Kolektif kitaplarından Nobel’li Şairler Antolojisi kitap alıntıları sizlerle…
Nobel’li Şairler Antolojisi Kitap Alıntıları
Bir budala vardı, tapardı nasıl inançla
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Bir paçavraya, bir kemiğe, bir tutam saça
(Biz aldırmayan kadın derdik o taptığına)
Ama güzel meleğim derdi budala ona-
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Ah, o geçen yıllarımız, akan yadlarımız:
Hem beyin, hem de bilek gücümüzü tükettik
O kadın için ki tüm bunlan hiç bilmedi
(Ve artık biliyoruz ki bilmekten acizdi),
Anlamadı üstelik!
Bir budala vardı, verdi tüm elindekini
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Onurunu, inancını ve iradesini
(Ve bu değildi hiç de kadının istediği)
Ama budalalar önleyemez kaderini
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Yiten çabalarımız, kaçan fırsatlarımız:
Düşlerimizi neler nelerle süslemiştik
O kadın için, bunun nedenini bilmeyen
(Evet, artık biliyoruz ki bir an bilmeyen)
Anlamayan üstelik!
Budala kaldı o budala postuyla bir tek
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Giderken elindeydi kadının bunu görmek-
(Ama tarihler yazmıyor denediğini pek)
Budala da yaşadı, için için ölerek-
(Tıpkı sizle ben gibi!)
Şimdi ne utancımız, ne de işte hıncımız
İçimizi dağlayıp açan böyle bit delik-
Yanıyoruz çünkü biliyoruz bilemezdi
(Kavradık ki bu güç onda yoktu, bilemezdi).
Anlamazdı üstelik!
Çeviren: Şavkar Altınel
Yaşıyorum
Ta göbeğinde
Hala kanayan bir yaranın
Söylediklerim yok oluyor.
Yaşadığımı bilmiyorum
Parantez içinde
Mutluluk yoktur ki
Bütün insanlar mutsuzdur
Ama kimileri hiç söz etmezler bundan
içinde umuttan eser kalmamış gözlerini?
Sevinçten,
Umutsuzluktan,
Coşkudan,
Umuttan.
geliyor.
gölgelerde gülümseyen? Hangi yalnızlık bu çırpınan
aysız acısıyla kollarının ve bitmeyen çığlıklarını
geceyle çarpan? Kim bu gizlice şakıyan yapraklar içinde?
Kuşlar mı? Sanmam, bir anısıdır kuşların belki. Nesin sen
Sevmek kısa sürdüyse unutmak uzun sürer
Öyle bomboş
ve yine de sevinçlidir bunca bulutlar?
Kim kaşık verdi daha doğmadan size?
öleceğimizi sanıyoruz
Yolunu rüzgarını, adını sessizliğin,
Düşüncelerimi kemiren
Ve düşümü bozan ne?
Yürüyüp geçtiğin tarla, yol ve kıyı
Mutlulukla dolar ışıl ışıl olur
Seni görünce.
Belki birliktedir gelecek zamanda
Umudum yok -bilmiyorum
Gün gelir geçer -düşünmem
Bundan böylesi bilip bileceğim bu
Kim koruyabilir ki kalbini?
ve ne de bulabiliyorum.
Ne mutluluğun, ne acıların olduğu bir yerde
Düşlerde, anımsayışlar da silinir git gide
Kalır sadece, her şeyi bağışlatan bir uzaklık..
Fakat görüntün, zihnimde gitgide dumanlandı
Aşk ve elde ediş hala olanaklı.
Yetinmem gerekecek artık salt yüreğimle
Gönlümü duyuyorum ses veriyor sahile
Kurumuş ağacımın çiçeği
Son ve tek ümidi boşuna hayatımın.
Yara büyür gizlice, işler hep daha derin
Yalnız ve yurtsuz yaşamaktan
tanışıklık
hiç de kötü gelişmiyor.
ölüme ve hiçliğe dokununcaya; derinlerdeki bu küllenmiş ateşle dünyaya,
yıkarım sevdasız geçen ömürleri,
tanırım gölgeler arasındaki şeklini ve garkolurum kanına, ezelden beri.
Sonunda buldum ona ulaşmanın yolunu
İşte ölüm!
demir atmıştır belki sonsuzluğa.
dönüyor gündüzün geceye;
Oy ne zaman, ne zaman?
Seviyorum seni bu soğuk yerde bile.
görsene
insan kırılıyor
O aslında bütün güllerin gülü. Herşey ama onun içinde ne varsa, Sevda dünyasının uçucu görüntüsü Aşk gülü bu, tek, bir tanecik ama.
Yeniden taş doğsaydım,
Öylece de seni severdim, kadın.
Yeniden dalga doğsaydım,
Öylece de seni severdim, kadın.
Yeniden ateş doğsaydım,
Öylece de seni severdim, kadın.
Yeniden erkek doğsaydım.
o büyük yangınlar
birer çiçek olacaklar
senin ellerinde,
ve ölümsüz bir bahar bende,
o zaman fısıldıyacaksın;
-Seni seviyorum.
Akşam gökyüzüne baştanbaşa yayılınca
Günlerce, saatlerce:
Kim koruyabilir ki kalbini?
Üzüntü ağacının dallarından
Art arda çiçekler dökülmekte.
Kalp sevgisiz artık,
Gri uzaklık susuyor,
Dünya eski ve boş artık.
Ne güneşler yüzüme gülümser,
Boş, dünyadaki bütün şeyler,
Bütün şeyler soğuk, insafsız şimdi.
Ve sevdiğim pırıltılı yıldızlar benim Tesellisiz bakar durur halime.
Tâ sevginin ölebileceğini sezdiğim Zamandan beri kalbimde.
Hayat içeriyor tek başına olmayı. İnsanlar tanımıyor birbirini işte, Mutlak hepsinin yalnızlığı.
Hayatım henüz aydınlıkken;
Ama şimdi sis çöktü ya,
Silindi hepsi gözden.