İçeriğe geç

Mucize Kitap Alıntıları – R. J. Palacio

R. J. Palacio kitaplarından Mucize kitap alıntıları sizlerle…

Mucize Kitap Alıntıları

Kim olduğumuz! Biz! Nasıl bir insansınız! En önemli şey bu değil midir? Bu, kendimize sürekli sormamız gereken bir soru değil mi? Ben nasıl bir insanım?..
What kind of person are you? Isn’t that the most important thing of all? Isn’t that the kind of question we should be asking ourselves all the time? “What kind of person am I?
Bay Browne’in eylül öğretisi: “Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde, nazik olmayı seçin.”
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde, nazik olmayı seçin .
Kim olduğumuz dedi, konuşurken tahtadaki iki kelimenin altını çizerek. Kim olduğumuz! Biz! Değil mi? Nasıl bir insansınız? En önemli şey bu değil midir? Bu, kendimize sürekli sormamız gereken bir soru değil mi? Ben nasıl bir insanım?
Ama ne kadar büyüdüğünüzü ölçmenin en iyi yolu santimler, parkurda kaç tur koşabildiğiniz, hatta not ortalamanız bile değildir; tabii bunlar da önemlidir şüphesiz. Yine de bunu anlamının en iyi yolu zamanınızı nasıl değerlendirdiğiniz, günlerinizi nasıl geçirmeyi seçtiğiniz ve bu yıl kimlerin hayatını etkilediğinizdir.
Ve asla kar yağdığında şemsiye açan şu yetişkinlerden biri olmayacağım; asla!
Yeryüzünden epey yüksekte Dünya masmavi görünüyordu ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Bence dünyadaki herkes hayatında en az bir kez ayakta alkışlanmalı.
Bazen kafamın, içi hayallerle dolup taştığı için bu kadar büyük olduğunu düşünüyorum.
Bazen iyi dostların savunmaya değdiğini biliyorum.
Herkes hayatında bir kez olsun ayakta alkışlanmalı çünkü hepimiz dünyayı dize getirdik!
Herkes hayatında bir kez olsun ayakta alkışlanmalı çünkü hepimiz dünyayı dize getirdik! -Auggie
Ve asla kar yağdığında şemsiye açan şu yetişkinlerden biri olmayacağım;asla.
En önemli şey eylemlerimizdir. Onlar görünüşümüzden ya da söylediklerimizden çok daha önemlidir. Eylemlerimiz, ölümlülüğümüzü aşar.
Kim ne derse desin güzelsin
Sözler seni yıkamaz
Her şeyinle güzelsin
Hayır, sözler seni yıkamaz.
Ve asla kar yağdığında şemsiye açan şu yetişkinlerden biri olmayacağım; asla!
Nezaket bu kadar basit bir şeydir. Gerçekten de çok basit. İhtiyaç duyulduğunda söylenen, teşvik edici birkaç sözcük. Dostane bir davranış. Hafif bir tebessüm.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Bazı şeyleri anlatamazsınız. Denemezsiniz bile. Nereden başlayacağınızı bilemezsiniz. Ağzınızı açsanız tüm cümleler devasa bir kördüğüme dönüşecek gibi olur; ağzınızdan çıkacak her kelime yanlış olacakmış gibi.
Seninle ilgili en çok neyi seviyorum, biliyor musun? Sana her şeyi anlatabilirmişim gibi hissediyorum.
Bay Browne’ın Ekim öğretisi şöyleydi:
Eylemleriniz, Anıtlarınızdır.
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmak gerektiğinde, nazik olmayı seçin.
Mümkün olan her şekilde iyilik yapın,
Mümkün olan tüm gücünüzle,
Mümkün olan her yerde,
Mümkün olan her an,
Mümkün olan herkese,
Mümkün olduğu sürece.
Eylemlerimiz ölümlülüğümüzü aşar.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
İnsan, ne yaman bir yapı!
İnsan! Akıl gücüyle ne soylu bir varlık!
Düşünme yetenekleri ne sonsuz!
Duruşu, kımıldanışı ne anlamlı, ne güzel!
Ne melekçe davranışları, ne tanrıca m
Kavrayışları var!
Evren’in gözbebeği insan!..
İnsan yalnızca kalbiyle görür. Özü gözler göremez.
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde nazik olmayı seçin.
Sıradan olmamamın tek nedeni, kimsenin beni öyle görmemesi.
Pek çok güzel şey görebileceğimi unutmuştum. Hayatın sunabileceklerini keşfetmeye, ihtiyaç duyabileceğimi unutmuştum.
Bazı şeyleri anlatamazsınız. Denemezsiniz bile. Nereden başlayacağınızı bilemezsiniz. Ağzınızı açsanız tüm cümleleriniz devasa bir kördüğüme dönüşecek gibi olur; ağzınızdan çıkan her kelime yanlış olacakmış gibi
evren belki bir piyangodur ama eninde sonunda karşılığını verir. evren tüm kuşlarını gözetir
…. evren bizi terketmiyor. En kırılgan oluşumlarını, bizim göremediğimiz yollardan gözetiyor.seni gözü kapalı seven ailen gibi.ve sadece insan olduğun için kendini suçlu hisseden ablan gibi.senin uğruna arkadaşları tarafından terk edilen, boğuk sesli, küçük bir çocuk gibi.hatta fotoğrafını cüzdanında taşıyan pembe saçlı kız gibi…
Tüm cevapları bilmektense, bazı soruları bilmek daha iyidir
Doğaya karşı nazik olursanız o da size nazik olacaktır.
Kim olduğumuz! Biz! Değil mi? Nasıl bir insansınız? En önemli şey bu değil midir? Bu, kendimize sürekli sormamız gereken bir soru değil mi? Ben nasıl bir insanım?
Keşke her gün Cadılar Bayramı gibi olsaydı. Böylece sürekli maske takardık ve maskelerin altında nasıl göründüğümüzü öğrenmeden önce birbirimizi tanıyabilirdik.
Keşke her gün Cadılar Bayramı gibi olsaydı. Böylece sürekli maske takardık ve maskelerin altında nasıl göründüğümüzü öğrenmeden önce birbirimizi tanıyabilirdik.
“Kim olduğumuz! Biz! Değil mi? Nasıl bir insanız? En önemli şey bu değil midir? Bu, kendimize sürekli sormamız gereken bir soru değil mi? Ben nasıl bir insanım?”
“…Kısacası, öğreti gerçekten önemli şeylerle ilgili karar vereceğimiz zaman bize yol gösteren herhangi bir şeydir.”
Ama püreyi andıran yüzüme ilk baktığında tek görebildiği, gözlerimin ne kadar güzel olduğuymuş.
İşte benim sırrım. Çok basit.
İnsan yalnızca kalbiyle görür.
Özü gözler göremez.
Kaderinde sıradışı olmak varsa sıradan kalamazsın.
Sıradan olmamanın tek nedeni, kimsenin beni öyle görmemesi.
Oyunun içinde olmadan da oyunda olabilirsin.
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde nazik olmayı seçin.
Herkes hayatında bir kez olsun ayakta alkışlanmalı çünkü hepimiz dünyayı dize getirdik!
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde, nazik olmayı seçin.
“ Tanrı’dan doğmuş olan herkes dünyayı yener.”
İnsanlar cennete gittiklerinde aynı mı görünürler?
Bilmiyorum, sanmıyorum.
O zaman birbirlerini nasıl tanıyorlar?
Bilmiyorum tatlım, sadece hissediyorlardır. Sevmek için gözlerine ihtiyacın yok, değil mi? Sadece içinde hissedersin. Cennette de öyle. Sevdiğini hissedersin ve kimse sevdiklerini unutmaz.
Eylemleriniz, anıtlarınızdır.
Keşke her gün Cadılar Bayramı gibi olsaydı. Böylece sürekli maske takardık ve maskelerin altında nasıl göründüğümüzü öğrenmeden önce birbirimizi tanıyabilirdik.
Ve asla kar yağdığında şemsiye açan şu yetişkinlerden biri olmayacağım; asla.
Bazen birini incitmek için ille de onu incitmeyi istemek zorunda değilsin. Anlıyor musun?
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde; nazik olmayı seçin.
Bu çok garipti aslında; sizin için hayatınızın en kötü gecesiyken diğer herkes için sıradan bir akşam olabiliyordu.
Başkalarının ne düşündüğü kimin umrunda, değil mi?
Evren belki bir piyangodur ama eninde sonunda karşılığını verir. Evren tüm kuşlarını gözetir.
Elveda, elveda dünya! Elveda Grover’s Corner Anneme ve babama. Saatin tik taklarına ve annemin ayçiçeklerine elveda. Yemeğe ve kahveye. Ve yeni ütülenmiş elbiselere ve sıcak banyolara ve uyumaya ve uyanmaya. Ah, dünya, kimsenin seni fark edemeyeceği kadar muazzam bir yersin!
Herkes hayatında bir kez olsun ayakta alkışlamalı çünkü hepimiz dünyayı dize getirdik! -Auggie
Eylemleriniz, anıtlarınızdır.
Bu çok garip geliyor, dedim, kimsenin seninle konuşmaması, sanki yokmuşsun gibi davranması.
Auggie gülümsemeye başladı.
Cidden mi? dedi alayla. Dünyama hoş geldin!
“Eylemleriniz, anıtlarınızdır.”
Hayata yeni bir kural köyalım mı?
Şöyle olsun: Daima gerektiğinden biraz daha nazik olmaya çalış
Bir kitabı (çocuğu) kapağına (yüzüne) bakarak değerlendirmeyin
Bu çok garipti aslında; sizin için hayatınızın en kötü gecesiyken diğer herkes için sıradan bir akşam olabiliyordu.
HAKLI OLMAK İLE NAZİK OLMAK ARASINDA

SEÇİM YAPMANIZ GEREKTIGINDE.

NAZİK OLMAYI SEÇİN

Bu çok garip; sizin için hayatınızın en kötü gecesiyken diğer herkes için sıradan bir akşam olabiliyordu.
Herkes hayatında bir kez olsun ayakta alkışlanmalı çünkü hepimiz dünyayı dize getirdik
Kendinize kuracağınız gelecekte, herşeyin mümkün olduğunun bilinci. Herkes nerede olursa olsun, mümkün olan her an gerektiğinden daha nazik olmaya çalışırsa, dünya gerçekten de daha güzel bir yere dönüşür. Ve bunu yaptığınız takdirde biri, bir yerde, bir gün her birinizde Tanrı’nın yüzünü görebilir.
Haklı olmak ile nazik olmak arasında seçim yapmanız gerektiğinde, nazik olmayı seçin.
Abartmıyorum, kalbim bir anda uzun mesafe maratonunu koşmuşum gibi atmaya başladı.
O daha kötüymüş, sanırım halimden şikayet etmemem gerek!
Aptallara acırım
“İnsan yalnızca kalbiyle görür. Özü gözler göremez.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir