Satanic Bible – Şeytanın Kitabı Kitap Alıntıları – A. S. Lavey

Aseksüeller her zaman, cinselliklerini mesleklerine ya da hobilerine verirler.

Aseksüellerin bile sapkınlığı vardır —aseksüellikleri.

Bir Satanik ayinde, tümünü ya da bir parçasını kullanmak amacıyla asla bir hayvan kesilmez.

Satanizm, diğer dinler gibi tanrısına kurban vermez. Satanistler, bu tür bir sembolik yamyamlık yapmaz.

Sahte Satanistler, farklı seviyelerde küfürlerle dolu kara büyüleriyle her zaman modern tarihte görünmeyi başarmıştır, fakat gerçek Satanist bu kadar kolay tanınmaz.

intihar Satanik din tarafından onaylanmaz.

Dinciler, müritlerini, onların egolarını bastırarak yola getirmiştir. Müritlerinin aşağılık hissetmelerini sağlayarak, tanrılarının mükemmelliği temin edilir. Satanizm, üyelerini iyi, güçlü bir ego geliştirmesi konusunda destekler çünkü bu onlara, bu hayatta yaşamsal varoluş için gerekli olan öz saygıyı verir.

Bir Satanist hiçbir koşulda bir hayvanı ya da bebeği kurban etmez! Yüzyıllardır, sağ propagandacılar, küçük çocukların ve cinsel istek uyandıran bakirelerin, Şeytan yandaşlarının ellerinde sözde kurban edilmesi hakkında saçma sapan konuşmaktadır.

Oysa insan, dört ayak üzerinde yürüyen bir hayvandır; bazen onlardan daha iyi, genellikle daha kötüdür ve “ilahi ruhsal ve zihinsel gelişimi” yüzünden en tehlikeli hayvan haline gelmiştir!

Bir şeyi tabu haline getirmek, sadece istekleri güçlendirir. Herkes, kendisine yapılmaması söylenen şeyleri yapmayı sever. “Yasak meyveler en tatlısıdır.”

Bir erkek, kendini, kadın kovalamaca yarışına katılmayıp kendi kendine tatmin ederse, erkekliğinin çalındığını hissedebilir. Bir kadın, kendini cinsel olarak tatmin edebilir ama baştan çıkarma oyunundan gelen ego-tatminini özler. Ne sözde çapkın ne de sahte vamp, cinsel tatmin için masturbasyona “mecbur kaldığında” bunu yeterli hissetmez; her ikisi de yetersiz bile olsa bir partneri tercih eder. Fakat, satanizm açısından, mükemmel bir fantaziye kendini kaptırmak, başka bir insanla memnuniyet vermeyen bir deneyim yaşamaktan çok daha iyidir. Masturbasyonla, durum tamamen sizin kontrolünüzdedir.

İnsanlar, doğal bir şey olan masturbasyon yapmaktan suçluluk duymasa, birçok ilişki mahvolmaktan kurtarılabilir.

Satanizm, tecavüzü, çocuk tecavüzünü, hayvanları cinsel olarak kötüye kullanmayı ya da, isteksiz olanların ya da masumiyet ve tecrübesizliklerinin, onları, istekleri dışında bir şey yapmak için gözlerini korkuttuğu ya da yanlış yönlendirdiği kişilerin katılımına neden olan hiçbir cinsel aktiviteyi desteklemez.

Sadece, Satanistler hem sevebildiğini hem de nefret edebildiğini itiraf ettiği için, onların nefret dolu oldukları düşünülüyor. Ama aksine, ritüelleştirilmiş bir ifadeyle nefretlerini gösterebildikleri için, çok daha iyi sevebilirler —en derin sevgiyle.

Satanistlere göre, ruhunu Şeytana satmak ya da onunla bir anlaşma yapmak gereksizdir. Bu tehdit, Hristiyanlık tarafından insanları korkutmak için, sürüden ayrılmamaları için uydurulmuştur.

SATAN – (İbranice) muhalif, karşı çıkan, suçlayan, ateş Tanrısı, cehennem, Güney

LUCIFER – (Latince) ışık getiren, aydınlanma, hava, sabah yıldızı, Doğu

BELIAL – (İbranice) efendisiz, dünyanın rezilliği, bağımsızlık, Kuzey

LEVIATHAN – (İbranice) derinliklerden çıkan yılan, deniz, Batı

“İblis” kelimesinin özü, Sanskritçe’deki “tanrı” anlamına gelen devi kelimesinden gelir.

Artık biz, yaşamamızı ya da ölmemizi umursamayan merhametsiz bir “Tanrı”nın önünde titreyen, yalvarıp yakaran zayıf insanlar değiliz. Biz onurlu, gururlu insanlarız —biz Satanistiz!

Satanizm, insanı olduğu gibi kabul ettiği bilinen tek dindir ve kötü bir şeyi saf dışı etmek için uğraşmaktansa, kötü bir şeyi iyi bir şeye dönüştürme mantığına teşvik eder.

Satanizm beyaz bir ışık dini değildir; bedensel, dünyevi ve şehevi bir dindir —bunların hepsi Şeytan tarafından yönetilir, Sol’un simgesidir.

Satanizm, bir tür kontrollü bencilliği gösterir. Bu demek değildir ki başkaları için asla bir şey yapmayın. Sevdiğiniz birini mutlu etmek için bir şey yaparsanız, onun mutluluğu size bir hoşnutluk hissi verecektir.

Cennet, sonsuza kadar arp çalabilecekleri bir yere gitmek için yaşadılarsa, oldukça tuhaf yaratıklarla dolu olmalıdır.

Hristiyan Kilisesi’nin yedi ölümcül günahı: açgözlülük, kibir, kıskançlık, öfke, oburluk, şehvet ve tembelliktir. Satanizm, bu “günahların” her birini işlemeyi savunur çünkü bunların hepsi fiziksel, zihinsel ve duygusal doyuma ulaştırır.

“BEN BİR SATANİSTİM! DİZ ÇÖKÜN ÇÜNKÜ BEN İNSAN YAŞAMININ VÜCUT BULMUŞ HALİYİM!”

Satanistler, “umut” ve “dua” kelimelerinden kaçınır çünkü bunlar endişe göstergesidir.

Satanistler, evrendeki insanların, etkilerin ve tepkilerin, her şeyin sorumlusu olduğunu aklında tutar ve kendilerini kandırıp birinin umursadığını düşünmez.

Şeytan hakkında kötü düşünenler, “Tanrı’nın isteği” olduğu için ölen bütün adamları, kadınları, çocukları ve hayvanları düşünsün.

Kendini kandırma meleği, ahlakçı ruhlara yerleşmiştir —mutluluk kaynağından çıkan ebedi güç ateşi, Satanistlerin bedeninde yaşar.

Parlak bir mutluluk cenneti yoktur, ve günahkarların kızardığı bir cehennem de. Şimdi bizim azap günümüzdür! Şimdi bizim sevinçli günümüzdür! Şimdi bizim fırsatımızdır! Ey insanlar bugünü, bu saati seçin, çünkü hiçbir kurtarıcı yaşamadı!

Dinler sorgulanmalıdır. Hiçbir ahlak kuralı sorgulanmadan kabul edilmemelidir —hiçbir ölçü standardı tanrısallaştırılmamalıdır. Ahlak kurallarının aslında kutsal bir tarafı yoktur. Uzun zaman önceki tahta putlar gibi, insan elinin ürünüdür ve insanın yaptığını yine insan yok edebilir!

Nicedir doğru ve yanlış, iyi ve kötü, sahte peygamberler tarafından tersine çevriliyor!

Şeytan, kilisenin şu ana kadar sahip olduğu en iyi arkadaştır çünkü yıllardır etkin olmasını sağlamıştır.

? Şeytan bütün sözde günahları temsil eder çünkü hepsi fiziksel, zihinsel ya da duygusal hazza sebep olur!

7-) Şeytan, insanı, dört ayak üzerinde yürüyen bir diğer hayvan olarak betimler! Bazen onlardan daha iyi, genellikle daha kötüdür ve İlahi ,ruhsal ve zihinsel gelişimi yüzünden en tehlikeli hayvan haline gelmiştir!

6-) Şeytan sorumluya karşı sorumluluğu temsil eder, Psişik vampirler için kaygılanmayı değil !

5-) Şeytan intikamı temsil eder, öbür yanağını çevirmeyi değil !

4-) Şeytan hak edenlere karşı iyi kalpli olmayı temsil eder, nankörlere harcanan sevgiyi değil !

3-)Şeytan lekelenmemiş bilgeliği temsil eder, riyakarlıkla kendini kandırmayı değil!

2-) Şeytan yaşamsal varoluşu temsil eder, ruhani boş hayalleri değil!

1-) Şeytan teslimiyeti temsil eder, mahrumiyeti değil!

Dışavurum imkanı eksikliğinden dolayı, birçok gizli cinsel arzu hiçbir zaman fantezi derecesinin ötesine geçemez. Açıklama eksikliği çoğu zaman baskıya yol açar ve bu yüzden, çok sayıda insan, dürtülerini açığa vurmak için fark edilemez teknikler bulur. Çoğu fetişistik aktivite dışarıdan görünmez diye, cinsel yönden tecrübesiz olanlar, varolmadığını düşünerek kendilerini kandırmamalıdır. Kullanılan zekice tekniklerden örnek vermek gerekirse: Erkek travesti, günlük işlerini yaparken kadın iç çamaşırları giyerek fetişinin zevkini çıkarır; ya da mazoşist kadın, birkaç beden küçük olan bir lastik korse giyebilir, böylece gün boyunca, fetişistik rahatsızlığından cinsel haz alabilir. Bu örnekler, verilebilecek diğer örneklerden daha yumuşak ve daha yaygındır.

Bazıları için tanrı iyidir. Bazıları için korkutucudur. Kötü bir olayda kendilerini “tanrının emriydi” diye avutanlar böyle olayların olduğunu ve olmasına izin veren nasıl bir tanrıya tapıyorlar?

Kişinin sınırlarını bilmesi oldukça tuhaf bir iç gözlemdir.

Kişinin, isteklerini yeteneklerine uydurabilmesi büyük bir beceridir ve bir sürü insan farkında değil ki, en büyüğünü elde edemese bile hiç yoktan iyidir.

Erkekler, boğucu evrimsel gelişimleri yüzünden körelmiş olmasaydı, bütün dört ayaklı hayvanların bildiği gibi, dişilerin cinsel olarak en istekli olduğu zamanı bilirdi.

Çocuk gibi olun ve arzularınızı bastırmayın.

İşlerinizin sonuçları istediğiniz gibi olduğu sürece sizin işlerinize birinin anlam yükleyip yüklemediğinin önemli olmadığı unutulmamalıdır.

Eğer bir erkekseniz ve bir kadını büyülemek isterseniz, vücut salgılarınızın etrafınızdaki ortama hemen yayılmasına izin verin ve sırtınıza giydiğiniz sosyal nezaket giysisinin tam tersi şekilde davranın.

Biri için zevk olan şey, diğeri için acıdır ve aynı şey iyi ve kötü için de geçerlidir.

Kendinizi takdir etmelisiniz, ne istiyorsanız onu satın almalısınız, kendinize olduğunuz kral gibi(ya da tanrı) davranmalısınız.

Neden gerçekten dürüst olmuyorsunuz, kendi hayalinizde bir tanrı yaratacaksanız neden o tanrıyı kendiniz olarak yaratmayasınız?

Tüm bayramların en büyüğü, kişinin kendi doğum günüdür.

İnsanlar kendilerini, ego tatmininin ayıp olduğundan kurtarabilse, doğal bir ihtiyaç olan ego tatmini için reenkarnasyona inanmak gibi kendilerini kandırmaca oyunları oynamalarına gerek kalmaz.

Hayat büyük bir teslimiyettir -ölümse, büyük bir mahrumiyet. Dünyadaki varlığından memnun olan bir insana göre, hayat bir parti gibidir; ve kimse, iyi bir partiden ayrılmak istemez. Aynı şekilde, bir insan, burada dünyada eğleniyorsa, hakkında hiç bir şey bilmediği bir öbür dünya sözü için bu hayatı o kadar kolay bırakmayacaktır.

Canlarını bir idealin peşindeyken vermiş insanların, şehitlikle yüceltildiğini tarih gösterir. Dinciler ve politik liderler, planlarını hazırlamakta ustadır. Şehidi, insanlara güzel bir örnek gösterip, kasıtlı intiharın bütün hayvan mantığına ters düştüğü tepkisini ortadan kaldırırlar.

Şehitlik ve şahsi olmayan kahramanlık, doğrulukla değil aptallıkla bağdaştırılmalıdır. Bu tabi ki, sevilen birinin güvenliğini ilgilendiren durumlarda geçerli değildir. Fakat, politik ya da dini bir durum kadar şahsi olmayan bir şey için birinin kendi canını vermesi, mazoşizm de son noktadır.

Ölüm, çoğu dinde, büyük bir ruhsal uyanış olarak tahmin edilir – yaşam boyunca hazırlanılan bir uyanış. Bu konsept, tatmin edici bir hayat yaşamamış bir kişiye çok cazip gelir; ama hayatın sunduğu bütün zevkleri yaşamış olanlarda, ölmekle ilgili büyük bir korku vardır. Olması gereken budur. Bedensel kabuğunun kaçınılmaz ölümünden sonra hayat dolu insanların yaşamasını sağlayacak şey, bu yaşam arzusudur.

Bedensel varoluşun en saf hali, hayvanların ve doğal isteklerini inkar edecek kadar büyümemiş çocukların bedenlerinde bulunur. Onlar olayları, yetişkin bir insanın asla ummadığı bir şekilde algılayabilir. Bu yüzden, bu varlıklara kutsal gözüyle bakılır ve dünyanın bu doğal büyücülerinden çok şey öğrenebileceklerini bilir.

Eski dinlerin her gün, saçma kısıtlamalarından birini kaldırdığına dair birçok kanıt vardır.

Oysa insan, dört ayak üzerinde yürüyen bir hayvandır; bazen onlardan daha iyi, genellikle daha kötüdür ve ilahi ruhsal ve zihinsel gelişimi yüzünden en tehlikeli hayvan haline gelmiştir!

Açıkça kanıtlanmıştır ki bütün hastalıkların çoğunluğu psikomatik türdendir ve psikomatik hastalıklar bastırılmışlığın sonucudur. İyiler genç ölür denir. Hristiyan standartlarına göre iyiler gerçekten genç ölür. Zihinlerimizin ve bedenlerimizin bozulmasına sebep olan şey, doğal içgüdülerimizin bastırılmasıdır.

İnsanlar çoğu zaman zorunlulukla hazzı karıştırır ama ikisinin arasında dünya kadar fark vardır. Bir zorunluluk hiçbir zaman zevk almayla oluşmaz, zevk almamayla oluşur. Bir şeyi tabu haline getirmek, sadece istekleri güçlendirir. Herkes, yapılmaması söylenen şeyleri yapmayı sever. Yasak meyveler en tatlısıdır.

İnsani gelişmenin en yüksek noktası bedenin farkında olmaktır!

Yeryüzünde dolaşan birçok insan, sebepsiz yere başkalarını sorumlu hissettirmek ve hatta onları borçlandırmak konusunda çok yeteneklidir.

Dürüstçe, hissettiği nefretin ve sevginin farkına varıp itiraf edince, bir duyguyu diğeriyle karıştırma problemi olmaz. Bu duygulardan birini hissedemeden, diğerini bütünüyle hissedemezsiniz.

Sevgi, insanın hissettiği en yoğun duygulardan biridir; diğeri de nefrettir. Kendinizi ayrım yapmadan sevmek için zorlamak hiç doğal değildir. Herkesi sevmeye çalışırsanız, sadece, sevginizi hakedenlere karşı olan duygularınızı azaltırsınız. Bastırılmış nefret, birçok fiziksel ve duygusal rahatsızlığa yol açabilir. nefretinizi, hakedenlere göstermeyi öğrenerek kendinizi bu kötü huylu duygulardan arındırabilir ve hapsedilmiş nefretinizi sevdiklerinizen çıkarmak zorunda kalmazsınız.

Eski dinlerin şeytanların her zaman, en azından kısmen hayvan özellikleri vardır. Bu, insanın, kendisinin de bir hayvan olduğunu sürekli inkar etme ihtiyacının bir kanıtıdır, çünkü böyle yapmak, onun güçsüz egosunun güçlü bir şekilde patlamasına yarar.

Ne zaman bir ulus yeni bir tür yönetim biçiminin egemenliği altına girse, geçmişin kahramanları şimdinin kötü karakterleri olur. Dinde de bu böyledir. İlk Hristiyanlar, Pagan ilanlarının şeytan olduğuna ve onları kullanmanın kara büyü olduğuna inanırdı. Mucizevi, ilahi olaylara ak büyü derlerdi; ikisi arasındaki tek fark buydu. Eski tanrılar ölmedi, Cehennem’e gittiler ve şeytan oldular. Çocukları korkutmak için kullanılan cin, öcü ya da gulyabani kelimeleri, Slavca’da Bog ve Hintçe’de Bhaga kelimelerinden gelir ve ikisi de tanrı demektir.

Ne zaman bir ulus yeni bir tür yönetim biçiminin egemenliği altına girse, geçmişin kahramanları şimdinin kötü karakterleri olur.

İnsanların birbiriyle savaşmayı bırakmaları ve insanın zevkleri için tasarlanmış mabetler yapmaya zaman harcamalarının vakti gelmiştir.

Problemlerinizi sağduyuyla ve psikiyatrinin bize öğrettiklerinden yararlanarak aklınızla belirledikten sonra, hala kendinizi asılsız bir suçluluk psikolojisinden duygusal olarak kurtaramıyor ve teorilerinizi eyleme dönüştüremiyorsanız, suçluluk psikolojinizin işinize yaramasını sağlamayı öğrenmelisiniz. Doğal içgüdülerinizle hareket etmelisiniz ve sonra, suçlu hissetmeden yapamazsınız, suçluluğunuzdan zevk almalısınız. Çelişkili gibi gelebilir ama düşünürseniz, suçluluk psikolojisi çoğu zaman hisleri harekete geçirebilir. Yetişkinler çocuklardan ders alsa iyi olur. Çocuklar genellikle yapmamaları gerektiğini bildikleri bir şeyi yapmaktan çok zevk alır.

Eğer insan doğasına tamamen aykırı fikirler ve eylemlere dayanmıyorsa, inancın yanlış bir tarafı yoktur.

İnsanın doğal içgüdüleri onu günaha götürdüğü için, bütün insanlar günahkardır; ve bütün günahkarlar cehenemme gider. Herkes cehenneme giderse, bütün arkadaşlarınızla orada buluşacaksınız demektir. Cennet, sonsuza kadar arp çalabilecekleri bir yere gitmek için yaşadılarsa, oldukça tuhaf yaratıklarla dolu olmalıdır.