İçeriğe geç

Kalbim Bu Asrın Dengi Değil Kitap Alıntıları – Huzeyfe Mücahid Osmanoğlu

Huzeyfe Mücahid Osmanoğlu kitaplarından Kalbim Bu Asrın Dengi Değil kitap alıntıları sizlerle…

Kalbim Bu Asrın Dengi Değil Kitap Alıntıları

𝙱𝚞𝚛𝚊𝚜ı 𝚍ü𝚗𝚢𝚊 , 𝚎𝚕𝚋𝚎𝚝 𝚢𝚘𝚛𝚊𝚛
Provası yok hayatın
Yarınlar geç olmakla meşhurdur. Hiçbir şey için geç değilken yapmak istediyin her şeyi yap! Pişmanlıklarını sürdürme,sevdiklerinle vakit geçir ve biraz olsun kendine iyi bak. Ne olursa olsun yaşamak güzel. Şimdi kalk ve hayata kaldığın yerden devam et,kaldığın yerde kalmadan,yürümen gereken yolda devam et kıymetlim
Sen derdini kalbine çiçek diye takanların da Rabbisin, kalbimin orta yerine bir kanaviçe çiçeği misali kondur derdini.
Derdinle çiçeklendir kalbimi’
Bir ucu keşkeye, bir ucu belkiye çakılı bir köprünün üstündedir ömrüm
İçten gelenle, elden giden arasındaki kapanmayan mesafelere dargınım
Hissiz değiliz,merhametsiz hiç değil.
Sadece bu çağa denk gelmenin neticesinde duygularımızı saklar olduk,yeni bir insanı tanımanın verdiği yükü taşıyacak takatimiz yok.
Sanki: tek bir hakkımız var da,bir tek O mutluluğu bekliyormuşuz gibi
Gerisi yorucu,gerisi üzücü,gerisi fani
‘Yıllar pazarlık kabul etmiyor.
Her gün eksile eksile, eskiyoruz.’
-Kimseye yanlış yapmadım şeyhim!
+Yanlış insanları kimsen yaptın ama!
“İnsan” Arapça bir kelime
Ve anlamı “unutan” demektir.
Yerini Sevmek
Allah seni nereye diktiyse orada çiçeklen diye bir söz okumuştum bir vakit bağrıma basmalık yüreğime sarmalık
Bu çağ ;
Dışı yaldızlı, içi çok çirkin olan hilekar bir devir.
Ve sen sabrettikçe, Allah yaralı yerinden çiçek açtıracak.
Çünkü kaderini sevenler abad olur, sevmeyenler bedbaht..
– Çok yorgunum şeyhim!
– Cennet yolu, yokuştur evlât.
– Sermayem talan oldu ama.
– Şeytan der ki: Umutsuzluk, bana imandır!
– Yalnızlık peki? – Secdesiz olmak! – Rabb’e ulaşmaya mâni nedir?
– Seninle Rabbin arasında tek engel dünyadır.
– Efendim? – Allah’ı kaybedenin bulacağı tek şey beladır! – Peki bizi kim kurtaracak? – Rahman ve Rahim olarak Allah!
– Peki bizi affeder mi? – Sevdiğine zulmeder mi evlat?
– Peki dünya? – Oyunun aslı! – Kimseye yanlış yapmadım şeyhim!
– Yanlış insanları kimsen yaptın ama! – Kimsem yok benim!
– Rabbin sana yetmez mi ?
Allah’ım, göndereceğin her hayra muhtacım.
Şimdi, üzüldüğün şey her ne olursa olsun kendini harap etmeye değmiyor.
Bugünün adı yarın dün olacak.
Dünlerini geleceğe iyi hatıralar bırakarak geçir, bu hayat üzülmek için çok kısa.
O kadar hassas olmuş ki kalbim,zamanında onu o kadar çok kırmışlar ki insanların en ufak dediği şey bile gözlerimin dolmasına yeterli bir sebep oluyor.Fark etdim de insanoğlundan çok bir beklentim de yok alında.Sadece istiyorum ki, benim onlara davrandığım gibi davransınlar bana. Verdiğim değerin yarısını görsem hayat daha kolay olacak belki de.
Ümidini kestiğin şeyden hürsün, tamah ettiğin şeyin kölesi..
Gördüğün onca vefasızlıktan sonra Ne yolunda ne solunda birilerinin olmasını istemiyorsun.. hepsi bu.
Marifet gönlünü ortaya koyabilmek.
Kim bir gönle gönlüyle dokunursa dedi Meczup,
Vallahi izi kalır.
Yerini Sevmek
Allah seni nereye diktiyse orada çiçeklen diye bir söz okumuştum bir vakit bağrıma basmalık yüreğime sarmalık
Sevdiğini değil de sevilmediğini unutamazmış insan.
Durma bir bahar daha yoktur belkide.
Ne olur az sessizlik..
Az ötede oynasın dünya, oyunlarını.
Burası dünya, elbet yorar.
Mevla ‘ya has olmayan gönül, Leyla’ ya paspas olur evlat!
Çünkü kaderini sevenler abad olur, sevmeyenler bedbaht..
Hayat sizi zorluklarla geri çekiyorsa, sizi daha büyük bir şeye fırlatacağı içindir.
Ne olur az sessizlik
Az ötede oynasın dünya, oyunlarını.
Dünyayı kalbine değil kalbini dünyaya koy ne olur
Kırılan kalbimizi sırtımıza yükleyen bu asır,
çığlığımızı da bağrımıza tıkıyor.
Velhasıl; bizler asrın mağdurlarıyız
Durma bir bahar daha yoktur belkide.
Yarım kalan her şeyi tamamlar Allah.
Göremeyiz onu biz.
(İbrahim Tenekeci)
Ömrünü bugün bil ve can ol can bulmak için.
Kıyıda köşede kalmışsın, kafanı uzatsan da görünmüyorsun artık.
Sen hele bir yürek taşımasını öğren de, dedi Meczup,
Elbet hakkını verecek olan bulunur yüreğindeki salıncağın
Herkes sus pus.
Marifet gönlünü ortaya koyabilmek.
Kim bir gönle gönlüyle dokunursa dedi Meczup,
Vallahi izi kalır.
Yıkılabilirsin, kırılabilirsin de Hatta birileri gönlüne ektiğin çiçekleri ezip geçebilir bile. Ama, yerde yığılıp kalmaya hakkın yok! İnsanın kendi kendine ettiğini, dünya alem bir başına olsa yapamaz.
Sözde, dünyayla derdimiz var.
Hakikatte, dünya kadar derdimiz.
Sebep, ”derdim dünya. ”
Uzun
Bu geceler çok uzun papatyam
Her şeyi bırakıp dünyalık bir kenara, başımı da alıp sadece gitmek istiyorum.
Dur, nereye? diye sorma.
Kimsenin gidesi olmadığı bir zamana
Gerçek sevgiyi hiçbirimiz bilmiyoruz aslında
Oysa sevmek bambaşka papatyam.
Hangi gönlün kapısını tıklasam hep bir keder kokuyor içerisi
Sen kırıldın diye her şeyi incitmeyi düşünme.
Zira dünya çekilecek dert değil ki, içinde gitmek olmasa.
Yollar diyorum yollar.
İyi ki var.
Gönül kimi severse güzel odur, kelamı artık bir esâidir evvelin.
Elinden tutana değil,
kalbinden tutana denk gelesin.
Söz var nice can yakar. dedi Meczup.
Söz var Cana Can katar. diye yazmıştı Gökhan Ağabey
Kim sizi ittiyse sarıldınız sımsıkı, gelmesi mümkün olan her mutlulukta böylece uzaklaştı sizden.
İnsan insanın hasretidir kıymetlim.
Bir ucu keşke’ye, bir ucu belki’ye çakılı bir köprünün
üstündedir ömrüm
İçten gelenle,
elden giden arasındaki
kapanmayan mesafelere
dargınım
Biraz masum olsak artık.
Ne dersiniz?
İçimizdeki o çocuğun ellerini nerede bıraktık?
Bahara geç kalmış telaşlı bir çiçek gibi şimdilerde kalbim
Kalbim ağrıyor demenin zarifçesi nedir mesela?
Birbirimizi bulmak ne kadar meşakkatli olursa, inan ki kavuşmak da o kadar güzel oluyor.
Kuvvetli bir eylemdir beklemek’
Yorgunum dersin; sırtında taş mı taşıdın derler. Mecal bulup taş sadece sırtta taşınmaz! bile diyemezsin.
Dedim ki; ben simdi nasıl anlatayım onu düşündüğümde sol kaburgalarıma giren ağrıyı!
Gönüller anlaşınca surette kıymet mi kalır
Dilek tutmak için yıldızların kayması mi gerekiyor. Gönlüm gönlüne kaysa yetmez mi..
Öyle bir an gelir ki; dışarıda kimi görsen yakasına yapışıp şimdi ne yapacağız? diye bağırmak gelir içinden.
İsraf etmek haramdır, en çok da kalbi.
Bir elinle diğer elini sıkıca tut.
Kendine tutun.
En zor ibadet gönül kazanmaktır demiş Hz.Ömer.
Sizin için çırpınan birinin, kanatlarını kırmayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir