. tıpkı yerçekimi yasası gibi, çekim yasası da tarafsız, genel, kesin ve doğrudur.

Şu an düşündükleriniz, gelecekte yaşayacaklarınızı doğuruyor. Yaşamınızı düşüncelerinizle siz yaratıyorsunuz. Sürekli düşündüğünüz için, sürekli yaratıyorsunuz. En çok düşündüğünüz ya da en çok odaklandığınız şey, yaşamınız olarak karşımıza çıkıyor.

Şu an yaşadığınız hayat, geçmişteki düşüncelerinizin yansımasıdır.

Düşünceleriniz tohumlar gibidir ve kaldıracağınız hasat, ektiğiniz tohumlara bağlıdır.

Mutluluğunuzun peşinden gidin, her tarafınız duvarlarla kaplı olda bile, Evren size kapılar açacaktır.

Sır tüm olmuşların, olanların ve olacakların cevabıdır.

Hayal kurmak her şeydir.Hayatın gelecekte getireceklerinin bir ön izlemesidir. Albert Einstein

Yaşadıkça kendi evreninizi siz yaratırsınız.

Sevgiyi elde etmek için… içinizi onunla öyle bir doldurun ki; sevgiyi çeken bir mıknatıs olun.

Hepimizin üst üste terslikler yaşadığı günler olmuştur. Zincirleme reaksiyon tek bir düşünceyle başlamıştır. Bunun farkında olsanız da olmasanız da. Tek bir kötü düşünce diğer kötü düşünceleri çekmiştir, frekans belirlenmiştir ve sonuç olarak işler kötüye gitmiştir.

Aklın düşünebileceği her şey… kazanılabilir.

Hayal etmek her şey demektir. Hayatın size getireceklerinin bir ön gösterimidir.

Olduğumuz her şey, düşünmüş olduklarımızın sonucudur.

İnanma yolunda ilk adımı atın. Merdivenin tamamını görmeniz gerekmiyor. Sadece ilk adımı atın.

Ne istemiş olursan ol, dileğin için dua ederken, onu elde etmekte olduğuna inan, ona erişeceksin.

Çekim yasasının karşı konulmaz gücünü oluşturan şey, sevgi ile düşüncenin bir araya gelişidir.

Düşünceler manyetiktir ve her düşüncenin bir frekansı vardır. Düşünceler aklınızdan geçerken Evren’e gönderilir ve manyetik olarak aynı frekansta olan, benzer her şeyi kendilerine çeker. Gönderilen her şey kaynana döner, yani size.

Sadece bugün dünden daha iyi, daha büyük olun.

İnsanlar olmasını istedikleri şeylere odaklandıklarında,istemedikleri şeyler onlardan uzaklaşır.

Neye karşı direnirsen o, daha ısrarcı hâle gelir.

İçinizdeki ses ve vizyon derinleşip netleşerek, dıştan gelen yargıları bastırdığında, hayatınıza egemen olmuşsunuz demektir!

Siz kendinizden hoşnut olmadıktan sonra, başkalarının sizinle birlikte olmaktan hoşnut olmasını nasıl beklersiniz?

Şimdiki gerçekliğiniz ya da şu an yaşamakta olduğunuz hayat, daha önce düşünmüş olduklarınızın sonucu olarak var. Siz duygu ve düşüncelerinizi değiştirmeye başladığınız taktirde, yaşadığınız hayat da tamamıyla değişecek.

Dileğinizin nasıl gerçekleşeceği, Evren’in onu size nasıl getireceği sizin sorununuz ya da meseleniz değildir. Evren’in bunu sizin için yapmasına izin verin. İsteklerinizin ne şekilde gerçekleşeceği üzerinde düşünmeye başladığınızda, güven eksikliği içeren bir lıekans yayar, olmasını arzuladıklarınıza zaten sahipmiş gibi yapmayı beceremezsiniz.

amacınız siz ne söylüyorsanız o. Sizin misyonunuz kendinize yüklediğiniz misyon.

İnanmak, isteklerinizi çoktan almışsınız gibi hareket etmeyi, konuşmayı ve düşünmeyi gerektirir. İsteklerinizi aldığınıza dair bir frekans yaydığınızda, çekim yasası insanları, olayları ve şartları, isteklerinizi almanız yönünde harekete geçirir.

İyi şeyler düşünürken, insanın kendisini kötü hissetmesi imkansızdır.

Şu an yaşadığınız hayat, geçmiş düşüncelerinizin yansımasıdır.

Olumsuz düşünceler ve stresin insan bedenine ve fonksiyonlarına ciddi zararlar verdiği ispatlanmıştır. Bunun nedeni, yeniden organize olarak, bedenimizi baştan yaratmalıdır.