P’u Sung-Ling kitaplarından Konuk Kaplan kitap alıntıları sizlerle…
Konuk Kaplan Kitap Alıntıları
Kimi insanlar ölümün kapılarına geldiğini bilmezler.
Ünlü bir beyin uşağı, bir gün efendisinin bahçesindeyken akıp giden bir para ırmağı gördü. Irmak yaklaşık bir metre enindeydi, derinliği de bir o kadar vardı. Çabucak ırmaktan iki avuç dolusu alıverdi. Sonra, geri kalanını da toplamak için kendini ırmağa bıraktı, ama ayağa kalktığında gördü ki bütün ırmak altından akıp gitmiş. Kendine de kala kala o ilk iki avuç dolusu para kalmış.
Ah! diyor yorumcu burada, Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Ah! diyor yorumcu burada, Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Kardeşim, dedi Chia,
senin ömrün küçücük bir köyde geçti; devlet işlerinin nasıl yürüdüğünü bilmiyorsun. Bizim rütbemizi yükselten de alçaltan da üstlerimizin istencidir, yoksa halkın sesi değil. Dolayısıyla ancak üstlerini hoşnut kılan kişi başarıya erer; oysa halkın isteklerini göz önüne alan kişinin üstlerini hoşnut kılma şansı yoktur.
senin ömrün küçücük bir köyde geçti; devlet işlerinin nasıl yürüdüğünü bilmiyorsun. Bizim rütbemizi yükselten de alçaltan da üstlerimizin istencidir, yoksa halkın sesi değil. Dolayısıyla ancak üstlerini hoşnut kılan kişi başarıya erer; oysa halkın isteklerini göz önüne alan kişinin üstlerini hoşnut kılma şansı yoktur.
Göğün yargıları ölümlülerin dileklerine göre değiştirilemez. Üstüne üstlük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de karayazgı olarak göresin ki?
Bugüne dek yeryüzünde Çin kadar batıl inançları güçlü bir başka ülke daha var olmamıştır.
Gözüpek ol, ama sakınımı elden bırakma; doğan yuvarlak olsun, eylemin köşeli.
Burada çiçekler ve şarap
Bir sonsuz ilkbahar var;
Ne ışık var ne de ay
Görüyoruz ama gece birbirimizi.
Bir sonsuz ilkbahar var;
Ne ışık var ne de ay
Görüyoruz ama gece birbirimizi.
Devlet işlerinin nasıl yürüdüğünü bilmiyorsun. Bizim rütbemizi yükselten de alçaltan da üstlerimizin istencidir, yoksa halkın sesi değil. Dolayısıyla ancak üstlerini hoşnut kılan kişi başarıya erer; oysa halkın isteklerini göz önüne alan kişinin üstlerini hoşnut kılma şansı yoktur.
Artık Ölüler Ülkesi’nde adalet sağlamanın yeryüzündekinden
bile zor olduğunu anlamıştı.
bile zor olduğunu anlamıştı.
Ne yazık! diye ünledi Fang-p’ing,
Bana yapılan haksızlıklar hala giderilmiş değil ve artık şikayetçi değilim diyerek yalan söylemem gerekiyor, öyle mi?
Bana yapılan haksızlıklar hala giderilmiş değil ve artık şikayetçi değilim diyerek yalan söylemem gerekiyor, öyle mi?
Üstüne üstlük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de kara yazgı olarak göresin ki?”
Kavrayışı eğri kişinin gövdesi de doğru olamaz
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
“Seni budala! Kimi insanlar ölümün kapılarına geldiğini bilmezler.”
“Cezanı bağışlatacak bir iyilik yapmaya çalışabilirsin,” dedi Chi, “ama günahlarının kaydı nah şu parmağım kalınlığında ve en ödüle değer sevaplardan başka hiçbir şeyin sana yararı dokunmayacaktır. Benim gibi zavallı bir adamın elinden ne gelir ki? Her gün iyi bir davranışta bulunsan bile, gereken toplama ulaşman bir yıldan fazla zaman alır, seninse hiç zamanın kalmadı. Gelgelelim, sen iyisi mi kendine bir çekidüzen ver bundan böyle, belki kurtulmanı sağlayacak bir şey vardır yine de.”
Ben zaten gövdesinden ayrılmış bir ruhum.
Hiç ummadığın yollardan ayartılabilirsin.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Üstüne üstlük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de kara yazgı olarak göresin ki?
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Niyet etmeden kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
seni kandırmak doğru olmaz, adın karanlık ve uğursuz bir cehenneme kondu.
göğün yargıları ölümlülerin dileklerine göre değiştirilemez.
Göğün yargıları ölümlülerin dileklerine göre değiştirilemez. Üstüne üstlük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de kara yazgı olarak göresin ki?
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de karayazgı olarak göresin ki?
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
En yakın dostların bile bir gün ayrılması gerekir.
Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Ben zaten gövdesinden ayrılmış bir ruhum,
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Gözüpek ol, ama sakınımı elden bırakma; doğan yuvarlak olsun, eylemin köşeli .
‘Göğün yargıları ölümlülerin dileklerine göre değiştirilemez.’
“ Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Niyet etmeden kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.”
Ben zaten gövdesinden ayrılmış bir ruhum.
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Kavrayışı eğri olan kişinin gövdesi de doğru olamaz.
“Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.”
Artık Ölüler Ulkesi’nde adalet sağlamanın yeryüzündekinden bile zor olduğunu anlamıştı;
“Ne yazık!” diye ünledi Fang p’ing, “Bana yapılan haksızlıklar hâlâ giderilmiş değil ve artık şikâyetçi değilim diyerek yalan söylemem gerekiyor, öyle mi?”
“Bütün bunlar sana verecek param olmadığı için!”
“Yazıklar olsun size!” diye bağırdı, “Babam suçluysa yasaya göre cezalandırılmalı, sizin gibi aşağılık heriflerin keyfine göre değil!”
“Yazık, yazık! Acımasız iblisler şimdi zavallı babama kim bilir neler yapıyorlar; aşağıya gidip yapılan yanlışlıkları düzeltsin diye ona yardım etmeliyim.”
Çin kadar batıl inançları güçlü bir başka ülke daha var olmamıştır.
Kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de karayazgı olarak göresin ki?
Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.
Ünlü bir beyin uşağı, bir gün efendisinin bahçesindeyken akıp giden bir para ırmağı gördü. Irmak yaklaşık bir metre enindeydi, derinliği de bir o kadar vardı. Çabucak ırmaktan iki avuç dolusu para alıverdi. Sonra, geri kalanını da toplamak için kendini ırmağa bıraktı ama ayağa kalktığında gördü ki bütün Irmak altından akıp gitmiş. Kendine de kala kala o iki avuç dolusu para kalmış. ‘Ah!’ diyor yorumcu burada, ‘para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.’
Bütün bunlar sana verecek param olmadığı için!
Babam suçluysa yasaya göre cezalandırılmalı, sizin gibi aşağılık heriflerin keyfine göre değil!
erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir.
Hala rüya görüyorsun! dedi Hsi-jen, pek eğleniyordu.
Bön bön neye baktığını biliyor musun? Aynadaki yansımana!
Bön bön neye baktığını biliyor musun? Aynadaki yansımana!
Çiçek ve şarapla kovalarız saatleri sonsuz bir ilkbaharda:
Ne ışık ne de ay var ki neşelendirsin gecemizi
İşte bu yüzden getirmelisin o ışık huzmeni
Ne ışık ne de ay var ki neşelendirsin gecemizi
İşte bu yüzden getirmelisin o ışık huzmeni
Üstüne üslük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de kara yazgı olarak göresin ki?
bir atın kuyruğuna yapışan sinek gibi.
Ünlü bir beyin uşağı, bir gün efendisinin bahçesindeyken akıp giden bir para ırmağı gördü. Irmak, yaklaşık bir metre enindeydi, derinliği bir o kadar vardı. Çabucak ırmaktan iki avuç dolusu alıverdi. Sonra, geri kalanını da toplamak için kendini ırmağa bıraktı, ama ayağa kalktığında gördü ki bütün ırmak altından akıp gitmiş. Kendine de kala kala o ilk iki avuç dolusu para kalmış. Ah! diyor yorumcu burada, Para, sürekli dolaşımda olan bir şeydir; kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Ölüm zamanın beş gün içinde gelecek.” Chu, Yar gıç’a kendisini kurtarıp kurtaramayacağını sordu, Lu’nun yanıtı şöyle oldu: “Göğün yargıları ölümlülerin dileklerine göre değiştirilemez. Üstüne üstlük, kavrayışlı bir insan için yaşam ile ölüm aynı şeydir. Neden yaşamı bir nimet, ölümü de karayazgı olarak göresin ki?”
“Kavrayışı eğri kişinin gövdesi de doğru olamaz: Kafasını ters yerleştirin.”
“Belli bir niyetle erdemli olanlar, erdemli olmalarına karşın ödüllendirilmemelidir. Artniyetsiz kötü olanlar, kötü olmalarına karşın cezalandırılmamalıdır.”
Gözüpek ol, ama sakınımı elden bırakma;
doğan yuvarlak olsun, eylemin köşeli.
doğan yuvarlak olsun, eylemin köşeli.
Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Artık Ölüler Ülkesi’nde adalet sağlamanın yeryüzündekinden bile zor olduğunu anlamıştı
hiç ummadığın yollardan ayartılabilirsin.
Ünlü bir beyin uşağı, bir gün efendisinin bahçesindeyken akıp giden bir para ırmağı gördü. Irmak yaklaşık bir metre enindeydi, derinliği de bir o kadar vardı. Çabucak ırmaktan iki avuç dolusu para alıverdi. Sonra, geri kalanını da toplamak için kendini ırmağa bıraktı ama ayağa kalktığında gördü ki bütün ırmak altından akıp gitmiş. Kendine de kala kala o ilk iki avuç dolusu para kalmış. ‘Ah!’ diyor yorumcu burada, ‘para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.’
Gözü pek ol, ama tedbiri elden bırakma doğan yuvarlak olsun , eylemin köşeli.
Çinli çocuklara doğduklarında kalıcı bir isim verilmez. Asıl isimleri yani MİNG isimlerini aldıklarında bu ismi sadece aile ve yakınları kullanabilirler. Bu sebeple genelde onlara eğitim veren ilk hocalarının taktığı bir san ya da lakapları olur.
Çin’de her resmi makamın girişinde “açgözlülük” adı verilen ve büyük hayvanların resimlerinin bulunduğu bir duvar vardır. Bu resimler, onları açgözlülüğe ve sonrasında takip edecek suçlara karşı uyarmak için kullanılır.
GÜRÜLTÜYE SEBEP OLDUĞU İÇİN RESMİ MAKAMLAR TARAFINDAN YASAKLANAN BİR ÇİN OYUNU
Her oyuncu belli sayıda parmağını gizler , toplamda kaç parmak olduğunu , diğer elleri görmeden tahmin etmeye çalışır ve her oyuncu aynı anda tahminini söyler . Hong Kong’da oyun o kadar gürültüye sebep olur ki resmi makamlar tarafından sabah altıya akşam on bir arasında oynanması 1872 yılında ikinci bir fermanla yasaklanır
Her oyuncu belli sayıda parmağını gizler , toplamda kaç parmak olduğunu , diğer elleri görmeden tahmin etmeye çalışır ve her oyuncu aynı anda tahminini söyler . Hong Kong’da oyun o kadar gürültüye sebep olur ki resmi makamlar tarafından sabah altıya akşam on bir arasında oynanması 1872 yılında ikinci bir fermanla yasaklanır
Para sürekli dolaşımda olan bir şeydir, kimse üstüne yatıp da hepsini kendine saklayamaz.
Sağduyu sahibi Konfüçyüs Konuşmalar adlı kitabında tinsel yaratıklara saygı duymamız gerektiğini söyler, hemen ardından da onlarla aramıza mesafe koymamızın iyi olacağını ekler..
Ben zaten gövdesinden ayrılmış bir ruhum.