Namaz Dirilişe Çağrı Kitap Alıntıları – Ahmet Bulut

Namazsızlık hastalığından köşe bucak kaçar, sevdiklerinizi de ondan korursunuz. Sizi arayan ne zaman nerede bulacağını bilir. Çünkü siz ezan okununca en yakın mescitte , cemaatte bulunursunuz. Sizi sevenlerde bunu bilir. Onlar da sizinle beraber bu güzel ibadeti yaşamakta sizinle yarışırlar. ÇÜNKÜ SİZ NAMAZ MARKALI BİR MÜSLÜMANSINIZ. ALINLARINIZDA SECDE İZİ VARDIR. SİZE BU MARKAYI ALLAH VERMİŞTİR.

bakınız: (Fetih suresi , 29)

Her tevbe elbette namaz değildir; fakat her namaz aynı zamanda bir tövbedir

Bugün bize ne oldu? Ezanlar okunuyor, davetine icabet eden yok denecek kadar az. Asumanı çınlatan ezanlar sanki bizim için okunmuyor.

Yarın herkesin birbirinden kaçacağı o günde bizim elimizden tutacak bir namaza ne kadar da çok ihtiyacımız olacak.

Allah katındaki değerini merak ediyorsan, namazına bir bak. Sen namazı ne kadar çok seviyorsan Allah (c.c.) da seni o kadar çok seviyor. Bundan sonra namaza başlarken Allah ile sohbete başladığını hatırla. Ve kulun Rabbine en yakın olduğu an, namazda ve secde halindedir. Orada duayı artırmaya bak.
Sakın kendinden aşağıdakilerin namazına bakarak, ben çok iyiyim deme. Hele namaz kılmayanlarla kendini kıyaslama. Bizim ölçümüz ve örneğimiz, Sevgili Peygamberimiz (sav) ve ashabıdır. Sen kendini onlarla kıyasla.
Asla ümitsizliğe kapılma. Sen namaza durmakla en sevgiliye benziyorsun. Bir gün gelecek gönlün ve zihnin de O’nun (sav) gibi olacaktır. Allah ümidini yitirenleri sevmez.

Yine mi namaz diyenlere, hayır, yeni bir namaz deriz. Çünkü hiçbir namaz tekrar edilmez. Bu gün kıldığımız sabah namazının tarihini düşünelim. Bir daha bu tarihin sabah namazını kılabilecek miyiz? Son kez kıldık. Ve aynı zamanda ilk defa kıldık. Daha önce bu tarihli bir namaz kılmamıştık. Öyleyse her kıldığımız namazı ilk defa kıldığımızı ve aynı zamanda son defa kıldığımızı unutmayalım. Bizler bazı şeylere ünsiyet kurduğumuz için hep aynı zannediyoruz. Ve yanılıyoruz. Her gün doğan güneş de taptazedir. Aldığımız nefes de.

Dua mü’nin silahı

Ebu Hureyre’nin (r.a)nakletiğine göre Hz.Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

Geceleyin kalkıp ibadet eden ve hanımını uyandıran ,kalkamak istemediği takdirde yüzüne su serpen adama Allah rahmet etsin.Yine kalkıp namaz kılan ve kocasını uyandıran ve uyanmak istemediğinde yüzüne su serpen kadına Allah rahmet etsin

Bir gün gelecek hem yaptıklarımızdan hem de yapmadıklarımızdan hesaba çekileceğiz.O gün gelmeden biz kendimizi hesaba çekmeli ,kötü akıbetten korunmalıyız.Akılı adam hesaba çekilmeden kendini hesaba çekendir

Namazlarınızı vaktinde kılın.İkindi ezanı okununca ,akşama iki saat var demeyin

Kabirde bile sahibini yalnız bırakmaz

Güne sabah namazı ile başlayalım.Günümüz ve gönlümüz nurlansın

Şüphesiz Allah,benim ben.Benden başka hiç bir İlah yoktur.
Bana kulluk et ve beni anmak için dosdoğru namaz kıl.

Taha/14

Namaz hayatın ta kendisidir

Allahım! Evvel işlediğim, sonra işlediğim, gizli ve açık işlediğim, israf ettiğim ve senin benden daha iyi bildiğin günahlarımı affeyle. Önde Sensin, sonda Sensin. Senden başka ilah yoktur.

Günümüzde pek çok insan pekala namazı terk edebiliyor veya kazaya bırakabiliyor.

Ey kul, etme dünya nazı, kıl namazını
Sonra kılarız diyenin, dün kıldık namazını.

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Kıyamet günü kula ilk sorulacak şey namazdır.Eğer namazı tam olursa diğer amelleri kabul edilecek,eğer eksik bulunursa diğer amelleri de ret edilecek.

Rabbim bize öyle namazı nasip eyle ki Sen onu beğenesin. O namaz bizi Seninle buluştursun. Bizi Senin kitabınla buluştursun. Namazdan alıp ilhamı kılamayanlara götürsün bizi. Onlara bu güzel nimeti tanıtmaya vesile kılsın. Nice yıpranmış gönülleri namazla tamir edelim. Onunla tanışmayan kalmasın. Bu hayat iksiri tüm şifa arayan gönüllerle buluşsun

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Asr-ı saadette kılınan namazlarla bizim namazlarımız arasındaki belkide en belirgin fark, onların ibadeti, bizim âdetimiz haline gelmesidir.

Şüphesiz namaz, dinin direğidir. Kim onu dosdoğru kılarsa dinini ayakta tutmuş olur. Kim onu terk ederse dinini yıkmış olur.

Peygamber efendimiz (sav): Ey Ebu Bekir ölüm bize ne kadar yakın? diye sordu.
bir nefes aldığımızda veremeyecek, verdiğimizde alamayacak kadar yakın. dedi.
Ölüm bize bu kadar yakın biz hala yarınların hesabını yaparak namazlarımızı ihmal ediyoruz. Öyle mi?

Ata el-Horasanî der ki:
“Yeryüzünün herhangi bir bölgesinde Allah’a secde eden bir kul yoktur ki; kıyamet gününde o yer, ona şehadet etmesin ve öldüğü gün ağlamasın.”

Yunus’un ifadesiyle: Ballar balını buldum kovanım yağma olsun

Asumanı çınlatan ezanlar sanki bizim için okunmuyor. Sabah evlerimizin ışığı yanmıyor . Kapkaranlık olan evlerimiz mi yoksa gönüllerimiz mi?

Ey kul, etme dünya nazı, kıl namazını
Sonra kılarız diyenin, dün kıldık namazını.

Ehlinin indinde namaz her şeyden kıymetlidir

Şöyle buyuruyor Allah Rasulü (s.a.v.):
Kim ki vaktinde abdestine secde ve huşuuna tam manasıyla dikkat ederek herhangi bir namazı Eda ederse o namaz bembeyaz olarak Cenab-ı hakkın huzuruna yükselip giderken:
“Beni koruyarak tam Eda ettiğin gibi Allah da seni korusun” der.

Biz sermayemizi nasıl değerlendiriyoruz? Günün beş noktasında sermayeyi bize verene hesap vermek için huzura çıkıyor muyuz? Yoksa burada hesap vermekten kaçtığımız gibi yarın mahşerde de kaçacağımızı mı zannediyoruz?

Günümüzde pek çok insan pekala namazı terk edebiliyor veya kazaya bırakabiliyor.

Namaz biz Müslümanlar tarafından kıymeti anlaşılmamış bir hazine.

Allah katındaki değerini merak ediyorsan, namazına bir bak. Sen namazı ne kadar çok seviyorsan Allah (c.c) da seni o kadar çok seviyor.

Dua etmeyenlere Rabbimiz kızar.

“Onlar ki, gecelerini Rablerine secde ederek ve kıyamda durarak geçirirler.” ( Furkân,64)

Allah kullarına çok yakındır;yeter ki, kullar O’ndan uzaklaşmasınlar.

Dua ibadettir. Dua ibadetin özüdür. Namaz duaların kabul anıdır. Kulun rabbine ihtiyacını arzetmesi, acziyetini ifade etmesi rabbinin hoşuna gider. Kul dua ettikçe rabbi onu sever. Hatta mü’minin dua etmesini o kadar çok sever ki dua etsin diye duanın kabulünü geciktirir. Herşeyin sahibi Allah’ tır. Kul ise muhtaçtır. O yaratan biz yaratılanız. O zenginler zengini biz fakirler fakiriyiz. Biz isteriz o verir.

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)nazarında namaz, son derece kıymetliydi. Baldırları şişene kadar, ayakları çatlayıncaya kadar kıyamda duruyordu. Namaz kılarken çok sevinçli ve huzurlu oluyordu. Gecelerini namazla ihyada bulunuyordu. Namazlarını son derece güzel kılıyor ve uzun sureler okuyordu. Ölüm hastalığında bile namazlarını cemaatle kılmaya çalışıyordu.

Biz nasıl yaşıyoruz? İşlerimizin arasında namaza bir yer mi arıyoruz? Yoksa işlerimizi namaz aralarına mı yerleştiriyoruz? Buna göre kendi fotoğrafımızı görebiliriz. Herkes kendi notunu kendisi versin Vesselam.

Kişi öyle namaz kılmalı ki;herkesin namazı bir diğerine misal olsun. Secde, doyulmaz bir neşe ;dualar, insana bıkkınlık vermeyen gıda;rukü ayrı bir eda; kıraat de, dane dane canlı kelimeler armonisi halini alsın.

-Kullandığın cep telefonunun ne kadar garantisi var?
+İki yıl
-Peki, söyler misin bana senin ne kadar garantin var?
+

– Namazını kıldın mı?

Kılmadıysan önce namazını kıl ve sonra işine bak.

Namazsız bir yuvada huzur olmaz. Evliysen ve eşin namaz kılmıyorsa ilk yapacağın iş, eşini namazla buluşturmak gayreti olsun.

Evleneceğin hayat arkadaşında ilk arayacağın özellik namaz markası olsun. Günümüzde neredeyse bu olmazsa olmaz aranacak özellik unutuldu. Unutulduğu için yuvaların temeli zayıf atıldı.

Ebu Said (r.a.) ın rivayet ettiği bir hadisi şerifte Hazreti Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

Hırsızlık bakımından insanların en kötüsü, namazından çalandır. Rükûundan çalar, secdesinden çalar.

Öyle namaz kılmalıyız ki namaz bizi diriltmeli.

Güne sabah namazı ile başlayalım. Günümüz ve gönlümüz nurlansın.

Sizin markanız namaz olsun. Siz namazla markalanın. Size bakan sizde namazı görsün. Sizinle görüşmek, buluşmak isteyen namaza göre bunları gerçekleştirebileceğini bilsin. Sizinle evlenecek olan, birinci arayacağımız, olmasını istediğimiz özelliğin namaz olduğunu bilsin.

Namazsız gönül ölür.

Kapkaranlık olan evlerimiz mi yoksa gönüllerimiz mi?

Ey Rabbim! Beni ve neslimden (gelenleri)de namazı gereği gibi kılanlardan eyle. Ey Rabbimiz! Duamı kabul buyur.

İbrahim/40

(İnsanları) Allah’a çağıran, iyi işler yapan ve:Ben gerçekten Müslümanlardanım diyen kimseden daha güzel sözlü kim olabilir!

Fussilet/33

Nasıl yaşarsan öyle ölürsün.

Asr-ı Saadette kılınan namazlarla bizim namazlarımız arasında ki belki de en belirgin fark, onların ibadeti, bizim adetimiz haline gelmesidir.

Tek el bile kendini yıkayamaz. O zaman Müslüman yalnız başına nasıl kulluğu ifa edecek.

-Rabbim emrettiyse, bize uygulamak düşer.
Ne muhteşem bir inanç.

Sizin markanız olsun namaz. Siz namazla markalanın.

Biz nasıl yaşıyoruz? İşlerimizin arasında namaza bir yer mi arıyoruz? Yoksa işlerimizi namaz aralarına mı yerleştiriyoruz?

Kişi ile küfür arasındaki fark namazı terk etmektir.

Ancak günahı çok ve büyük olanlar namazı hafife alır veya terk eder.

Allah’ım ümmetim için erken davrananların işlerini bereketli kıl.
-Peygamberimiz(sav)

(Ey mü’minler!)Sizin gerçek dost ve yardımcınız ancak Allah ve O’nun Resûlü’dür;birde (Allah’ın emirlerine)boyun eğerek namazı dosdoğru kılan ve zekat veren mü’minlerdir.
Maide,55

Yüzlerinde secdelerin eserinden(meydana gelen)nişanları vardır.
Fetih,29

(Onlar) cennettedirler. Onlar suçlulara: Sizi kavurucu ateşe sokan nedir? (diye uzaktan) sorarlar. (Günahkarlar) derler ki: Biz namaz kılanlardan değildik. Yoksula yedirmezdik. (Kur’an’ın buyruklarını bırakıp,batıl şeylere) dalanlarla beraber biz de dalardık. Ceza gününü yalan sayardık, nihayet bize kesin olan (ölüm) gelip çattı (derler).

(Müddessir, 40-47)

Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun.

-Yunus Emre Hz

‘Namaz,yolda koymaz.’ diyen atalarımız ne güzel söylemişler

Kapkaranlık olan evlerimiz mi yoksa gönüllerimiz mi??

münafıklar; ‘Onlar namaza kalkdıkları vakit üşene üşene kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar. Allah’ı da ancak pek az hatırlarlar.’

ey kul, etme dünya nazı, kıl namazı
sonra kılarız diyenin, dün kıldık namazını

✔Ey kul, etme dünya nazı, kıl namazını
Sonra kılarım diyenin, dün kıldık namazını.

✔Kullandığımız birçok elektronik eşyanın garantisi var. Söyler misin bana senin ne kadar garantin var?

✔Kapkaranlık olan evlerimiz mi yoksa gönüllerimiz mi?