Steve Hamilton kitaplarından Kanlı Kumpas kitap alıntıları sizlerle…
Kanlı Kumpas Kitap Alıntıları
Sırtımdan aşağı yukarı gezinip duran bu huysuz, küçük korku yumağı fazla çalışan hayal gücümün bir ürünüydü.
Bir kez olsun dünyadaki bütün paralar sorunu çözmeye yetmiyordu
Ve bazı nedenlerden dolayı bütün hayatını beni takip ederek, izleyerek, geçmişimi araştırarak geçirmeye karar vermiş. Geçmişim olmaya çalışıyor.
Zaman zaman bu role ben de bürünmüştüm. Çok kolaydı. Sorun şu ki gün bittiğinde bu kalıptan kurtulmak gittikçe zorlaşıyordu.
Keşke tekrar genç ve aptal olsam.
Onun kokusu bütün gece benimle kalacaktı.
Doğal davranın hemşire. Ben gizli görevdeyim.
Üç kurşun yiyen bir adam, oldukça gözü pek biri olmalı. dedi. Edwin bana göğsünde hâlâ bir kurşun olduğunu söyledi. Havaalanında, metal dedektöre yakalandın mı hiç?
Zaman zaman.
Kurşundan bahsettiğinde ne söylüyorlar?
Genelde ‘Of!’ diyolar.
Zaman zaman.
Kurşundan bahsettiğinde ne söylüyorlar?
Genelde ‘Of!’ diyolar.
Bir kez olsun dünyadaki bütün paralar sorunu çözmeye yetmiyordu.
Ben de mi yaralıyım? Bu benim kanım mı? Kimin kanı olduğu fark eder mi? Kan aynıdır. O, her zaman aynıdır.
Korku nereden gelir, bir adam korkuyu neden hisseder bunların hepsinin cevabını biliyordum ama bilmek onunla başa çıkmayı kolaylaştırmıyordu.
Kasım rüzgârları esmeye erken başladı. Saat gece yarısını çoktan geçti. Artık kasımın biri yani tam vaktinde buradalar.
Göğsümde bir kurşunla yaşamaktayım, kalbimin bir santim uzağında. O kurşun kendini gece kadar soğuk hissettiriyor.
Bu adamın dün sana bir gül bıraktığını söylemiştin, değil mi?
Evet.
Onu ne yaptın?
Duraksadım. Suya koydum.
İlginç. Detroit’te delilleri böyle kullanmanızı mı öğrettiler? Bir silah bulsaydın onu da mı suya koyacaktın?
Yüzünden vurulmuş ve boğazı kesilmiş, dedim. Bunların dışında iyi gözüküyor.
Herkes mücadeleyi bulduğu yerde savaşır.
Herkes mücadeleyi bulduğu yerde savaşır.
Sen, bu oyunda sadece aciz bir piyondun.
Korku seni asla terk etmez.
Bana bütün bunları neden yaşattın?
Sen benim için bir tehtit değilsin. Ve ben de senin için bir tehlike değilim.
Suçluluk duygusu ve acı herşeyi yok etmek için tekrar ortaya çıkar mı?
Bilgelik değerli bir madendir. Bilgi, bilgeliğin eritilerek oluşturulduğu bir cevherdir.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Bira içmek için çok erkendi ama onun ünlü Bloody Mary’sinden bir tane içmek için çok daha erken değildi.
Gamları tırmandıran bir soprano
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Acıtacak kadar soğuktu, ama ben de acıtmasını istiyordum. Gerçek olan bir şeyler, anlayabileceğim bir şeyler hissetmek istiyordum.
İki bölümlük bir oyun gibi
Şimdi ben kendi bölümümü oynayacağım ve o da kendi bölümünü oynayacak. Ve bittiğinde biz sonsuza dek beraber olacağız.
Şimdi ben kendi bölümümü oynayacağım ve o da kendi bölümünü oynayacak. Ve bittiğinde biz sonsuza dek beraber olacağız.
Kanın bu kadar kırmızı olduğunu hiç bilmiyordum. Bir öpücükten daha kırmızı ve hatta daha güçlü.
Benim içimdeki ruh gibi, onun içindeki ruh da aynı frekansta mırıldanıyor.
Onun ruhu, cennetten uçup gelen bir kuş gibi omzuma kondu. Ve şimdi ben Rose’um ve Rose benim.
Her gün daha fazla şey öğreniyorum. Bir yılanın derisini atması gibi ben de kendi eskilerimi atıyorum.
Hakkında daha çok şey biliyorum. Ona karşı böyle bir güce sahip olmak iyi hissettiriyor. Avucumun içindeymiş gibi hissediyorum.
Aynı yerdi halbuki.
Ama aynı zamanda her şey farklıydı.
Geçmişim olmaya çalışıyor
Bunları bana neden anlatıyorsun?
Çünkü başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Çünkü başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Soluk kahve izleri
Gürültü gecenin içinde dağıldı ama kafamın içinde yankılanmaya devam etti.
Zamanın izini tamamen kaybettim.
Eğer kötü bir insan olsaydım mutlu olurdum.iyi bir insan olsaydım kendimi suçlu hissederdim. Ama hiçbir şey hissetmiyorum.
Bütün olanlardan sonra ben onu hâlâ istiyordum.
En zorlu kumarbazlar kendilerine bir kez daha savaşma şansı verirler en azından.
Onun kokusu bütün gece benimle kalacaktı.
Bizi özleyen kişi sensin.
Ve geri gelse bile, ne olacak ki, sadece her şeyi öğrenir. Belki bu, o kadar da kötü olmaz.
Benden daha kötü görünüyorsun ve bu, oldukça kötü göründüğün anlamına geliyor.
Bir adam aynı anda iki yerde olamaz.
Aramadı. Sesimi duymak için bile, diğer uçtaki sessizliği duymam için bile aramadı.
Bu yanlıştı, evet. Ama daha korkunç olan, eğer şansım olsaydı bunu tekrar yapacağımı bilmemdi. Ve aynı derecede kötü olan, o şansın olmamasıydı.
Belki şimdi ben ölü olurdum.
Bu, o kadar kötü bir şey olur muydu?
Bu seni mahvediyor olmalı. Eminim ki yaptığım kahvelerin ününü duymuşsundur.
Çünkü bana neden burada olduğumu hatırlatıyor.
Arkanızı kollamayı unutmayın.
‘Bir hastane yatağı için yeteri kadar deli değil, ama gözetim altında tutulmak için yeteri kadar deli.
Lanet kalemler, bir türlü dayanmıyorlar.
Ölmem ne kadar sürer?
Gözlerinin içine baktım. Maden kuyusuna bakıp cehennemi görmek gibiydi.
Kokain o sıralar hala kraldı, şehir boyunca onun için uzun kuyruklar olurdu.
Uyanıklıkla uyku arasındaki belirsizlikteyim.
Babamın dediği gibi, Yaban arısı yemiş eşek gibi gülümsüyor.
Bu kadar korkarken, diğer duygular de güçlenir bir şekilde. Ve duyduğunuz, gördüğünüz şeyler, etrafınızdaki renkler bile daha yoğun olur.
Çünkü gerçek korkunun nasıl olduğunu biliyorsun. Seni sonsuza dek değiştiren bir korku.
Biliyorsun, seninle benim ortak bir yönümüz var.
Korku. İkimiz de korkuyu biliyoruz.
Muhtemelen bir yerlerde annemle bana kumpas kuruyorlardır. Kadınların nasıl olduğunu bilirsin.
Sadece gözlerini aç ve dikkatli ol.
‘Eğer beni arayarak kafamın içine eden manyak bir katilseniz lütfen bire basın. Başka biriyseniz, lütfen ikiye basın.’
Bir gülü yok etmek kötü şans demekti. Bir keresinde bana bunu biri söylemişti.
Çoğu gibi o da biraz Fransız, biraz İtalyandı, biraz da başka şeylerden vardı.
Bilirdim. Senin orada olduğunu hissederdim.
Fark ettim ki zengin insanları kızdıran bir şey var. Onlar, bazı şeyleri gönüllü olarak yapacağınıza ihtimal vermezler. Direk paraya yönelirler. Onu, bir çocuğun önünde sallanan şeker gibi sallarlar önünüzde.
Eğer karanlığa uzun bir süre bakarsam görmekten korktum şeyi görmeye başlayacağımı söyledi.
Babası, uzun zaman önce vefat etti ve bunun, onun için çok zor olduğunu biliyorum. Örnek alacağı kimse yoktu.
Uzaklaşırken dikiz aynasından onun küçülüşünü seyrettim.