Malcolm X Kitap Alıntıları – Andrew Young

Arkama hiç bakmadım bakmam, sadece yanıma bakarım sık sık, ihanet edecek dostlar hep oradadır çünkü.

Zulüm kısmak istediği sesi nâra yapar. Ve bazı ölüler, yaşayanlardan daha yüksek sesle konuşur.

Kimse sana özgürlük veremez. Kimse sana eşitlik veya adalet veya başka birşey veremez. Eğer adamsan, sen alırsın.

Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa, üniversiteden sonra, hapishanedir. Ben gerçeğin peşindeyim, kimin söylediği önemli değil. Ben adaletin peşindeyim, kim için veya kime karşı olduğu önemli değil.

Özgürlüğün bedeli ölümdür

Hareketin en büyük hatası
Uyuyan insanları
Belli hedefler etrafında
Organize etmeye çalışmak olmuştur.
İnsanları
Önce uyandıracaksınız,
Sonra eyleme geçeceksiniz.
Onları sömürüldükleri konusunda mı uyaracaksın?
Hayır,
İnsanlıkları, hakları,
Mirasları konusunda.

Malcolm, kendisini dehşete düşüren yanılgısını keşfetmişti: Uçağa binenler, beyaz, siyah, kahverengi, kırmızı, sarı insanlardı. Mavi gözlü, sarışın, kıvırcık, kırmızı saçlı. Hep birlikte kardeştik diyordu. Malcolm, hayatında ilk kez, renk ve görünüş farkının önemli olmadığı bir yerde bulunmanın nasıl bir şey olduğunu anladı.

Tüm yükünü Kahire’de bıraktı. Hac için gerekli tek şey imandı. Her şey geride bırakılmalıydı.

İlâhî bir insan olduğumu
İddia etmiyorum dedi.
Ben,
Eğitim görmüş biri değilim.
Hiçbir konuda uzman da değilim.
Ama ben samimiyim.
Samimiyetim
İtibarımdır.

Şurası gayet açıktı ki, eşit haklar her yerde geçerli olmayacaktı.

Ölümden korkmayan bir adama kafa tutulmaz.

Biz çocuklar, hiç kimse bir şey demese de, babamıza kötü bir şeyler olduğunu anlamıştık

Hayatta kalmak, özgürlükten çok daha önemliydi.

Ben eğitimli değilim herhangi bir alanda da uzman değilim ama ben samimiyim.Samimiyetim itibarımdır.

Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik bir hastalıktır.

Malcolm X’in öyküsü uyuşturucu, hırsızlık, kumar ve silahların öyküsüdür. Onun öyküsü hapishaneye, gurur, kuvvet ve umuda dairdir. Sevgiye, barışa, kin ve nefrete dairdir. Tanrıya ve güce; şeytana ve acze; Afrika ve Asya’ya, Harlem ve Missisippi’ye dairdir. Yeni bir hayata ve anlamsız bir ölüme Kendi insanını özgür kılmaya çalışırken ölen bir adamın öyküsüdür bu.

Geriye baktığımda , düşünüyorum da, neredeyse yavaş yavaş aklımdan oluyormuşum. Birçok insanın sebze yemesi gibi uyuşturucu alıyordum. Bugün nasıl kravat takıyorsam, o gün silah takıyordum
Bence ölümü her yoldan davet etmiştim. En çılgın yollarla.

Eğer güzel sorular sormayı düşünseler, belki başka cevaplar da alacaklardı.

Özgürlüğün bedeli ölümdür.

Ben,
Eğitim görmüş biri değilim.
Hiçbir konuda uzman da değilim.
Ama ben samimiyim.
Samimiyetim
İtibarımdır.

O son ziyaretimde beni hiç tanımadı annem.
Yüzüme öyle bakıp durdu. Kim olduğumu bilmiyordu.

Yüzüme öyle donuk donuk bakıp kalarak, Herkesler gitti dedi.
O anda neler hissettiğimi anlatamam.

Şuna kesin olarak inanıyorum ki, bu memlekette devletin sosyal yardım kurumları tarafından yıkılıp dağıtılmış bir yuva varsa o da bizim yuvamızdır! Bizim istediğimiz tek şey bir arada yaşayıp gitmekti; bunun için elimizden ne geliyorsa yapıyorduk. Bizim yuvamızı yıkmaya ne hacet vardı. Ama onların Refah kurumları bir sille vurdu bize, mahkemeleri bir sille vurdu, doktorları bir sille vurdu. Üstelik bu durumlara düşen tek aile de biz değildik.

Özgürlüğün bedeli ölümdür..

Kansız devrim diye bir şey yoktur.Kansız olan tek devrim çeşitli, zenci devrimidir. Bu devrimin elde edeceği tek şey, yemek salonlarında paylaşım, tiyatroda birliktelik, ırk ayrımının olmadığı parklar ve umumi tuvaletlerdir. Tuvalette bir beyazla yan yana olabilmek. Bu, devrim değildir.

Malcolm, beyazların siyahlardan ne için nefret ettiğini anlayamayacak kadar küçüktü. Bazı insanların, sırf farklı oldukları için diğerleri tarafından korkutulması anlayamazdı korkunun nasıl nefrete dönüştüğünü anlayamazdı. Fakat orada bir kış gecesinde soğuktan titreyip ağlayan, itfaiyecinin portakal rengi eldivenleri ile yüzü aydınlanan o küçük çocuk bir gün, daha önce kimsenin yapamadığı gibi savaşacaktı nefrete karşı. (sh,7)
Adrew Young /Malcolm X (Kardelen Y.)

Benim çok sevilen evcil bir hayvan olmayıp insan olduğum, onların kafasına hiç dank etmemişti .

Kuklayı değil kuklacıyı vuracaksın

‘Ölümü her yoldan davet etmiştim;
En çılgın yollarla.’

.. Samimiyetim itibarımdır.

Hareketin en büyük hatası uyuyan insanları belli hedefler etrafında organize etmeye çalışmak olmuştur. İnsanları önce uyandıracaksınız, sonra eyleme geçeceksiniz.

“Bu ne zenci sorunudur ne de bir Amerikan sorunu Bu dünyanın problemidir; bir insanlık problemi. Bu bir medeni haklar problemi değildir. Fakat bir insan hakları problemidir.”

Beyaz şeytan ve uşakları ,senin ataların zamanında seni yurdundan çaldı.ırzına geçti ve katletti.

Görünen oydu ki,çektiği tüm acılar ,incinmeler,üzüntüler hep beyaz insanların yüzündendi.

Şeytan da bir insandır,
odadaki beyaz mahkumları ve gardiyanları işaret ederek.

Aklını kullan. Burada körelmesine izin verme.

Gerçek suçunun beyaz bir kadınla birlikte olmak olduğunu biliyordu.

Asla ölümden korkmayan bir adama kafa tutulmaz

Bence ölümü her yoldan davet etmiştim.
En çılgın yollarla.

Hayatımda ilk defa hürriyetin muhteşem kokusunu hissediyordum.

Onu tüketen,mahvedenkendi yaşadığı kayıtsız ve kaybetmeye nahkum hayat biçimiydi.

Tanrının verdiği bedeni,beyazların koyduğu ölçülerle daha güzel gösterebilmek için değiştirmeye çalışan insanlardı.

Avukatlık bir zenci için gerçekliği olmayan bir hayaldir.

Ben gençken hayal edebileceğiniz tek şey ,iyi bir garson olmaktı.

Hatta Siyah adam 60 yaşında bile olsa,genç yaşındaki bir Beyaza efendim demek zorundaydı.

Sözcükler,kullanıldıkları yere göre Onur,kinci ve ya gurur verici olabiliyordu.

Kendi insanını özgür kılmaya çalışırken ölen bir adamın öyküsüdür bu

MalcolmX in hikayesi ,
Yeni bir hayata ve anlamsız bir ölüme dairdir.

MalcolmX in hikayesi,Tanrı’ya ve güce,şeytana ve acze,Afrika ve Asyaya dairdir.

MalcolmX in hikayesi, sevgiye,barışa,kin ve nefrete dairdir.

MalcolmX in hikayesi hapishaneye,gurur,kuvvet, ve umuda dairdir.

Yaşadığımız boyunca bize hep aşağılık olduğumuz öğretildi.

Malkom daha fazla okumaya başladı. Saat 10’da ışıkları söndürülünce koridorun kör ışığında okumaya devam etti. Gerçek şudur ki, bu çalışma gözlerini bozdu ve bir iki yıl içinde hayatı boyunca kullanacağı gözlüklerini takmaya başladı.

O, her zaman kendisine yeni hayatlar inşa etti tıpkı evler gibi

Malcolm X’in öyküsü uyuşturucu, hırsızlık, kumar ve silahların öyküsüdür onun öyküsü hapishaneye, gurur, kuvvet ve umuda dairdir. Sevgiye, barışa, kin ve nefrete dairdir. Yeni bir hayata ve anlamsız bir ölüme Kendi insanını özgür kılmaya çalışırken ölen bir adamın öyküsüdür bu

Ne zaman beyazlar onun halkını dövmeyi bırakır, onların üzerine köpeklerini salmaz, alev makinalarıyla onları kovalamazsa, işte o zaman Malcolm, şiddet karşıtı olmayı kabul ederdi. Bir çok beyaz ve bazı siyahlar, Malcolm’un daha fazla şiddeti ve nefreti getirdiğine inanıyorlardı. Fakat Malcolm, siyahların kendilerini savunmaları ve bir şeyleri değiştirebilmeleri için gerekli olan cesaret ve güveni yaydığını biliyordu. Sizin buna nefret demenize izin vermeyeceğim. Diyelim ki onlara yapılanlar konusunda onları bilinçlendiriyorum. Bu bilinç negatif ve pozitif yüklü büyük bir enerji üretecektir. Bu enerji yapıcı yönde kanalize edilebilir diyordu.

Ben 22 milyon afrika kökenlinin özgürlüğünü istiyorum. Ben, insan olarak saygı görecek ve tanınacak bir toplum istiyorum. Gereken her vasıta ile.
Bir siyah, özgürlük için hayatını vermelidir. Ayrıca, özgürlüğünü elinden almak isteyenlerin de hayatını almaya hazır olmalıdır. Gerçekten böyle düşündüğünüzde fazla yaşayamazsınız

Malcolm sözlerinden dolayı öldürülebileceğini biliyordu

Sizin anlamadığınız şey, bugün siyah insanın sizin yanınızda veya sizin içinizde yaşamayı bir zafer olarak görmemesi. Şunu kafanıza sokun: Siyah adam, sonunda, sizin sunduğunuz şeyi reddetme noktasına ulaşmıştır. Bugün sizin sunacak hiçbir şeyiniz yok. Sizin süreniz doldu. Sizin geminiz kalktı.
Denizler şimdi fırtınalı ve sizin geminiz sallanıyor. Devrilmeye mahkûm. Bu durumda kalkmış, siyah insana kokuşmuş bir toplulukla kaynaşmayı öneriyorsunuz. O Tom Amcalar, yani beyinleri yıkanmış, kafaları beyazlaşmış siyahlar, sizi seven siyahlar bunu kabul edebilirler. Ancak asıl siyah kitleler kendilerine ait bir toprak, kendinlerine ait bir ulus istiyorlar.!

Bizlere, bizi tam dört yüzyıl önce buraya getirip, bizi tarihimizden, kültürümüzden, dilimizden ayıran, bugün insanlık ailesinin bir parçası olduğumuzu belirtebilecek her şeyden ayırıp bir hayvan seviyesine indiren, buğday çuvalı gibi tarladan tarlaya götürüp satan, bir çuval patates, bir at, yada pulluk gibi satan, sonra da ülkenin bir ucundan öteki ucuna süren beyaz adamdan nefret edip etmediğimizi nasıl sorabilirler?
Bütün bunları yapacak, sonra da benden nefret ediyor musun diye soracaksın saçma!

Hareketin en büyük hatası
Uyuyan insanları
Belli hedefler etrafında
Organize etmeye çalışmak olmuştur.
İnsanları
Önce uyandıracaksınız,
Sonra eyleme geçeceksiniz.

Onları sömürüldükleri
Konusunda mı uyaracaksın?
Hayır!
İnsanlıkları, hakları
Mirasları konusunda

Her şeyden önce şunu öğrendim ki, her zaman insanlara anlayacakları bir dille hitap etmek lâzımdır.

İlahi bir insan olduğumu
İddia etmiyorum dedi.
Ben
Eğitim görmüş biri değilim.
Hiçbir konuda uzman da değilim.
Ama ben samimiyim.
Samimiyetim
İtibarımdır.

İnsanoğlunun iyi yönü sonunda kazanacaktır.

Hakkınız için direnin ve kendinizi savunun

Özgürlüğün bedeli ölümdür.

Hareketin en büyük hatası uyuyan insanları belli hedefler etrafında organize etmeye çalışmak olmuştur.
İnsanları önce uyandıracaksınız sonra eyleme geçeceksiniz.

Asıl suçlanması gereken, sistemin ta kendisiydi.

İşte gerçek İslam buydu, renkleri ne olursa olsun insanların barış ve kardeşlik içinde yaşadıkları din.

Aslında acı çekiyorsun ama barışçı yoldan

Söyle, dosdoğru söyle

Bizler ülke ve halk olarak büyük bir ahlâki çöküntüyle karşı karşıyayız

Kansız devrim diye bir şey yoktur.

Onlar kafalarını kuma gömmekten başka hiçbir şey yapmıyorlar.

Her şeyden önce şunu öğrendim ki, her zaman insanlara anlayacakları bir dille hitap etmek lâzımdır.

Beyazdan siyahı çıkartamazsınız ama siyahtan beyazı çıkarmak mümkündür. Bu da siyah insanın önce yaratıldığını kanıtlar..