İçeriğe geç

Sarajevo Marlboro Kitap Alıntıları – Miljenko Jergovic

Miljenko Jergovic kitaplarından Sarajevo Marlboro kitap alıntıları sizlerle…

Sarajevo Marlboro Kitap Alıntıları

Kitaptan daha iyi, daha güzel ve daha hakiki yanan tek şey el yazısıdır.
Bütün iyi çocuk öykülerinin sonu kötü biter.
Saksafoncular tarih yazmaz onlar müzik yapar.
Işık hızının ne olduğunu biliyorum ama karanlığın hızının ne olduğunu öğrenmedik!
Her aşkın anahtarı sadakattir.
İnsanlar, karanlıkta yalnız kaldıklarında değişirler. Bu süreç, duygudan yoksun gelişir.
Yaşamak, artık ciddi bir müessese. Yapılan her hatanın kadere ait olabileceğini hissettim ama yine de bunun nasıl ya da neden olduğunu kafamda berraklaştıramıyordum.
Platon insanlık kostümü giymiş bir travestiydi, Sokrates ise kendi ölümünü bir gösteriye dönüştürmekten öldürülmeliydi.
Hayatın yaşanan kısmı unutulmaya değerdir, gelmekte olan kısmında ise insan, tıpkı masallardaki gibi, ölene dek mutlu mesut yaşamalıdır.
Hayat yalnızca yaşadığını bildiğinde kıymetlenir.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Darwin’im, eğer insanlar maymundan geliyorsa, bu Japonlar neyden geliyorlar?
Sosyalizmde inanç özgürlüğü garanti altındadır.
Ölüm, hayal ve gerçekliğe eşit mesafede duran bir olgudur.
Işık hızının ne olduğunu biliyorum, ama karanlığın hızının ne olduğunu öğrenmedik!
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Bir yerlere gitmelidi, Afrika’ya mesela, aşkın masallardaki gibi olduğu ve öyle devam ettiği bir yere.
Hayallerim hâlâ bana dostken. Daha doğrusu henüz veda vakti gelmemişti. Veda dediğin yavaşça gelmeliydi. Her zerremde hissetmeliydim.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
“Kitaplarını şefkatle okşa ey yabancı!”
Her aşkın anahtarı sadakattir.
Komünizm, maden işçilerinin hayatına neredeyse dokunmamıştı bile. Maden ocağının derinlikleri, ideolojik bir yorun tekrarının geçemeyeceği kadar karanlıktı.
Hayat yalnızca yaşadığını bildiğinde kıymetlenir. Ölüm seni her zaman hazırlıksız yakalar, yaşadığını bile fark etmediğin bir anda, kendine ve başkalarına iyi davranamadan.
Kimse tarafından hatırlanmayayım, kimsenin değer verdiği biri olmayayım, bunun dışında, dünyadaki hiçbir mezarlık, özellikle de Amerika’dakiler, Saraybosna’daki gibi değildir. Ölüler adeta üniformaları içindeki askerlere beziyorlardı, hepsinin mezar taşı aynıydı, ruhları sanki matbaadan çıkmış gibi.
Peki ya aşk neydi? Aşk hayal etme, plan yapma, düşlere dalma hakkından kimseyi mahrum bırakmamaktı.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Ölüm, hayal ve gerçekliğe eşit mesafede duran bir olgudur, özellikle, net ve temiz dünyalarda yaşamış, fazla şüpheci olmayan, hayata dair şu ya bu şekilde duruşu olan insanları mutsuz eder.
Beni ölüm değil ; beni aşk öldürecek.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Tanrı bana başımıza gelenler yüzünden başkalarına küfrettiğini duymayı nasip etmesin.
Dünya, telaffuz edilemeyen kelimelerle yok oluyordu.
Vosvos olarak bilinen araba modelinin Balkan ülkelerindeki ismi Buba’dır. Bubanın sözlük anlamı böcek demek.
Birbirimizi görebilecek ve artık yaşamadığımıza kanaat getirecek kadar hayattayız.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Kitaplarını şefkatle okşa ey yabancı!
Ve hatırla, onların tozdan ibaret olduklarını.
Ben gözyaşlarının insanın içine
Akabileceğini bilmezdim
İnsanlar, karanlıkta yalnız kaldıklarında değişirler. Bu süreç, duygudan yoksun gelişir.
Her aşkın anahtarı sadakattir.
Dünya, telaffuz edilemeyen kelimelerle yok oluyordu.
İnsanlar, karanlıkta yalnız kaldıklarında değişirler.
Ben gözyaşının insanın içine akabileceğini bilmezdim.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
İşte biz, evlat, birbirimizi görebilecek ve artık yaşamadığımıza kanaat getirecek kadar hayattayız.
Işık hızının ne olduğunu biliyorum, ama karanlığın hızının ne olduğunu öğrenmedik.
Beni ölüm değil beni aşk öldürecek.
İnsanoğlunu merak ayakta tutar.
Hayat yalnızca yaşadığını bildiğinde kıymetlenir.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Ben gözyaşlarının insanın içine akabileceğini bilmezdim
Peki ya aşk neydi?
Aşk hayal etme, plan yapma, düşlere dalma hakkından kimseyi mahrum bırakmamaktı.
Ne zaman biri beni sarsacak bir şeylerden bahsetse, içimde bir yerde tıpkı gürültüyü kesen teyp kayıtları gibi kırmızı bir ışık yanar ve ben hiçbir şey hissetmemeye başlarım.
İnsanın kayıtsızlığının çoktan yutmuş olduğu şeyleri alevlerin yutmasına karşı durmanın bir anlamı yoktu.
İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğunuzda yumuşarmış.
Bir hayat ve eksilmiş bir endişe.
Dünya telaffuz edilemeyen kelimelerle yok oluyordu.
Beyaz kutular boş kalacaktı zira gereksiz şeylerden kurtulmak kolay değildi.
Ben gözyaşının insanın içine akabileceğini bilmezdim.
Eğer beni bir Hırvat olarak sevmiyorsanız, bir Yugoslav olarak nasıl seveceksiniz.
Hayatta detayları korumamız gerektiğine dair bir uyarı.
Savaş bana asabiyeti ve yapay bir dinginlik duygusunu miras bıraktı. Ne zaman biri beni sarsacak bir şeylerden bahsetse, içimde bir yerde tıpkı gürültüyü kesen teyp kayıtları gibi kırmızı bir ışık yanar ve ben hiçbirşey hissetmemeye başlarım.
İnsanlar, karanlıkta yalnız kaldıklarında değişirler. Bu süreç, duygudan yoksun gelişir. Sabahleyin yarağına güzelce uzanmış bir adamın, akşamına saçlarına aklar düşmüş bir şekilde uyandığı bir hikaye biliyorum.
Yapılan her hatanın kadere ait olabileceğini hissettim ama yine de bunun nasıl ya da neden olduğunu kafamda berraklaştıramıyordum.
Yaşamak, artık ciddi bir müessese.
‘İnsanın kalbi, yalnızca doğru yere hafifçe vurduğumuzda yumuşarmış.’
İnsanın kayıtsızlığının çoktan yutmuş olduğu şeyleri alevlerin yutmasına karşı durmanın bir anlamı yoktu.
Her zaman yanında olacağına inandığın kitapların sayısı ise en azdır. Onları ilk kez okuduğunda, sonunu durmaksızın ertelersin.
Ne hiçbir şey aynı ne de hiç kimse, aynı ahmaklıkta olan sensin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir