İçeriğe geç

Klon Kitap Alıntıları – Kevin Guilfoile

Kevin Guilfoile kitaplarından Klon kitap alıntıları sizlerle…

Klon Kitap Alıntıları

Mutlu bir insan birkaç dakikasını sıkılarak geçirebilirken, mutsuz bir insan için boşa geçen zaman dayanılmazdır. Mutsuz insanın zihni pişmanlıklarla, suçluluk duygusuyla, kendi kontrolü dışındaki olaylarla ve bir türlü engel olamadığı sonu hep kötü biten kurgularla doludur
Bir insan sana yalan söylüyorsa, itiraf edinceye kadar söylediği ya de yaptığı her şey yalandır. Yalanlar arasında söylenen doğrular sadece uydurulan kılıfın bir parçasıdır.
Bir insan sana yalan söylüyorsa, itiraf edinceye kadar söylediği ya da yaptığı her şey yalandır..
Galiba hepimizin büyüdüğümüz yere karşı bir kırgınlığı oluyor.
Biliyorsunuz ruhu klonlayamıyoruz.
Acı doğar, acı büyür ve sonra da geçip giderdi.
Ütopyalar belki de özgür bir toplumda mutluluk sürekli olacağı için gerçekleşmiyordur..
Yalanlar arasında söylenen doğrular sadece uydurulan kılıfın bir parçasıdır.
Bir insan sana yalan söylüyorsa, itiraf edinceye kadar söylediği ya da yaptığı her şey yalandır.
Açıklamanın doğru olanı hemen hemen her zaman en basit olanıdır,
Şüphesiz, mutsuzluğun da tıpkı mutluluk gibi sürekli olacağından söz etmeden geçemeyeceğim.
Çocuklar hiçbir zaman anne ve babalarının sandıkları kadar iyi olmazlardı Ama onların korktukları kadar kötü de olmazlardı.
Çok fazla düşünen birinin karşı karşıya kaldığı en büyük tehlike çaresizliktir.
İnsanların bazen de mutsuz olması gerekir. Hatta depresyona girmeleri bile gerekir veya heyecanlanmaları, ya da korkmaları gerekir..
İnsan, açıkça hiçbir nedeni olmasa da korkunç şeyler yapabilir.
Felsefe ideolojidir, ideoloji de insanı dar görüşlü yapar.
Bütün dünya internette olabilirdi fakat bütün dünyaya ulaşabilmek için internet berbat bir yoldu.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Tecrübelerime dayanarak söylüyorum, erkekler hiçbir şeyi çok fazla düşünmek istemezler.
Mutsuz insanın zihni pişmanlıklarla, suçluluk duygusuyla, kendi kontrolü dışındaki olaylarla ve bir türlü engel olamadığı sonu hep kötü biten kurgularla doludur.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Dürüstçe yaşamanın bir yolu, yalanlar yerine doğruların peşinde koşacağımız bir hayat olmalı.
Ölmek tıpkı bir arabadan inip diğerine binmek gibidir.
Acı doğar, acı büyür ve sonra da geçip giderdi. Çaresizlikse, aniden gelip depresyona dönüşürdü.
İnsanların bazen de mutsuz olması gerekir. Hatta depresyona girmeleri bile gerekir veya heyecanlanmaları ya da korkmaları gerekir.
Kötülüğü yapanı öldürmek kötülüğün kendisini öldürmek anlamına gelmiyor.
Acı doğar, acı büyür ve sonra da geçip giderdi. Çaresizlikse, aniden gelip depresyona dönüşürdü.
Kimse kimseyi yargilayamaz, kimseye hüküm verip cezalandıramaz.
Gerçekten neyle mücadele ettiğimi biliyor musun?
Galiba hepimizin büyüdüğümüz yere karşı bir kırgınlığı oluyor.
Hata yapmanın karşı konulmaz bir çekiciliği vardı.
Tecrübelerime dayanarak söylüyorum, erkekler hiçbir şeyi fazla düşünmek istemezler.
Kaçık doktor kızının katilini klonladı!
Kendi başının çaresine bakmak zorundasın.
Tecrübelerime göre hiçbir şey eşsiz değildir, hanımefendi.
Sonunda kendi düşündüklerin dışında başka gerçeklerin de olabileceğini kabullenmeye mi başladın?
İnsanın tatmin olacağı bir şey yoksa, yaşadığı hayata hayat denmezdi.
Çaresizlikse aniden gelip depresyona dönüşürdü
Acı doğar, acı büyür ve sonra da geçip giderdi. Çaresizlikse, aniden gelip depresyona dönüşürdü.
Tanrı neyin doğru neyin yanlış olduğuna gelişigüzel karar vermemişti; Tanrı doğru ve yanlışın vücut bulmuş haliydi.
Bir insan sana yalan söylüyorsa, itiraf edinceye kadar söylediği ya da yaptığı her şey yalandır.
Bazı şeyleri isteyerek yaparsanız, bazılarını ise istemeden ve yaptığınız her şey istenmeyen sonuçlar doğurur.
Birbirlerine baktılar, ne hareket ediyor ne de konuşuyorlardı, hatta nefes almıyorlarmış gibi görünüyorlardı.
Ben diğer insanlar için hiçbir şey hissetmemenin kötü bir şey olduğunu biliyorum.
Kendi kontrolü dışındaki bir isteğin ne anlama geldiğini anlıyorum, dürtülerin elinde kukla olmanın ne demek olduğunu.
Ben kendimi bu kadar güvensiz hissederken o nasıl oluyor da kendisinden bu kadar emin olabiliyor?
Bugün ve öleceğimiz gün arasında geçen her gün seçeneklerimiz gittikçe azalacak.
Hiçbir sonucu olmayan bir hayatı hatırlamanın ne anlamı vardı?
Hayatının geri kalanını neredeyse sürekli korkarak geçireceğini düşünüyordu.
Tesadüflerin var olduğunu kabul etmekte zorlanıyor.
Yakın dostluklarına rağmen gerçek hayatta neredeyse yabancı gibiydiler.
Belki de her birimizin burada bulunmak için bir amacı vardır, belki hayatımızı bu uğurda harcamamız gerekiyordur.
Yapabileceğin hiçbir şey yok. Hiçbir şey yapmadan boş verebilirsin.
Tek bir nefeste olmasa da parça parça, etrafında dolaşarak, unuttuğu yerlerde durup baştan alarak hikayeyi anlatmıştı.
Eğer biz onları duyabiliyorsak, onlar da bizi duyabilir.
Kendine güven ve kontrol duygusu ailesine anlatması gereken ama anlatmayı bir türlü beceremediği bir şeydi.
Yalanlar arasında söylenen doğrular sadece uydurulan kılıfın bir parçasıdır.
Bir insan sana yal söylüyorsa, itiraf edinceye kadar söylediği ya da yaptığı her şey yalandır.
İçinde zambaklar, laleler, sebzeler olan gerçek bir bahçede çiçek, ekmek, toprakla ilgilenmek istiyordu.
Birilerinden kaçmadan arabasını kullanmak istiyordu.
Bütün hayatı boyunca insanların hep üç adım ilerisinde olmuştu fakat artık her şeyi öncen düşünmek istemiyordu.
Her şeyi ince ince planlamaktan başı ağrımıştı.
Bir fırtınanın önündeki seçenekler, bir insanın sahip olabileceği seçeneklerden daha fazladır.
Ne zaman özgür irademizle karar veriyormuş gibi yapsak, evren tarafından önceden belirlenen bir şeyi imzalamaktan başka bir şey yapmıyoruz.
Bence bizim bir sorumluğumuz var. Bir görev veya onun gibi bir şeydir.
Hepimiz korkunç şeyler yapabiliriz, her birimiz.
Beni hayal kırıklığına uğratmazsın, değil mi?
Senin gibi akıllı bir adamın sıkılmasına şaşırmadım.
Onunla gurur duyduğunu söyleyecekti, sonra söyleyeceği şeylerin kulağa ne kadar saçma ve yanlış geleceğini fark etti.
Bir insanın aynı anda birbirinin farkında olmayan birden fazla insan olarak yaşamasına inanırsak fazla mı abartmış oluruz?
Düşünceyi üreten benim, peki geceleri benim aradığım kişi kim: düşüncelerden bağımsız bir düşünür.
Şu anda aklımda olan şeyi düşünmeden hemen önce neler düşündüğümü ve ondan önce, ondan çok çok aklımdan geçenlerle nasıl bir bağlantısı olduğunu çözebilirsem sonunda gerçek kendimi bulabilecekmişim gibi geliyor.
Bir insanın karakterini oluşturan pek çok şey vardır. Pek azı önceden bilinebilir.
Keyif alarak geçireceği boş zamanı hayatındaki diğer bütün zamanlardan daha fazlaydı, tembellik ise, şimdi bu işin ödülü olmuştu.
Mutsuz insanın zihnini pişmanlıklarla, suçluluk duygusuyla, kendi kontrolü dışındaki olaylarla ve bir türlü engel olamadığı sonu hep kötü biten kurgularla doludur.
Mutlu bir insan birkaç dakikasını sıkılarak geçirebilirken, mutsuz bir insan için boşa geçen zaman dayanılmazdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir