İçeriğe geç

Left Behind Kitap Alıntıları – Tim Lahaye

Tim Lahaye kitaplarından Left Behind kitap alıntıları sizlerle…

Left Behind Kitap Alıntıları

Bazıları neye sahip olduklarının farkında olmuyorlar!
Hiçbir şey eskisi gibi değildi ve asla da öyle olmayacaktı!
Herkes aynı derecede değerlidir. Bulundukları pozisyonun bir önemi yok!
Ben sadece yazmak istiyorum!
Sensiz hiçbir şey aynı olmayacak!
Kişi, hizmet ederek önderlik yapar, emrederek değil.
Hepimiz yapmayı gerçekten istediğimiz şeyler için zaman bulabiliyoruz.
Dergiden yapılmış bir sinekliğin o sineğe ne yapacağını biliyor musun?
terk edilmiş bir dünyada yaşıyoruz.
Cennet dışında bulunmayı daha çok istediğim başka bir yer yok!
birbirimizle uğraşırken hiçbir yere varamayabiliriz.
insanoğlunun kalbi korkuyla onu yarı yolda bırakacak!
Tanrı’ya şükürler olsun!
Ey ölüm, dikenin nerede?
Ey ölüm, zaferin nerede?
Sokaklar daha önce hiç olmadığı kadar tehlikeli yerler haline gelmişti.
İncil der ki, hepsi günahkâr, içlerinde doğru yolda olan kimse yok, bir kişi bile.
Bir insan bir seviyeden diğerine nasıl geçer?
Tanrı, günahları bagışlayan bir Tanrı çünkü bizler insanız ve buna ihtiyacımız var.
Satın alınamayanlar dışında kimseye dokunulamaz.
Bir yerlerde güvenilir birilerinin olduğunu zannedebilirsin! Ama kim ne yapabilir ki?
Biz şüpheci insanlarız!
Sırf sen öyle davrandın diye, benim de korkaklık edeceğimi mi sanıyorsun?
Fikirlerine katılmadığım insanlarla bir araya gelmekten kormuyorum!
Nerede bu insanlar?
Başlarına gelen şeyden daha önemli ne olabilirdi ki?
Sancılı ve korkutucu bir dönem geçiriyorlardı!
mantığım patlama noktasında!
Kendisini suçlu hissettiren bu his de nereden geliyordu?
sırtında taşıdığın şu yüklerden kurtul!
Zor durumları severim!
İstikrar için söylenmesi gereken sözler var!
yaşam suyunu karşılıksız almak isteyenlere izin verin.
Susamış olanların gelmesine izin verin
En sonunda da Tanrı tüm inananları cennete aldı ve diğerlerine de son bir şans daha verdi!
Başlangıçta Tanrı cenneti ve dünyayı yarattı.
İnsan acının karşısında, başka hiçbir şeyin karşısında olmadığı kadar yalnız kalıyordu.
Haklıysan haklısındır!
Belki de bu düşüncelerimizi değiştirmemiz gereken bir zaman.
Sana benzediği için çok gurur duyduğun kızın seninle aynı kötü sona mahkum!
Bu vicdan azabı ve pişmanlık cehennemini yaşadıktan sonra gerçek anlamdaki cehenneme de mi gideceğiz?
Eğer cennet hakikaten varsa ve o Mucize gerçekse, cehennem ve kıyamet nedir?
Peki ama ölünce ne oluyor o zaman?
Bu duruma alışmak güç olacaktı, çok güç!
bu anlamsız sancı, bu keder, bu umutsuzluk konusunda ne yapması gerekiyordu acaba?
Gerçeği söylemek demek, her zaman bildiğin her şeyi söylemek anlamına gelmez!
Dünyada olup biten her şeyden haberdar değil ve her şeyden haberdar olması da gerekmiyor.
Çünkü beni seviyorsun!
yalnızca iyi niyetinizi istiyorum!
Duyacaksın! Duyacaksın.
cennetin İsa’ya ait olan bölümüne doğru heyecan verici ama acısız bir yolculuk!
her yerde, herkes bir yakınını kaybetmişti.
bugün kimse hiçbir şeye şaşırmıyordu!
Yapacak bir şey olmadan burada böylece oturmak beni çıldırtıyor!
Hepimiz aynı gemideyiz!
Bir tek lanet şey bile bilmiyoruz!
Neler oluyordu böyle?
kendisini öldüren şeyi gören ve bilen tek kişi olacaktı.
Ölüm bir son muydu?
Tanrı var mıydı?
Bütün bunlar lanet olası bir şaka mıydı?
Rusların amacı yalnızca güçlerini gösterip gözdağı vermek olsaydı gökyüzünü füzelerle kaplamazlardı.
Yılın büyük bir bölümünde karlar altında olan bölgelerde acaba çiçek açabilir miydi?
Tanrının onları, yüzyıllardır maruz kaldıkları zulmün telafisi olarak ödüllendirdiğine inanıyordu.
Belki gün bugündü!
” Yeter artık kaptanım. ” dedi birisi. ”Herkesin arayacak birileri var. ”
” Sana defalarca söyledim kurtarılmış insanlar iyi insanlar değiller onlar.. ”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir