İçeriğe geç

Leylim Leylim Kitap Alıntıları – Ahmed Arif

Ahmed Arif kitaplarından Leylim Leylim kitap alıntıları sizlerle…

Leylim Leylim Kitap Alıntıları

Çoğu zaman saçmalarım oysa. Saçmalamak bir zorunluluk.
Nedir seni zorlayan? Issızlığın, ürkünç uzaklığın neye? Ben varım sevgili dost. Ben, canım kardeşim. Bensiz üzülmene dayanamayacak kadar da egoistim. Şuyum, buyum her neyse ama ne duyarsan – sana nefretten gayrı- beraber duyuyorum senlen, bil bunu
Ne güzel şey senden gayrısını tanımamak, takmamak!
Ne tuzsuz şeydi şu dünya be. Geldin, buldun, şenlendirdin, insan ettin beni. Yemeyip içmeyip, yatmayıp uyumayıp, seni anlatmalı bu yürek.
Ne güzel şey, sana inanmak!
Bazıları öyledir, okumazlar, ciddi düşünemezler. Gene de aydın olmaktan vazgeçemezler. Hatta aydın kişi oldukları için kendilerinde mutlu bir baht, gizli de olsa, bir müstesnalık bulurlar. Bu, bir toplum derdidir.
Bazıları öyledir, okumazlar, ciddi düşünmezler.
Yalnızlığımı bir dolduruyorsun ki sana mı, seni yaratana mı teşekkür edeyim bilmiyorum.
Bütün hastalıklarını, dertlerini, bana sat!
canımın gizlisinde can
Belki de kırgınlığım kendime
Benim için çok mühim olan, sana aşık olmak veya aşık olmadığımı bağırıp yırtınmak değildir. Aslolan, seni kırmamak, üzmemek, kaybetmemektir. Anladın mı canım?
Senden bir şeyler ummak Umutların en olmazı da bu belki.
Kendine iyi bak. Bir daha hiçbir ana doğurmaz seni.
Hep seni hayalliyorum. Korkunç Nasıl yanımdasın bilemezsin.
Kirlerimizin, eşşekçe ahmaklığımızın ürkünçlüğüne rağmen bir yerlerimizde kımılayıp yatan insan tarafımızın, bütün evrende baskın ve söz sahibi olması hülyası.
Sana her vakit demeli miyim, büyük şairsin?
İdeal anlamıyla çatışmayacağımız hiçbir toplum yok bu evrende. Başka çeşit olsaydı sanatçı olamazdık gibime geliyor.
Sensizlik, ayrılık, ölümden çok daha rezil, çok daha ıssız, mânasız ve boş acı
Hiçbir uğraş, hiçbir umut,seni düşünebilmek, seni anlayıp sevmek, yüzüne bakabilmek kadar dolu, anlamlı ve yaşanmaya değer olamaz.
Bir daha dünyaya gelsem aynı hayatı, daha bir ustaca ve korkusuz yaşarım. Ama bu sefer seni tanımakta gecikmem! İlk işim o olur..
“Canım benim, Bilir misin, canım dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep.”
Sana da güven ve sevgim, gerçekten, matematiğin değil, şiirin diliyle SONSUZ
Benim her şiirimde varsın ve olacaksın. Ama dünyanın en dehşet şiiri bile ”sen ” olamaz. Bunu yaşamak gerek. En asıl gerçek bu işte.
Kendine iyi bak. Bir daha hiçbir ana doğurmaz seni. Bir daha hiçbir cihan bulamaz seni.
İyiyim
Seni tanıyabilmek, sana rastlamak bile büyük mutluluktur, insan olana.
Yeryüzünde hiçbir şahıs ve hiçbir değer’den, kuvvet’ten, seni veya başka birini sevdiğimden ötürü, ne korkarım ne de özür dilerim.
..Bu benimki dördüncü.Oysa ki senden sadece bir mektup aldım. O belalı, ümitsiz, korkunç ilk mektubun. Yani 4-1, ben mağlubum..
Bilmezler nasıl aradık birbirimizi.
İki kayıp hasret,
İki parça can..
Üşürsen soğukları, hastaysan mikropları bana ilet.
Belki de kırgınlığım kendime..
Ben de can atıyorum, seni görmeğe.
Yarı canım oralarda..
Sana mahkûm kalmak güzel.
Yemeyip içmeyip , yatmayıp uyumayip,seni anlatmalı bu yürek
Ne güzel şey, sana inanmak!
Benim her şiirimde varsın ve olacaksın.
Ama dünyanın en dehşet şiiri bile sen olamaz
Sana da güven ve sevgim, gerçekten matematiğin değil, şiirin diliyle sonsuz.
Dünyanın bütün şehirleri onların olsun, tek sana yakın olayım.
Hep yaz diyorum ama hiç yazmıyorsun.
Hep yaz diyorum ama hiç yazmıyorsun.
Benim her şiirimde varsın ve olacaksın. Ama dünyanın en dehşet şiiri bile sen olamaz.
Derkenar: Sana kırgın, sana dargın, alınmış da değilim. Bütün kahrım kendime. Sakın üzülme. Yalvarırım üzülme.
Ve seni, canımın gizlisindeki candan aziz sakınır, düşünürüm.
Hep olmayacak şeyler kurarım,
Gülünç, acemi, çocuksu.
Canevim, en aziz, en sevgili ve en bir tanem?
Seni anlamak, seni sevmek mühim ve aziz bir iştir.
Kaç bin kere söyleyeyim, öyle yaşatan, öyle sevdirensin ki
Azâbı, sen kendin icat ediyorsun. Beni de böyle berbat ediyorsun.
Üzme hiç kendini, ölürüm sonra.
Üzme hiç kendini, ölürüm sonra.
bir cehennem karanlığında, nasıl da bulduk birbirimizi
O güzel burnuna yıldızlarca öpücük
Canımın gizlisinde bir can idin ki,
Kan değil, sevdamız akardı geceye.
İçmek ,
Gözlerinde içmek ayışığını ,
Varmak,
Gözlerinde varmak can tılsımına
Gözlerin hani ?
Gitmek,
Gözlerinde gitmek sürgüne ,
Yatmak,
Gözlerinde yatmak zindanı ,
Gözlerin hani ?
Ellerin deli , hoyrat
Ellerin susuz, yangın
Kim bilecek benden daha yakının olamayacağını?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir