İçeriğe geç

Konovalov Kitap Alıntıları – Maksim Gorki

Maksim Gorki kitaplarından Konovalov kitap alıntıları sizlerle…

Konovalov Kitap Alıntıları

Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna , yani dinleyeceksin onu , niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan , insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur.
Hayır, inanıyorum…Niçin inanmayacak mışım? Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur…
Deniz insana iyi gelir, çünkü insanı yumuşatan bir özelliği vardır, denizi seyrettikçe insanın aklına iyi şeyler geliyor
Dünyada insan o kadar uzun yaşıyor ki, nerede doğduğunu unutması pek önemli değil. Hem unutsa ne farkeder? Doğmaktadır felaketin kendisi, doğduğu yerin insana bir yararı yoktur.
Ömür boyunca kültürlü bir toplumda yaşama sabrını göstermek ve küçük, zehirli yalanlara alışkanlığın, gereksiz onur düşkünlüğünün, düşünce kısırlığının ve her türlü gösterişin doldurduğu o çekilmez davranışlar ortamından uzaklaşmayı istememek için, yine kültürlü bir toplumda doğmak gerekmektedir. Böyle bir ortam duyguları uyuşturan, aklı yanıltan bir düzensizlikler kumkumasıdır. Ben, bu çeşit bir toplumun dışında doğup büyümüşümdür; işte bu mutlu neden yüzünden, bu yaşantının insanı bitkin düşüren karmaşasından beynimi arada bir arındırmadan, fazlasıyla incelmiş havasını değiştirmeden o toplumun kültürünü büyük dozlar halinde alamam.
Önce insanı değiştireceksin, ona doğru yolu göstereceksin Önünde her şey aydınlık, geniş olacak; işte insana yapacağın tek iyilik budur. Onun yolunu bulmasına yardım et, bu ona yeter!..
Sorun yaşamda değil, insanın kendisindedir. Her şeyin başında insan gelir, ondan sonrakileri geçiver bir yol
Biz hep insanlardan yakınıyoruz, kendimiz de bir insan olduğumuza göre, demek oluyor ki, bizden de yakınanlar var. Bizim yaşamamıza set çektiklerini göre, biz de başkalarının yaşamına set çekiyoruz, öyle değil mi?
Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur.
Herkes kendisinin efendisidir, ben bir alçaksam bunda kimsenin suçu yoktur!
..Ya şimdi nasıl yaşıyoruz? Heryerde bir durgunluk, dinginlik, düzenlilik Şöyle dışarıdan bakılacak olursa suskun puskun bir dünya. Kitaplar eğitim Ama insanoğlu yine birinin koruması altında değil, arkasında gözeteni yok. Günah işlemesi yasaklanmış, ama günah işlemeden de durulmuyor İşte onun için görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok. (Maksim Gorki- Konovalov)
Ben az konuşurum, ama her zaman istediğimi söylerim.
Sıkışık, kokuşmuş bir yaşam var kentlerde. İnsanın işine yarayacak ne doğru dürüst hava, ne de genişlik bulabilirsin. İnsan mı arıyorsun? İstediğin yerde, istediğin kadar var
Doğmaktadır felaketin kendisi, doğduğu yerin insana bir faydası yok!
Yalnız can sıkınsıtısı, değil mi?
Köleler her zaman ölmeyecek kadar doyurulmuşlardır.
Toplumun dışında doğup büyümüşümdür.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Kimsenin kimseyi anladığı yok.
İnsan tek başına hiçbir şeyde suçlu olamaz.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Kendinde sorunlarını çözme gücü bulunmayan bir insan karşısında bulunduğumu bilerek, canımın daha fazla sıkılmaması için sustum.
Arada bir benim üzerime büyük bir sıkıntı çöker. Bu öyle bir sıkıntıdır ki, dostum, geldiği zaman kimseyi gözüm görmez.
Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna,yani dinleyeceksin onu,niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın.Bazen yalan,insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur…
Erkeklerin hepsi de çoğunlukla birer domuzdur,hepsi de aynı şeyi isterler,az verip çok almaya bakarlar.Saf erkek kadın için daha iyidir,çünkü daha vicdanlıdır.
Günah işlemesi yasaklanmış, ama günah işlemeden de durulmuyor
Niçin bir gün olsun kendi gücünle alınyazısına karşı koymadın?
Ayrılırken ikimiz de gene bir daha karşılaşacağımıza inanıyorduk.
Karşılaşamayacakmışız
Bizler de böyleyiz işte Sönmeden önce daha parlak yanabilseydik!
Deniz kıyısına her gelişimde insanlar niçin buralara çokça yerleşmezler diye düşünür dururum. Deniz insana iyi gelir, çünkü insanı yumuşatan bir özelliği vardır, denizi seyrettikçe insanın aklına iyi şeyler geliyor.”
Görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok.
Yalan olduğunu bilsen bile inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur Sonra bizler kendi hakkımızda hangi doğruları anlatabiliriz ki! En aşağılıkları, öyle değil mi? Oysa güzel yalanlar da söylenebilir Haksız mıyım?’
Biz hep insanlardan yakınıyoruz, kendimiz de bir insan olduğumuza göre, demek oluyor ki, bizden de yakınanlar var. Bizim yaşamımıza set çektiklerine göre, biz de başkalarının yaşamasına set çekiyoruz, öyle değil mi?
Demek, öyle insanlar vardır ki, bütün dünyası bir şeyde, örneğin bir köpekte toplanıyor. Peki, niçin köpekte toplanıyor? Çünkü onun köpekten başka sevecek kimsesi yoktur da ondan. İnsanoğlu sevgisiz yaşayamaz, zaten kalbi sevebilsin diye verilmiştir ona.
Herkes kendisinin efendisidir, ben bir alçaksam bunda kimsenin suçu yoktur.
görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık. kimsenin kimseyi anladığı yok.
Ruhumda eksik olan bir şeyler var; ateş mi desem, kuvvet mi desem, bilmem artık. Bir şeyim eksik işte! Anlıyor musun? İşte yaşayıp gidiyorum, hep bir şeyin özlemini çekiyorum; ama ‘Nedir o şey?’ dersen kendim de bilmiyorum!..
İnsanoğlu sevgisiz yaşayamaz, zaten kalbi sevebilsin diye verilmiştir ona.
Görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok.
Görünürde düzen var,var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok
Görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok.
görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok.
Görünürde düzen var, var ama insanın içi yine karmakarışık, kimsenin kimseyi anladığı yok.
Seni oraya çeken nedir, anlamıyorum! Sıkışık, kokuşmuş bir yaşam var kentlerde. İnsanın işine yarayacak ne doğru – dürüst hava, ne de genişlik bulabilirsin! İnsan mı arıyorsun? İstediğin yerde, istediğin kadar var
“Herkes kendisinin efendisidir, ben bir alçaksam bunda kimsenin suçu yoktur!”
“ Dünyada insan o kadar uzun yaşıyor ki, nerede doğduğunu unutması pek önemli değil. Hem unutsa ne fark eder? Doğmaktadır felaketin kendisi, doğduğu yerin insana bir yararı yok!”
Her şeyde olduğu gibi şiir de, onu meslek durumuna getirmişlerse, o kutsal yalınlığını, içtenliğini yitirir.
Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur
Kendini suçlamana bir sebep yok Sen haksızlığa uğradın
Kitaptaki insanlar yaşamamıştır aslında.. Ama yine de onlara acıyorsun, başlarından geçenler dokunuyor sana
Yüzlerini görmedin, senin için bir hiçtirler, ama yine de acıyorsun onlara! Sokak insan dolu. Bir sürü insan geçer oradan. Onları görürsün, fakat ilgini çekmezler Umurunda bile değillerdir.. Geçip giderler Ama kitapta okuyunca öyle acırsın ki, yüreğin duracak gibi olur
Hayır inanıyorum Niçin inanmayacakmışım? Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur.
Her şeyde olduğu gibi şiir de, onu meslek durumuna getirmişlerse, o kutsal yalınlığını, içtenliğini yitirir.
Yaralı yüreklerdeki derdi ateşle dağlayamazsın
Kimsenin kimseyi anladığı yok.
Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur
İnsanlar kentler, evler yapmışlar, oralara yığın yığın birikmişler. Hem yeryüzünü kirletiyorlar, hem de birbirlerini sıkıştırıp bunaltıyorlar Buna da yaşamak mı denir?
”Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur. ”
Yalan olduğunu bilsen dahi
inanacaksın insan oğluna,
yani dinleyeceksin onu,
niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın.
Herkes kendinin efendisidir,
İnsanlar başarısızlıklarında suçu hep başkalarına yıkarlar; oysa sen yalnızca yaşamı, düzeni suçluyorsun.
İşte yaşayıp gidiyorum, hep bir şeyin özlemini çekiyorum; ama Nedir o şey? dersen kendim de bilmiyorum!
Onun gibi iyi bir insan yaşam yolunda herkesin karşısına çıkamazdı kolay kolay.
‘Bizler de böyleyiz işte Sönmeden önce daha parlak yanabilseydik!’
Her şeyde olduğu gibi şiir de, onu meslek durumuna getirmişlerse, o kutsal yalınlığını, içtenliğini yitirir.
Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur Sonra bizler kendi hakkımızda hangi doğruları anlatabiliriz ki! En aşağılıkları, öyle değil mi? Oysa güzel yalanlar da söylenebilir
İşte bu yüzden onları öbür insanlardan ayrı tutmalı. Doğru değil mi? Çünkü onlar her şeyi herkesten çok anlıyorlar, yeryüzündeki düzensizlikleri gösteriyorlar.
“Kimdir bize karşı suçlu olan?
Kendimize, yaşama karşı suçlu olan yine kendimiz değil miyiz? Niçin mi? Çünkü ne içimizde bir yaşama isteği , ne de kendimize karşı sevgimiz, saygımız var ”
“ Kimdir bize karşı suçlu olan? Kendimize, yaşama karşı suçlu olan yine kendimiz değil miyiz? Niçin mi? Çünkü ne içimizde bir yaşama isteği , ne de kendimize karşı sevgimiz, saygımız var ”
Diyorum ya, yaşamak için yaşam düzenini bilmek gerek.
Ayrılırken ikimiz de gene bir daha karşılaşacağımıza inanıyorduk.
Karşılaşamayacakmışız
Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna, yani dinleyeceksin onu, niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın.Bazen yalan, insanın özünü doğrulardan daha çok açığa vurur
Yani nasıl söyleyeyim, yaşıyorum ama kendimi ne yapacağımı, kurtuluş için neye sarılacağımı bilmiyorum
Bu karmaşanın adına da yaşamak demişler.
İnsanoğlu sevgisiz yaşayamaz, zaten kalbi sevebilsin diye verilmiştir ona.
Bazen yalan, insanın özünü gerçeklerden daha çok açığa vurur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir